Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

DİLİMİZE YERLEŞMİŞ 10 İSTANBUL DEYİMİ

DİLİMİZE YERLEŞMİŞ 10 İSTANBUL DEYİMİ

1. ÜSKÜDAR’DA SABAH OLDU
Üsküdar’da deniz kıyısındaki Valide Sultan ve Mihrimah Sultan camilerinin müezzinleri, karşı tarafta yaşayan padişaha seslerini duyurabilmek ve ondan ihsan alabilmek, belki saray müezzinliğine yükselebilmek ümidiyle sabah ezanlarını mutlaka Beşiktaş’taki cami müezzinlerinden önce okurlarmış. Bir şeyin zamanını geçirmek, geç kalmak anlamında bugün dahi kullanılmakta olan “Üsküdar’da sabah oldu” deyimi vaktiyle aynı hat üzerinde olmalarına rağmen Üsküdar’ın Beşikta’tan önce okunan sabah ezanlarından kaynaklanmıştır.

2. MARMARA ÇIRASI GİBİ TUTUŞMAK
Eskiden ocak, soba veya mangalda ateş yakabilmek için çıralar kullanılır, bu çıralar ise çarşılarda tutam halinde satılırdı. Aniden parlayanlar, öfkelenenler için kullanılan bu deyim, sakızlı çam ağaçlarıyla meşhur olan Marmara Adası’ndan toplanan, reçinesi bol olduğu için kolay yanan çıralardan doğmuştur.

Atatürk İnönü’yü Bulgar çetesinden kurtardı

Deprem anında evinizde ve işyerinizde ilk yapılacaklar

Merhaba arkadaşlar,
Aranızda bilenler vardır belki, bir süredir arama kurtarma eğitimleri alıyorum. Buna dayanarak bir deprem anında neler yapmanız gerektiğine dair size hayat kurtarıcı minik bilgiler vermek istiyorum. Dilerim kullanmak zorunda kalmayız hiçbirimiz. (Öncelikle telefon etmek yerine mesaj atarak iletişim kurmaya özen gösterelim ki iletişim hattını felç etmeyelim.)

Evinizde;
Evde terliksiz gezmeyin (yere saçılan kırık eşya, duvar alçı parcaları veya cam kırıklarında yürüyebilmeniz için gereklidir), bir deprem olursa evdekilerden biri mutlaka sokak kapısını açsın (bu önceden belirlenmiş kişi olmalıdır, unutmayın “biri açsın” denirse “kimse açmaz”) ve 14 sn içinde yatak odasına koşun. Yatağın camdan tarafı olmayan tarafına cenin pozisyonunda yatın, sırtınız yatağa gelecek şekilde. Asla mutfağa ve banyoya girmeyin (patlayan seramikler, düşen raflar, su baskınında boğulmalar gibi ölümcül tehlikeler barındırıyor mutfak ve banyo). Merdivenlere ve camlara yaklaşmayın. Yatağın altına önceden su, bisküvi, fener, düdük  ve toza karşı maske koyabilirsiniz (bu enkaz altı çantasıdır ve her kişi için ayrı hazırlamakta fayda vardır). Omurganız ve boynunuz çok önemli, bu altın noktaları korumanız şart. Sallantı durduktan sonra herkes sağlamsa çocuklarınızı ortanıza alarak merdivenlerden inebilirsiniz. Merdivenin duvar dibinden yürümeniz gerekiyor. Herhangi bir koku varsa evde asla ışıklara, telefonlara, sigortalara dokunmayın, koku yoksa evi terkederken kapatabilirsiniz. Dışarı çıkınca etrafı açık bir alana/parka gidin ve orada bekleyin. Giderken binalardan, direklerden uzakta, ortadan yürüyün. Araç kullanmayın. Telefonlar şehiriçi arama yapılamayacak durumda olacağından aynı şehirde yaşayan ailenize iyi olduğunuzu ve nerede olduğunuzu iletmek için koordinasyon kişinizi arayın (koordinasyon kişisi: ailenizle önceden belirlediğiniz, şehirdışında yaşayan bir tanıdığınız/akrabanız koordinasyon merkeziniz olmalı, herkes bu kişiyi arayacağını bilmeli ve bu kişinin numarası herkes tarafınca önceden ezberlenmiş olmalı, koordinasyon kişisi kendisini arayanlara “şunlar iyi ve şuradalar” diye iletmeli). Mahallenizdeki afet toplanma noktalarını öğrenin. Unutmayın ki yardımlar bu noktalardan dağıtılmaya başlanacak.