Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

23Nis/130

Ya tarih gerçekten tekerrürden ibaretse?… / Ahsen Okyar

Tarihçi Volkan ŞENEL “BOZGUN’UN 100. YILINDA BALKANLAR’DA OLMAK” makalesinin bir bölümünde;

“Balkan Savaşları sırasında askerin siyasetle uğraşması ve ordunun siyasi gruplara bölünmesi savaşın kaybedilmesinin en önemli sebeplerinden birisidir.

Ayrıca savaş öncesi Balkanlar’da bulunan Redif Taburlarına mensup askerlerin terhis edilmesi de oldukça dikkat çekicidir.

Peki, yavaş yavaş Balkanları etkisi altına alacak bir savaşa doğru sürüklenen bir devlet, buradaki yetişmiş askerlerini niye terhis eder? Bu sorunun cevabı o dönemdeki Osmanlı Hariciye (Dışişleri) “Nazırımız Gabriel Noradunkyan Efendi”de gizli…

İstanbul Üsküdar doğumlu olan Gabriel Noradunkyan Efendi, Balkan Savaşları’nın diplomatik cephesini yönlendiren kişidir.

Osmanlı Devleti’nde görev yapan Ermeni asıllı devlet görevlilerimizden birisi olan zatı muhterem, bağıra bağıra gelen Balkan Savaşları’nın çıkmayacağını düşünen, akıllara ziyan bir düşünceye sahipmiş.

Ya da Osmanlı’ya Rumeli’deki topraklarının neredeyse hepsini kaybettirecek bir savaşın çıkacağını bilecek kadar akl-ı selim(!) bir diplomat…

1912 yılındaki Osmanlı Hariciye Nazırımız olan Gabriel Noradunkyan Efendi, savaş sonrası Fransa’ya yerleşmiştir.

- 1919’da Paris Barış Konferansı’na “Ermenilere Osmanlı topraklarından pay verilmesi” amacıyla katılan bu zat-ı muhterem,

- 1922-1923 yıllarında Lozan Barış Konferansı görüşmelerine de yine “Ermeni haklarını savunmak” amacıyla Ermeni Ulusal Heyeti Üyesi olarak katılmıştır.

- Devlet-i Aliyye’nin ekmeğini yiyerek büyüyen zat-ı muhteremin -zat-ı naşerif AO- “Balkan Savaşları öncesinde Rumeli’deki yetişmiş askerlerimizin görev yaptığı taburları terhis ettirmesini” buyurun siz değerlendirin…” demekte…

Kolay ve herkesin anlayabileceği bir şekilde diyorum ki…

Tarih tekerrürden ibaret.. Bugünde ülkemizde benzer bir süreç yaşanıyor..

1912 yılındaki Osmanlı Hariciye Nazırımız olan Gabriel Noradunkyan Efendi, savaş sonrası Fransa’ya yerleşmiştir. Türk insanı ise cephelerde telef olmuştur. Vatan topraklarının büyük bir kısmını da kaybetmiştir.

Türk insanı 1912 yılındaki Osmanlı Hariciye Nazırımız olan Gabriel Noradunkyan Efendiyi ve yaptıklarını da unuttu. 

Niye hatırlasın ki?

Bana düşen sadece hatırlatmak..

O zaman Fransa revaçta idi, bugün ise okyanus ötesi…

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.