Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

4Oca/240

Gürkan Uysal ve Aydınlar Ocağı – Uğur ULUSOY

ugurulusoyy

Gürkan Uysal ve Aydınlar Ocağı - Uğur ULUSOY

    Gürkan Uysal’la yakın bir zamanda tanıştım.

Kendisi avukat ve aynı zamanda edebiyatla da ilgileniyor.

Yaklaşık 2 hafta önce kentimizin etkin ve köklü STK’ları arasında bulunan Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın başkanı seçildi.

Geçtiğimiz pazar günü gençlerin ağırlıklı olduğu yönetimiyle beraber basın mensuplarını Seka sahilinde ağırladı.

Programdan günler öncesi bana ulaşarak davette bulundu.

Ben de nazik davetini geri çevirmedim ve davete icabet ettim.

Böylece kendisini daha iyi tanıma fırsatı buldum.

Diğer taraftan bugüne kadar değerli ağabeyim Ahsen Okyar sayesinde bildiğim, ismini duyduğum Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın uzun yıllar sonra ilk kez bir etkinliğine Gürkan Uysal sayesinde katılmış oldum, kurum hakkında biraz daha fikir sahibi oldum.

İnternet sayfasında biraz dolaştığımda ilimizde 1985 yılından beri yani 38 yıldır faaliyette olan Kocaeli Aydınlar Ocağı’nın kurucular kurulunda İnşaat Yüksek Mühendisi Ahmet Çelik, Dr. Ahmet Hasan Şahin, Ecz. Ahmet Maruf Tuncel, Mali Müşavir Ahsen Okyar, Mali Müşavir Ali Balkaya, Tüccar Ali Koç, İnşaat Müh. Arif Talay, İnşaat Müh. Bekir Güre, Av. Beytullah Uslu, İnşaat Müh. Cevdet Bağdat, Sendikacı Enver Kılıç, İşçi Erol Binbay, Av. Halil Demiral, Makine Müh. Hasan Baltacı, Av. Hayrettin Çetinkaya, Sanayici Hüseyin Balcı, İşçi Kadir Ataman, Emekli Mehmet Kalyoncuoğlu, Av. Nedret Pınar Erkaya, İşçi Nihat Gürer, Kimya Yüksek Mühendisi Osman Sinanlıoğlu, Tüccar Ömer Lütfü Gül, Sendikacı Özcan Hun, Sendikacı Sabidin Konyalı, İnşaat Müh. Saim Ocak, Dr. Seyfi Delilbaş, Makine Müh. Tuncer Akşener ve Mali Müşavir Vahap Atlı gibi kentimizin önemli isimleri yer alıyor.

Böylesine köklü bir kuruluşta başkanlığa getirilen Gürkan Uysal’ı tebrik ediyorum.

Gürkan Uysal kimdir?” diye soracak olursanız hemen kısaca bahsedeyim.

Gürkan Uysal, 1983 yılında Tokat Erbaa doğumlu. İlkokulu Ankara’da, ortaokulu Bitlis/Tatvan’da, liseyi Bursa’da okudu. 2001 yılında İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girdi, 2003 yılında bu okulu terk edip Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne girdi ve lisans eğitimini bu okulda tamamladı. Yüksek lisansını Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde tamamlayan Uysal, Kocaeli Üniversitesi’nde doktora eğitimine devam etmekte. 2013’den beri Kocaeli’de yaşamakta, serbest avukatlık ve arabuluculuk yapmakta. Evli ve iki çocuk babası. Uysal’ın ayrıca basılmış olan 3 ayrı eseri de bulunmakta.

***

Biraz da Uysal’ın toplantıdaki konuşmasından bahsetmek istiyorum.

İlk hedeflerinin kadın üye ve yönetici sayısını arttırmak, yarı oranına getirmek olduğunu söyledi. Yine Z kuşağı olarak ifade edilen genç üye ve yönetici sayısını arttıracaklarını belirtti.

Uysal, siyasi iktidarın taraftarı ya da muhalifi olmadıklarının altını çizdi, “Biz ülkemizi alakadar eden konularda tavrımızı sadece ve sadece ilkeler doğrultusunda belirler ve ortaya koyarız. Nitekim seçimden hemen önce yaptığımız seçim güvenliğine yönelik basın açıklamamız ile bu hususu ortaya koyduğumuzu düşünüyorum” diye vurguladı.

Uysal, kısaca şunları dile getirdi: “Bugün bizim millet olarak zihin dünyamız, tıpkı Ergenekon Destanı’ndaki gibi bir takım demirden dağlarla çepeçevre kuşatılmıştır ve millet olarak ancak bu demirden dağları eritip sıkıştığımız o dar dünyadan dışarı çıkarak problemlerimizden kurtulabiliriz.

Zihin dünyamızın etrafını kuşatan bu dağlardan ilki; yanlış algılanan devlet kavramıdır.

Türk milletinin devlet algısı devleti kutsallaştırmakta, onu milletin hayatını kolaylaştıracak bir araç olmaktan çıkartıp bir amaç haline getirmektedir.

Zihin dünyamızın etrafını kuşatan ikinci dağ ‘Lider sevdasıdır.’

Bu lider sevdasının bir yansıması da kurtarıcı beklentisidir.

Bir diğer dağ, söylem ve eylem uyumsuzluğudur.

Bir diğer dağ, Türk Milletinin şanlı mazinin hatıralarında takılıp kalması ve bugünü ıskalamasıdır.

İnsanların atalarının yaptığı güzel işlerle gurur duyması, onları örnek alması elbette tabiidir.

Ama geçmişle gurur duyarken içinde yaşadığın anın görmezden gelinmesinin fayda getirdiği görülmemiştir.

Bizler artık kendi destanımızı yazmak zorundayız.

İyi insan veya sufilerin bin yıldır ifade ettiği gibi kamil insan olmadıktan sonra hangi dünya görüşüne sahip olduğumuz da hiçbir anlam ifade etmemektedir.

Aydınlar Ocağı olarak bizim yegane amacımız, dünya görüşü ne olursa olsun iyi insanlardan, hani o Amerikalıların ‘Worldclass’ dediği global kalitede iş yapan insanlardan oluşan bir toplum meydana getirmektir.”

https://demokratkocaeli.com/makale/15080526/ugur-ulusoy/gurkan-uysal-ve-aydinlar-ocagi

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.