
İzmit’ten Kandıra’ya dönüş yolu..
1 Ağustos 2020 Cumartesi / İzmit’ten Kandıra’ya dönüyoruz..
Almanya emeklisi Hüseyin Aydemir dayımızın Bayram ziyareti..
1 Ağustos 2020 Cumartesi / Yıllardır her bayramda mutlaka ziyaretimize gelen Cicilli’den Hüseyin Aydemir dayımız ve eşi Emine Aydemir yengemiz hanımefendi bu Kurban Bayramında da geleneği sürdürdü. İlk ziyaretçimiz olan Aydemir Ailesi ile geçmişi yad ettik. Dayımızdan yıllardır çalıştığı ve emekli olduğu Almanya hatıralarını da dinledik.
EĞİTİMLİ GENÇLİĞİN HALİ PÜR MELALİ – Ruhittin SÖNMEZ
EĞİTİMLİ GENÇLİĞİN HALİ PÜR MELALİ – Ruhittin SÖNMEZ
“Eğitimli gençlikten” kastımız lise mezunu, üniversitede okuyan veya üniversite mezunu olmayı başarmış gençlerimiz.
Öncelikle üniversitede okuyan gençlerimize bakalım. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir sene kadar önce, “Almanya’da yükseköğrenimde okuyan öğrenci sayısının 3 milyon olduğunu” hatırlatmış, "Bizde 8 milyon. Almanya'nın nüfusu bizim nüfusumuzla hemen hemen aynı. Sayın Şansölye bunu öğrenince 'Ben bunu bilmiyordum' dedi” diye anlatmıştı.
Nüfusumuz içinde her 10 kişiden birinin üniversitede okuyor olması Türkiye için bir şans mı yoksa sıkıntı kaynağı mı?
Almanya ile gelişmişlik farkımızı göz önüne alıp, “acaba doğru mu yapıyoruz?” diye düşünmemiz gerekir. Onlar bizim üniversiteye yönlendirdiğimiz 5 milyon genci orta öğretimden iyi birer meslek bilgisiyle donatıp hayata hazırlıyor. Üniversitede okusa başarılı olamayacak gençlerini ara eleman veya meslek erbabı olarak yetiştiriyorlar.
Biz ise orta öğretimden mezun ettiklerimizi meslek sahibi veya ara eleman vasıflarında yetiştirmekte zorlanıyoruz. Meslek Liseleri içinde en imtiyazlısı olan İmam Hatiplerde okuyanlar da, mesleklerini yapmak için değil, üniversiteye girmek niyetiyle okuyorlar. Ancak Üniversiteye Giriş Sınavlarında en başarısız orta öğretim kurumları da İmam Hatip Liseleri. Orta Öğretimde Din Öğretimi Genel Müdürlüğüne bağlı 5.138 okulumuz varken, Sosyal Bilimler, Anadolu ve Fen Liselerimiz toplamı 3.071 adet.
Üniversiteye gönderdiklerimiz gençlerimize de dünya ortalamasının çok altında bir seviyede eğitim veriyoruz.
Aile büyüğümüz Mustafa Okyar’ı ziyaret..
30 Temmuz 2020 Perşembe / Kandıra Asri Mezarlık ziyareti sonrasında Memeoğlu Ailesinin en yaşlısı Mustafa Okyar amcamıza uğradık.
Kandıra Asri Mezarlık ta!..
30 Temmuz 2020 Perşembe / Arife günü Kandıra Asri Mezarlıkta geçtiğimiz yıllarda ebediye uğurladıklarımı ziyaret ettik.
Karatepe’de Kurban Kesimi..
31 Temmuz 2020 Cuma / Kurbanımızı Kartepe Karatepe’de kesme imkanı bulduk.. Rabbim niyetimizi kabul etsin.
Arife günü Kocabayramlar Kabristanın da!..
30 Temmuz 2020 Perşembe / Arife günü Kocabayramlar Kabristanında ebediyete yolcu edilen yakınlarımızı ziyaret ettik.
GELECEĞİMİZİ KURTARMALIYIZ – Emir ŞENOL
GELECEĞİMİZİ KURTARMALIYIZ - Emir ŞENOL / Eğitimci
‘’Bir milletin ıslahı kötülerin imhasıyla değil,yeni neslin eğitim ve terbiyesiyle mümkündür’’.
Bir ülkede gerçek kahramanlar ve sanatçılar göz ardı edilir de saman alevi gibi yanıp sönen ucuz kahramanlara bütün televizyonlar, radyolar ve yazılı medya da hemen hemen hergün birbirine benzer haberlerle halk bıktırılırsa bunun sorumluları kimlerdir. Zaman zaman herkes dertlenir de hiç kimse görevini yapmaz.
Ülkemi ilgilendiren en önemli haberleri vermeyen, ülkem üzerine bir çok oyun sergilenirken, sanki bundan bir habermişçesine tavır sergileyen medyaya ne demeli. Bazı medyanın zaman zaman isteyerek ya da istemeyerek dert yandığı programlar var. Herkes programlardan muzdarip fakat yayınlar aynı şekilde ve hızda devam ediyor. Magazin programlarının rezaleti kadar, nerede ise haber programları da aynı magazine programlarına benzedi.
Raytingler sayesinde birileri ceplerini dolduruyor da toplumun çilesini hiç kimse görmüyor mu. Devletin denetleme kurumları neredeler. Yoksa bu tezgah kuruldu herkes bu oyunun bir parçası mı oldu.
Arife günü ziyafete davetliyiz..
31 Temmuz 2020 Perşembe / Fahriye – Muhammet Altınten büyüğümüz Arife günü pide yemeğe davet etti. Arife günlerinde bayram için ekmek yapılır ve bol çeşitli pideler de hazırlanır. Bayram öncesi pidelerin tadına baktık. Sağolsunlar..
BAYRAM SEVİNCİ – Ruhittin SÖNMEZ
BAYRAM SEVİNCİ - Ruhittin SÖNMEZ
Rahmetli Barış Manço’nun “Bugün bayram erken kalkın çocuklar / Giyelim en güzel giysileri / Elimizde taze kır çiçekleri / Üzmeyelim bugün annemizi” diye bir şarkısı vardı.
Toplumun tamamını kuşatan bir bayram sevincinin izlerini taşıyordu. Fakat kaybettiklerimizle bu bayramı paylaşamamanın hüznünü de yaşatan bir şarkıydı bu.
Bugün Kurban Bayramı. Toplumun tamamını kuşatan bir bayram sevinci yaşayabiliyor muyuz?
Yoksa içimizde geçmişe olan özlemin sızısıyla ve geleceğe dair titrek bir mum alevi gibi kalan umutlarımızla baş başa mı kaldık?
Bilmem kaç bayramdır kutlama mesajı yerine, “bayram olsun bayramlarımız” temennisini paylaşıyorum.
YÜREĞİNE SIZMAK İNSAN’A YAKIŞIR – Sadi Şirazi
29 Ocak 2013 tarihinde İran Şiraz’daki makamında ziyaret etme imkanı bulmuştuk..
YÜREĞİNE SIZMAK İNSAN'A YAKIŞIR - Sadi Şirazi
Varlığın yüreğine sızmak...İnsana yakışan budur. Anlam asıldır, sûret yırtılır fakat mânâ sonsuzdur.
İlim, cömertlik ve Allah korkusundan uzak olan insan, anlamsız, kuru bir sûretten ibarettir.
Hükümranlığında halkın rahat uyuduğu kişi, toprak altında rahat uyur.
Sana âhiret hayatında gerekecek olan azığı sağlığında elde etmelisin. Öldükten sonra yakınlarından, dostlarından ve çocuklarından senin için iyilik yapmalarını bekleme, buna güvenme.
Sadi Şirazi
Fuat Akcan’a, “medya’da KOCAELİ KANDIRALILAR DERNEĞİ -10 (28.03.2018/20.06.2020)” kitabı..
26 Temmuz 2020 Pazar / Kocaeli Kandıralılar Derneği Danışma Kurulu üyesi Fevzi Genç, yeni yayınlanan “medya’da KOCAELİ KANDIRALILAR DERNEĞİ -10 (28.03.2018/20.06.2020)” kitabını yıllarca Türk Silahlı Kuvvetlerinde fedakarca çalıştıktan sonra şimdilerde Erdek’te emekliliğini geçiren hemşehrimiz Fuat Akcan’a takdim etti.
Ayasofya ve İstanbul’un iki fatihi – Fazlı KÖKSAL
Ayasofya ve İstanbul’un iki fatihi - Fazlı KÖKSAL
Geçtiğimiz haftanın en önemli olayı şüphesiz Ayasofya Camisinin 86 yıl sonra ibadete açılmasıydı. Görkemli bir açılış yapıldı. Koronayı, salgını umursamayan müthiş bir kalabalık, sabah saatlerinden itibaren Ayasofya çevresini doldurmaya başladı… “Davetiye gelirse Ayasofya’da kılınacak Cuma Namazına katılırım” diyen Muharrem İnce’ye, “Ezan bütün Müslümanlar için umumi davet anlamı taşır.” Diye cevap veren Diyanet İşleri Başkanı, bu sözü ile çelişen bir şekilde 500 özel kişiye Ayasofya’da kılınacak Cuma namazı için davetiye gönderdi.
Beklenenin aksine Ayasofya’nın ibadete açılmasına ne Atatürkçü çevrelerden ne de CHP’den bir itiraz gelmedi… Ama farklı bir gerginlik yaşandı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Cuma hutbesinde, Diyanet İşleri Başkanlığı Sitesinde yayımlanan hutbe metninde olmadığı halde “Bizim inancımızda vakıf malı dokunulmazdır, dokunanı yakar. Vakfedenin şartı vazgeçilmezdir, çiğneyen lanete uğrar” demesi, “Atatürk’e lanet okumak” olarak algılandı… Gerek medyada, gerek sosyal medyada bu konuda çok sayıda değerlendirme yapılmasına karşılık, Ali Erbaş’tan herhangi bir açıklama ve düzeltme gelmedi…