16 NİSAN REFERANDUMUNA DOĞRU – Yrd.Doç.Dr. Süleyman COŞKUNER
16 NİSAN REFERANDUMUNA DOĞRU - Yrd.Doç.Dr. Süleyman COŞKUNER /Kaliteli Yaşam Uzmanı
Çağdaş Dünyamızda en iyi yönetim şekli olarak “DEMOKRATİK” sistem, genel kabul görmüş durumdadır. Bazı ülkelerde biraz şekli değiştirilmiş olsa bile, bazı hırslı ve amacı farklı olabilen yöneticilerin elinde uygulama dejenerasyonuna uğramış olsa bile, günümüzde bundan daha iyi bir yönetim şekli bulunmamaktadır.
Demokratik sistemin en önemli özelliği, o ülkede yaşayan seçme yaşına gelmiş insanların hür ve bağımsız oyları ile yapılan seçimlerdir. Yani, ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün veciz sözünde olduğu gibi “HAKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR”.
Anayasa ve ilgili yasalara göre belirli süre ve zamanlarda yapılan, her çeşit seçimlerde seçme yeteneğine sahip ülkenin tüm insanları kapalı bir mekanda kendi hür iradesiyle, kimseyle paylaşmadan gizli bir şekilde oyunu kullanır. Oy kullanma zamanı gelinceye kadar hiç kimsenin kimseyi oy kullanma konusunda rahatsız etmesi ve zor kullanması doğru değildir.
Maturidiliğin Türk düşünce tarihi ve siyasî tarihi açısından önemi – Prof.Dr. Sönmez KUTLU
Maturidiliğin Türk düşünce tarihi ve siyasî tarihi açısından önemi - Prof.Dr. Sönmez KUTLU
Bağdad’da Büveyhîlerin yükselişe geçtiği, Taberistân’da Zeydîlerin devlet kurduğu, İsmâîlîler/Karmatîlerin Orta Asya’da, özellikle Nesef, Semerkand ve Bedahşan’da Samanîleri tehdit edecek kadar güçlendikleri ve Fâtımî-İsmâîlîlerin Kuzey Afrika’da merkezi Mısır’da bulunan bir devlet kurdukları dönemde, yeni müslüman olmuş Türkler arasından İslamî ilimlere vakıf Mâturîdî’ gibi birisinin çıkması, son derece şaşırtıcıdır.
Çünkü Semerkand İslam’la yaklaşık iki yüz yıl önce tanışmıştı. Bu dönemin büyük bir bölümü ise, savaşlar, entrikalar ve siyasî çalkantılarla geçmişti. Üstelik Mâturîdî, diğer bilginler gibi, Nisabur, Rey, Bağdad, Basra, Mısır, Şam, Kufe ve diğer kültür merkezlerine seyahat etmemiş birisiydi.
Mâturîdî, böyle bir dönemde ve bu kadar ağır şartlar altında, kendisini ilme vermiş ve bütün Türk dünyasını etrafında toplayan ve kendi adıyla anılan itikadî bir mezhep kurmuştur.
Kaşgarî’nin Divânu Lugatu’t-Türk‘ü Türk dili açısından, Farâbî ve İbn Sinâ’nın felseyle ilgili eserleri İslam Felsefesi açısında ne kadar önemli ise, Mâturîdî’nin Kitâbu’t-Tevhîd‘i ve Te’vîlât‘ı da Türk din anlayışı ve Türklerin dini düşünce tarihi açısından, o kadar önemlidir. Çünkü onun bu eserleriyle birlikte, akılcılık ve hoşgörü Türk din anlayışının temel taşları olmuştur.
Aydınlar Ocağı risk aldı – Orçun OĞUZ
Aydınlar Ocağı risk aldı - Orçun OĞUZ
Meral Akşener’in geçtiğimiz hafta sonu gerçekleşen İzmit buluşmasına elimde olmayan nedenlerden ötürü katılamadım.
Trakya’da bölgesel olarak yayın hayatına devam eden gazetemizin 18 Mart Çanakkale Şehitleri’ni anma etkinliği olduğu için İzmit’teki dev buluşmada çok istememe rağmen bulunamadım.
Meral Akşener, seçmene sempatik gelen bir isim.
Ve, AKP sayesinde yıldızı gün geçtikçe parlıyor.
Tabi buna bazı MHP’lileri de dahil edebiliriz.
Meral Akşener’e yönelik gerçekleştirilen saldırgan tavırlar, emin olunuz ki ona olan ilgiyi arttırıyor.
Yani şu anda AKP ve MHP, Akşener’in yıldızını parlatmak için elinden geleni yapıyor.
İzmit buluşmasına katılamadım ama internetten yani sosyal medyadan toplantıyı takip etme fırsatım oldu.
TÜRK’ÜN YENİDEN DİRİLİŞİ: ERGENEKON’DAN ÇIKIŞ (21 MART)
Türk’ün Yeniden Dirilişi: Ergenekon Destanımız!Ergenekon Destanı’nın, Türk toplum yaşamında yüzyıllarca etkisi olduğu gibi, bugün bile Anadolu’nun dağlık köylerinde, birtakım gelenek ve göreneklerde etkisi görülmektedir.
TEŞEKKÜRLER MERAL AKŞENER, TEŞEKKÜRLER KOCAELİ – Ruhittin SÖNMEZ
TEŞEKKÜRLER MERAL AKŞENER, TEŞEKKÜRLER KOCAELİ - Ruhittin SÖNMEZ
Cumartesi günü Kocaeli’de esen Meral Akşener rüzgârı Türkiye gündeminde de önemli bir yer tuttu. Hemşerileriyle buluşan Meral Akşener’in bir mitinge dönüşen toplantısı Pazar günü havuz medyası hariç bütün medyada, özellikle Kocaeli gazetelerinde çok geniş şekilde aktarıldı, yorumlandı.
Halk TV’den canlı yayımlanan, diğer yaygın medya kanallarında da haberlerde değerlendirilen bu toplantıya Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı sıfatıyla ev sahipliği yapmış olmaktan mutluyum.
Bir salon toplantısı planlamıştık. Mütevazı duyuru imkânlarımızla herkese tam olarak duyuramadığımız, salonu dolduramama endişesi olmadığı için kitleleri davet için kendimizi zorlamadığımız bir toplantı idi.
NİÇİN HAYIR? – Av. Naci KARA
Anayasa değişikliği talebi, “Türk Tipi Başkanlık” sistemi değildir. İstenen başkanlık “kuvvetleri birleştirecek ve tek elde toplayacak” bir başkanlıktır. Dolayısıyla demokrasi ile barışık olmayan ve demokratik dünyada benzerinin dahi uygulanmadığı, yepyeni bir sistem dayatması ile karşı karşıyayız…
Kuvvetleri tek elde toplayan bir Anayasa, aslında sadece sistemi yürürlüğe sokacak ve ondan sonra hükümsüz kalacaktır. Çünkü talep edilen sistem başkana olağanüstü yetkiler sunmaktadır. Sunulan yetkiler başkanı çok güçlü bir pozisyona getirmekte ve şahsi inisiyatifini yasaların da önünde geçirmektedir.
Miting basmakla Akşener sevgisini yok edemezsiniz! – Mesut AKBULUT
Miting basmakla Akşener sevgisini yok edemezsiniz! - Mesut AKBULUT
Türkiye, şu sıralar Meral Akşener’i konuşuyor…
Referandumda “hayır” propagandası yaptığı için kendisine salon verilmiyor, mitingleri basılıyor… Akşener, cumartesi günü Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın organize ettiği “Milli İradenin Önemi” konulu konferansa katıldı… Ülkücüler tarafından konferansı basıldı…
Konferansla ilgili izlenimlerime geçmeden önce size Meral Akşener’i tanıtmak istiyorum…
Selanik'ten Kocaeli'ye göç eden bir ailenin kızı olan Meral Akşener 18 Temmuz 1956 tarihinde Tahir Ömer Bey ve Sıddıka Hanım'ın çocuğu olarak Kocaeli'nin İzmit ilçesine bağlı Gündoğdu köyünde doğdu. 1974 yılında Bursa Kız Öğretmen Lisesi'ni tamamlamasının ardından 1979 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'nden mezun oldu. 1979 ve 1982 yılları arasında öğretmen olarak çalışan Akşener, 1982 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Kocaeli Mühendislik Fakültesi'nde araştırma görevlisi oldu. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde doktora ve yüksek lisans yaptı. Kocaeli Üniversitesi'nde İnkılap Tarihi Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu. Zübeyde Hanım Şehit Aileleri Vakfı'nın kuruluşunu gerçekleştirdi ve başkanlığını yaptı
Akça Koca Platformu, Türkü Gecesinde buluşacak
Akça Koca Platformu, Türkü Gecesinde buluşacak
Akça Koca Kültür Platformu toplantıları Halk Müzüği sanatçısı Kenan Serhat İnce ile devam ediyor.
İzmitlileri Türkü Gecesine davet eden Akça Koca Kültür Platformu Başkanı Hasan Uzunhasanoğlu; "Kocaeli Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Türk Halk Müziği Bölümü Öğretim Görevlisi Kenan Serhat İnce, yemekli “Türkü Gecesinde” gurubuyla bizlerle olacak Türk sazları ile ilgili bilgi verip, türkülerimizden örnekler sunacaktır.
Endüstri 4.0 (2) Gelecek bugün demek – Ramazan BAKKAL
Gelecek bugün demek - Ramazan BAKKAL/Bilim Teknoloji İçin İstanbul Çalışma Gurubu Başkanı
Bu yazıdan Endüstri 4.0 konferansında tutuğum notların ikinci bölümünü takdim ediyorum. Siber güvenliğin önemi ve yıkıcı inovasyondan bahsediliyor. İnovasyonun yıkıcısı da mı olurmuş dedirtecek bir mevzu. Sevindirici bu husus Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı görevlilerinin 4.0 la yakından ilgilenmeleri.
Bilginin akışı yatay olur. Her an her şey konuşulacak. Denizli’den ABD’li yüklü miktarda un istemiş. Sevinmişler. Ama bir şartım var demiş. Tohumdan gofretin içine girinceye kadar bütün safhalarını ben görmem lazım. Müessesenin interneti olduğu gibi artık her şeyin interneti isteniyor. 2020’de 28 milyar nesnenin internete bağlanacağını zannediyorlardı şimdi düzelttiler, 40 milyara çıkacak. Google sizin nerede olduğunuzu biliyor. Artık TC yerine IP numaraları kullanılacak.
Arçelik’in yeni makineleri internete bağlı olacak. Kaç saat kullanırsak o kadar ödeyeceğiz.
2016’nın en iyileri ödüllerini aldı
17 Mart 2017 Cuma / Tv 262'nin düzenlediği "Kocaeli'nin en iyisini sen seç" anket sonuçlarında, belirlenen kategorilerde 2016 yılının 'en'leri olmaya hak kazananlar gerçekleşen törenle ödüllerine kavuştu.
20-30 kişi nezdinde tüm ülkücüler eleştirilmemeli – Mevlüt SOYSAL
20-30 kişi nezdinde tüm ülkücüler eleştirilmemeli - Mevlüt SOYSAL
Meral Akşener mitingini düzenleyen Aydınlar Ocağı’nın Başkanı Ruhittin Sönmez, “20-30 kişilik bir grup nezrinde bütün Ülkü Ocakları’na tepki gösterilmemeli. Bu olayı ülkücü gençlerle bağdaştırmamak gerek” dedi
Kocaeli Gazeteleri 19 Mart 2017 Pazar 1.sayfa Haberleri doğru olarak alabiliyormuyuz? Herkesin öncelikleri farklı mı? Yorum Sizin…
TUNAHAN KUZU; TÜRKLÜĞÜMLE GURUR DUYUYORUM
TÜRKLÜĞÜMLE GURUR DUYUYORUM
Hollanda'da asıl zafer DENK'in: Kimliğimde Türkiye'nin payı büyük
Tunuhan Kuzu,
Kocaeli Kandıralı bir ailenin çocuğu olarak 1981 yılında dünyaya geldi. Ailesi 1978 yılında Hollanda’ya işçi olarak göç etti.Kuzu hayatını Hollanda’da geçirdi. 5 dil bilen Kuzu 2008 ve 2012 yılları arasında Rotterdam İşçi Partisi'nin bir meclis üyesi oldu. 2014 yılında İşçi Partisi ile fikir uyuşmazlığı yaşadı. Kuzu uyum politikasına karşı çıktığı için partiden ihraç edildi. Daha sonra kurucusu olduğu DENK partisi ile milletvekili seçildi ve meclise girdi. Milletvekilliği yaptığı sürece, alternatif fikirlere ve azınlık politikalarına önem veren genç söylemleri olan biri olarak dikkat çekti.
Hollanda'da geçen Çarşamba günü yapılan genel seçimden en kazançlı çıkan partilerden biri, Türkiye kökenli iki politikacı Tunahan Kuzu ile Selçuk Öztürk'ün kurduğu DENK (Düşün) oldu. İlk kez katıldığı seçimlerde 3 milletvekili elde eden parti, Hollanda siyasetinde göçmenler tarafından kurulan ve mecliste temsil hakkı elde edilen ilk parti oldu. DENK, koalisyona girmeye olumlu bakıyor.
AKŞENER DURDURULAMIYOR..
Aydınlar Ocağı’nın davetlisi olarak ilimize gelen Meral Akşener'e İzmitliler sahip çıktı. Çağlayan Restaurant'ın hem içi hem de dışı tamamen doldu.
Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın davetlisi olarak ilimizdeki toplantıya katılan Akşener, referandum sürecine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
NE YAPARSANIZ YAPIN “HAYIR”LISI OLACAK!.. / Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
NE YAPARSANIZ YAPIN “HAYIR”LISI OLACAK!.. / Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
Türkiye ve Türk Milleti korku ve tehtid dolu bir baskı altında. Yoldan, sokaktan, köprüden geçerken ya da binalara bakarken “evet” baskısını iliklerinize kadar hissediyorsunuz! Sanki birileri sizin adınıza karar vermiş gibi...