
VAN gezisi izlenimlerim; – Mustafa DERİCİOĞLU
VAN gezisi izlenimlerim; - Mustafa DERİCİOĞLU
VAN : Bir tarafında Van gölü, diğer tarafta Van gölünün etrafını çevirmiş yüce dağlar. Van kalesi eteklerindeki eski Van şehri oldukça etkileyici, Van kalesinin etrafına yapılanmış tarihi Van şehrinden kale, birkaç cami ve kilise harabesi kalmış. Gerçi son senelerde kale ve bazı camilerde önemli restorasyonlar yapılmış. Eğer harabe halinde eserler restorasyonla turizme kazandırılırsa ve eski Van tekrar kurulursa çok güzel olur.
AKDAMAR: Van, Gevaş'tan bir tekne turu havasında geçtiğimiz Van gölündeki Akdamar adası ve üzerindeki tarihi kilisede görülmesi gereken noktalardan.
AHLAT: Ahlat tarih demek. Türklerin Anadolu’yu yurt edinmelerinin ilk ve en önemli basamağı, bunun en önemli belgesi ise Selçuklu mezarlığı, Anadolu’daki Orhun abideleri olarak da adlandırılan o döneme ait izleri bin yıldır koruyan Selçuklu mezarlığı Anadolu Türk tarihinin en önemli şahidi. Tarihi açıdan kesinlikle görülmesi gereken bir yer.
İSHAKPAŞA SARAYI: İshakpaşa sarayı bütün görkemi ile çok etkileyici. Türkiye’nin en büyük dağı olan Ağrı Dağı saraydan görünmeyecek şekilde hakim bir tepeye inşa edilmiş. Bir çok tarihi mekan gibi hayran bırakacak mimariye sahip olan saray, Rus işgali sırasında talan edilmiş ve birçok kıymetli varlığı kaçırılmış olmasına rağmen heybetini koruyor. Van, Bitlis, Doğubayazıt, havasıyla, suyuyla, tarihiyle gezilip görülmesi gereken yerler.
"Seçkinlerden Bir Seçkin Hulûsü Çetinoğlu" Kitabından ibretlik bir bölüm:
"Seçkinlerden Bir Seçkin Hulûsü Çetinoğlu" Kitabından ibretlik bir bölüm:
"Sayın Bakan, (Mehmet Turgut) İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi’nden sınıf arkadaşı Hulûsi Çetinoğlu’nu, o dönemde Türkiye’nin en büyük Kamu İktisâdî Teşebbüsü olan Sümerbank’a genel müdür olarak tâyin etmiştir.
Bakanın memleketi Kilis’ten bir heyet Sümerbank Genel Müdürlüğüne gelir. Adâlet Partisi Kilis ilçe bakanının kızının Sümerbank’ta işe alınması talep edilir.
Genel Müdür vazifeli olarak yurt dışındadır. Yardımcısı, bu konuda yetkisi olmadığını, genel müdürün halledebileceğini söyler.
Bir hafta sonra geldiklerinde genel müdür, ‘olmaz’ der. Heyet Sayın Bakan’a gider.
Bakan Bey, Genel Müdürü arayıp meseleyi karşılıklı görüşmek istediğini söyler. Bir araya gelirler.
Bakan Bey’in ilk sözü:
-Sen bu iş için bir çözüm bulursun…
-Bir değil iki çözüm teklifim var. Birincisi sizin personel alımının durdurulması hususundaki talimatınızın iptal edilmesi… Fakat bunun uygulanmasını doğru bulmam. Devlet ciddiyeti ile bağdaşmaz.
İkinci çözüm: istifamı veririm, yerime tâyin edeceğiniz yeni genel müdür seçmeninizin kızının işe giriş işlemini yapar.
Odayı derin bir sessizlik kaplar. Uzun süren sessizliği Bakan Bey’in kararlı sesi bozar:
-Hayır Hulûsi! Sen işinin başına dön. Devlet ancak devletin menfaatini koruyup kollamak için kendini fedâ eden prensip sâhibi idârecilerinin irâdesiyle yükselir.
İNSANLIĞIN İLK DİLİ TÜRKÇEDİR – Muazzez İlmiye ÇIĞ
Dün gece geç saatte kişinin biri boyundan büyük söz etmiş:
“Türkçeden arapça ve farsça sözcükleri çıkarırsanız Türkçe kalmaz!”
Gibi köksüz bir söz savurmuş…
Bayramı da unutmamış, kutlamış.
(Önce yine farsça, arapça sanılan Bayramını BAY’ladım!
Bey BAY Eden,
Ay gibi görünen ışık/kişi olur.
AY-ET (delil-kanıt) olur!
RAM rama’dan gelir. Barış/Mutluluk…
Anneler günü kutlu olsun…
Ebediyete uğurladığımız ANNELERİMİZİN
makamları CENNET olsun..
Yaşayan ANNLERİMİZE sağlık ve huzur içinde
UZUN bir ÖMÜR dilerim.
Eşim, kızım ve torunumun annesi başta olmak üzere bütün ANNELER sağolsun…
Kandıra’da Ailemizin büyüğü Mustafa Amcamlardayız…
10 Nisan 2024 Çarşamba / Kandıra’da Ailemizin büyüğü Mustafa Amcamlardayız…
Dün ve bugün kendi ülkesinde esir alınan paşalar – M. Tanzer ÜNAL
Dün ve bugün kendi ülkesinde esir alınan paşalar - M. Tanzer ÜNAL
O günleri hatırlıyor musunuz?
*Herkesin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üstüne çullandığı…
*Darbeci diye general ve amirallerin sabahın köründe evlerinden toplandığı…
*Tüm ordu mensuplarının itibarsızlaştırıldığı…
*Yandaş ve yalaka basının tetikçilik yaptığı…
Günleri…
Yok Balyoz, yok Ergenekon!
Çok zaman geçmedi, yaşananların “kumpas” olduğu ortaya çıktı, adalet yerini buldu.
Adalet yerini buldu bulmasına da, ölen öldüğüyle, Silivri zindanında yatan yattığıyla kaldı.
Dört yıl, beş yıl suçsuz yere cezaevi çilesi çektiler.
Mesleklerinden, terfilerinden oldular.
Adli sicilleri lekelendi.
Emekli olmayıp çalışmak zorunda olanlar, iş bulamadı.
Çoluk çocukları sefil oldu.
Operasyon günlerinde “Ben bu davanın savcısıyım” diyen dönemin başbakanı, baktı pabuç pahalı, “Biz de aldatıldık” numarasına yattı.
Beraat kararı çıkınca, bir de baktık, dünün “cellatları” bir anda “demokrasi kahramanı” oluverdi.
Dünün “kan emicileri”, askere yapılan haksızlıkları savunmaya başladı.
Dün yapılan zulümleri “Askeri vesayet kalkıyor” diye göbek atarak karşılayanlar, “sahte bir üzüntü” içine giriverdi.
Prof. Dr. Yusuf Bayraktutan hocam Türkiye Günlüğü 157. sayısını getirdi.
10 Mayıs 2024 Cuma / Prof. Dr. Yusuf Bayraktutan hocam Türkiye Günlüğü 157. sayısını getirdi. Sağ olsun… Sohbet etmeyi de özlemişiz…
Kış Mektubu - İhsan Ayal (Başyazı)
156. sayının mektubunu derginin e-posta adresine gönderdikten kısa bir süre sonra yed-i eminimiz Vedat Erden arayıp “Ağabey müteakip sayının başlığını ilan etmemişsiniz” dedi. Evet, etmemiştim, edememiştim… İnsana dair hiçbir şey yabancımız değildir. Mustafa Çalık’ın 2018 yılında yakalandığı menhus hastalık çok ilerlemişti. Artık hiçbir tedâvi fayda vermez olmuştu. 25 Kasım 2023 tarihinde Gümüşhane’nin Çalık köyünden arayıp “İhsan, yarın tedâvi için İstanbul’a geliyorum. Ölmeye geliyorum. Artık benim buradan cenazemi kaldırırsınız,” demişti. Ertesi gün, son tedavilerini yaptırmak üzere İstanbul’daki özel bir üniversite hastanesine eşi Sitare Çalık Hanımefendi ile birlikte geldiler. 6 Aralık 2023’te saat 12.40’ı gösterirken Hoca emaneti teslim eyledi. İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi raciûn…
Ecz. Selçuk Arslan’ın bahçesinde; “Bahara Merhaba”
27 Nisan 2024 Cumartesi / Ecz. Selçuk Arslan ve Ailesi dostlarını Bahçeçik’teki evlerinin bahçesinde ağırladı.
“Bahara Merhaba” toplantısını; Ecz. Selçuk Arslan, eşi Bankacı Gül Arslan ile kızları; Mercedes Türkiye Hazine Operasyon Yönetmeni Özlem Arslan ve Bilgi Üniversitesi İngilizce Hazırlık Okulu Öğretim Görevlisi Özge Elif Arslan organize etti.
KOÜ Devlet Konservatuvarı Dr. Öğretim Üyesi Kenan Serhat İnce, KOÜ Devlet Konservatuvarı Türk Halk Müziği Ana Sanat Dalı Yüksek Lisans Öğrencisi Ömer Faruk Kaçar ve KOÜ Konservatuarı 2. sınıf öğrencisi İrem Özyurt bağlamaları ile Yaza Merhaba dediler.
Hediye olarak alınan Portakal ve A. Yaseminini İş İnsanı Necati Büyükkaya, Dr. İsmail Çapçı, İş adamı Necati Pilavcı ve Kimyager Ayşegül Karakadılar Arslan Ailesine takdim etti.
İzmit Kaymakamı Yusuf Ziya Çelikkaya ve eşi Ümmühan Çelikkaya ile birlikte; ilk Avrupa Birliği Bakan Yardımcısı Dr. Alaattin Büyükkaya, eşi Müjgan Büyükkaya, Akça Koca Kültür Platformu Başkanı Hasan Uzunhasanoğlu ve eşi Emine ve kızları Nihal Uzunhasanoğlu, KBB Kırsal Tarım ve Aromatik Bitkiler İl Koordinatörü Abdullah Köktürk, Güler Köktürk, Mali Müşavir Ahsen Okyar, Nursel Okyar, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Oktay Taşolar, Dr. Fatma E. Taşolar, Özel Kocaeli Kültür Okulları kurucusu Ali Aydemir, Muazzez Aydemir, İnşaat Yüksek Mühendisi Coşkun Karakadılar, Turizmci Ayşegül Karakadılar, Aile Hekimi İsmail Çapçı, Sağlıkçı Ayşe ve oğulları Alperen Çapçı, Makine Mühendisi Çetin Mut, Elvan Mut, Hematalog Dr. Hasan Dermenci, Sağlıkçı Şükran Dermenci ve oğulları KOÜ Hukuk Fak. Öğretim Görevlisi Mehmet Mert Dermenci, İş insanı Necati Büyükkaya, Hilal Büyükkaya, Sağlıkçı Hacer Patan, Ekonomist Necati Pilavcı, Huriye Pilavcı, Ressam Vildan Çağlar, Ekonomist Cihat Kaymas, e. İSU Yönetim Kurulu üyesi Dr. Halil İbrahim Kahraman, Yalova Ü. Dr. Öğr. Üyesi Yunus Özen, Sağlıkçı Derya Dağtekin, Dr. Ayşe Zeynep Civraz ve kızı Zeynep Ece Civraz, Akçacami İmam Hatibi Şerif Hüseyin Ayaz, Neslihan Ayaz, Sanayici Şükrü Bayram, eğitimci Mürvet Bayram, Endüstri Müh. Ozan Ceyhan katıldı.
Özge Elif Arslan’ın yeni yaşının pastasının da kesilmesi ile Bahara Merhaba toplantısı neşe içinde ve birlikte söylenen türkülerle tamamlandı.
Kırk Kuyu’dan – Fahri TUNA
Kırk Kuyu’dan - Fahri TUNA
"Bir Gün Şehre Efsane Bir Kaymakam Gelir; Adı Yusuf Ziya Çelikkaya"
Rivayetlere göre, bir ilde yarı meczup orta yaşlı bir yazar yaşamaktaymış. Mühendis kökenliymiş bu yazar abimiz. Son yıllarda her şeyin proje ile anılır olmasına gıcık oluyormuş. Yürüme projesi, sağa bakma projesi sola bakma projesi. Proje adı birçok saçma sapan işler yazılıp devletten para koparma projesi. Nefret ettiği iki şey varmış olgun yazarımızın: Bir, her sosyal faaliyete proje denmesi, iki, her güzel düşüncenin parasızlığa toslaması.
CUP O COFFE’de
8 Mayıs 2024 Çarşamba / Ulugazi İlkokulu bitişiğinde ve Yürüyüş Yolu üzerindeki CUP O COFFE’de çayımızı yudumladık…
Kandıra’da Genç Ailesini ziyaret…
10 Nisan 2024 Çarşamba / Kandıra’da Genç Ailesini ziyaret etme imkanı bulduk…