Ecz. Nuri Şimşek ziyareti -10
22 Eylül 2012 Cumartesi / Kayseri’de yoğun gececek üçüncü güne Merhaba…
Ayşe Akgül ile Gökhan Topal evlendi
29 Eylül 2012 Cumartesi Saat:15:00 / Kadriye – İbrahim Akgül çifti biricik kızları Ayşe ile Nazmiye – Şevket Topal çiftinin oğlu Gökhan evlendi.
Z Kuşağı (2000-2021 Arası Doğanlar)–4 son
Z Kuşağı (2000-2021 Arası Doğanlar)
"İnternet kuşağı" da denen bu ufaklıkların en büyüğü henüz 12 yaşında. Bunlar tam teknoloji çağı çocukları.
Taşınabilen, hep yanlarında olan küçük aygıtları, bilgisayar, MP3 çalar, i-Pod'ları, cep telefonları, DVD oynatıcıları ayrılmaz parçaları.
Onlar, ev ödevi yapamadıklarında "elektrikler kesildi, ondan yapamadım" değil; "internet bağlantım kopuktu" diyen kuşak.
Yeni teknolojik olanaklarla iletişim ve ulaşım kolaylıkları ile hep bir aradalar. Uzakta olsalar bile ufak cihazlarıyla her an sözel, hatta görsel iletişim kurarak, birbirlerine bağlanabiliyorlar.
Onlar, önceki kuşaklardan farklı olarak, 'network' gençleri; çeşitli ağların üyeleri oluyorlar. Uzaktan da ilişki kurabildikleri için, fiziksel olarak tek başlarına, yalnız yaşıyorlar ve yaşayacaklar.
Şaban Şenol kardeşim oğlu Yasin’i evlendirdi
Kandıra 29 Eylül 2012 Cumartesi Saat: 14:00 / Şaban Şenol kardeşim yakışılı oğlu Yasin’i evlendirdi.
Kandıra’nın Tozlu Beyi vefat etti.
Kandıra 29 Eylül 2012 Cumartesi Saat: 13:00 - Kandıra’nın Tozlu Beyi vefat etti.
Kandıra Gençlerbirliği Belediyespor antrenörlerinden Ayhan Oyan’ın babası Hüseyin Oyan vefat etti.
Spor camiasının yakından tanıdığı, Kocaeli'nin tanınmış antrenörlerinden Ayhan Oyan`ın babası Hüseyin Oyan vefat etti. Evli ve 5 çocuk babası olan Hüseyin Oyan`ın cenazesi bugün Kandıra Çarşı Camii`nde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.
Y Kuşağı (1980-1999 Arası Doğanlar) -3
Y Kuşağı (1980-1999 Arası Doğanlar)
En yaşlısı 32, en genci 13 yaşında. Sadakat duyguları az. Teknoloji hayatlarında pek çok şeyin simgesi. Narsist, bireyci ve girişimciler. Çalışmaktan hoşlanmıyor, eğlenceyi, kazanmayı çok seviyorlar. Beklentileri yüksek ama bedelini ödemek istemiyorlar. Hızlı tüketiyorlar.
Türkiye'de yağ kuyruklarını, benzin sıkıntısını yaşamadıkları için "her şey her zaman böyleydi ve böyle olacak" sanıyorlar. Eş zamanlı olarak birkaç işi birden yapabilirler. Kitlesel olanı değil, kişiye özel olanı seviyorlar.
Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 25'i bu kuşaktan.
Çok önemli bir diğer faktör ise "akran onayı". Sıra arkadaşının, mesai arkadaşının, internetteki oyun arkadaşının önermediği ve onaylamadığı bir ürün ile Y'nin buluşması çok zor.
Standart olanı sevmez, kendine özel olanı ve üstelik "hemen-şimdi" ister, öyle -cek, -cak'larla işi olmaz.
Y'nin dikkatini çekmek istiyorsanız, mesajınızı, markanızı, iletişiminizi sadeleştirmeniz gerekir. Girişimcilik en önemli özelliklerindendir, özgüvenleri biraz abartılıdır.
38 sene öncesinin Fakülte arkadaşlarının buluşması -9
21 Eylül 2012 Cuma /Ankara Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesinde birlikte talebe olan ve sonrasında irtibtlarını kopartmayan Ecz. Selçuk Arslan’ın Kayseli arkadaşları bizi misafir ederek Kaşık-la Restoran’da ağırladı.
X Kuşağı (1965-1979 Arası Doğanlar) -2
X Kuşağı (1965-1979 Arası Doğanlar)
Dünyanın petrol krizini, Türkiye'nin ise sağ-sol çatışmalarını yaşadığı yıllar. En yaşlısı 47, en genci 33 yaşında. Dünyaya gözlerini, merdaneli çamaşır makinesi, transistorlu radyo, bantlı teyp ve pikapla açtılar.
Sadakat duyguları duruma göre değişir, daha iyi kariyer imkanları ararlar, çoğu (teknolojik devrime denk geldiklerinden) teknolojiyi kerhen, zorunluluktan kullanmaya başladılar. (Abilerinin ablalarının aksine a-politik hale getirildiler ama yine de) Toplumsal sorunlara duyarlılar, iş motivasyonları yüksek, otoriteye saygılı ve kanaatkarlar.
Kadınlar iş gücüne katılmaya başladı. Daha (iyi yaşamak için, daha) az çocuk sahibi oldular. (Özellikle gözlerini Özal'lı yıllarda açanlar) Paraya daha fazla odaklandılar ve bireycilik önem kazandı. Boşanma, HIV, uyuşturucu gibi kavramlarla tanıştılar.
Seyyid Burhanettin Muhakkık-ı Tırmizi Türbesi -8
21 Eylül 2012 Cuma /Silver Camii, Kalem Kırdı Camii (Mescidi) ve Hz. Mevlana’nın Hocası Seyyid Burhaneddin Muhakkik-i Tirmizi Türbesi ve Mezarlığı ziyaret ettik. Camilerde İkindi ve Akşam namazlarını eda ettik.
ŞEHİTLER SAHİP ÇIKILIMADIĞI ZAMAN ÖLÜR–Süleyman PEKİN
ŞEHİTLER SAHİP ÇIKILIMADIĞI ZAMAN ÖLÜR – Süleyman PEKİN (Gündemi yerine oturtmak adına yapılan basın açıklama metnidir)
3–5 çapulcuyla başlayan PKK terörü; önce başka devletlerin sayesinde, sonrasında da kendi devletimiz sayesinde azmanlaştırıldı. Teröristbaşı asılmamak kaydıyla teslim alındı. 2001-2002’lerde ‘sıfır’a inen terör olayları 10 yıl içinde vaka-yı âdiyeden olmuştur.
Baby Boomer Kuşağı (1946-1964 Arası Doğanlar) -1
Baby Boomer Kuşağı (1946-1964 Arası Doğanlar)
En yaşlısı 66, en genci 48 yaş civarında. Bunlara "Sandviç Kuşağı" da deniyor, çünkü aynı evde önce çocuklarına, sonra yaşlanan ana-babalarına baktılar.
Dünyanın insan hakları hareketlerini, radyonun altın çağını, Türkiye'nin ise ihtilali ve çok partili döneme geçiş sancılarını yaşadığı yıllar.
Sadakat duyguları yüksekti, kanaatkarlardı; aynı yerde uzun süre çalıştılar. Teknoloji kimine yakın kimine uzak oldu, çok benimse(ye)mediler.
Aslında babaları gibi otoriteye saygılılardı.
İçlerinden en idealistleri toplumsal haksızlıklara isyan edip 68 gençlik hareketlerinin kahramanı olurken, büyük çoğunluk hayattan beklediklerini elde ettiğini düşünerek tatmin ve mutlu oldu.
Dr. Kemal TEKDEN Hastanesi ve Özel Anaokulu-İlköğretim Okulu ziyareti -7
21 Eylül 2012 Cuma / Dr. Kemal Tekden’i Kayseri Valiliği karşısındaki 12 katlı Kayseri Tekden Hastanesinin 11 katındaki makamında ziyaret ettik.
ŞEYTANIN DOSTLARI İŞBAŞINDA – Prof. Dr. Nurullah AYDIN
ŞEYTANIN DOSTLARI İŞBAŞINDA - Prof. Dr. Nurullah AYDIN
İslam dünyası; dünyanın kanla, vahşetle, ölümle yıkımla anılan bölgesidir.
Osmanlının huzur ve güven veren coğrafyası; İngiliz-Fransız ve şimdilerde ABD’nin talan, sömürü bölgesi oldu.
Türkiye’de;
Şehitler var, Güneydoğu çatışma alanı.
Pişkinlikle; Suriye diyorlar.
Sırıtarak; Türkiye iyi durumda diyorlar.
Utamadan; kardeşlikten bahsediyorlar.
Arlanmadan; komşularla başarılı ilişkilerden bahsediyorlar
Kayseri’de Ananın Yerinde… -6
21 Eylül 2012 Cuma / Ulu Camide Cuma namazını eda ettikten sonra öğle yemeği için yöresel ikramların yapıldığı Ananın Yeri Restoran’a gittik.
BALYOZ ve ADALET – Av. Ruhittin Sönmez
BALYOZ ve ADALET – Av. Ruhittin Sönmez
Elbette ki “seçilmiş hükümete karşı ordu içinde darbe planlanması” demokrasilerde kabul edilemez. Elbette buna dair iddiaların adil bir yargılama sonucu karara bağlanmasına kamu vicdanı olumsuz tepki vermez.
Yapılan yargılama sadece hukuki çerçevede olsa ve siyasi mülahazaların dışında kalsa idi, deliller her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı olsaydı böylesine tartışma konusu olmazdı.
Balyoz Davası (artı Ergenekon ve Casusluk davaları) sayesinde savaş ve ihtilal olmadan, sadece yargı kullanılarak, dünya tarihinde hiçbir orduda yapılmayan ölçüde bir tasfiye gerçekleşti.
Müyesser Yıldız: Balyoz inerken Özel Paşa Silivri’ye gitse!..
Müyesser Yıldız: Balyoz inerken Özel Paşa Silivri'ye gitse!..
Egemenler bir masanın etrafında toplanıp "Türkiye’yi kazanmayı" konuştular. Onlar için "Türkiye’yi kazanmak" demek Türkiye’nin bağımsızlığını, egemenliğini, varını-yoğunu onların emrine verip emperyalizmin kulu-kölesi olmasıydı.
Uyanan Türk milliyetçiliğinden korkuyorlardı...
Türklerin, ABD ve AB’nin gerçek yüzünü anlamasından rahatsızlardı...
Kemalizm ile Batı arasında bir uçurum olduğu ortaya çıkmıştı...
Türkiye ılımlı İslâm değil, gerçek Müslümanlığın son kalesiydi...
Türkiye göz göre göre ellerinden kaçıyordu.
"Türkiye’yi kazanma"nın yol haritasını belirlediler:
‘ULUSÇULUK’ ve ‘MİLLİYETÇİLİK’ – OĞUZ ÇETİNOĞLU
‘ULUSÇULUK’ ve ‘MİLLİYETÇİLİK’ - OĞUZ ÇETİNOĞLU
Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan röportajda şunları söylüyor: ‘Ulusçuluk 19. yüzyıl ideolojisidir. Bu ideoloji, Avrupa’da bölünmüş yapıları bir araya getirip ulus devletleri doğurdu. Bizde ise tarihten gelmiş organik yapıları dağıtarak geçici ve suni kimlikler ortaya çıkardı. Hepimizin bu ayrıştırıcı kültürle hesaplaşma zamanı geldi.’
Ertuğrul Özkök, 18 Eylül 2012 tarihli yazısında; birçok kişinin kendisinden beklemediği bir tarzda tepkisini ortaya koydu. Özkök, Türk Dil Kurumu sözlüğünde ‘Ulusçuluk’ kelimesinin karşılığının: 1- ‘Milliyetçilik’, 2- ‘Her ulusun kendine özgü kültür ve geleneklerine bağlı kalma arzusu’ şeklinde verildiğini belirtiyor. Bu karşılığın doğru olduğunu kabul ediyor olmalı ki, Sayın Bakana soruyor: ‘Siz milliyetçi misiniz, değil misiniz?
BİZİM ÇOCUKLAR (OUR BOYS) SEVİNİYOR – Prof. Dr. Nurullah AYDIN
BİZİM ÇOCUKLAR (OUR BOYS) SEVİNİYOR – Prof. Dr. Nurullah AYDIN
Türkiye ve Ortadoğu; ABD-İngiliz örtülü sivil darbesinin acımasız operasyonlarının alanı.
Yaşanan olaylara bir kesim seviniyor bir kesim üzülüyor, tepki gösteriyor.
Sevinenler, our boyslar yani bizim çocuklar, yani Arapçılar yani batıcılar, yani işbirlikçiler, yani nemalananlar yani insanlıktan haktan hukuktan adaletten nasipleri kesilenler.
Üzülenler ise, ülkede adalet, barış, kardeşlik, huzur, güven, mutluluk isteyen kesim.
Bölge yeniden yönetim yapılanmasına sokulurken, kardeşi kardeşe düşüren, kin nefret öfke intikam duygularıyla oynamaktadır. Kullanılan slogan kavramlar; demokrasi, insan hakları, özgürlük, refah ve Ermenicilik, Arapçılık.