Ramazan’ın son akşamı İzmit Baç Camiinde
16 Temmuz 2015 Perşembe / Ramazanın son akşamı Baç Camiine gittim. Baç Çınarlı Camii İmam Hatibi Yunus Çelik’in arkasında yıllar sonra Tesbih namazı kılma imkanı bulduk.
Tesbih namazı sonunda kendimi hafiflemiş hissettim.
İlhan Haftacı, Baç Çınarlı Camii İmam Hatibi Yunus Çelik, Ahsen Okyar
Ahsen Okyar, 25.02.1992 tarihinde KAHRAMANMARAŞ Elbistan’da şehit edilen Hava Pilot Üsteğmen Selahattin Şen’in babası Necdet Şen
İzmit Baç Camii /Çınarlı Camii / URGANCI AHMET ÇELEBİ CAMİİ
Kurucusu adına izafeten URGANCI AHMET ÇELEBİ CAMİİ adı ile anılır. Camii ahşap bağdadi dolgu niteliğinde iken son zamanlarda kargire çevrilmiştir. Şehrin doğu bölgesinde İnönü caddesinin başladığı yerdedir. Cami yakınında şehrin doğu kapısı bulunduğundan doğudan gelen kervanlardan burada bir nevi gümrük vergisi alındığından mahalle ve camii bu isim ile anılmıştır.(1)
Cami 1933 yılında yapılıp aynı yıl ibadete açılmıştır. 1954 yılında arka cemaat kısmı eklenmiştir. 1971 yılında yan taraf ekleri yapılmıştır. Adapazarı depreminde duvarlarında ufak çatlaklar oluşmuştur. 17 Ağustos 1999 depreminde duvarlarında yine çatlaklar oluşmuştur. Tamir edilip ibadete açılmıştır. Aynı depremde minaresi ağır hasar gördüğü için yıkılarak yerine yenisi tekrar yapılmıştır.
Caminin müştemilatı şadırvan, lojman, kuran kursu, gasilhane ve bahçeden ibarettir. Toplam kullanım alanı 450 m2 dir. (2) Dış duvarları taş, kubbesi kargir ağaçtan yapılmıştır. Cemaat kapasitesi 800 kişi olup bu sayı Cuma günleri bahçedeki namaz kılma imkanı ile 1000 kişiyi bulmaktadır.
Caminin bahçesinde bulunan çınar ağacı tam olarak bilinmemekle birlikte 1870’li yıllarda Nalbant Ali Ağa tarafından dikildiği söylenmektedir. Bu tarihi Ağacın varlığından dolayı cami ve bu semt ÇINARLI ismi ile anılmaktadır.
"Baç Camii"
Üç yol ağzında asırlık çınar
Gelende geçende sana bir uğrar
Oturur dinlenir senin gölgende
Bir çay içer huzur bulur rahatlar
Bir muhabbettir senin her yanın
Kalması gelmiyor gölgende oturanın
Ne sihirli havan var be koca çınar
Eksik olmaz dallarından kuşların
Ününü duymayan kimse kalmamış
Semtimizde dükkanlar senin ismini almış
Binlerce yolcu sana uğramış
Her geçen hayran kalmış sana bağlanmış
Kimide seni bırakamamış İzmit’te kalmış
Çınar seni gördüm bazen yaprak dökmüş
Bazen budanmış
Bazen yemyeşil bazen sararmış
Ama senin dostların benimki gibi değil
Sarardığın zamanda seni aramış
Seni dikeni rahmetle anmış
Karşındaki can dostunu kesmişler
Başın sağolsun
Senide benim gibi yalnız bıraktılar
Sen kavak değilsin asırlık çınar
Dallarını eğemezsin başını dik tutmalısın
Ey gidi koca çınar
Sana hayran olup kimler geçtiler
Halit Pehlivanlar, Baba Tahsinler
Ne iyi insanlardı ahçı Fethiler
Rıza Duranlar Köylü Mehmetler
Gölgende ekmek yiyen boyacılar
Yaşarlar, Recepler
Hepsi sandığını bırakıp ta gittiler
Tesbih satanlar saatçiler şimdi neredeler
Sanma ki hepimiz gideceğiz sen kalacaksın
Kuşlara yuva olupta yaşayacaksın
Hangi canlı kurtulmuştur ki ecelden
Bin yıl yaşasan da yan yatacaksın
Ey koca çınar, senin de geçer zamanın
Gövdene kurt girer kurur dalların
Geçersin eline gözü doymaz insanın
Usulü böyledir fani dünyanın
Mobilya olsan da küllerim kalır.
Leave a comment
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.