
EĞİTİMDE ŞİDDET OLAMAZ – Seyfettin KARAMIZRAK
EĞİTİMDE ŞİDDET OLAMAZ - Seyfettin KARAMIZRAK
Çocuklar eleştirilmekten, azarlanmaktan değil, kendilerine güzel örnek olunmasından etkilenirler.”
Aksaray’da bir öğretmenin öğrencisini derslikten çıkararak koridorda tekme tokat dövmesi vicdanları sızlatmıştır. Bu olay, eğitim camiası başta olmak üzere herkesi üzmüştür.
Bir eğitimcinin, bir eğitim kurumunda; sevgi, hoşgörü ve güler yüzü seçmesi yerine, şiddete başvurması olacak şey değildir. Emektar, vefalı, yüreğini koyarak özveri ile mesleğinin yıldızları olan saygın öğretmenlerimizin içinde böylesine kötü örnekleri sergileyenler olmamalıdır.
Birten Okyar’a, “medya’da HAC YOLCULUĞUMUZ –1996” kitabı..
23 Aralık 2021 Perşembe / Bir farzın yerine getirilmesini de sağlayan, hayatımın en faydalı, feyizli, bereketli ve manalı seyahatine 6 Nisan 1996 Cumartesi günü akşamı saat: 24:00’de İzmit Perşembe Pazarından kalkan otobüslerimizle başladık.
Atatürk Havalimanından 7 Nisan 1996 Pazar günü saat: 11.00’de kalkan uçağımız (First Class) Medine’ye 13:45’de indi.
….
5 Mayıs 1996 Pazar günü hüzünlü ayrılış. Cidde Havalimanından 01:05’de kalkış. 03:50’de İstanbul ve bizleri karşılayanlar.. Ülkemizde..
Esma Acar ablamız hanımefendi Ailemizi topladı..
23.Aralık 2015 Perşembe / Esma Acar ablamız hanımefendi Ailemizi topladı.
Bir tapu işlemi sebebiyle Kandıra Tapu Müdürlünde toplanma imkanı bulduk..
Ailemizin büyüklerinden amcam Zeki Okyar, Yüksel Açıkgöz ablam, eniştemiz İbrahim Şen, abim Uğur Okyar ve İbrahim Okyar kardeşim ile yeğenlerim olmak üzere kalabalık bir heyetle tapuda gerekli işlemleri tamamladık.
Rabbim daima sağlık ve huzur içinde buluşmaları lütfetsin..
EKONOMİK YANGINLA MÜCADELE – Ruhittin SÖNMEZ
EKONOMİK YANGINLA MÜCADELE - Ruhittin SÖNMEZ
Dolar kurunun 18 TL mertebesine geldiği ve son 4 ayda Türk Lirasının değer kaybının %100’ü geçtiği süreç tam bir ekonomik yangındı. Bu yangın karşısındaki iktidarın tavrı, bu yaz yaşadığımız orman yangınları ile mücadeledeki tavrına benziyor.
Devleti yönetenler orman yangınları çıktığında Türk Hava Kurumu’nun elindeki yangın uçaklarını çürümeye terk etmişti. Yalnız sınırlı sayıda kiraladığı Rus helikopterlerine güvenmişti.
Kur şokları yaşanırken de iktidar bu alanda kullanabileceği en etkin aracı devre dışı bıraktı. Hiçbir şekilde politika faizi artırımını yapmayacağını,a ksine düşüreceğini açıkladı. CB Erdoğan “Başka türlü yapamam, Nas var” diyerek, kendi din anlayışına bağlayan cümleler kurdu. Bu tür her açıklama yangına benzin dökme etkisi yaptı. Kur yangını genişledi, bir uçakla söndürülebilecek yangın en az on uçakla kontrol edilebilir hale geldi.
AHDE VEFA TOPLANTILARI – Musa ORDU
AHDE VEFA TOPLANTILARI - Musa ORDU
Bütün dünya ülkelerimde böyle midir bilmiyorum. Bizim memleketimizde yaşayan insanlar ne kadar değerli ve kabiliyetli olursa olsunlar, umumiyetle, hayatta oldukları süre zarfında pek kıymetleri bilinip takdir edilmezler. Hatta öyle ki, bir kimse şahsi kabiliyeti ve çalışkanlığı ile kendi sahasında biraz temayüz edip öne çıkmaya başlamış ise, hemen en başta yakınındakiler olmak üzere, etrafındakiler haklı veya haksız en ağır tenkitlerini acımasızca yapmaya başlarlar. Çok fazla yükselmesine mâni olmak için de amiyane tabirle, paçalarından tutup devamlı olarak aşağıya doğru çekiştirirler.
Bunun günlük hayatımız da birçok örnekleri olduğu gibi, yakın tarihimizde de bir çok müşahhas misalleri bulunmaktadır. Hayatta iken devamlı olarak tenkit edip, yerden yere vurduğumuz kimselerin, öldükten sonra ne kadar değerli olduğunu, yerlerinin doldurulmasının imkânsız olduğunu anlatarak sonradan yasını tutarız.
İstanbul İktisat Kongresi Kızılelma Deklarasyonu (Taslak)
İstanbul İktisat Kongresi Kızılelma Deklarasyonu (Taslak)
Türkiye’de ilk kez düzenlenen İstanbul İktisat Kongresi, “Geleceğin Ekonomisinde Türkiye ve Sosyal Ahlak Kodu” ana teması ile TASAM ve TASAM BGC tarafından 09-10 Aralık 2021 tarihinde (Kovid-19 salgınında çıkan son varyantların oluşturduğu çekincelerin teyit ve katılımları etkilemesini önlemek adına) interaktif ortamda çevrimiçi icra edilmiştir.
Tarihî bir sorumlulukla düzenlenen Kongre; iktisadi değerlendirmeleri bilimsel bir vizyonla ele alan, yurt içi ve dışından yaklaşık 400 kişilik yetkin ekonomist, uzman ve akademisyeni, finans piyasaları uzmanlarını, ekonominin diğer aktörlerini, basın mensuplarını ve konuya ilgi duyan katılımcıları bir araya getirmiştir.
Türkiye’den ilgili tüm referans otoriteler de Kongrede temsil edilmiş, oturumlar kurumsal olarak takip edilmiştir.
Kongre sonucunda, aşağıdaki tespitler ve öneriler yapılmış, ilgili mercilerin ve kamuoyunun dikkatine sunulması kararlaştırılmıştır:
Nezaket yengemiz ile, oğlu Gökhan Genç Kocabayramlar da..
20 Aralık 2021 Pazartesi / İzmit’e dönüş yolunda Kocabayramlar’a uğrayan rahmetli Fevzi Genç kardeşimin sevgili eşi Nezaket Genç yengemiz hanımefendi ile oğulları Gökhan Genç’i ağırladık..
Fevzi kardeşime Rabbim rahmet eylesin..
Zaman nasılda hızlı geçiyor..
Bugüne Kocabayramlar’dan Günaydın.. Saat: 06.55
22 Çarşamba 2021 Çarşamba / Bugüne Kocabayramlar’dan Günaydın.. Saat: 06.55
Küçük bir Not; Fotoğrafların üzerine dokunarak büyütebilirsiniz..
HASARI DEĞİRMENLER – İsmet AKKAYA
HASARI DEĞİRMENLER – İsmet AKKAYA
Dünkü yazımın devamı.....
Yukarı değirmenin alt kısmında "link" veya "seten" dediğimiz ayrı bir bina vardı. Buradaki taş değirmendeki gibi yatay değil araba lastiği gibi dik ve etrafında dönerdi. Islak olan buğday malalarla taşın altına itilir buğdayın zarı-kapçığı temizlenirdi. Bulgur bu şekilde, kaynatılarak yapılır, değirmende veya evlerde el değirmenlerinde çekilir, farklı eleklerden elenerek iriliklerine göre sınıflandırılır.
Hasarı değirmeninin 3.dünü Kadif dayı açtı. Zayıf, kara kuru, çelimsiz, gariban bir adamdı. Derme çatma bir baraka yatacak bir şilte çalışa çalışa ilaveler yaparak kendini geliştirdi. Değirmeni büyüttü, hayvanlar için ayrı bir bölüm yaptı. Kırçıllı bir katırlı vardı, Salı günleri bizim hana çeker, babama nallatırdı.
☕…ÇAY Deyipte Geçmeyin…☕
☕...ÇAY Deyipte Geçmeyin...☕
Ahmed Yesevi Hazretleri, Çin hududundaki Hıtay (Çin demek) adında bir yere gidiyor. Çok sıcak bir günde yol kenarında dinlenirken, bir köylü, doğum yapmakta olan zevcesi için dua istiyor.
Hoca, dua ediyor ve doğum kolay oluyor. Bunun üzerine köylü kendisine çay ikram ediyor... Hoca Yesevi, o zamana kadar hiç görmediği çayı içince rahatlıyor ve harâreti gidiyor. Ellerini açıp dua ediyor;
-"Ya Rabbi bu içeceğe revaç ver. Bizi sevenler içsin, faidelensinler."
Çayın Türkistan'da bilhassa tasavvuf erbabı arasındaki rağbetini bu duaya bağlarlar.
Dervişleri uyanık ve zinde tuttuğu için "Evliya Çorbası" da denir..
"Çay içelim, çay içelim, Nefsü hevadan geçelim" diye ilâhiler bile vardır.
Ehl-i dil; "Çay, Peygamber efendimiz zamanında olsaydı, Allahü Teala bilir ya sünnet olurdu. Zirâ çay sohbete sebeptir." demişler.
HASARI DEĞİRMENLERİ – İsmet AKKAYA
HASARI DEĞİRMENLERİ – İsmet AKKAYA
Sevgili Hemşehrilerim, Değerli Dostlar,
Gıda güvenliği ülkemizin temel sorunlarından biri. Dünya nüfus artışını besleyebilmek iddiasıyla yola çıkan küresel güçler, geri kalmış veya kalkınmakta olan ülkeleri sömürmek için ürün tohumları ile uğraşmışlar, genleri ile oynamışlar, verdikleri hibrit tohumlar ile bu ülkeleri kendilerine bağımlı kılmışlardır. Ata tohumlarımız göz göre göre çalınmış, satışı yasaklanmış ancak mübadele ile ekimleri sağlanmıştır.
Bu takas işlemi son zamanlarda umut verici gelişmelerin habercisidir inşallah. Bazı belediye ve sivil toplum kuruluşlarının gayretlerini ümitle ve takdirle ve takip ediyorum. Yerli tohumlarla yetiştirilmiş ürünlerimizin hasreti içerisindeyiz. Avutmuş'umuzun ince kabuk domatesimizin pazara çıkmasını özlemle bekliyor, inanın o zamana kadar yediğim domatesten tat alamıyorum.
MUSTAFA KANDIRALI’yı Anma Gecesi 27 Aralık 2021 Pazartesi günü
Konuk Sanatçılar;
- Ayşe EKİZ,
- Türkan KANDIRALI
- Kandıralı Yerel Sanatçıların katılımı ile
MUSTAFA KANDIRALI’yı Anma Gecesi
Tarih: 27 Aralık 2021 Pazartesi
Saat: 19:30
Yer: Namazgah Kültür Merkezi – KANDIRA
GERİ DÖNDÜRÜLEBİLİR VE DÖNDÜRÜLEMEZ TAHRİBAT – Ruhittin SÖNMEZ
GERİ DÖNDÜRÜLEBİLİR VE DÖNDÜRÜLEMEZ TAHRİBAT - Ruhittin SÖNMEZ
“Geri döndürülemez tahribat” sözüyle kastettiğim ekonomimizin içinde bulunduğu vahim ve hazin tablo değil.
Cumhurbaşkanlığı sistemine geçtiğimizden bu yana dolar kuru 4,70 liradan 16,7 liraya çıktı. Yani üç buçuk yılda Türk Lirası yaklaşık olarak dörtte birine düştü. Sadece son üç buçuk ayda yüzde 100 devalüasyon oldu. TL sadece dolar karşısında değil bütün dünya para birimleri karşısında anormal değer kaybetti.
Enflasyondaki hızlı yükseliş yüzünden her türlü malın etiket fiyatları günlük değil, gün içinde birkaç kere değiştirilir oldu.
Öngörülemezlik hali yüzünden malı olan satmak istemiyor, “yarın daha pahalıya olur” diye düşünenler ihtiyaçlarını öne alıp, bozulmayan ürünleri stoklamaya çalışıyorlar. Hiç kimse elinde TL tutmak istemiyor. Çoğu döviz veya altın alıyor. Alabilenler otomobil, emlak gibi alanlara yatırım yapmaya çalışıyor.
Star TV’de döviz büfesinden bir dolar satın alan bir teyzenin videosunu izledim. “Bu bir doları ne yapacaksın?” sorusuna, bu hanımefendi “böyle böyle biriktirmeye çalışıyorum” cevabını verdi. İçim yandı. Çünkü bugün 15 liraya aldığı bir ürünün yarın 20 lira olacağını; yarın bir dolarının 20 lira olacağını görüyordu. Bu teyzemiz bile aslında 15 lirasının değerini korumaya çalışıyordu.