Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

ahsen okyar
20Nis/200

Horoza Maşallah diyebilirsiniz..

IMG_5819

18 Nisan 2020 Cumartesi / Muhammet Altınten ağabeyin birkaç kümes hayvanından biri olan horozu..

20Nis/200

VİRÜS, AŞI VE İLAÇ – Ruhittin SÖNMEZ

ruhittin sVİRÜS, AŞI VE İLAÇ - Ruhittin SÖNMEZ

Covid-19 denilen yeni koronavirüsün yarattığı salgının Çin tarafından Dünya Sağlık Örgütüne (DSÖ) bildirildiği 31 Aralık 2019’dan bu yana yaklaşık 3,5 ay geçti. Virüse karşı bir aşı veya kesin etkili bir ilaç bulunamadı.

Aşı veya ilaç geliştirilme süresinin ne olacağı hakkında tahmin yapabilmek için virüsün laboratuvarda üretilip üretilmediğini bilmek gerekiyor.

Covid-19 virüsünün laboratuvarda üretildiği, hatta 2003 yılında patentinin alındığı iddiaları var. Sosyal medyada yer alan bilgilerin ana kaynaklarına ulaşamadığımız için bu iddia doğru mudur bilmemiz mümkün değil.

Patente dair paylaşılan bilgiler doğruysa zaten virüs laboratuvarda üretilmiştir. Çünkü “şirketler doğal bakteri ve virüslerin patentini alamazlar.”

2011’de çekilmiş Contagion (Salgın) isimli filmde Koronavirüs salgınının konu edilmiş olması ve adeta günümüzün olaylarının anlatılıyor olması ilginç bulundu. 2018 yılında çekilen 'Venom' filmindeki bir sahne özellikle çok tartışılıyor.

Bu tür bir küresel salgının (pandeminin) olabileceğine dair Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) bir yıl önce ülkelere uyarıda bulunduğu biliniyor. Nitekim Türkiye’de de 12 Nisan 2019’da küresel grip salgını (pandemi) konulu Cumhurbaşkanlığı Genelgesinin yayınlandığı, genelge ile belli kurumların görevlendirildiği ve Sağlık Bakanlığı’nın kapsamlı bir rapor hazırladığı açıklandı.

DSÖ’nün bildirdiği salgın senaryosunun yapay virüsün kontrol dışı yayılmakta olduğuna dair bir bilgiye mi dayandığı yoksa doğal bir virüs mutasyonu olacağına dair bilimsel bir öngörü mü olduğunu bilemiyoruz.

Ben dünya ticaret hacmini ciddi şekilde düşürecek bir virüs salgınını ABD’nin de, Çin’in de başka ülkelerin de isteyeceğini sanmıyorum. Fakat Başkan Donald Trump’ın ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson’un DSÖ’nün uyarılarına rağmen başlangıçta olayı hafife alması ve tedbir almakta gecikmesi bana çok ilginç geliyor.

Bu olay dünya dengelerini değiştirecek bir biyolojik silah denemesi ise, bu ikilinin ilgisi ve bilgisi olmadan bu mümkün olamazdı. (Uluslararası şirketler veya ABD derin devleti olabilir mi? Zayıf ihtimal.) Trump ve Johnson beklemedikleri bir olayla karşılaşmış gibiler ve ülkelerinde sıkı tedbirler almaya başladılar. Hatta Johnson virüsten hastalandı.

20Nis/200

DÜŞÜNMÜYORUM – Zahide UÇAR

DÜŞÜNMÜYORUM - Zahide UÇAR

‘Düşünüyorum, öyleyse varım’ dedi René DESCARTES

Düşünmek varolmanın sebebi değil,

Sonucudur diyor 1600 lerde Filozof.

Dün gece yokluğumuz onaylandı duydun mu?

Düşünmek varolmanın sonucuysa eğer,

Düşünmek hüküm giydi duydun mu?

Düşünmüyorum, demek ki yokum!

İnsanlık hüküm giydi gördün mü?

20Nis/200

Ya Onurlu Duruş, Ya Yok Oluş! – Hakan HACIİBRAHİMOĞLU

hakan hacıibrahimoğlu

Ya Onurlu Duruş, Ya Yok Oluş! - Hakan HACIİBRAHİMOĞLU

2020 yılına keşke hiç girmeseydik, 2019’da kalsaydık! Ya da 2020’yi es geçip direk 2021’e geçiş yapabilseydik diye içimizden geçiyoruzdur. 2020 senesine depremlerle başladık, maalesef ülkemizin farklı bölgelerinden deprem haberleri gelmeye devam ediyor. Çekirgeler sokakları istila etti, ardından Covid-19 isimli bir virüs hayatımızı alt üst etti. Çernobil Nükleer santralinde yangın çıktı zehir saçıyor, ülkemizde tehdit altında.

Tüm dünyayı saran Korona Virüs ( Covid-19 ) salgını zengin, fakir, âlim, cahil ayırt etmiyor herkesi öldürüyor. 2020 nasıl bitecek? Bitecek mi acaba diye düşünmeye başladık psikolojimiz bozuldu! Bir virüs bizi ne duruma soktu farkında mıyız? İnsan ömrü çok kısa, yarınımız ne olacak bilemiyoruz. Bir musibet, bin nasihatten iyidir demiş atalarımız!  Başımıza gelen bu musibetlerden ders çıkarıp, insanlığımızı sorgulamamız gerekmiyor mu?

Bence hepimizin bu sorgulamayı yapması lazım, ömrümüzün kalan kısmında onurlu yaşayalım, insanlığa örnek olalım. Para, güç, kuvvet bir virüse yenik düştü hep birlikte gördük. İnsanlığı kurtarmanın tam zamanı “Ya onurlu duruş, ya da yok oluş” eşiğine geldiğimizi düşünüyorum.

Biz müslümanlar ahirete iman ediyoruz. Dünya hayatı sona erecek etimiz, kemiğimiz toprak olacak, ruhumuz ebedi hayata devam edecek. Geçici dünya hayatında yaptığımız hatalardan ders çıkaralım ebedi hayatına devam edecek ruhumuzu temizleyelim. İyi insan, örnek insan olalım, güce boyun eğmeyelim, kula kulluk etmeyelim, Allaha kul olalım! Peygamberimiz Hz. Muhammed ( S.A.V ) hadis-i şerifinde “ Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır” demiş. Doğrunun, hakikatin, peşinden gidelim, haksızlık karşısında susmayalım, sesimizi yükseltelim! Yetimin hakkını koruyalım! Kul hakkı yemeyelim! Allah’ın resulü Peygamber efendimiz Hz. Muhammed ( S.A.V ) hadisinde,“ Komşusu açken, tok yatan bizden değildir” demiş! İnsanlığın anlamını ne güzel açıklayan bir söz değil mi?

19Nis/200

Allah rahmet eylesin

a978df23-9f6f-4b15-bbe8-c6504b8b45bf

Kategori: Mesaj Yorum yok
19Nis/200

17 Nisan 1913’te şehit olan vatan fedaisi kolağası Resneli Niyazi’yi unutmayalım

unnamedunnamed (1)Balkan Savaşı  8 Ekim 1912 tarihinde patlak verince Cevdet Paşa’nın ordusuna katılan kolağası (kıdemli yüzbaşı) Resneli Niyazi Bey, yenilgiyle biten savaştan sonra, İtalya üzerinden İstanbul’a ulaşmak için Arnavutluk’un Avlonya iskelesine gider.

Vapur beklerken, Balkan komitacıları tarafından, 40 yaşında 17 Nisan 1913’te üç  kurşunla sırtından vurularak şehit edilir.

Şehit edilişinin 106.yılında vatan fedaisi Resneli Niyazi Beyi saygıyla anıyor ve kutsal anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.

Ruhun şad olsun vatan fedaisi Resneli Niyazi Bey!

19Nis/200

Rahmetli Özal ve Başkanlık Sistemi – Rahmi TURAN

rahmi turanRahmetli Özal ve Başkanlık Sistemi - Rahmi TURAN

17 Nisan 1993 – 17 Nisan 2020…

Tam 27 yıl olmuş…

Zaman o kadar hızlı geçiyor ki…

Dün, 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın 27'nci ölüm yıl dönümüydü…

Merhum Özal, hem Başbakanlık, hem Cumhurbaşkanlığı zamanında çok önemli kararlara imza atan ve Türkiye'yi dünyaya açan bir devlet adamıydı.

19Nis/200

Şu “ev de kal“ günlerinin en iyi tarafı,

Şu  “ev de kal“ günlerinin en iyi tarafı, bana düşünmek için epey bir zaman  tanımış olmasıydı...

Ben özel sektör de çalışan bir mühendisim....
Ben ve çevremde tanıdığım özel sektör çalışanları, paramızın ödenmediği anda projeyi yırtar atarız veya peyderpey işi yaparak kendimizi güvenceye alırız yahut olmadı işi bırakırız...

Ve Olur biter.....

Kimse de bizlere bu işleri yapacaksın, çalışacaksın demez, diyemez de.....

İşin doğrusu ve maalesef ayıptır söylemesi ama biz kararlarımızı tamamen kişisel çıkarlarımız doğrultusunda alırız...

Aslında ben bütün meslek gruplarının da böyle olduğunu sanıyor ve vicdanım rahat yaşayıp gidiyordum....

Son günlerde bu salgın nedeniyle olsa gerek herkes gibi ben de sağlık camiasını gerçek anlamıyla  yeni yeni tanımaya başladığımı fark ettim....

Birden Eğer onlar da bizim gibi davranırsa diye bir telaş aldı beni...

Öyle ya, bile isteye olağanüstü bulaşıcılığı olan hastaları ben niye muayene edeyim..????!!!!!
Üstelik niçin böylesine bir ölüm riskini göze alayım..!!!???

Baktım ki olacak gibi değil biraz araştırınca gördüm ki 1 ay önceden ”izin rapor istifa” hepsinin zaten yasaklanmış olduğunu öğrendim...

Buna rağmen istifa edenler olursa da, bu kişilerin bir daha kamuya alınmayacağı kamu ile iş yapamayacakları yazılmış...

Kendi adıma sevindim ama çıkarcı tarafımdan da utandım. İnanın bizim meslek grubuna bu dayatmayı kimse yaptıramazdı....

19Nis/200

Dikkat et..

9f01a5fc-8283-43a8-b330-b6c4fd18924d

Kategori: Mesaj Yorum yok
18Nis/200

KEDER ADAM ÖLDÜRMEZ –Süleyman PEKİN

KEDER ADAM ÖLDÜRMEZ –Süleyman PEKİN

    

Dikkat; bu yazıda yanal reklam uygulaması bulunmaktadır ama kafaya takmayın)

Bir aydır bir milimin 0,000125 büyüklüğündeki bir virüsün ev bazlı toplama kamplarındayız. Bu tecrit ne kadar sürer diyenler için dört ayrı stratejik analiz yazısı yazdık; bu bir korku ve endişe üzerinden zihniyet değişikliği istihsali stratejisi olduğu için..

Gayri hafta içinden bir hafta sonu yazısı yazalım; madem bu cumartesi - pazar da sokağa çıkma yasağı var. Geçenkine hazırlıksız yakalanmıştık amma bu defa cephaneyi bol tutacağız🙂 Malûm, evdeki cepheyi muhkem kılmak için..

38-40 yıllık Öğretmenim olan ve 7’den 77’ye ‘oku’maktan, ‘öğren’mekten ve ‘yaz’maktan milim şaşmadan ilerleyen Sabahattin Gencal’ın 12 Nisan tarihli “Mutluluğa Uçuran Sevinç Kanatlarının Balmumu Kederdir” yazısıyla birkaç yaşıma daha girdim.

18Nis/200

Ailece Çardaktayız..

IMG_5390 

11 Nisan 2020 Cumartesi / Kocabayramlar da Ailece evimizin önündeki çardak’ta çay içiyoruz.. Çağrı bey birden fazla..

18Nis/200

Ahsen Okyar’dan Türk Telekom Kandıra’ya teşekkür

ahsen_okyardan_turk_telekom_kandiraya_tesekkur_h14852_c7cbbAhsen Okyar’dan Türk Telekom Kandıra’ya teşekkür

Kocaeli Kandıralılar Derneği kurucularından; kentimizin önemli kıymetlerinden Ahsen Okyar, son bir aydır Çakırcaali Divanı Kocabayramlar Mahallesi'nde ikamet ediyor.

Ahsen Okyar; Kocaeli Kandıra'nın yetiştirdiği önemli kıymetlerdendir.

Karakteri ve toplumda duruşu ile daima insanı öncelikli tutan Okyar; sosyal ilişkileri ve kente kazandırdığı çeşitli sivil toplum kuruluşları etkinlikleri ile de çok geniş bir kesim tarafından tanınıp sevilmektedir.

Toplumsal duyarlılığının yanında biz gazeteciler için de kendisi 'fahri gazeteci' olarak görülebilecek kadar özenli basın bültenleri derleyip hazırlayan birisidir. İlişiğinde olduğu tüm etkinliklerin bir PR sorumlusu özeninde çalışmasını yaparak kamuoyunu haberlendirmek üzere basına sunumunu gerçekleştirir. Ayrıca https://ahsenokyar.com/ adresindeki blogu da bir çeşit enformasyon dijital arşiv ortamı olarak emek harcadığı çalışmasıdır.

Ahsen Okyar; son bir aydır Çakırcaali Divanı Kocabayramlar Mahallesi'nde ikamet ediyor.15 Nisan Çarşamba günü öğleden sonra Türk Telekom Kandıra’ya internet bağlantısı için müracaat etti. Ön bilgi olarak 1 gün ile bir ay içinde işlemin gerçekleşeceği bilgisi verildi. Perşembe sabah saat: 09.00 da aldığı mesajda ise saat: 13:00 ‘e kadar ekiplerin Kocabayramlar’da olacağı bilgisi verildi. Saat:12:00 sularında Türk Telekom ekibi Kocabayramlar da evin önünde ve çok kısa zaman sonrasında da internet bağlantısını tamamlayarak köyden ayrıldılar.

Ahsen Okyar, Türk Telekom Kandıra Şefi Hamza Tüfenk, İnternet kurulum ekibinden Haluk Yaşar ve Emrah Ötkur’a aracılığımızla teşekkürlerini sunuyor.

Biz de 7x24 Kocaeli Ailesi olarak bu haber vesilesi ile kendisine uzun ve sağlıklı ömürler diliyoruz.

https://www.7x24kocaeli.com/gundem/ahsen-okyardan-turk-telekom-kandiraya-tesekkur-h14852.html?fbclid=IwAR3rAhol8oQ7neKFcJmLdpG9_jlzjxh_dYHgrEzvPaIP60J3ChFQcbAKk6c

18Nis/200

Teyzeoğlu Ferhat Bursalıoğlu işbaşı yapmış..

PHOTO-2020-04-16-12-37-47

Kategori: Diğer Yorum yok
18Nis/200

Seneca

Para-ile-alınan-sadakat-daha-fazla-para-ile-mağlup-edilir.-Seneca-sözleri

Antakya Müzesi’nden bir lahit fotoğrafı. Duvarda yazan söz MS 65 yılında vefat eden Seneca isimli bir düşünüre ait.

SENECA'ya ait bazı sözler:

⚘Para iIe satın aIınan sadakat, daha fazIa para iIe de satıIır.

⚘BaşIayan her şey biter.

18Nis/200

Nostalji; 25 sene önce BUGÜN; Kocaeli Görüş Gazetesi, 18 Nisan 1995 Salı

1995.04.18a

18Nis/200

İlim servetten üstündür. Hz. Ali

3c8c6-1

Kategori: Mesaj Yorum yok
17Nis/200

Türk Telekom Kandıra’ya teşekkür

a1Türk Telekom Kandıra’ya teşekkür

Kocaeli Kandıralılar Derneği kurucularından Ahsen Okyar, son bir aydır Çakırcaali Divanı Kocabayramlar Mahallesinde ikamet ediyor.

15 Nisan Çarşamba günü öğleden sonra  İnternet bağlantısı için Türk Telekom Kandıra’ya müracaatta bulundu. Ön bilgi olarak 1 gün ile bir ay içinde işlemin gerçekleşeceği bilgisi verildi. Perşembe sabah saat: 09.00 da aldığı mesajda ise saat: 13:00 ‘e kadar ekiplerin Kocabayramlar’da olacağı bilgisi verildi. Saat:12:00 sularında Türk Telekom ekibi Kocabayramlar da evin önünde ve çok kısa zaman sonrasında da internet bağlantısını tamamlayarak Köyden ayrıldılar.

Türk Telekom Kandıra Şefi Hamza Tüfenk, İnternet kurulum ekibinden Haluk Yaşar ve Emrah Ötkur’a teşekkürlerimi sunuyorum..

Kategori: Mesaj Yorum yok
17Nis/200

Çardakta çay keyfi..

IMG_5431

11 Nisan 2020 Cumartesi / Ailece Çay faslı için evin önündeki çardaktayız. Komşumuz Muhammet Altınten ağabey misafirliğe geldi. Mesafe fotoğraf çekimi için 1 dakika ihlal edildi.. Sohbet sıcak havada devam etti..

17Nis/200

Yıllardır blogta birçok yazıya yer verdim.. Bir talebim de olmadı.. Takipcilerimden özel ricam; lütfen sonuna kadar OKUYUNUZ (Sahhaf Raif Yelkenci Kandıralıdır)

‘BUGÜN BAHA BİÇİLEMEYECEK KİTAPLAR, O ZAMAN KALDIRIMLARDA SÜRÜNÜYORDU!’ - Beşir AYVAZOĞLU’NUN NURİ ARLASEZ’LE YAPTIĞI RÖPORTAJ

■ Efendim, kamuoyu sizi hemen hiç tanımıyor. Ama tanıyanlar, ne kadar farklı bir insan olduğunuzu, bu ülkenin kültürüne ne büyük hizmetlerde bulunduğunu biliyorlar. Biz daha geniş bir kitle, hiç değilse bir kültür ve edebiyat dergisini okuyan kitle tarafından da tanınmanızı istiyoruz. Bize kendinizden biraz söz eder misiniz?

Hayhay, evladım. Adım Nuri, soyadım Arlasez. 1910 yılında doğmuşum, İstanbul’un Osmanbey semtinde. Babam Hüsnü Selim Bey, devrin en meşhur ceza avukatıydı. Galatasaray’da okudum. Tabii, babam benim de hukukçu olmamı istiyordu. Anne ve baba tarafım hep avukat. Benimse değil avukat olmaya, okumaya bile niyetim yok. Tek istediğim, istediklerimi yapabilmek için bol vakit, sadece bol vakit. Babam gibi avukat olsam, şöhret, yazıhane, hepsi hazır... Para kazanmak kolay. Ama ben para değil, hürriyet istiyorum. Zannedilenin aksine, hürriyetin en büyük düşmanı paradır, sizi, kendi şartlarını benimseterek esirleştirir. İstediğim gibi kendi içime dönüp düşünemedikten sonra, parayı ve şöhreti ne yapayım? Asgarî maddî imkân, fakat azami vakit! Bütün istediğim bu! Evliliğe de bunun için yanaşmadım, yanlış anlamayın, evlilik müessesine asla karşı değilim, benim hayat tarzım evliliğe hiç uygun değildi. Hangi kadın asgari maddi imkânla geçinmeye razı olabilir? Hadi kafama uygun bir hanım buldum diyelim, ailesi “Bizim damat mı? Geçin onu canım, boş gezenin boş kalfası!” deyip bizi devamlı huzursuz etmez mi? Hülasa, evladım, hürriyetimi sonuna kadar muhafaza etmek kararındaydım.

17Nis/200

Nostalji; 25 sene önce BUGÜN; Kocaeli Gazetesi, 17 Nisan 1995 Pazartesi

1995.04.17b