
Prof.Dr. Nevzat YALÇINTAŞ hocamız için MEVLİD-İ ŞERİF..
MEVLİD-İ ŞERİF
Çok Değerli Büyüğümüz, Hocaların Hocası ve Türk Dünyasının Aksakalı,
Prof. Dr. Nevzat YALÇINTAŞ’ ı
Dâru'l-bekâ ya İrtihal-i’nin birinci yılında (15 Temmuz 2017) sevgi, saygı, büyük bir özlem ve Dua’larımızla anıyoruz.
16 Temmuz 2017’ Pazar günü
Sohbet ve ikindi namazını müteakip okunacak Mevlid-i Şerif’e tüm dost, akraba, arkadaş, talebe ve sevenlerini bekleriz.
Ruhu şad, mekânı cennet olsun.
Yalçıntaş Ailesi
Eşi: Meliha Yalçıntaş
Çocukları: Doç. Dr. Murat Yalçıntaş ve Mehmet Yalçıntaş
BAYRAMLAR BAYRAM OLA –1 –2 –3 –4 –4 –5 –6 / Abdurrahim KARAKOÇ
ABDURRAHİM KARAKOÇ
BAYRAMLAR BAYRAM OLA –1 –2 –3 –4 –4 –5 –6
BAYRAMLAR BAYRAM OLA –1
Güneş yükselmeden kuşluk yerine
Bir adam camiden döndü evine
Oturdu sessizce yer minderine
Kızı “Bayram” dedi, yalın ayaklı
Adam “Bayram” dedi, tam ağlamaklı..
Eli öpüldükçe içi burkuldu
Konuşmak istedi, dili tutuldu
Güç belâ ağzından bir “off! ” kurtuldu
Oğlu “Bayram” dedi, sırtı yamalı
Adam “he ya” dedi, gözü kapalı..
Taflan Koyunda Gülcü Ailesine misafiriz..
28 Haziran 2017 Çarşamba / 3. Bayram gecesi İzmit’e dönmeyip Kocabayramlar’da kaldık. Çarşamba günü de Bağırganlı Taflan Koyunda Günay Gülcü ağabeylere geçtik.
Kuruçeşme’de Aydın Ailesini ziyaret..
25 Haziran 2017 Pazar / Ramazan Bayramı 1.gün Kuruçeşme de..
Bayram sonrası Taflan Koyunda..
28 Haziran 2017 Çarşamba / Bağırganlı Taflan Koyunda günün tadını çıkarttık..
ALAÇATI SOKAKLARI’NDA REMBETİKO KÜLTÜRÜ HAKİM – Bihter GÖRDÜ
ALAÇATI SOKAKLARI’NDA REMBETİKO KÜLTÜRÜ HAKİM - Bihter GÖRDÜ
Bayramın ilk günü Aile büyüğümüz Sedat Baykara ziyareti..
25 Haziran 2017 Pazar / Ramazan Bayramının ilk günü öğleden sonra Aile büyüğümüz Sedat Baykara’yı Çenesuyu Stad arkasındaki evinde ziyaret ettik.
"ALLAH’IN SIKI TUTULMASINI EMRETTİĞİ BAĞ: SILA-İ RAHİM"
Cuma Hutbesi: "ALLAH’IN SIKI TUTULMASINI EMRETTİĞİ BAĞ: SILA-İ RAHİM"
Hayırlı Cumalar Kardeşlerim!
Yüce Rabbimiz, okuduğum âyet-i kerimede şöyle buyuruyor: “…Adını anarak
birbirinizden talepte bulunduğunuz Allah’a karşı gelmekten ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının. Şüphesiz Allah, hepinizi görüp gözetmektedir.” 1
DUYGULARINIZA KULAK VERİYOR MUSUNUZ? – Yrd.Doç.Dr. Zülfikar ÖZKAN
DUYGULARINIZA KULAK VERİYOR MUSUNUZ? – Yrd.Doç.Dr. Zülfikar ÖZKAN
Her duygunun bir mesajı vardır. Her duygu bize bir şey söylemeye çalışır.
Duygularımız bir barometre gibidir. İç dünyamızdaki havanın nasıl olduğunu bize bildirir.
Kendimizi olayların akışına kaptırmadığımız ve olayları aşırı ölçüde ciddiye almadığımız zaman duygularımız genellikle olumludur.
Hayatımızın akışının hoş olmadığı zamanlarda duygularımız genellikle olumsuzdur. Bu durumda duygularımız bize raydan çıktığımızı haber verir. Bunu anlayıp hemen zihinsel ayarlamayı yapmamız gerekir.
Olumsuz duygularımız, otomobilimizdeki gösterge tablosundaki uyarı sistemi gibidir. Bu sinyaller yandığı zaman, aracımızı zorlamadan bir tamirciye götürmek zorundayız.
Kandıra Devlet Hastanesinde..
28 Haziran 2017 Çarşamba / Fikriye Gülcü yengemiz hanımefendi mantar toplamaya gitmiş.
Taflan Koyunun yeni Mescidi…
28 Haziran 2017 Çarşamba/ Bağırganlı Taflan Koyunda yeni yapılan Mescit..
BAYRAMLAR BAYRAM OLA –1 / Abdurrahim KARAKOÇ
BAYRAMLAR BAYRAM OLA –1 / Abdurrahim KARAKOÇ
Güneş yükselmeden kuşluk yerine
Bir adam camiden döndü evine
Oturdu sessizce yer minderine
Kızı “Bayram” dedi, yalın ayaklı
Adam “Bayram” dedi, tam ağlamaklı..
Eli öpüldükçe içi burkuldu
Konuşmak istedi, dili tutuldu
Güç belâ ağzından bir “off! ” kurtuldu
Oğlu “Bayram” dedi, sırtı yamalı
Adam “he ya” dedi, gözü kapalı..
Düşündü kış yakın, evde odun yok
Tenekede yağ yok, çuvalda un yok
Yok yoka karışmış; tuz yok, sabun yok
Avrat “Bayram” dedi, eğdi başını
Adam “evet” dedi, sıktı dişini..
Çalışsa ne iş var, ne cepte para
Dağ oldu içinde büyüyen yara
Dikti gözlerini karşı duvara
Takvim “Bayram” dedi, silindi yazı
Adam “öyle” dedi, bağrında sızı..
Döndürse yönünü herhangi dosta
Yaralı, gariban, dul, yetim, hasta
Aylar, yıllar, günler erirken yasta
Yer-gök “Bayram” dedi, ağzını açtı
Adam “Bayram” dedi, evinden kaçtı..
HEPİMİZİN GEÇMİŞ SON 3 YILI – Yüksel ERCAN
HEPİMİZİN GEÇMİŞ SON 3 YILI – Yüksel ERCAN
- Ortalama insan ömrünün 70-80 yıl olduğu bir dünyada normal şartlarda beş yılın on yılın hesabın yapılması fazla bir anlam ihtiva etmeyebilir, İyi bir hayat sürende fazla iyi olmayan bir ömür geçirende “Allahın verdiği bu güne şükür” diye dua ederek gelecek günlere bakmaya devam eder.
Ancak hayat şartlarının bu kadar ağırlaştığı köylerden kentlere doğru başlayan ve nerede ne zaman hangi şartlarda duracağı bilinemeyen Göç vesilesi ile içerisine düştüğümüz keşmekeş hayat tarzı bizi kendi ekseninde döndürüp duruyor sonrada bir köşeye fırlatıyor.
Türkiye’de bu hızlı hayat tarzının en fazla yaşandığı ülkelerin başında geliyor, Sanayileşmesini tam olarak tamamlayamamış, Eğitimde istediği noktaya bir türlü ulaşamamış Avrupalı, Asyalı yada Ortadoğulu olacağına bir türlü karar verememiş bir ülkenin her bir metrekaresini dizayn eden siyaset var olan değerlerin de bir bir değişmesini mecbur hale getiriyor.
DOKSANALTI TEKRARLIK TARİH DERSİ – Süleyman PEKİN
DOKSANALTI TEKRARLIK TARİH DERSİ – Süleyman PEKİN
“28 Haziran’ın ilk saatlerinde Yunanlıların İzmit’i tahliye etmeye başladıkları anlaşılınca İzmit’e girme görevi 33. Süvari Alayı’na verilmiş ve piyade kıtaları gelinceye kadar en muntazam kıtaları ile şehre girmesi, şehirde yağma ve asayişi bozan durumlara katiyen meydan vermeyerek Derince’yi de keşfettirmesi Süvari Alay Komutanı Edip Bey’e emredilmiştir.
Şehirde bulunan Yunan kuvvetleri, Rum ve Ermeni muhacirler ile Yunanlılarla işbirliği yapanların bir kısmı gece vapurlara bindirilerek tahliye edilmişlerdir. Limanda birer İngiliz, Fransız, ABD ve Yunan torpidosu kalmış, Kılkış Zırhlısı tekrar Seymen önlerine gelmiştir. Şehrin el değiştirdiğini gören ve artık yapacak işleri kalmayan İngiliz, Fransız ve Amerika torpidoları öğle saatlerinde şehri terk etmişlerdir.
Özür ve bilgilendirme
iki gündür Kandıra Çakırcaali Divanı Kocabayramlar Köyünde bayram yatık.
İnternet yok..
Bu akşam İzmitê döndük.
Yarın (Perşembe) itibaren blokumda haber ve yazılar yer alacaktır.
İlgili dostlara arz ederim.
İÇ ONAY MI ÖNEMLİ, DIŞ ONAY MI? – Yrd.Doç.Dr. Zülfikar ÖZKAN
İÇ ONAY MI ÖNEMLİ, DIŞ ONAY MI? - Yrd.Doç.Dr. Zülfikar ÖZKAN
Onaylanmadığımız veya red edildiğiniz zaman, üzüntüden nasıl kurtulabilirsiniz?
Hiçbir zaman unutmayalım: Reddedildiğimiz veya onaylanmadığımız zaman, duygusal hasar yaratan kendi düşüncelerimizdir.
Bu sebeple her zaman kendi üzerimizde çalışarak onaylanmamanın verdiği hasarı yok edebilir veya azaltabiliriz.
Onaylanmama veya sevilmeme korkusu içindeki kişi, “İnsanlar beni onaylamazsa veya sevmezse mutlu olamam. Eksik bir insan olurum” şeklinde düşünürler. Bu düşünce kişiyi giderek onay ve sevgi bağımlısı haline getirir. Böyle bir insan, duygusal hayatıyla ilgili sorumluluğu başkalarına yükler. Yani mutluluğun temel şartı olan kendi üzerinde çalışmaz. Kendini değerli hissedebilmek için, hep başkalarına ihtiyaç duyar. Kendiyle barışık değildir. Bu düşüncedeki kişinin duyguları başkasının insafına bağlı olarak iner ve çıkar.
28. Yılımız kutlu olsun – Fikret GÖKMEN
28. Yılımız kutlu olsun - Fikret GÖKMEN
13 Haziran… Muhasebe Mesleğinin yasal statüye kavuşmasının 28.yılı idi.
81 ilde 77 SMMM Odası, 8 YMM Odası ve toplam 106900 Meslek Mensubu ile TÜRMOB çatışı altında faaliyet gösteren camiamızın bugünü kutlu olsun.
Mesleğimizin 13.06.1989 tarihinde yasallaşmasından sonra meslekte her yönü ile hızlı gelişmeler yaşanmıştır.
Klasik tanımı ile katiplik aşamasından müşavirlik aşamasına gelinmesi, önemli nitelik artışının yaşanması meslek adına olumlu gelişmelerdir.
Bu gelişmeler tabiî ki yeterli değildir. Her yıl mesleğe binlerce yeni meslek mensubu girmekte nicelik bakımından oransal olarak ekonomik gelişmeye göre daha fazla artış yaşanmaktadır.
Bu durumun doğurduğu sonuç da haksız rekabeti körüklemektedir.
Geldiğimi noktada temel olarak saydığımız en önemli sorunların kaynağında ekonomik sonuçlardan kaynaklanan Haksız Rekabet olgusudur.
Bu konunun çözümü için etik eğitimlerin yapılması veya Haksız Rekabet Kurullarının oluşturulması yetmez.