Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

12Kas/230

Türkiye Eğitimde Teknolojik Blockchain/Web3 Reformlara Başlamalıdır! – Gürkan AVCI

Gürkan Avcı (1)Türkiye Eğitimde Teknolojik Blockchain/Web3 Reformlara Başlamalıdır! – Gürkan AVCI

“Türkiye’nin Yeni Dünya Algısı ve Eğitimde Yeni Ufuklar, Blockchain Devrimi, Yapay Zeka ve
Perspektifler” ana temasıyla DESAM Enstitüsü tarafından, 05 Kasım 2023 tarihinde hibrit formatta yapılan toplantı etkinliğiyle eş-zamanlı icra edilmiştir.
Hızla gelişen teknolojik ortamda Türkiye’nin eğitim sistemine, uyum ve yeniliğin ön saflarında yer vermesi gerektiğini ve yine eğitimde Yaygın Kullanım için Uzamsal Bilgi İşlem, Yapay Zeka ve Web3 Teknolojilerini Birleştirmesi gerektiğini söyleyen Demokrasi ve Eğitim Stratejik Araştırmalar Merkezi (DESAM) Başkan Gürkan Avcı, toplantıda yaptığı konuşmasında şunları söyledi;

Çok saygıdeğer arkadaşlar, eğitim otoritesi kurumlarımızın değerli temsilcilileri ve hem muhtelif kurum ve kuruluşlarımızdan teşrif eden çok değerli uzmanlar ve tüm misafirlerimiz. DESAM tarafından düzenlenen toplantımıza hoş geldiniz. Çok kıymetli anahtar konuşmalar dinledim. Bende mümkün olduğunca süreyi iyi kullanmak istiyorum. İnanıyorum ki bu toplantımız ve alt çalışmaları çok daha yoğunlaşacak ve ülkemize yepyeni vizyon ve yüksek farkındalıklar kazandıracaktır. Toplantımızın gerçekleşmesine katkı sunan tüm
katılımcılara, hassaten ana sponsorumuz İNOSAM’a, tüm ilgili kurumlarımıza ve bütün genç ekibe, destek veren herkese minnet ve şükranlarımı iletiyorum. Mutlaka unuttuklarım olacaktır, lütfen hoş görsünler.
Bir ebeveyn olarak çocuklarımızın eğitimsel gelecekleri konusunda hepimizin beslediği derin kaygıları bende paylaşıyorum.

EĞİTİM SİSTEMİNİ DEMOKRATİKLEŞTİRMEMİZ GEREKİYOR!
Türkiye önemli teknolojik ilerlemelerin damgasını vurduğu bir çağın eşiğinde dururken, eğitim sektörü dönüşüme hazırlanıyor. Türkiye’de eğitimcilerin gelecek nesli şekillendirmedeki kritik rollerine rağmen, onlara genellikle yeterince değer verilmiyor ve düşük ücret ödeniyor. Ek olarak, demokratik bir eğitim sistemi olmaması nedeniyle ebeveynler sıklıkla çocuklarının eğitim içeriği üzerinde kontrol sahibi değiller.
Türkiye demokratik, bilimsel ve çağdaş bir eğitim sistemi inşası için daha adil bir eğitim sistemi oluşturmak için blockchain teknolojisinin gücünden biran önce yararlanmanın yollarına başvurmalıdır. Hülasa Türkiye eğitim sistemini demokratikleştirmek, bilimsel, özgün ve çağdaş bir sistem inşa etmek için blockchain -Web3 teknolojisinin gücünden yararlanmalı ve bu alanda lider olmalıdır.

TÜM EĞİTİM PAYDAŞLARINI BİRLEŞTİREN BİR EKOSİSTEM YARATMALIYIZ!

Türkiye eğitim sistemini web3 uzmanlığından yararlanarak eğitimcileri, öğrencileri ve tüm eğitim eğitim paydaşlarını birleştiren canlı, işbirliğine dayalı bir ekosistem oluşturmayı amaçlamalıdır. Bu dinamik eğitim topluluk üyeleri arasında sinerjiyi teşvik etmeye güçlü bir vurgu yapan eğitim sistemi onlara yalnızca öğrencilerin çeşitli ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp aynı zamanda ekosistemin sürdürülebilir büyümesini ve evrimini de destekleyen değerli eğitim içeriği oluşturma, geliştirme ve paylaşma yetkisi de verecektir.
Böylesi gelişen ortamda yenilik, yaratıcılık ve bilgi paylaşımı destekleniyor ve eğitim için daha parlak bir gelecek teşvik ediliyor olacaktır.

FİZİKSEL EĞİTİM ORTAMLARINDAN DİJİTAL EĞİTİM ORTAMLARINA GEÇİŞ YAPMALIYIZ!

Dünya büyümeye ve gelişmeye devam ederken, Türkiye eğitimin bir ayrıcalık değil, temel bir insan hakkı olduğu bir öncü girişim yaratma misyonuna bağlı hareket etmelidir. Türkiye yapay zeka, blockchain, AR ve VR’nin gücünden yararlanarak kişiselleştirilmiş eğitimde devrim yaratmaya kararlı adımlar atmaya biran önce başlamalıdır. Fiziksel öğrenme ortamlarından dijital öğrenme ortamlarına sorunsuz geçiş sağlayan, tamamı herkesin erişebileceği ve benzersiz ödüllendirmelerle desteklenen kusursuz deneyimler yaratan,
özgün bir eğitim ekosisteminden bahsediyorum. Uzamsal bilgi işlem, yapay zekâ ve Web3 teknolojilerinin birleşimini savunan DESAM, eğitimde güvenli, devrim niteliğinde bir değişime öncülük eden bir inovasyon feneri olarak görev ifa etmek istiyor.

TÜRKİYE’NİN İNSANLIK YARARINA ÖZGÜN BİR EĞİTİM SİSTEMİ İNŞA ETMESİ GEREKİYOR!

DESAM olarak amacımız ne? Amacımız şu; Türkiye’nin namuslu, insanlık yararına en muasır bir eğitim sistemine kavuşmasını istiyoruz. İnsanlığı emperyalizmin sömürüsünden kurtarmak için Türkiye’nin büyük bir eğitim sıçraması başlatması gerekiyor. Eğitim insanları köleleştirmek ve sömürmek için değil insanlık yararına katıksız ulvi bir etkinlik olarak sistemleştirilmesi gerekiyor. Bu açıdan baktığımızda günümüzde eğitimin ve bilimin kime ve neye hizmet ettiği ortadayken Türkiye’nin eğitim, bilim, teknoloji ve Ar- Ge çalışmalarına daha çok yatırım yaparak, eğitim sistemini muasırlaştırarak ezilen, sömürülen ülkelere rol
model ve hatta lokomotif olmasını sağlamaktır.

EĞİTİM SİSTEMİMİZ TEKNOLOJİNİN DÖNÜŞTÜRÜCÜ GÜCÜNE DAYANMALIDIR!
Türkiye bölgesine ve ardından dünyaya eğitim teknolojisindeki yolu aydınlatarak inovasyon ve eğitimin birleşiminden gurur duyan bir hikâyeyi başlatmalıdır. Vizyonu, teknolojinin dönüştürücü gücüne derinlemesine dayanmalı; eğitim paradigmalarında devrim yaratmayı ve kanıta dayalı ve teknolojik açıdan gelişmiş yaklaşımlar aracılığıyla bireylerdeki benzersiz potansiyeli ortaya çıkarmayı amaçlamalıdır.
Eğitim sisteminde çocukların refahı ve güvenliği her şeyden önemli olmalıdır. Tasarlanan ve sunulan her eğitim ürünü en yüksek çocuk güvenliği ve konfor standartlarını karşıladığından emin olmak için sıkı bir incelemeye tabi tutulmak suretiyle sağlanmalıdır yani ben yaptım oldu değil, pilot uygulamalarla ilerlenilmesi gerektiğini vurgulamak istiyorum.

METAVERSE’İN SÜRÜKLEYİCİ VE KAPSAYICILIĞI!

Aslında ortaya koymaya çalıştığım vizyonun misyonu teknolojiden çok daha fazlasıdır; teknolojinin ve daha spesifik olarak Metaverse’nin insan deneyimlerini ve etkileşimlerini dönüştürdüğü ve yükselttiği bir geleceği şekillendirmeye yönelik derin bir bağlılıktır. Çünkü metaverse içindeki öğrenme ve etkileşimin yalnızca bilgilendirici değil aynı zamanda dönüştürücü, kapsayıcı ve erişilebilir olmasını sağlamalıdır.
Bu anlayış beni eğitim ortamını dönüştürmeyi amaçlayan öncü bir girişim olan DESAM’ı uluslararası arenada da tanıtmaya yöneltti. Uzun süredir eğitim sistemimiz değişmeden kaldı ve diğer sektörlerde görülen hızlı gelişmelere ayak uydurmakta zorlandı. DESAM, ölçeklenebilir, kişiselleştirilmiş bir teknolojik çözüm sunarak bu dengesizliği gidermeyi amaçlıyor. Üstel teknoloji birleşimiyle desteklenen bu çözüm, öğrenciler, eğitimciler, ebeveynler ve küresel eğitim uzmanları tarafından ortaklaşa tasarlanmalıdır.
Öğrenmenin gerçekten gelişebileceği bir alan olan daha güvenli, daha kişiselleştirilmiş bir eğitim platformu oluşturmak için gelişen teknolojilerden yararlanmamız gerekiyor.

BENZERSİZ REFORMLAR YAPMAMIZ GEREKİYOR!

Kanıta dayalı uygulamalara dayanan bir metodolojiyle çocukların sağlığına ve gelişimsel ihtiyaçlarına öncelik vererek temel akademik sonuçları iyileştirmek için tasarlanmış en son teknolojiye sahip pedagojik teknikleri kullanmalıyız.
DESAM, öğrencilerin ve eğitimcilerin farklı ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanmış, kişiye özel donanım, yazılım ve içerik çözümleri sunarak, yalnızca eğitime yönelik kapsamlı bir ekosistem sağlama konusunda benzersiz reformlar yapılması gerektiğine inanıyor.       Eğitimin sıradanlığı aştığı, hayranlık ve merakla dolu ilgi çekici, kişiselleştirilmiş bir yolculuğa dönüştüğü bir Türkiye hayal edin. Ders oluşturmanın zahmetsiz olduğu ve öğrenmenin geleneksel sınıf sınırlarını aşarak sürükleyici öğrenmenin büyüleyici dünyasına uzandığı bir Türkiye. Böyle bir Türkiye eğitim sistemini ihraç edebilir.

GENEL EĞİTİMDEN KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM ANLAYIŞINA GEÇMEMİZ GEREKİYOR!

Taahhüdümüz büyüleyici öğrenme deneyimleri sağlamanın ötesine uzanıyor. En nihayetinde eğitimde evrensel erişime yürekten inanıyoruz. DESAM tarafından desteklenecek olan öncü, kazanmayı öğren model aracılığıyla, öğrencilerin endüstri ortakları tarafından onaylanmış mikro kimlik bilgileri kazanmalarını sağlamayı planlamak gerekiyor.
Biz geçmişi ve koşulları ne olursa olsun her öğrencinin bu yeni sistemin dönüştürücü gücünden yararlanabilmesini sağlamaya adanmalıyız. Bu sistemi her öğrenciye sunalım, yaşam boyu öğrenme coşkusunu ateşleyelim. Birlikte daha parlak bir gelecek inşa edelim, amaca yönelik eğitim sunalım, her insanın doğuştan gelen tasarım potansiyelini açığa çıkaralım ve Türkiye’de yaşamı iyileştirelim, istiyoruz.
Dijital ortamlarla etkileşimde devrim yaratan uzamsal bilgi işlem, bu dönüşümün temel taşıdır. Öğrencilerin karmaşık kavramları kapsamlı görselleştirmeler ve etkileşimler yoluyla kavramasını sağlayarak soyut eğitim içeriğini hayata geçiren bir sistem kurmamız gerekiyor.
Bu düzeydeki içine dalma, daha derin anlayışı ve aktif öğrenmeyi teşvik edecektir. Dahası, mekânsal hesaplama, öğrenmenin geleneksel sınırlarını silerek, geleneksel bir sınıftan öğrencinin evine kadar her yeri dinamik bir öğrenme merkezine dönüştürecektir.

EĞİTİM SİSTEMİNDE TEKNOLOJİK DEVRİMLER BAŞLATILMALIDIR!

Türk eğitim sistemindeki teknolojik devrimin temelini, yapay zekanın gücü ile oluşturmamız gerekiyor.
Öğrenme deneyimlerini kişiselleştirmek, eğitim içeriğini her öğrencinin benzersiz ihtiyaçlarına ve yeteneklerine göre uyarlamak için yapay zekâ algoritmalarından yararlanmamız elzemdir.
Bu sistem öğrenci verilerini analiz ederek, bireysel öğrenme stillerine, temposuna ve yeterliliğine hitap eden özel eğitim yolları hazırlayarak verimli öğrenme sonuçları ve gelişmiş bir eğitim deneyimi sağlayacaktır.
Web3 teknolojileri, çığır açan “Kazanmayı Öğren” modelini teşvik ederek, eğitim içeriğiyle benzeri görülmemiş etkileşim biçimlerini kolaylaştırır. Blockchain teknolojisi aracılığıyla, küresel kurumlar arasında aktarılabilen öğrenme başarılarının değişmez ve doğrulanabilir kayıtlarını güvence altına alır.
Sistem öğrencilerin içerikle etkileşime girmesi, katılımı ve motivasyonu artırması için yenilikçi araçlar yaratır. Böylece öğrencileri eğitim yolculuklarında ilerledikçe ödüllendiren bir teşvik katmanı sunar.

ÖĞRENCİLERE SAĞLIKLI DİJİTAL ALIŞKANLIKLAR KAZANDIRMAK ŞART!

Ancak bu dönüştürücü teknolojileri benimsemek gizlilik, veri güvenliği ve dijital refahla ilgili potansiyel zorluklarla yüzleşmeyi gerektirir. Sistemin bu zorluklara yaklaşımı, sağlam bir etik çerçeve, sıkı gizlilik mstandartları ve güvenli bir öğrenme ortamını korumaya yönelik sarsılmaz kararlılıkla desteklenmektedir. Sıkı güvenlik önlemleri uygulamalı, sürekli sistem izleme gerçekleştirilmeli ve öğrenciler arasında sağlıklı dijital alışkanlıkların geliştirilmesine büyük önem verilmelidir.

HERKESE VE HERYERDE EĞİTİM VİZYONU!

Bu yeni sistemin yolculuğu yalnızca mekânsal bilgi işlem, yapay zekâ ve Web3 teknolojilerini entegre etmenin ötesine uzanıyor aslında. Bu minvalde statükoyu bozan güvenli, sürükleyici ve kişiselleştirilmiş bir eğitim ortamı yaratmayı hedeflemeliyiz. Yani evde eğitim ve hibrit öğrenme modelleri için uyarlanabilir çözümler sağlamak üzere yepyeni teknolojilerden yararlanmalıyız. Eğitimi kişiye özel hale getirmekten, evleri ve sınıfları kapsamlı öğrenme alanlarına dönüştürmeye kadar, eğitimde teknolojik bir devrimin ana akım benimsenmesine öncülük etmeliyiz. Türk eğitim sisteminin misyonu, öğrenme sevgisine ilham vermek, yaratıcılığı teşvik etmek ve öğrencilerin inovasyonla şekillenen bir dünyada tam potansiyellerine ulaşmalarını sağlamak olmalıdır.

TÜRKİYE BÖYLESİ BİR EĞİTİM SİSTEMİYLE DÜNYADA MEŞALE TAŞICI OLABİLİR!

Böylesi bir eğitim vizyonuyla Türkiye teknolojik ilerlemenin ve yeniliğin ön planda olduğu bir çağda, yarının meşale taşıyıcılarının yetiştirilmesinde çığır açıcı bir ilham kaynağı olabilir. Türkiye, geleneksel sınıf normlarını yeniden tasarlayan ve onlara meydan okuyan dönüştürücü eğitim programını başlatarak bu ahlak anlayışını tüm kalbiyle benimsemelidir.
Türkiye böylece geleceğe yönelik ekonomik ancak güçlü bir yatırım yapmış olur. Eğitimde revizyonun zamanı geldi ve geçiyor. Bu vizyon öğrencilerin sadece eğitim almakla kalmayıp aynı zamanda güçlendirildiği, modern dünyanın çok yönlü zorluklarıyla baş etmeye hazır olduğu bir geleceğe doğru somut, proaktif bir vizyondur. Artık bu dönüştürücü vizyonun arkasında duracak ve savunacak bir hükümetin, eğitim bakanlığının ve özel sektörün sorumluluğuna ihtiyaç vardır.

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.