Cicilli’den Muammer Aydemir dayımız
23 Ağustos 2018 Perşembe / Bayramın 3. günü Hasan kardeşim ve ailesi ile birlikte Cicilli’ye geçtik.
Av. Gürkan Uysal kardeşim sosyal medya hesabında demiş ki!..
Av. Gürkan Uysal kardeşim sosyal medya hesabında demiş ki!..
Geçen gece yaşanan Halkbank döviz kuru skandalı devlet gibi bir devlette yaşanmış olsaydı şunlar gerçekleşirdi;
1- Bankanın Genel Müdürü ve diğer sorumlular derhal istifa ederlerdi. Etmezlerse ivedi olarak görevden alınırlardı.
2- BDDK idari soruşturma başlatırdı.
3- Halka açık bir şirket olduğu işin SPK soruşturma başlatırdı.
4- Rekabet ihlali olup olmadığının değerlendirilmesi adına Rekabet Kurumu soruşturma başlatırdı.
5- Mali suç işlenmesi söz konusu olabileceğinden MASAK soruşturma başlatırdı.
6- Diğer adli suçların mevzu bahis olması ihtimaline binaen savcılık “re’sen” harekete geçerdi.
Soruşturmalar neticesinde bir suç tespit edilemezse banka hukuk eliyle aklanırdı. Kendi yaptığı kamuoyu duyurusuyla değil.
Kandıra ziyareti..
1 Eylül 2018 Cumartesi / Kandıra Lisesi Mezunlar Gününe katıldıktan sonra Günay Gülcü dedemizi Bağırganlı Taflan Koyuna yolcu etmek için Kandıra Garajına gittik.
Kandıra Lisesi Mezunlarının 14.toplantısı..
1 Eylül 2018 Cumartesi / Kandıra Lisesi Mezunlar Derneği üyeleri 14.geleneksel toplantıda Kandıra’da buluştu.
Kandıra Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Aygün Aynagöz’ün ev sahipliği yaptığı ve bu yıl 14.’si düzenlenen geleneksel pilav günü Kandıra Lisesi Ali Şükrü Pisteloğlu Spor Salonu’nda kalabalık bir katılımla gerçekleştirildi. Düzenlenen pilav günü etkinliğine çok sayıda Kandıra Lisesi emekli öğretmeni katıldı.
Eski dostlukların ve anıların tazelendiği pilav gününde, öncelikle şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. Ardından emekli öğretmenler ve eski mezunlar söz alarak okul anılarını ve duygularını paylaştı.
Toplantı pilav ikramı ile sona erdi.
Bugün öğle yemeğinde Hikmet Baltacı’nın misafiriyiz..
31 Ağustos 2018 Cuma / Bu öğle yemeğinde Büromuzun çalışanları Alca Şirket Müdürü Hikmet Baltacı beyin misafiri..
İkram ve ağırlama nefisti.. Sağolsun..
PROF. DR. ALİ OSMAN ÖZCAN AŞKI BIRAKIP GİTTİ – Aysel FERAH ÖZCAN
PROF. DR. ALİ OSMAN ÖZCAN AŞKI BIRAKIP GİTTİ - Aysel FERAH ÖZCAN
Doğruluğu, çalışkanlığı, üretkenliği, ilkeli olmayı, vatanı, milleti, bayrağı ve bilim için yaşamayı ülkü edinen eşim, sevdiceğim, aşkım, göz bebeğim, tutkum, arkadaşım, dostum, hocam Prof. Dr. Ali Osman ÖZCAN yaşama aşkla bağlı olan nadir şahsiyetlerdendi.
Ali Osman Özcan demek, mücadele demektir. Doğumuyla başlayan mücadelesi, zorluklarla dolu hayatı demir gibi sağlam iradeli bir şahsiyetin teşekkülünde büyük rol oynar. Daha o annesinin karnındayken anne ve babası ayrılırlar. Doğumundan itibaren yokluğun, acının, ayrılıkların hüküm sürdüğü bir ortamda ecesinin (Babaanne) kendisine bir buçuk yaşındayken kol kanat germesiyle ölümle yaşam arasındaki o ince çizgiyi tadarak geleceğe odaklanır.
Çalışmanın ne demek olduğunu dört-beş yaşlarındayken önüne katılan on kuzusunu Zonguldak’ın dik yamaçlarında güderken öğrenir. “Akıllı bir çocuk olmasaydım kurda tilkiye yem olurdum” diyen Ali Osman Özcan, uçsuz bucaksız, ıssız ormanlarda aklını en ince noktalarına kadar kullanarak hayatta kalmanın ilk sınavlarını verir.
Kişiliğinin şekillenmesinde çocukluk döneminde karşılaştığı çetin koşullar etkili olur: Ekmeğini taştan çıkaran, büyükle büyük küçükle küçük olabilen, her şeyi kendi başına öğrenmeyi öğrenen, hayatta yalnızlığa ve korkusuzluğa göğüs gerebilen, ketum, sevecen, arabulucu bir çocuk. Köyün en güzel, en sevimli, en akıllı, en yalnız çocuğu…
Ahmet Görgün Küçük hocamızın bahçesinde
26 Ağustos 2018 Pazar / Dr. Şefik Postalcıoğlu ağabeyin anma toplantısına katıldıktan sonra Ahmet Görgün Küçük hocaların evine gittik.
Muhammet Altınten’e, “medya’da Kandıra Çakırcaali Divanı KOCABAYRAMLAR Köyü/Mahallesi (2013-2016)” kitabı..
15 Ekim 2017 Pazar / Kocabayramlar sakinlerinden Muhammet Altınten’e, “medya’da Kandıra Çakırcaali Divanı KOCABAYRAMLAR Köyü/Mahallesi (2013-2016)” kitabını takdim.
VAY EFENDİM DIŞ GÜÇLER(!) – Ozan ARİF
VAY EFENDİM DIŞ GÜÇLER(!) – Ozan ARİF
Her türlü hatayı, yanlışı yap yap,
Ondan sonra “vay efendim, dış güçler!”
Çarşıya uymazsa evdeki hesap,
Ondan sonra “vay efendim, dış güçler!”
Dış güçler de hırlı değil elbette,
Ama önce kendine bak sen gitte,
Gözleriniz malda, mülkte, servette,
Ondan sonra “vay efendim, dış güçler!”
Liyakati almayarak hiç kâle,
Akrabaya, tanıdığa ihale!..
Cenabı-Hak koyunca da bu hale,
Ondan sonra “vay efendim, dış güçler!”
22 Ağustos 2018 Kocabayramlar’ın bayramı -2 / Ahsen OKYAR
22 Ağustos 2018 Kocabayramlar’ın bayramı -2 / Ahsen OKYAR
Bugün 22 Ağustos 2018 Çarşamba, Kurban Bayramının 2.günü.. Kocabayramlar’ın Bayramı..
Sabah saat: 06.30 sularında evimizin büyük odasında blogumla uğraşırken, mutfaktan sesler gelmeye başladı. Eşim Nursel hanım "gelen komşu düğünü değil, bayram" sözünün gereği öğleye gitmeyi düşündüğümüz Kocabayramlar için hazırlıklara başlamış.
Günay ağabeyin(dedenin) ziyareti..
20 Ağustos 2018 Pazartesi / Günay Gülcü ağabey her zaman olduğu gibi dondurması ile birlikte geldi. Kısa çekim sohbetinden sonra ayrıldı.
Kurban Bayramı Hazırlığı ve gerçekleşenler..
Kurban Bayramı Hazırlığı ve gerçekleşenler.. –1 / Ahsen OKYAR
Kurban Bayramı hazırlığı tempolu bir şekilde ve plana uygun olarak bizim evde başladığında takvimler 21 Temmuz’u gösteriyordu.
Kandıra'ya gidip, Kocabayramlar’daki Fındık toplamaya katıldığımız da Köydeki evin temizliği birkaç kere elden geçirilerek ve bayrama hazır hale getirilmesinde eşim Nursel hanım başta olmak üzere büyük kızım Neslihan ve Üniversiteli kızım Zeynep Gökçen çok büyük bir emek harcadılar.
Habil ile Kabil – Fikret ALKAN
Habil ile Kabil - Fikret ALKAN
Bugün size tarihte bilinmeyen, anlaşılmayan, sır ya da öğretilerden bahsetmeyeceğim. Sadece hafızalarımızı yeniden tazeleyerek, yeniden hatırlayacağız.
Hepimizin bildiği üzere ilk kardeş kavgası Hz. Adem’in oğulları Habil ile Kabil arasında yaşanmıştır. Tarih boyunca bu kavga, çeşitli sebeplerden bugüne uzayan bir dava halini almıştır. En büyük imparatorlukların, en güçlü ailelerin, en varlıklı kişilerin yok olup gitmesindeki yegane sebep hep daha fazlasına sahip olmayı isteyen nefsi duygulardır.
Eski Türk devletleri, bu kavgayı durdurmak için ülkeyi hakan hayattayken kardeşler arasında paylaştırmayı seçti. Ülüş sistemi de denilen bu uygulama, kardeş kavgasını durdurmak yerine, dış etmenlerin de baskısıyla devletin parçalanmasına yol açıyordu.
İlk Türk devletlerinden Osmanlı’ya değin var olan inanç sistemi ise ‘kut anlayışı’dır. Buna göre hakan ve devlet yönetiminde olan aile Tanrı tarafından seçilmiş, Tanrının yeryüzündeki gölgesi olmuştur. Bilge Kağan’ın kitabesinde “Tanrı irade ettiği için ve kendi talihim olduğu için Hakan mevkiine oturdum” ifadesi yer alır.
Ülüş sistemi ile yönetilen ilk Türk-İslam devleti ise Karahanlılar olmuştur. Anadolu Selçuklu Devleti’nin 1243 Kösedağ Savaşı ile parçalanmasından sonra Moğol istilası Anadolu’nun acı kaderi oldu. Takip eden yıllar içinde irili ufaklı Anadolu Beylikleri kuruldu.
Dr. Şefik Postalcıoğlu’nu kabri başında andık..
26 Ağustos 2018 Pazar / Vefanın sadece İstanbul’da bir semt adı olmadığını gösteren dostlara teşekkür ederim.
DURMUŞ YILMAZ’ın yabancı bir yayın organında yayınlanmış makalesi
2000’li yıllarda Türkiye, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biriydi. Hayalleri ise çok daha büyüktü. Ankara, 2 trilyon dolar GSYİH’la dünyanın en büyük onuncu ekonomisi olmayı, kişi başına düşen geliri 25 bin dolara yükseltmeyi, ihracatını ise 500 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefliyordu. Goldman Sachs’in MINT’inden The Economist’in CIVETS’ine, küresel ekonominin yükselen değerleri için bulunan her formülde mutlaka Türkiye’nin T’si de vardı.
