
SEÇİM SONUÇLARINI DOĞRU DEĞERLENDİRELİM – Yrd. Doç. Dr. Sakin ÖNER
SEÇİM SONUÇLARINI DOĞRU DEĞERLENDİRELİM - Yrd. Doç. Dr. Sakin ÖNER
Recep Tayyip Erdoğan eşit ve adil olmayan şartlarla yürüttüğü seçim çalışmaları sonucunda % 51.7 oyla Türk demokrasi hayatının ilk halkoyuyla seçilen Cumhurbaşkanı oldu. Milletimize hayırlı ve uğurlu olsun.
Fakat bu seçim sonuçlarından çıkarılacak çok önemli dersler var:
1. Seçime katılma oranı 30 Mart seçimlerinde % 89.5 iken dört ay sonra yapılan bu seçimde % 74,5'a düştü. Dolayısıyla 6 milyon kişi seçime katılmadı. Bunun 5 milyonu MHP+CHP oylarıdır. Katılmayan 1 milyon da AKP'nin oylarıdır. Katılım 30 Marttaki gibi olsaydı, sonuç bugünkünden farklı olurdu, RTE birinci turda olabildi. Seçimi protesto ederek katılmayıp seçim sonuçlarını olumsuz etkileyenlerin oturup eylemlerini bir daha değerlendirmelidirler.
2. Recep Tayyip Erdoğan'ın beklediği oy oranı % 57-58'di. 6 puan altta kaldı, % 51.7 oy aldı. Bu sonuç "Başkanlık" yetkisini istediği kullanamayacağını gösterdi.
3. Seçime katılmayan 6 milyon kişinin ve RTE'ye oy veren 20 milyon kişinin ileride çözüm süreci sonucu doğacak ülkemizi bölünmeye, Sevr'i hortlatmaya götürecek sonuçlardan hiç şikayet etmeye hakları yoktur.
KOU Uygulama ve Araştırma Hastanesinde..
9 Ağustos 2014 Cumartesi / Ahmet Acar kardeşimizin eşi Kübra yengemiz Hanımefendi hamileliğinin son günlerinde KOU Uygulama ve Araştırma Hastanesinde dinleniyor.
KARANLIK GECELERİN ŞAFAĞI SÖKMEK ÜZEREDİR – Yrd. Doç. Dr. Sakin ÖNER
KARANLIK GECELERİN ŞAFAĞI SÖKMEK ÜZEREDİR – Yrd. Doç. Dr. Sakin ÖNER
Yüce Türk milletinin Değerli Evlatları!
Bilinen kısmıyla 5 bin yılı aşkın tarihimiz içinde Türk milleti, ideallerini engin ufku ve şaşmaz öngörüsüyle, hep bulunduğu noktadan daha ilerilere taşımıştır. Tarihinde Göktürklerden sonra devletinin adını Türkiye Cumhuriyeti olarak koyan şuurlu Türk milliyetçisi büyük Atatürk'ün kurduğu 91. yılını idrak eden devletimiz ilk 80 yılında da medeniyet yolunda hep ileriye gitmiştir.
Fakat son 10 yılda bütün kurumları ve felsefesiyle Cumhuriyet öncesine özlem duyan ve robot kafalı, standart düşünceli ve biat kültürlü bir nesil yetiştirmeyi 4+4+4 projesiyle hayata geçirmeye çalışan bir yönetimle karşı karşıyayız. Devletin bütün erklerini elinde toplamaya çalışan, kendisine karşı olan bütün kişi, kurum ve kuruluşları ya biat ettirmeyi, ya da yok etmeyi kafasına koymuş bu yönetim, kontrolden çıkmış bir buldozer hızıyla Cumhuriyet'in kazanımlarına saldırıyor.
Tarihimizdeki istibdat dönemlerini aratan bir baskı, dehşet ve zulüm dönemi geçiriyoruz. Özgürlüklerimizin çoğunu özgürce kullanamıyoruz. Hayatın her alanına müdahale ediliyor. Ülke bir korku imparatorluğu haline geldi. Kimse kimseye güvenmiyor. Aynı kurumun çalışanları birbirini nasıl etkisiz hale getireceklerinin hesabı içine sokuldu. Millet; etnisite, din, mezhep, parti, cemaat, ideoloji, felsefe boyutlarında bölünerek birbirine düşman ediliyor. Bir karabasan ülkemizin üzerine abanmış kalkmıyor. Milletin çoğu fakru zaruret ve eğitimsizlikten çaresiz kıpırdıyamaz durumda, "kontrolsüz güç" ne derse onu yapıyor. Milletin çoğunluğu birey olmanın gereğini, üretme ve başarma heyecanını, umut ve ideallerini kaybetmiş durumda...
Rötarlı Teşekkür – Süleyman PEKİN
Rötarlı Teşekkür – Süleyman PEKİN
08 Ağu 2014 22:02 tarihinde "Süleyman Pekin" <spekin41@gmail.com> yazdı:
Sevgili Hasan Uzunhasanoğlu,
Öncelikle İngilizce iznimi kullanaraktan eve kapandığımdan maillere tam bakamadım, yazıları da aksattım.
Sevgili Hasan Bey'e özürle birlikte sadece teşekkürlerimi değil minnetlerimi de sunuyorum.
Tabi Yunus Bey'e de, Ahsen Bey'e de..
Site fikir meşheri oldu, herşey vaktinde ve düzenli gerçekleştirildi. Yeni yazarlara, çizerlere derhal yer ayrıldı.
Profesyonel hizmet aldığımız hostingcilerden daha güzel ve daha hızlı iş görüldü.
Fikrî dostluklara, düşünsel ve davranışsal arkadaşlıklara vesile olundu.
Yalnız olmadığımızı, birlikte toplumsal hedefler için ortak alan açabileceğimizi daha iyi anladık.
Sizleri tanımakla ticarî kârdan öte kâr ettiğimi düşünmekteyim.
Site olmaz, plaza olur; bir şekilde kalbî beraberliğimizi sürdüreceğiz.
İş ve emek üretmeye devam, değerlerle değerli dostlara selam..
(Hakkınızı da inşallah helal edersiniz.)
Süleyman PEKİN
Mustafa Yıldız’a “medya’da KOCAELİ KANDIRALILAR DERNEĞİ –7” kitabı
8 Temmuz 2014 Salı / 1962-1967 döneminde Kandıra Zafer İlkokulunda beraber okuduğumuz sınıf arkadaşım Mustafa Yıldız ziyaretime geldi.
Ersin ağabeyin Torunu Kayra Yılmaz……
4 Ağustos 2014 Pazartesi / Ersin Baykara ağabeyimizin yeni torunu Kayra Yılmaz..
Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu ve ailesi
Fotoğrafta Ekmeleddin İhsanoğlu, eşi Füsun İhsanoğlu ile oğulları Orhan İhsanoğlu ve Aziz İhsanoğlu ile gelinleri Başak İhsanoğlu bulunuyor.
Ekrem Akgün Trabzon Aydınlar Ocağı Başkanı
25 Ekim 2003 Aydınlar Ocağı Dernekleri 24. Büyük Şurası Mimar Sinan Kültür Parkı – ADIYAMAN MİMARSİNAN AO Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Necdet TOZLU
Hasan Uzunhasanoğlu Of’ta..
7 Ağustos 2014 Perşembe / Hasan Uzunhasanoğlu kardeşim Ziraat Mühendisi..
Anam Türk, Babam Türk, Ben? – Alptekin CEVHERLİ
Anam Türk, Babam Türk, Ben? - Alptekin CEVHERLİ
Geçtiğimiz hafta Makedonya’daydım. Yediğin içtiğin senin olsun, gördüklerini anlat diyeceksinizdir mutlaka. Ama memleket, anlatılmaz, yaşanır…
İmkânı olan herkesin Türkiye’den Balkanlar’a gitmesini ve 100 yıl önce Türkiye’mizin herhangi bir vilayetinden farkı olmayan o ata topraklarının ne durumda olduğunu görmesini isterim.
Eskiden kentlerin nüfusunu % 90’ını oluşturan Türkler, bugün azınlık durumunda. Camiler, hanlar, hamamlar, çeşmeler, özellikle de türbeler ve mezarlar tek tek bir vesile ile yok edilmiş. Hâlâ da fırsat buldukça yok ediliyor. Meselâ camiyi yıkıp yerine İsrail Büyükelçiliği yapmışlar, bir diğerini yıkıp bakanlık binası kondurmuşlar. En son Üsküp Kalesi’ndeki cami yeniden inşa edilecek diye yıkılmış. Oradaki Türklerin dediğine göre yanına (veya üstüne) bir kilise inşa ediliyormuş. Kaleyi gezince Cami kalıntılarını görebiliyorsunuz, az ötesinde de gerçekten bir inşaat var.
Diğer yandan TİKA, muhteşem işler çıkarmış. Mustafa Paşa Camii’ni tabiri yerindeyse ihya etmiş. Bursa Büyükşehir Belediyesi de Arasta Camii’ni ve meydanı çok güzel restore etmiş. Şarık Tara Türbeleri onartmış…
Ancak başta Üsküp’ün tek selâtin camisi olan Sultan Murat Camii olmak üzere kurtarılması gereken çoook eser var…
Bu konuda imkânı olan herkesin ve her kurumun gücü dâhilinde bir şeyler yapması gerekiyor…
Diğer yandan bölgede ciddi bir sosyal sorun daha var.
Selçuk Arslan’a, “Altaylardan Hira’ya Türk İslam Dostluğu” kitabı
Eczacı Selçuk Arslan’a, “Altaylardan Hira’ya Türk - İslam Dostluğu” kitabı takdim edildi.
CUMHURİYETİN KAVŞAK NOKTASI 10 AĞUSTOS – Dr. Sakin ÖNER
CUMHURİYETİN KAVŞAK NOKTASI 10 AĞUSTOS - Dr. Sakin ÖNER
Türkiye 10 Ağustos 2014’te ilk defa halk oyuyla Cumhurbaşkanını seçmeye hazırlanıyor. Bu seçim, sonuçları itibariyle 91. Yılını idrak eden Türkiye Cumhuriyeti’nin kader seçimidir. Çünkü bu seçim sonucunda; ya iktidara geldiği günden beri Cumhuriyet’in kurucuları ve onların Türk milletine kazandırdıkları değerlerle savaşan, ülkeyi bölünme noktasına getiren ve artık tek şahıs diktatörlüğüne yönelen bir zihniyet başarılı olacak, ya da iyice yozlaştırılan parlamenter sistemi, bozulan kurumlar arası uyumu, kuvvetler ayrılığı prensibini, yok olan hukukun üstünlüğünü yeniden rayına oturtacak bir zihniyet başarılı olacak.
Türkiye Cumhuriyeti’nin son on iki yılına egemen olan siyasi iktidarın “kontrolsüz güç” haline gelen lideri, “Yeni Türkiye” söylemi ardında resmen Türkiye’nin geçmişinden intikam almaya hazırlanıyor. Ona göre “Eski Türkiye”, saltanata ve hilafete son vermiş, laikliği kabuk ederek dinden uzaklaşmış, tekkeleri kapatarak tarikatların gelişmesini önlemiş, dindarlara baskı yaparak dini hayatı engellemiş, üniter yapıda bir millî bir devlet kurarak, bizi İslam ümmetinden koparmış, çağdaş hayat tarzını benimseyerek insanımızı dinî hayat tarzından uzaklaştırmış din düşmanı bir Türkiye’dir. Onun için bu Türkiye bütün kurumlarıyla değiştirilmeli, Osmanlı yeniden hayata geçirilmelidir.
Karamürsel Kalyon Cafe’de
7 Ağustos 2014 Perşembe / Yalova Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yunus Özen hocam ile Yalova’dan İzmit’e dönerken Karamürsel sahilindeki Kalyon Cafa’ye uğradık.