Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

ahsen okyar
5Ara/25Kapalı

Kocaeli Bizim Yaka Gazetesi, 29 Kasım 2025 Cumartesi

2025.11.29d

4Ara/25Kapalı

Mavi Kocaeli Gazetesi, 29 Kasım 2025 Cumartesi

2025.11.29b

3Ara/25Kapalı

Yelken Sineması sonrası, Dostlarla…

20251120_212303

20 Kasım2025 Perşembe / Toplantı sonrası Üstat Yusuf Erbey’in yakınlarının yerinde  çay ikramı..

Keyf ve muhabbetle..

3Ara/25Kapalı

Özgür Kocaeli Gazetesi, 29 Kasım 2025 Cumartesi

2025.11.29a

2Ara/25Kapalı

SANAYİSİZLEŞME DEVAM EDİYOR – Ruhittin SÖNMEZ

ruhittin s

SANAYİSİZLEŞME DEVAM EDİYOR - Ruhittin SÖNMEZ
Bundan tam 9 yıl önce Merkez Bankası E. Başkanı, ekonomist ve siyasetçi Durmuş Yılmaz’ı Kocaeli Aydınlar Ocağı olarak düzenlediğimiz toplantıda dinlemiştik. Burada aldığım notlardan yazdığım köşe yazısı sosyal medyada karşıma çıktı. Ben de 2016 Kasım’ından bu yana neler değişti, iyileşme oldu mu diye bir çalışma yaptım.
Konferansta Durmuş Yılmaz, “Türkiye’de 1988 yılında toplam üretim içinde imalat sanayinin payı yüzde 24 iken bugün aşağı seviyelere düştü. Yani Türkiye’de bir sanayileşme değil, sanayileşmeme süreci var. Ne yapıp yapıp, alt yapı yatırımları dışındaki, inşaat işlerine giden kaynakları imalat sanayine, yüksek teknolojiye, üretime aktarmamız lazım” demişti.
Şu iki cümlesi mıh gibi kafama kazınmıştır:
“İSTANBUL’DAKİ GÖKDELENLER BİZİ BÜYÜK DEVLET YAPAMAZ.”
“Türk çeliğinden yapılmış, Türk Deniz Kuvvetleri Gemileri uluslararası arenaya çıkmadığı sürece büyük devlet olamayız.”

2Ara/25Kapalı

Kocaeli Bizim Yaka Gazetesi, 29 Kasım 2025 Cumartesi

2025.11.29c

1Ara/25Kapalı

Mavi Kocaeli Gazetesi, 27 Kasım 2025Perşembe

2025.11.27a

30Kas/25Kapalı

Mavi Kocaeli Gazetesi, 25 Kasım 2025 Salı

2025.11.25d

29Kas/25Kapalı

Kocaeli Bizim Yaka Gazetesi, 25 Kasım 2025 Salı

2025.11.25c

28Kas/25Kapalı

Demokrat Kocaeli Gazetesi, 25 Kasım 2025 Salı

2025.11.25b

27Kas/25Kapalı

Özgür Kocaeli Gazetesi, 25 Kasım 2025 Salı

2025.11.25a

26Kas/25Kapalı

Özgür Kocaeli Gazetesi, 18 Kasım 2025 Salı

2025.11.18d

25Kas/25Kapalı

Mavi Kocaeli Gazetesi, 18 Kasım 2025 Salı

2025.11.18c

24Kas/25Kapalı

Demokrat Kocaeli Gazetesi, 18 Kasım 2025 Salı

2025.11.18a

23Kas/25Kapalı

Kocaeli Gazetesi, 18 Kasım 2025 Salı

2025.11.18b

21Kas/25Kapalı

WASHINGTON’DAN İMRALI’YA MEŞRUİYET PAZARLIKLARI – Ruhittin SÖNMEZ

ruhittin s

WASHINGTON’DAN İMRALI’YA MEŞRUİYET PAZARLIKLARI - Ruhittin SÖNMEZ
İmralı’daki müebbet hapse mahkûm Öcalan’ın yeni açılım sürecinde ön planda olduğu malum.
Artık devlet büyüklerimiz O’na “teröristbaşı, cani, çocuk katili” değil, “örgütün kurucu önderi” diyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Öcalan gelsin Meclis’te konuşsun” çağrısıyla başlayan süreçte Öcalan’ın Meclis’e gelemeyeceği anlaşıldı. (Toplumun rızası alınamıyor.) Bu defa Meclis’i teröristbaşının ayağına götürme planı devreye girdi. Bu konuda İYİ Parti’nin kesin ve net karşı duruşu belli ama AKP ve CHP çekingen. Çünkü çok büyük oy kaybına yol açabileceğini ölçüyorlar.
Nedense bu işe baş koymuş olan Bahçeli’nin, TBMM Grup toplantısında, “gerekirse üç arkadaşımı alır İmralı’ya ben giderim” demesi ve grubuna ayakta alkışlatması yeni bir aşamaya geçileceğinin işaretidir.
Öcalan aslında yıllardan beri devletle görüşme halinde. Yeni açılımla birlikte mesajları açıkça TV’lerde okunan, ziyaretçileri ve avukatları vasıtasıyla basına demeçler veren bir mahkûm.
Yani şu anda Öcalan’ın düşünüp de devlete veya kamuoyuna iletemediği herhangi bir görüşü yok.
Peki, PKK örgütünün elebaşı Öcalan’ın, örgütün siyasi kanadı denilen DEM Parti’nin ve Devlet Bahçeli’nin TBMM Komisyon üyelerini Öcalan’ın ayağına götürüp dinlenmesi ısrarının sebebi ne olabilir?
Bunun tek sebebi, Öcalan’ın “MEŞRUİYET” elde etmesidir.
Öcalan’ın “Kürt halkının tek temsilcisi”, meşru bir “müzakereci”, bir “çözüm ortağı” olarak
konumlandırılması isteniyor.
Başbakan Bülent Ecevit’in cevabını bulamadığı, “1999’da Abdullah Öcalan neden Türkiye’ye teslim edildi?” sorusunun cevabı belli olmaya başladı.

18Kas/25Kapalı

İBB İDDİANAMESİ VE SİYASETİN FİNANSMANI – Ruhittin SÖNMEZ

ruhittin sİBB İDDİANAMESİ VE SİYASETİN FİNANSMANI - Ruhittin SÖNMEZ
Ekrem İmamoğlu ve ekibi hakkında düzenlenen “İBB İddianamesi” 3800 sayfadan fazla uzunlukta
bir metin. Bu iddianamenin siyasi ve hukuki tarafları var. Ancak bu yazıda sadece dolaylı rüşvet
mekanizması iddialarını ele alacağım.
İddianameye göre, belediyeden ihale almak; imar planı, siluet onayı, ruhsat gibi işlemlerin yerine
getirilmesi; usulsüzlüklerin giderilmesi gibi işler için bazı iş insanlarından “İBB adına kreş yaptırma / kreşe maddi katkı sağlama,” yardım kartları, market hediye çekleri, giyim mağazası kartları almaları istenmiş.
Savcılık bunları “rüşvet alma” ve “örgüt finansmanına örtülü aktarım” olarak niteliyor.
AA’nın haberine göre; İddianame, “kreş, okul, spor salonu” gibi kamuya yardım söylemiyle iş insanlarının ikna edilmeye çalışıldığını, fakat bu yardımın büyük kısmının nakit veya taşınmaz olarak örgüte yönlendirildiğini iddia ediyor. Ayrıca bu bağışların bir “sistem” hâlinde süreklilik kazandığı ileri sürülüyor.
İddianameye göre, “suç örgütü lideri” olarak gösterilen Ekrem İmamoğlu, 2014 Beylikdüzü Belediye başkanlığından başlayarak “CHP’yi ele geçirmek” ve Cumhurbaşkanı olmak için bu “suç örgütünü” kurmuş... (Bu siyasal kurgu mantıksal olarak tutarlı değil. Ancak biz finans konusuna odaklanalım.)
İş adamı Sarp Yalçınkaya’nın, Ekrem İmamoğlu’nun adamlarına “Seçimi kazanmamız için en az 2 milyar dolara ihtiyaç var” dediği iddiası da bu çerçevede aktarılmış.
Henüz mahkeme kararı yok, bunlar iddiadan ibaret. Savunmayı dinlemek gerek.

15Kas/25Kapalı

Vali Aktaş, Aydınlar Ocağı’nı konuk etti

249_4

14 Kasım 2025 Cuma / Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkan ve yönetimi Kocaeli Valisi İlhami Aktaş'ı ziyaret etti.

İlimizin köklü ve etkili sivil toplum kuruluşlarından Aydınlar Ocağı Kocaeli Valisi İlhami Aktaş'ı makamında ziyaret etti.

Kocaeli Aydınlar Ocağı’ndan, Vali İlhami Aktaş’a Ziyaret

Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Prof. Dr. Tahir Serkan Irmak, eski Başkanlar Ahsen Okyar, Av. Ruhittin Sönmez ve Av. Güral Uysal ile yönetim kurulu üyeleri, Vali İlhami Aktaş’ı ziyaret etti.

Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Prof. Dr. Tahir Serkan Irmak ve beraberindeki heyet, Vali İlhami Aktaş’a kabullerinden dolayı teşekkür ederek, planladıkları çalışmaları hakkında bilgi verdiler.

Vali Aktaş ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek konuklarına teşekkür etti.

14Kas/25Kapalı

İMAN ÖLÇER SAHİPLERİNE NESİMİ’NİN CEVABI – Ruhittin SÖNMEZ

ruhittin s

İMAN ÖLÇER SAHİPLERİNE NESİMİ’NİN CEVABI - Ruhittin SÖNMEZ

“Ben melâmet hırkasını, kendim giydim eynime” diye başlayan şiiri ve ezgiyi çok severim. Kul Nesimi’nin yaklaşık dört yüz yıl önce yazdığı bu şiir sanki bugün için yazılmış gibi zihnimin vitrininde duruyor.

Bana göre, bu şiir şekilci, dar, tek-tip inanç anlayışına karşı bir isyanın göstergesidir. Tasavvufi aşkın ve inanç özgürlüğü anlayışının en rafine, en cesur ve en şiirsel ifadesidir.

Atatürk ve Atatürk’e dua edenleri dinsiz olmakla, dinden çıkmakla suçlayan, trolünden profesörlerine kadar, siyasal İslamcıların bir türlü kavrayamadığı arı duru bir İslam anlayışını yansıtır.

Ben melamet hırkasını / Kendim giydim eynime,

Ar u namus şişesini / Taşa çaldım kime ne?

Melâmet, tasavvufi literatürde “kınayanın kınamasından korkmama”, dışa dönük şöhret değil içsel hakikat yoluna yönelme olarak tanımlanır.

Şairin “melâmet hırkasını kendim giydim” cümlesi, onun inanç özgürlüğünü, Melami anlayışını içsel bir duruşla ve kendi iradesiyle seçmiş olduğunu anlatır.

Şiir, “tek bir doğru” dayatan din yorumlarına karşı, inançta bireysel tercihin ve tecrübenin özgürlüğünü savunur.

Bu yönüyle laikliğin, yani inanç ve vicdan özgürlüğünün tasavvufi temellerinden biridir.

Şair “Ar u namus şişesini / Taşa çaldım kime ne?” derken, başkalarının veya topluma egemen olan güçlerin tek hakikat olarak gösterdiği kavramların bile eleştirilebilir, reddedilebilir olduğunu anlatır. Dinî veya toplumsal otoritenin dayattığı “şu şekilde yaşanmalı, şu gibi görünülmeli” gibi kalıplara itaat etmemek özgürlüğünü savunur. Kınama, alay ve suçlamalara karşı, inanç ve eylemlerinden kendi sorumlu olduğunu “kime ne” diyerek vurgular.

Klişe görüşlerin (dış taklit, gösterişli ibadet, toplumsal onay arayışı) karşısında, melâmet anlayışı çerçevesinde “takdir edilmek için değil, hakikat için yaşama” amaçlı duruştur.

10Kas/25Kapalı

Kocaeli Gazetesi, 5 Kasım 2025 Çarşamba

2025.11.05a