
LGS SINAVLARI VE SONUÇLARI – Seyfettin KARAMIZRAK
LGS SINAVLARI VE SONUÇLARI - Seyfettin KARAMIZRAK
Şu LGS sınavlarına giren öğrencilerimizde ve ailelerinde tempolu bir heyecan yaşanmakta. 2025-2026 eğitim öğretim döneminde, okulların lise birinci sınıflarının
öğrencileri şu sıralarda kesinleşmeye başlamakta.
Millî Eğitim Bakanlığı’nın Liselere Geçiş Sistemi (LGS), bu yıl 15 Haziran 2025 tarihinde yapıldı. Bu yıl 1 milyon 10 bin 916 öğrencinin, 963 bin 142’si sınava katıldı. Sınava katılım oranı yüzde 95,27 olarak gerçekleşti.
Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavında, 544 okuldan 719 öğrenci tüm soruları doğru yanıtlayarak 500 tam puan aldı. LGS’ de rekor sayıda tam puan alınması, sınav güvenliğine dair tartışmaları da alevlendirdi.
Milli Eğitim Bakanlığı, bir yandan 29 kişi hakkında soruşturma açarken diğer yandan şaibe yok diyerek açıklamalarda bulundu.
DERVİŞOĞLU’NUN “DİRENME HAKKINI KULLANIRIZ” UYARISI – Ruhittin SÖNMEZ
DERVİŞOĞLU’NUN “DİRENME HAKKINI KULLANIRIZ” UYARISI - Ruhittin SÖNMEZ
“PKK ile yürütülen 2. Müzakere Süreci”ne Meclis’te en net karşı çıkan parti İYİ Parti oldu.
Terörist başının talebiyle Meclis’te oluşturulan komisyona İYİ Parti üye vermedi. “Cumhuriyeti ve üniter milli yapıyı yıkma amaçlı müzakerelere araç olmayacağını” ilan etti.
Kamuoyuna ve muhalefet partilerine içeriği anlatılmayan süreç, dışarıdan güdümlü bir dönüşüm
projesi olarak değerlendirilmektedir. TBMM’de Komisyon kurulması terör örgütü liderlerinin siyasi aktör haline getirilmesidir. Zaten komisyon kurulmasını ve bu komisyonda muhakkak CHP’nin de bulunmasını
isteyen ilk kişi teröristbaşı Öcalan’dır.
PKK şeflerinin talepleri de ABD/ İsrail projelerinin amacı da zaten bellidir. Türkiye’yi üniter, milli bir yapı
olmaktan çıkarıp TAK (Türk- Arap- Kürt) ortaklığında etnik ve mezhepsel olarak özerk bölgelere veya federe devletlere ayrılmış çok ortaklı bir devlet haline dönüştürmek.
Bu amaç doğrultusunda Lozan’ın yerine Sevr şartlarını dayatacak adımlar atılırsa, bu yalnızca bir anayasa değişikliği değildir. Bu, devletin kuruluş sözleşmesinin yırtılmasıdır.
Lozan bir “tapu senedidir.” Bu tapuyu masa başında revize etmeye kalkışanların karşısında, milletin her
ferdi meşru zeminde direnme hakkına sahiptir.
Güneş Ülkesi: Mardin – Müzeyyen ÜNAL
Güneş Ülkesi: Mardin - Müzeyyen ÜNAL
ARTUKOĞULLARINDAN MARDİN MELİKLERİ
Mardin ve çevresinde 1098-1409 yılları arasında beş yüz yıl kadar hüküm süren Artukoğulları Oğuzların Kayı Boyu'ndan bir oymağın beyleridir. Hanedanın atası Eksük Bey, Büyük Selçuklu Devletinin kurulmasına hizmet etmiştir. Artuklar; Melik ünvanını taşıyan bu küçük krallar, Haçlılarla savaşları, sanat ve mimari eserleri koruyuculukları ile tanınırlar. Sökmenler ve İlgaziler olmak üzere iki soyları vardır. Hasan Keyf Melikleri ve Harput Melikleri Sökmenler hanedanındandır. Mardin Melikleri ve Halep Melikleri, İlgaziler hanedanındandır.
Artuklar, 1174'e kadar Selçuklular'a, Eyyubiler'e, 1250'de Memluklar'a, 1260'da İlhanlılar'a, sonra gene Memlukler'e, Timurlular'a sonra da Karakoyunlulara tabi olmuşlardır. Anadolu'nun fethiyle ortaya çıkan ünlü Türkmen hanedanı Artukoğulları XV. asrın ilk yıllarında Fatih'in İstanbul'u fethinden önce tarihe karıştı.
KANDIRA TÜRKÜSÜ – Zafer PORTAKAL
KANDIRA TÜRKÜSÜ - Zafer PORTAKAL
“Üç güzel oturmuş gergefin işler"
Cezbedici cilveli
Güzele ne demeli
Dönüp dönüp bakmalı
Medhü sena etmeli
Akça pakcadır teni
Tombulca hafif etli
Balkonun ortasında
Altında iskemlesi
Bir el kapıyı açtı
Sarışın minyon tipli
Gülümser tatlı tatlı
Deniz rengi gozleri
Üçlediler balkonu
İnce belli sürahi
Düşlerime girmeli
Gelen esmer guzeli
Ellerinde gergefin
İbrişim işlemeli
Sandukanın icine
Dikkatlice dizmeli
Türkü söyler dilleri
Yürekler yangın yeri
Vuslat başka bahara
Elden birşey gelir mi?
SON SÖZÜ TÜRK MİLLETİ SÖYLER – Ruhittin SÖNMEZ
SON SÖZÜ TÜRK MİLLETİ SÖYLER - Ruhittin SÖNMEZ
Hepimiz barış istiyoruz. Ama barış devletler arasında olur. Teröristle barış olmaz.
İstenen barış, “teröristlerin silahı bırakması için” bizim ülkemizin kimliğinden, üniter yapısından, anayasal düzeninden taviz vermemizi gerektiriyorsa, bu barış değil, teslimiyettir.
Öcalan ile PKK ve uzantılarının temsilcileri açıkça ne istiyor?
İki veya üç ortaklı bir devlet istiyorlar… Sanki Türkiye Cumhuriyeti devleti terör örgütü karşısında ağır bir yenilgi almış gibi cüretkarlar.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın ifadesiyle; “PKK terör şefleri bir yandan Türkiye’de anayasanın Kürtleri ayrı bir kurucu millet olarak tanımasını, Güneydoğu ve Doğu Anadolu’nun en azından özerk bölge olarak PKK yönetimine bırakılmasını, Türkiye’yi ise birlikte yönetmeyi talep ediyorlar.
Suriye’de ise PYD’nin bir özerk bölge olarak kalmasında ve Öcalan tarafından yönetilmesinde ısrarcılar. Bunun dışında her şey detay.
Cumhur ittifakı ise bunu Türk Milleti’ne nasıl kabu ettireceğini bilmiyor.”
Erdoğan sıkça “Türk- Kürt- Arap işbirliği” sözleriyle bu projeye zemin hazırlıyor gibi.
Bu taleplerin bazıları zaten 2009–2015 arası gündeme gelmiş, bazıları da hendek kalkışmasından sonra rafa kalkmıştı. Şimdi yeniden masaya konuyor. Ama masada ne eksik biliyor musunuz?
Anayasa 66. Maddede tarif edilen TÜRK MİLLETİ.
Halkın çoğu “etnik bölünmeye hayır” derken, bir avuç çevre “komisyon kurulsun, PKK talepleri konuşulsun, terör bitecekse egemenliğin kısmen devrine razı olalım” havasında.
Eğer TÜRK MİLLETİ sürecin dışına itilirse, bir sabah “özerklik oldu” haberini duyabiliriz.
Ama iş burada bitmez, milli refleks harekete geçer.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun dediği gibi olur: “Egemenlik hakkına tecavüz edildiğinde Türk Milleti direnme hakkını kullanır.”
Devletimizin tapu senedi olan Lozan Antlaşması yerine Sevr şartlarını dayatanlara karşı, “Mondros
Mütarekesine ve Sevr’e karşı ne yapıldıysa o yapılır. Bu millet darbeye karşı direndiği gibi ihanete karşı da direnecektir.”
Son sözü Türk Milleti söyler. Bu yüzden kimse Türk Milletine bir emrivaki yapmaya kalkışmamalıdır.
Zamanı durduran kent Midyat – Müzeyyen ÜNAL
Zamanı durduran kent Midyat - Müzeyyen ÜNAL
HAKKARİ'NİN YÜKSEKLERDE AÇAN ÇİÇEKLERİNE NUH'UN ŞEHRİ ŞIRNAK'A VE GÜNEŞ ÜLKESİ MARDİN'E YOLCULUK
29 Haziran - 4 Temmuz 2025
Dicle Nehri kıyısında, Cudi Dağı eteğindeki tarihi kentimizi bırakıp, zamanı durduran kent ve köylerimize doğru yol almayı sürdürüyoruz. Konaklayacağımız Midyat'a 130 km var. Cizre'den Midyat'a giden yol eskidenberi bilinen Mardin- Diyarbakır yoludur. Midyat Müslümanlarla Süryani, Keldani ve Yakubilerin birlikte yaşadığı yerler arasındaydı. Biribirlerinin dillerini öğrenir, ezgilerini dinler, inançlarına saygı gösterirlerdi. Süryani, çöreği, Mardin kurabiyesi deniyorsa da doğrusu bu coğrafyanın bir mutfağı vardı.
Midyat, Güneydoğu Anadolu Bölgemizde, Mardin iline bağlı bir içe ve ilçe merkezidir. Doğu'da Dargeçit ve İdil; güneyde Nusaybin, batıda Ömerli, kuzeybatıda Savur, kuzeyde de Gercüş ilçeleriyle çevrilidir. Tahıl üretimi (buğday, arpa, mercimek ve nohut) ve bağcılık yapılır. Susam da yetişir. Küçükbaş hayvancılık önemlidir. Siyah ve kahverenkli Ankara keçilerinden battaniye dokumaları ile telkari işleri yörenin çok aranan ürünleridir.