Bir Konya Ziyareti ve biz Türklerle ilgili Düşündürdükleri – Dr. H. İbrahim Kahraman
Bir Konya Ziyareti ve biz Türklerle ilgili Düşündürdükleri / Dr. H. İbrahim Kahraman - Kocaeli Kent Konseyi Başkanı
740. Vuslat gecesi vesilesi ile İzmit’ten, Sn. Murat Kolaylı’nın organize ettiği bir grup arkadaşımızla Türker Turizmin memnun edici rehberliğinde, Konya şehrimizi yeniden ziyaret ettik. Anadolu Selçuklu devletine 200 yıl başkentlik yapmış bu güzel şehrimizin tarihi-kültürel yerlerini görmek birçok bilgileri yeniden hatırlamamız gerektiğini hatırlatmıştır. Bu vesile ile son zamanlarda Türkler üzerinde koparılan tartışmaların ne kadar gereksiz, cahilce ve yanlışlarla dolu olduğunu bu yazımla paylaşmak istedim.
Selçuklu atalarımız kervansarayları, camileri, medreseleri, kümbetleri ile bu coğrafyada önemli eserler yapmış ve bunların bir kısmı günümüze kadar gelmiştir. Konya-Kayseri-Sivas-Erzurum, Van ve diğer yerleşim yerlerindeki bu eserlerin bir kısmı yapılış şekli, kullanılan malzemeler ve bulunduğu coğrafyadaki konumlanma şekilleri ile dikkat çekici şaheserler olup Anadolu’muzdaki Türk Medeniyetinin izleridir. Bu eserler bizler için gurur ve övünme sebebi olacak kadar iyilerdir. Türk Devleti olan Selçukluların bu eserlerle şehre vurduğu mühür hala capcanlı ayaktadır.
Şef Erdinç Çelikkol 66. Geleneksel Güz Konseri
Ailece ilgi ve teşriflerinizi.. Davetiyesizde katılabilirisiniz..
Dr. İsmail Çapcı seyahat arkadaşlarını ağırladı
Çıktıkları 5 günlük seyahatte Bosna Hersek ve Sırbistan’ı birlikte gezip görenler Aile Hekimi Dr. İsmail Çapcı’nın evinde biraraya gelip seyahat hatıralarını yad ettiler.
Kumbaradan Kutuya!.. / Mustafa Küpçü
Kumbaradan Kutuya!.. / Mustafa Küpçü
Çocukluk yıllarımda bazı toplumsal değerlerimiz vardı;
“Yerli Malı Yurdun Malı/ Her Türk Onu Kullanmalı” derdik. Yamalı pantolon giydik ama utanmadık. Kimimiz metal banka kumbaralarında kimimiz toprak kumbaralarda harçlıklarımızı biriktirirdik. “Tasarruf etmek” ortak bir kültürel değerdi.
“Alın teri ile yaşamak” onuru da öyle.
Ev ve işyeri kapılarımız açıktı; “hırsız korkusu” bilmezdik. Hele, “Devlet Adamı” dendi mi, her yönüyle “güvenilir bir insan” gelirdi aklımıza.
Sonra, ilkokulda “Amerikan Süt Tozu” ile beslemeye başladılar bizi. Galiba o sütte bir mikrop vardı! İnsanlar hızla çoğalmaya ve kirlenmeye başladı!
Hem “doğal çevremiz” hem de “insani çevremiz” hızla kirlendi. O, saygı duyduğumuz “Devlet Adamı” kimliğini taşıyan siyasetçiler de hızla kaybolmaya başladı.
Abdullah Köktürk’e, “BİR ZAMANLAR KANDIRA Anılar – Anlatılar” kitabı
Son Bekirpaşa Belediye Başkanı Abdullah Köktürk’e, “BİR ZAMANLAR KANDIRA Anılar – Anlatılar” kitabı takdim edildi.
DÜNYA TÜRKMENLERİ EĞİTİM SEMPOZYUMU
Dünya Türkmenleri Eğitim Vakfı tarafından 22 Aralık Pazar günü Dünya Türkmenleri Eğitim Sorunları konusunun işleneceği sempozyum.
İgsaş’ta Hasan Uzunhasanoğlu kardeşimize emrivakimiz
20 Aralık 2013 Cuma / Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Av. Ruhittin Sönmez ile Baç Çınarlı’da buluşup, Kocaeli Kent Konseyi Başkanı Dr. H. İbrahim Kahraman’ı da İzmit Lisesi önünden aldık ve KOÜ Tıp Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Sadettin Hulagu hocamızın kayınpederi, Diş Hekimi Seyit Umut kardeşimizin babası Numan Umut amcamızın cenazesi için Tüpraş Lojmanları karşısındaki Hacı Muharem Camiine gittik.
Sultan Abdülaziz ve Sadrazam Fuat Paşa
Sultan Abdülaziz ve Sadrazam Fuat Paşa birlikte saraya gelen bir hokkabazı seyrederler.
Hokkabazın başındaki külahı çok beğenen padişah külahı alır ve Sadrazam Fuat Paşa'ya uzatarak "Size çok yakışacak. Şunu bir başınıza giyseniz de görsem" der.
Fuat Paşa elini koynuna atar Padişah, "Ne arıyorsun Paşa" diye sorunca, "Koynumda sadaret
mührüyle hokkabaz külahı giyemem. Önce sadaret mührünü size iade edeyim (sadrazamlıktan ayrılayım) ondan sonra hokkabaz külahını giyebilirim" cevabını verir.
Devlet işte bu çapta devlet adamlarıyla şanına layık yönetilir.
Mimar Sinan Üst Geçidin de…
19 Aralık 2013 Perşembe / Makine Mühendisi Tuncer Akşener ile birlikte Menkul Değerler AŞ. İzmit Şube Müdürü Cihat Kaymas’ın davetine katıldık.
DEVLETİN RANTI DENİZ! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
DEVLETİN RANTI DENİZ! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
Günlük sohbetlerde “devlet malı”, “saçı bitmemiş yetim hakkı”, “Beyt-ül Mal” gibi kavramlaştırdığımız toplumsal hazineden ibaret zenginliğimiz için çok sık kullandığımız yakışıksız bir deyim vardır “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” gibi...
Bu deyimi, taşıdığı anlamı ve bunu uygulayanları hiç ama hiç sevmem!..
Devletin malını deniz gören ve bunu yemeye niyetlenen domuzlar, tarihte “dörtlü ittifak” olarak adlandırılan bir dayanışmayı sergilerler.
Bu “dörtlü ittifak” dediğimiz insan grupları birlikte hareket ettiği halde çoğu zaman bir araya gelmez. Hatta birbirlerine karşıymış gibi tavır alırlar. Her biri ayrı bir gruptur. Kendi içlerinde müthiş çatışmalar olur ama oyun kuralına göre oynandığında fazla gürültü çıkarmazlar. Ortak çıkarları söz konusu olduğunda, kolaylıkla bir araya gelip, birlikte hareket ederler.
Bu gruplardan ilki için; yağmayı, rüşveti, yolsuzluğu bizzat doğrudan gerçekleştirenlerdir diyebiliriz. Karşımıza kimi zaman; işadamı, müteahhit, sanayici, esnaf, çiftçi yada şirket, dernek, vakıf, kooperatif gibi yasal kimlikli, gerçek ve tüzel kişiler olarak çıkarlar.
İkinci grupta “mafya” sözcüğü ile niteleyebileceğimiz tipler vardır. Bunlar bazen yağma, rüşvet, yolsuzluk gibi işleri doğrudan kendi gerçekleştirir. Elde ettikleri yerleri kendi işletir, kiralar veya satarlar. Dikkatinizi çekmek istediğim diğer bir nokta da; bunların kimi zamanda birinci grupta yer alanları örgütlemesi ve elde edilen ranttan kendi payını almakla yetinmesidir. Çalışma yöntemleri açısından terör örgütlerini ve bazı dinsel yapılarıda bu grupta görebiliriz.
İzmit ve Kandıra İlçe Emniyet Müdürleri Kandıralılar Derneğinde
19 Aralık 2013 Perşembe / Kocaeli Kandıralılar Derneği yöneticileri İzmit ve Kandıra İlçe Emniyet Müdürlerini ağırladı.
Sami Doğan enişte ziyaretime geldi..
17 Aralık 2013 Salı / Sami Doğan eniştemiz, teyzemizin kızı Emine ablamız ile evli. Emekli eğitimci.. Sağlık problemi için İzmit’e gelmiş..
“İnandığınız gibi yaşamıyorsanız, yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız.” Hz. Ömer (ra)
İnandığınız gibi yaşamıyorsanız, yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız.
Hz. Ömer (ra)
Paylaşım: Aysel Alper
RESİM Mİ YAPALIM YOKSA FOTOĞRAF MI ÇEKELİM – Av. Tevfik Karabulut
Sosyal ve siyasal olayları sağlıklı değerlendirmenin olmazsa olmazlarından birisi olayların resmini yapmak değil fotoğrafını çekmektir. Çünkü her resim ressamının iç dünyasının etkilerini taşır. Hiçbir resimde yüzde yüz objektiflik yoktur. Ama fotoğraf makinesi ise fotoğraf makinesinin iç dünyasından olabildiğince bağımsızdır ve karşıda ne varsa onu aynen aksettirir.
Gelin biz resim yapmayalım ve fotoğraf çekelim. Sempatilerimiz veya antipatilerimizle değil karşımızdaki mutlak gerçek neyse ona göre değerlendirmeler yapalım.
BAKALIM FOTOĞRAF BİZE NELER GÖSTERİYOR.
1-Ülkemizde bir veya bir kaç ucu dışarılara uzanan peş peşe operasyonlar yapılıyor. Esasen bu yıllardır devam ediyor.
2-Operasyonlar bazen farklı iktidar ve güç odakları arasında amansız ve ölçüsüz güç ve iktidar savaşlarını doğuruyor.
Şeb-i Arûs Programı ve Kutlaması
Aziz Dost, MEDAR Yönetim Kurulu Başkanı Mehmed Veysî DÖRTBUDAK’tan gelen e-posta’da davet hepimize…
14 Şubat 2014 tarihine kadar Şirketler Sermayelerini Uyumlu Hale Getirmesi gerekiyor
Anonim ve Limited Şirketler Sermayelerini Uyumlu Hale Getirmeli
14.02.2014’e kadar, A.Ş’ler sermayelerini 50.000 TL’ye, Ltd. Şti.ler de 10.000 TL'ye çıkarmaları gerekmektedir. (6335 sayılı Kanunla değişik 6103 sayılı Kanun m. 20)
Aksi halde bu sürenin sonunda infisah etmiş sayılırlar.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı bu süreyi birer yıl olmak üzere en çok iki defa uzatabilir.
Ey Millet…!
EY MİLLET..!
BİZ DEVLET-İ ALİ OSMAN AHFADIYIZ...!
ZULÜM KİMDEN GELİR... KİME YAPILIRSA KARŞI ÇIKMAK LANETLEMEK ŞİARIMIZDIR..!
BU YÜZDEN HİÇ BİR KİŞİ.. KURUM.. PARTİ.. DERNEK.. VAKIF.. SENDİKA.. BİZİ BAĞLAMAZ..!
BUNLARA BİR MANKURT ACZİYLE BAĞLI OLANLAR BİZİ ANLAMAZ...!
HAK BİLDİĞİMİZİ SÖYLER GEZERİZ..!
KİMSENİN HIRSIZI.. KİMSENİN HIRSIZINDAN İYİ DEĞİLDİR..!
ALLAH ZALİMLERİN CEZASINI BELKİ TEHİR EDER.. AMMA ASLA AFFETMEZ..!
SELAM OLSUN...!
Yrd. Doç. Dr. Ahmet Tevfik Ozan Hocamız böyle demiş..Toplum hayatında böyle düşünebildiğimiz gün birçok problemin kolayca çözüldüğünü de görebileceğiz.. Taraftar bulamayanlar, bilerek hata yapmaktan da çekinecekler..
Hasan Ateşoğlu’na, “TÜRKLER Nasıl ve Niçin Müslüman Oldu?” kitabı
İnegöl Aydınlar Ocağı Başkanı Hasan Ateşoğlu’na, “TÜRKLER Nasıl ve Niçin Müslüman Oldu?” kitabı takdim edildi.
Sakarya Aydınlar Ocağı’nın “Balkanlarda Türk Varlığı ve İslam” sohbetine davetliyiz…
20.12.2013 Tarihinde Cuma Günü Saat 19.00 da SAÜ Kampüs Otelde (Öğrenci Yurdu) “Balkanlarda Türk Varlığı ve İslam” Konulu toplantımız vardır.