Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım… Şikayet edeceğine sen de alternatifini oluştur.

3Eki/120

Kaymaklı Yeraltı Şehrine girdik -13

IMG_2270                       22 Eylül 2012 Cumartesi / Kaymaklı Yeraltı Şehri Nevşehir'e l9 km uzaklıkta, Nevşehir-Niğde karayolu üzerindedir. l964 yılında ziyarete açılan yeraltı şehri, 'Kaymaklı Kalesi' de denilen yerin altında bulunmaktadır.

Antik adı 'Enegüp' olan Kaymaklı köyünde halk evlerini yeraltı şehrinin yüze yakın tünelinin etrafına yapmıştır. Yöre halkı halen avlulara açılan bu tünellerden geçerek yeraltı şehirlerinin uygun mekanlarını kiler, depo, ahır olarak kullanmaktadır.

Kaymaklı Yeraltı Şehri Derinkuyu Yeraltı Şehrinden gerek plan, gerekse kuruluş yönünden farklıdır. Pasajlar dar, alçak ve eğimlidir. Halen 4 katı açığa çıkarılmış, mekanlar daha çok havalandırma bacalarının etrafında toplanmıştır.

IMG_2268     Selçuk Arslan, Yunus Özen, Ahsen Okyar ve Hasan Uzunhasanoğlu Kaymaklı Yeraltı şehrine  giderken

IMG_2269

IMG_2270IMG_2271     Yeraltı şehrinin girişinde

IMG_2272IMG_2274      Ahsen Okyar yeraltı şehrinin birinci katında...

IMG_2273IMG_2276       Hasan Uzunhasanoğlu ve Selçuk Arslan yeraltı şehrinin İkinci katında

IMG_2279IMG_2278

Kaymaklı yeraltı şehri çıkışında kahvehane işleten Mustafa Kara ile birlikte

IMG_2281Yunus Özen notlarını alıyor

IMG_2282Her ne kadar havalandırması mükemmel olsa da Hasan Uzunhasanoğlu dışarı çıktığında tuhaf bir ferahlık ve mutluluk içinde..

Kaymaklı Yeraltı Şehri

Kapadokya bölgesinde yüzlerce yeraltı şehri bulunsa da birbirlerine 10 kilometre uzaklıkta bulunan Derinkuyu ve Kaymaklı Yeraltı Şehirleri gerek Ihlara yolu üzerinde bulunmaları gerekse iyi korunmuş ve restore edilmiş olmaları nedeniyle ön plana çıkmaktadırlar.

Yeraltı şehirlerinin yapımına milattan önce Hitit ve Frig uygarlığı döneminde başlandığı ve onuncu yüzyıla kadar kullanılmaya devam ettiği düşünülürse 1500 yıldan fazla süre boyunca yeraltı şehirleri çeşitli amaçlarla kullanılmış ve kazılarak genişletilmiştir. Özellikle Bizans imparatorluğu döneminde Müslüman Arap devletlerinin sınırlarını Hıristiyanlığın önemli bir merkezi olan Kapadokya bölgesine kadar genişletmesi bölgeye yapılan saldırıların yoğunlaşmasına neden olmuştur.

Yeraltı şehirleri bölgede yaşayan halkı geçici olarak bu saldırılardan korumak için kullanılmıştır. Örneğin yapılan çalışmalar neticesinde Derinkuyu yeraltı şehrinin 2.5 kilometrekare alana sahip, 18-20 katlı ve 100 metreden fazla derinlikte, 52 havalandırma bacası olan, tünellerle bağlı yüzlerce odası bulunan ve 20.000 kişinin yaşayabileceği devasa bir mega yeraltı şehri olduğu tespit edilmiştir. Günümüzde bu şehrin sadece %10'luk kısmı temizlenerek geziye açılmıştır.

Kaymaklı Yeraltı Şehri Nevşehir'e 20 kilometre uzaklıktadır. Ihlara yolu üzerindedir. Normalde 8 katlı ve 5000 kişinin yaşayabileceği büyüklükte olan Kaymaklı Yeraltı Şehri'nin 4 katı geziye açıkıtr. Geziye açık en derin noktası yerin 20 metre altındadır.

Kapıdaki görevliye Müze Kart'ı göstererek bu kapıdan yeraltı şehrine inilir. Yeraltı şehirlerinde ziyaretçilerin yollarını kaybetmemesi için gezi yolları oklarla işaretlenmiş. İnişte kırmızı okları, çıkışta ise mavi okları takip etmemiz gerekiyor. Bu işaretleme sistemi kalabalık grupların rahatça gezebilmesi açısından da önemlidir. Geçiş için kullanılan tüneller dardır ve bir kişinin hafif eğilerek geçebileceği yüksekliktedir.

Kaymaklı yeraltı şehri bir ana havalandırma bacasının etrafında kurulmuştur. Havalandırma sistemi o kadar başarılıdır ki dördüncü katta bile hava ile ilgili hiç bir problem hissetmezsiniz. Buranın ilk katı hayvan barınağı olarak kullanılmış. Hayvanların uzun barınma dönemlerinde taze gıda temin edebilme açısından önemi büyüktür. Hayvanları alt katlara indirmek zor olduğu için yeraltı şehirlerinin ilk katları genellikle hayvan barınağı olarak kullanılır. Kaymaklı Yeraltı Şehri 1960'lı yıllarda temizlenip geziye açılana kadar çevredeki evler bu birinci kata tüneller açarak kiler olarak kullanılmışlar. Bu nedenle çevrede ev sayısı fazladır.

İkinci katta iki apsisli tek göbekli ve yanlarında oturma bölümleri olan bir kilise bulunuyor. Apsislerin önlerine vaftiz taşları yapılmış. Kilisenin hemen yanında ise önemli kişiler için kullanılan bir mezarlık var. Ayrıca bu katta geçişleri kapatmak için kullanılan bir sürgü taşına da rastlıyoruz. Sürgü taşları yuvarlak ve ortasında delik olan 200-500 kilo arasında değişen büyük taşlardır. Tünel ağızlarında bulunan özel yapılmış bölümler içinde dik pozisyonda yuvarlanarak geçişleri kapatır. Ortasındaki deliğe takılan bir tahta parçası ile sürülmesi sağlanır. Bu deliğin ayrıca geleni görmek veya gelen davetsiz misafir ise mızrak uzatarak yaklaşmasını engellemek gibi faydaları da vardır.

Binlerce kişinin saklandığı bu şehirlerin askerler tarafından sıkça ziyaret edildiği bir gerçek. Şehrin çeşitli yerlerinde labirentler, çıkışı olmayan tüneller veya tuzak olarak kullanılan bölümler var. Eğer bunların hiçbiri fayda etmezse kaçış için kullanılan gizli geçitler de bulunuyor. Hatta burada Derinkuyu Yeraltı Şehrine bağlanan 10 kilometre kadar uzunluğunda bir tünel olduğu da söylenir ki düşünüldüğünde bu önemli bir ihtiyaçtır. Savunma o kadar önemlidir ki o günün koşullarında zehirlenmelere karşı bile tedbirler alınmış.

Üçüncü kat diğer katlara göre daha geniş ve ferah bir kat. Bu kat genel olarak erzak deposu olarak kullanılıyor. Çevrede şarap, buğday ve un saklamak için birçok bölüm buluyor. Ayrıca bu katta şırahane adını verdiğimiz şarap yapım yerleri ve mutfak da bulunuyor.

Üçüncü katta bulunan ve farklı yapısıyla hemen göze çarpan bu andezit taş bakır cevherini parçalamak için kullanılmış. Andezit yine lav nedeniyle oluşmuş bir volkanik kayaç türüdür ama bölgenin yumuşak tüf yapısındaki kayaç yapısının aksine çok serttir ve derinlerden çıkar. Bu taşın üzerine 10'ar santim çapında birçok oyuk açılmış. Bakır cevheri bu oyukların içine konularak çekiçleniyor ve işleniyor.

Dördüncü kata geçiş için bu dar tünel kullanılıyor. Bu tünel ancak eğilerek geçilebilecek yükseklikte. Sanırım yine savunma amaçlı olarak geleni zayıflatmak için dar tasarlanmış. Hem kalabalık hem de saldıracak şekilde gelmek mümkün değil. Yine erzak deposu olarak kullanılan bu katta genel kullanıma sahip bir mutfak ve tandır olarak kullanılan yerler de bulunuyor.

Sağ duvarda üçgen şekilde açılmış bir bezirlik görüyorsunuz. Bezirlikler içinde bezir yağı bulunan kandillerin konulması için durvarlara açılmış küçük oyuklardır. Yeraltı şehirleri bu şekilde aydınlatılır. Ayrıca bu bezir yağının üretildiği yerlere de Bezirhane adı verilir.

Her ne kadar havalandırması mükemmel olsa da insan yine de dışarı çıktığında tuhaf bir ferahlık ve mutluluk hissediyor. Dışarı çıktığınızda çevrenize bir bakının. Çok doğal görünen bir bölgenin altında karınca kolonileri misali binlerce insanın yaşadığını düşünmek bile insanı hayretler içinde bırakıyor. Kapadokya gerçekten müthiş güzelliklere dolu biryer.

"http://kapadokyaweb.com/sites/default/files/kaymakli.jpg?1232296870" width=540 height=150>

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.