
AKP’DEN ADAY ADAYI OLAN MİLLİYETÇİLERE SORULAR – Av. Ruhittin SÖNMEZ
AKP’DEN ADAY ADAYI OLAN MİLLİYETÇİLERE SORULAR – Av. Ruhittin SÖNMEZ
7 Haziran’da yapılacak milletvekili seçimleri için aday adaylığı müracaatları devam ediyor.
AKP’den aday adayı olanlar içinde, kendisini Türk olarak tanımlayan, Türk Milliyetçisi hissedenler herhalde vardır.
Özellikle seçimler yaklaşınca AKP liderleri “tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak” sloganlarını sıkça telaffuz eder. PKK terör örgütü ve yan kuruluşlarına sert görünümlü çıkışlar yaparlar. “Eski ülkücülerden”, onların çektiklerinden bahseder, gözyaşı sosuna bandırılmış metinler okurlar. Hatta rahmetli Alpaslan Türkeş’ten bir vesileyle bahsederler.
Çünkü AKP tabanından sayılan “milliyetçi” oylar vardır ve bu oyların yoğun olduğu bölgelerde “Türk Milliyetçisi” olarak tanınan adaylar gösterilir.
AKP’nin bu politikaları bugüne kadar başarılı oldu.
AKP yandaşı anket firmalarının da tespit ettiği gibi MHP’nin gerçek tabanı asgari yüzde 26-28 arasındadır. Yani kendisini Türk Milliyetçisi olarak hissedenlerin yarısı MHP’ye oy vermemektedir. MHP’nin gevşek oylarının çoğunun CHP’ye değil, AKP’ye kaydığı aşikârdır.
Özellikle “Selçuklu Hilali” diye adlandırılan ve MHP tabanının en güçlü olduğu şehirlerde MHP, AKP’nin ardından ikinci sıraya düşmüştür.
AKP seçmeninin diğer büyük bir kesimi de (MHP’ye yakın olmasa bile) Türk milliyetçisidir. Bu kesimin de kendi partisi dışındaki ikinci tercihi MHP’dir.
Kocaeli Kandıralılar Derneğinin 1. Konferansı: “Mahalli Yönetimler ve Büyükşehir” Kenan EVİN 28 Ekim 1994 Cuma / Nostalji
Kocaeli Kandıralılar Derneğinin 1. Konferansı:
Konuşan: Kenan EVİN – Kocaeli Belediyeler Birliği Genel Sekreteri
Konu: “Mahalli Yönetimler ve Büyükşehir”
Tarih: 28 Ekim 1994 Cuma
MELEK KIZIMIZ ÖZGECAN’IN ARDINDAN – Av. Zeki HACIİBRAHİMOĞLU
MELEK KIZIMIZ ÖZGECAN’IN ARDINDAN – Av. Zeki HACIİBRAHİMOĞLU
Ahlaki çöküntünün gün geçtikçe arttığı bir zamanda yaşıyoruz. Ne aile kavramı kaldı, ne saygı ve ne de hoşgörü. Zaman ilerledikçe ve bilgi erişim bu kadar kolaylaştıkça daha ileri gideriz, insanlar kendini daha da geliştirir diye düşünürken cehalet her zamankinden daha da hissettirir oldu kendini sanki. Kendimize dönüp bakmak, sorgulamak ancak toplumda infiale neden olan olaylar gerçekleştiğinde aklımıza geliyor. Peki neden bu hallere geldik, aile kurumuna verdiği önem ve kültürü ile övünen ülkemize ne oldu?
Toplumsal hayatta kalıplaşmış anlayışların değiştirilmesi gerçekten zor. Fakat en zoru da gerçekleşen acı olayların toplumsal hafıza da yer edebilmesi. Bu konuda zihinlerin eğitilmesinin gerektiği en önemli konu ise bugünlerde kadının toplumdaki yeri.
Bilindiği gibi Türkiye’nin büyük bir çoğunluğunu Müslüman halk oluşturmakta. Peki bu büyük çoğunluğun acaba yüzde kaçı gerçek anlamda Müslüman? Kadının İslam dinindeki yeri hakkında kim ne kadar bilgi sahibi?
BİR TABAK DA TABLET İÇİN LÜTFEN! – Ayşenur Kahraman AYTEKİN
BİR TABAK DA TABLET İÇİN LÜTFEN! - Ayşenur Kahraman AYTEKİN
Merhabalar, Bu haftadan itibaren her 15 günde bir, bu köşede sizlerle birlikte olacağım.
Aldığım eğitim, bilgi ve tecrübelerim ışığında; hayata çocuk gözünden bakabilmenin yollarını, yaşamımızdan sizlerle paylaşmaya çalışacağım...
KARDEŞLİK, DOSTLUK, AYRIŞMA veDÜŞMANLIK – Nurullah AYDIN
KARDEŞLİK, DOSTLUK, AYRIŞMA VE DÜŞMANLIK - Nurullah AYDIN
Çıkar olunca eşler, kardeşler, arkadaşlar, dostlar kısa sürede can düşmanı olabiliyor.
Devletler de öyledir. Bunun içinde özel elemanlar yetiştirilir. Operasyonlar düzenlenir. Algı ekibi harekete geçirilir.
Tarih boyunca süregelen yöneten yönetilen ikilemesinde dinler, ideolojiler istismar aracı kılınmıştır. Ancak gerçek neden, güç yetki servet edinmek olmuştur.
Dünyann çok önemli stratejik bölgeleri vardır. Ancak Anadolu odaklı Ortadoğu coğrafyası hep çatışma alanının merkezi olmuştur. Doğu-batı enerji savaşında Türkiye kilit ülkeydi.
Türkiye; Bizanslılaştırılacaktı. Dinleme üsleri, ileri teknolojiye dayalı istihbarat üsleri, en iyi yetişmiş ajanlar Türkiye’deydi. Ilımlı İslam projesi ile İslam ülkeleri denetim altına alınacaktı.
Büyük Ortadoğu projesinde yönetim değişimleri yapılacak ve Türkiye ana üs görevi yapacaktı. İslam ülkeleri ile yakınlaşarak içten hançerleme görevi yaptırtılacak iç savaşlarla İslam ülkeleri yakılıp yıkılacaktı.
Yeni dünya düzeni, ılımlı İslam projesi, Büyük Ortadoğu projesi kapsamında yeni yapılandırmaya gittiler. Hırslı, zaafları çok olan tipleri bir kez daha farklı şekilde tespit ettiler eğittiler, örgütlediler. Eşbaşkandılar artık. Eşbaşkanlık görev yerine getirilmeye başlandı.
Marina Cafe’de Ihlamur Keyfi..
13 Şubat 2015 Cuma / Saat 20:00 sularında teyzeoğlu Ferhat Bursalıoğlu aradı. 10 dakika sonra Sizin evin önünde olcağız dedi.
UNUTTURULMAK İSTENEN SİVİL DARBELER – Prof. Dr. Mustafa E. ERKAL
UNUTTURULMAK İSTENEN SİVİL DARBELER - Prof. Dr. Mustafa E. ERKAL
Ahmet Kabaklı Hocayı 14. Ölüm yıl dönümünde Edebiyat Vakfınca düzenlenen bir törenle Eyüp’teki kabri başında saygı ve rahmetle andık. Kabaklı Hoca Aydınlar Ocağının İlim ve İstişare Kurulu başkanlığını yapmıştı. Kendisine yine Ocağımız tarafından Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılan bir törenle “Şeyh-ül-Muharririn” ünvanı verilmişti. Kabaklı Hoca kendisini Türk ve Müslüman hissedenlerin, bütün Türkiye’nin hocası idi. Kendisiyle birçok açık oturumda ve seyahatte beraber olduk. Uzun süre Tercüman Gazetesinde gerek kendisinin, gerek rahmetli Ergun Göze’nin köşe yazılarından istifade ettik. Allah’ın rahmeti üzerlerine olsun.
Geçen hafta İ.Ü. Kongre Merkezinde önemli bir toplantı vardı. Türkiye Kamu-Sen’e dahil Türk Eğitim-Sen tarafından düzenlenen toplantıda kamu kesimindeki sendikacılık ve ortaya çıkan sorunlar ele alındı. Toplantıdaki kalite, Türkiye Kamu-Sen’i diğer sendikalardan farklı kılıyordu. İktidar güdümündeki sarı sendikayı gördükçe; Türkiye Kamu-Sen’in değeri daha çok ortaya çıkıyor.
***
Ailece Kerpe’de..
08 Şubat 2015 Pazar / Hafta sonu ailece Kerpe’ye geçtik. Kaptan Restoran’da da mola verdik. Sündüs Mutlu ablamız Hanımefendide şeref verdi. Sağolsun.
GÖNÜLLERE CEMRE DÜŞTÜ – Av. Tevfik KARABULUT
GÖNÜLLERE CEMRE DÜŞTÜ – Av. Tevfik KARABULUT
Gönüllere cemre düştü
Tohum toprağa yerleşti
Kışın sonu çok yaklaştı
Gelişi yakın baharın
Bak gidiyor karanlıklar
Gece ardından gündüz var
Şafak olur güneş doğar
Umutlarla dolu yarın
Dağılır ufukta sisler
Sevgiyle barışır hisler
Bakışları sevda süsler
Nazı çekilir efkarın
Çöller yağmurla tanışır
Toprak yeşile dönüşür
Bülbül gül ile buluşur
Tadı gelir sevdaların
BÜROKRATİK DEVLETTEN İSTİFALAR! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
BÜROKRATİK DEVLETTEN İSTİFALAR! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
Seçim zamanı geldi çattı. Her zaman olduğu gibi yüzlerce devlet memuru milletvekili adayı olabilmek için görevlerinden istifa ettiler.
Kimi aday listelerine girecek kimi de hepsi aday olmayacağına göre görevlerine geri dönmeye çalışacak. Hepsi için hayırlı olsun!
Türk devletlerinin işleyiş yapısı bürokrasiye dayanır. Yani devlet “bürokratik devlet” olarak tanımlanırsa doğru bir tanımlama olur.
Nizam’ül Mülk’ü bilirsiniz, bu vezir Selçuklu sultanına karşı bir çok kez fütursuz davranmıştır. Bir defasında Melik Şah’ın tehditkar ifadeleri karşısında, “Bu vezirlik diviti ile sarık, senin tacın ile o derece alâkadardır ki; bu divit gittikten sonra senin tacın da kalmaz.” demek cesaretini bile göstermiştir.
Siyaseti ve iktidarları yönlendiren bu bürokrasidir. Adeta davulun tokmağı onların elindedir. Eğer liyakat ve ehliyetleri var ise ve bunu da olumlu kullanırlarsa iktidarı vezir, tam tersi olur ise rezil ederler…
Onun için bürokratlar, bizim gibi bir devlet anlayışına sahip ülke için çok önemlidir.
Her ne kadar ipler halkın desteğini alıp gelmiş iktidarın elinde gibi gözüksede, iktidarlar çoğu kez bu bürokrasinin gizli etkinliğinin kontrolüne girerler.
Hüseyin Kayadelen 98 yaşında..
8 Şubat 2015 Pazar / Orman Muhafaza memurluğundan emekli olan Hüseyin Kaydelen enişte nüfus kağıdına göre 96 yaşında, annesinin söylediğine göre de 98 yaşında..
ANLADIN MI? – Neyzen TEVFİK
ANLADIN MI? - Neyzen TEVFİK
Hicran destanını kendinden oku,
Mecnun'dan duyup da rivayet etme.
Aşkın Leyla'sını gördünse söyle.
Söz temsili bulup hikâyet etme.
Yüz bin Leyla doğar alemde her gün,
Senin aradığın zevk, sefa düğün.
Tutacağın işi önceden düşün;
Daha ilk adımda nedamet etme.
Sevdanın oduna pek güvenilmez,
Tutuşursan eğer kolay sönülmez.
Bu yolun hükmüdür geri dönülmez,
Canına kıymazsan seyahat etme.
DAHA FAZLA SORUMLULUK ALMAK – Süleyman PEKİN
DAHA FAZLA SORUMLULUK ALMAK – Süleyman PEKİN
“Bir mıh bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir süvariyi, bir süvari bir orduyu, bir ordu bir ülkeyi kurtarır” dedik 11 yıl önce. 1200’lerdeydik 4100’leri aştık. Dağınıktık birleştik, yaralıydık iyileştik. Yetkili de olduk, etkili de olduk. Kurumsal kültürüyle; sosyal sendikacılıktaki öncü kimliğiyle; kendi hizmet binasıyla ve hizmet aracıyla; özel indirimli işyerleriyle ve özel hatıra ormanıyla; kurslardan turnuvalara, panellerden eylemlere, sazdan söze organizasyon yeteneğiyle bir markadır TÜRK EĞİTİM SEN.
Dahası sendikacılığı sendikacılık gibi yapan ve başkalarının sorunlarında kendini unutan, hak aramaya / mücadeleye endeksli kadrolarıyla sürekli büyüyen bir okuldur Türk Eğitim Sen. Ve bu noktada herkesin emeği var, bir ortak çalışma ve dayanışmadır Türk Eğitim Sen; hem zihinsel hem ruhsal. Kiminin gelecek inşası, kiminin Allah rızası, kiminin ekmek kavgası, kiminin insan onurunun direnmesi olarak kendini kodladığı bu ortak mücadele ruh birlikteliğimiz artarak sürecek inşallah.
Mehmet Akif Ersoy Lisesinin 1995 yılı mezunları toplandı
Mehmet Akif Ersoy Lisesi 1995 yılı mezunları ikinci toplantısı Otel Asya’da yapıldı.
Pazar günü büyüklerimi de ziyaret etme imkanı buldum..
8 Şubat 2015 Pazar / Pazar günü 14:00 sularında oğlum Cem beyin kaptanlığında, torunum Efe, kızım Neslihan ve sevgili eşim Nursel hanımefendi ile birlikte Kandıra’ya hareket ettik.
DEVLET – Ahmet KABAKLI / Nostalji
Rahmetli Ahmet KABAKLI’nın o zamanlar “cici” bildiğimiz için ad olarak verdiğimiz;
Zamanında ise dürülüp, bükülüp küçültülmesi gereken ve “tu kaka” olan DEVLET’in ilk sayısı için
46 Yıl önce kaleme aldığı yazısı ilginizi çeker mi?
DEVLET - Ahmet KABAKLI
Türkçe’de «Devlet»in kuru bir hukuk terimi olmayıp, çok daha fazlasiyle «Talih, baht, saadet» mânaları taşıması üzerinde durmak gerekir. İşi yolunda, bahtı yâver olanın «Başına devlet kuşu» konmuştur. Bir ana-babanın, çocuklarının refah ve rahatını görmeleri, «Ne devlet»tir. Sevilen, ağırlanan bir dost veya büyük, «devletle!» uğurlanır.. Gördüğünden edilmiş veya yüksek mevkiini kaybetmiş olan «Devlet Düşkünü» olur. Bizim ev «fakir-hane» ise sevdiğimiz, saydığımız adamınki «Devlethane»dir.
Her iki manâda «devletsizlik» öyle korkunç bir felâket ki, ölümlerden ölüm beğenmek gibidir. Onun için iki rahmetten biri anlamına:
"Ya devlet başa, ya kuzgun leşe...» demişlerdir. Velhasıl, (-Allah Dil Kurumu’nun öfkesinden, tepkesinden yargılasın!-) Devlet, bol manâlı, bol deyimli, bol ahenkli kelimedir.
BBP ve Serhat Duyarın Yükselişi – Sevgi ALKAN
BBP ve Serhat Duyarın Yükselişi - Sevgi ALKAN
sevgialkan@gmail.com 10 Şubat 2015 Salı Saat: 13:09
Siyasetle uğraşmak,siyaset yapmak başlı başına bir iştir aslında.
Siyaset bir ideoloji, düşünce yapısını, yaşam tarzını kelime anlamıyla temsil etse de, günümüzde siyaset evrim değiştirmiş durumda. Hele ki bunu politika ile birleştirdiğimizde tümden algılarımız değişti.
En çok eleştirdiğim ise bilgisiz, boş yapılan siyaset ve siyasetçiler.Siyasi partilerin içinde bunları gördükçe, sadece şov yapan siyasetçileri tahammül bile edemiyorum. Ama gençlerden çok umutluyum. Daha dolu, daha birikimli, ne istediğini bilen genç siyasetçilerimiz yetişiyor. O yüzden bazen umutsuzluğa kapılsam da, onları gördükçe umutla gülümsüyorum.
Bunlardan birisi de Serhat Duyar.