Kanlıdere – Kandere – Kandıra
31 Temmuz 2016 Pazar / İbrahim Yılmaz kardeşimizin oğlunun nikahına katıldıktan sonra Ali Kahraman(son Kuruçeşme Belediye Başkanı) ağabey, Prof.Dr. Mehmet Bayrak(Kocaeli Kandıralılar Derneği Başkanı) hocamla bizi Sizi Kandıra’ya ismini veren yere götürecğim dediğinde merak ettik.
Kanlıdere olarak bilinen yerin son halini gördük. Dere boyundaki ekşi erik, fındık ve böğürtlemleri dalından kopartarak yemenin tadını da çıkarttık.
Ali Kahraman, Prof.Dr. Mehmet Bayrak
Ahsen Okyar, Ali Kahraman Kanldere benti
Kanlıdere-Kandere-Kandıra
Bu yazımda Kandıra isminin köken itibarıyla incelemesini yapacağız. Bu konuda elimizde hiçbir doküman belge yoktur. Yalnız kuvvetli tahminler, anlatılan menkıbeler gereken bilgiyi verebilmektedirler.
Hatırlarda kaldığına göre dört beş yıl önce Kandıra’da ileri gelenler bulundukları mahallin değerlerini hissederek kasabamızın tarihi hakkında küçük incelemeler yaptırmak istemişlerse de küçük bir sonuç bile elde etmenin imkânsız olduğunu görmüşlerdi. Fakat bununla beraber gerçeğe yakın olmayan efsaneler ve menkıbeler ufak tefek fikir silsilelerine sahip olmuşlardır.
Gerçeğe yaslanmayan efsaneler şunlardır.
Kandıra Bizanslılar devrinin en önemli vilayetlerinden olup bir prens tarafından idare edilirmiş. Prensliğin merkezi merkezi o zamanlar (Kentre Santral) olan Kandıra imiş.
Şimdi Kandıra isminin halk tarafından anlatılan şekilde açıklamasını kaydedelim. Bu açıklamalar yaşlı halk tabakalarından duyulmakla beraber menkıbelerin gerçeğe dayanan kısımları da kuvvetlidir. Çünkü Kandıra Selçuk tarihi ile ilgili bir kasabadır. Bunu da geçen yazımızda Akçakoca’nın Babadağ’ında meftun bulunduğunu açıklayan yazımızla ispat ettik. Çünkü söylenen menkıbelere göre Kandıra’nın kuzeydoğusunda eskiden beri Kanlıdere namıyla bir çay mevuttur. Bu çay Selçuklular zamanında ve kasabanın fethi sıralarında şiddetli savaşların meydana geldiği saha olarak gösterilmektedir. İşte Kanlıdere mevkiindeki savaşlarda insan kanları dere halinde aktığından dolayı kasabanın isminin buradan kaynaklandığı tahmin edilmektedir.
Yalnız Kandıra’da icra ettiğim incelemelerde muhtarlıkların 100-150 yıl önceki mühürlerini incelerken bu mühürlerin hep Kandıra değil Kandere olarak yazıldığını gördüm. Araştırmalarım da bu resmi ve eski mühürler incelemem için bir doküman olmuştur. Bununla Kandıra’nın (Kentre santral) gibi uydurma değil (Kandere-Kanlıdere) kelimelerinden iştirak ettiğini elimizdeki eski belgeler ve dokümanlar ile ispat etmiş olduk. Kısaca, Kandıra, Kandere, Kanlıdere şeklinde meydana geldiğini söyleyebiliriz.
http://kandira.bel.tr/kandiranin-tarihi/
Leave a comment
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.