Prof.Dr. Sedat Murat İzmit’te
01 Nisan 2016 Cuma / İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sedat Murat Kocaeli Aydınlar Ocağının konuğu oldu. Aynı zamanda Başbakanlık Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu başkanlık görevini de yürüten Prof. Dr. Sedat Murat güncel ve eskimeyen bir konuyu ETİK DEĞERLER VE SOSYO-EKONOMİK GELİŞME ilişkisini anlattı.
Akademik çalışmaları ile olduğu kadar, temsil ettiği Etik Kurulu başkanlığı göreviyle de bu alanda en yetkin uzmanlardan biri olan Prof. Dr. Sedat Murat’ın konferansı büyük ilgi gördü.
Prof. Dr. Sedat Murat konuşmasında: “Günümüzde toplumların teknolojik ve ekonomik alanda gösterdikleri nicel ve nitel başarıyı, aynı ölçüde sosyal hayatta da gösterebildiklerini söylemek mümkün değildir. Öyle ki, ekonomik göstergeler ve refah düzeyi arttıkça sosyal hayatta, tam aksine ciddi sorunlar alabildiğine artış göstermiştir.
Bir taraftan aile hayatında yozlaşma devam ederken, diğer taraftan sanayi devrimiyle birlikte çalışma hayatında, daha önce görülmemiş düzeyde işsizliğin yaygınlaşması, ücretlerin ve dolayısıyla yaşam standartlarının düşmesi, uzun süreli çalışma saatleri, çocukların ve kadınların yoğun bir şekilde çalışma hayatına sokulması ve istismar edilmesi gibi olağanüstü sorunlarla karşılaşılmıştır. Bu sorunların bir kısmına bazı çözümler bulunurken yeni yeni sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu sorunlar devam ederken, değişmeyen tek şey, küreselleşmenin de etkisi ve yardımıyla kapitalist ve özellikle materyalist anlayışın tüm dünyayı istila etme anlayışıydı.
Çalışma hayatındaki sorunlara çözümler aranırken, kapitalist zihniyet de bir taraftan verimliliği ve karını nasıl artırabileceği arayışında idi. Bu düşünce doğrultusunda birçok görüş ve düşünce ekolleri ortaya çıkmış ve çalışma hayatında insan davranışlarını ve işe yönelik tutumlarını incelemeye başlamışlardır. Bu ekoller çalışanların öncelikle maddi yönlerini göz önünde bulundurarak bu yönde önlemler almışlardır. Ücretleri artırmışlar, teşvikli ücret sistemlerini geliştirmişler, kara ve yönetime katılma gibi önlemler üzerinde durmuşlardır. Zamanla insanın sosyo -psikolojik özelliklerini dikkate almışlar ve çalışanları kurumlarına daha fazla bağlayabilmek ve daha çok verim elde edebilmek için kurum kültürünü geliştirmişler ve nihayet 1950'li yıllardan sonra artan ahlaksızlıklar ve suiistimaller sonucunda da "iş ahlakı" üzerinde durma ihtiyacı ortaya çıkmıştır.
Diğer taraftan, 1970'li yılların başından itibaren önemli ve köklü bir değişim sürecinden geçmektedir. Bu değişim sürecine damgasını vuran dört temel değerden ve ilkeden söz edebiliriz. Bu ilkeler, etkinlik/verimlilik, saydamlık, hesap verebilirlik, yönetişim-müzakereci yönetimdir. Bu değerler etrafında yoğunlaşan ve yapılanan değişim süreci giderek hızlanmaktadır. Devlet yönetimi, yarın bugünden daha fazla etkin ve verimli işleyecek, gelecekte bugünden daha fazla şeffaf ve hesap verebilir olacak, daha çok yönetişim içinde kamu işleri yürütülecektir. Devlet yönetimi, gelecekte bugüne göre daha dürüst olmak zorunda kalacaktır. Benzer değişim, özel sektör kuruluşları için de geçerlidir. Bu çerçevede devletten daha çok dürüstlük ve etik talebinde bulunan her kişi ve kuruluşun, bizatihi kendilerinin de sosyal sorumluluk taşıması ve etik davranış ilkelerine daha fazla özen göstermesi gerekmektedir.
Etik, ahlak ve hukuk konuları da insanlık tarihi kadar eski ve köklü konulardır. Etik, toplum ve devlet hayatının temel harcı, yani çimentosudur. Bu nedenle etik, devlet ve toplum hayatında yozlaşma veya yolsuzluklar ortaya çıktığında hatırlanan ve önemsenen bir değer değildir ve olmamalıdır. Etik, yolsuzluğa giden yolları engellemede yardımcı olan, toplum, siyaset ve yönetim sisteminin düzgün işlemesini sağlayan, onun kalitesini artıran ve pozitif dışsallığı yüksek değerler ve davranışlar manzumesidir. Çünkü insan esas itibariyle etik bir varlıktır.
Kamu yönetiminde etik dediğimiz şey, kamu görevlilerinin karar alırken ve hizmetleri yürütürken uymaları gereken tarafsızlık, dürüstlük, liyakat, saydamlık, hesap verebilirlik, adalet, eşitlik, kamu yararını gözetme, tutumluluk ve etkinlik, hediye ve rüşvet almama gibi ilke ve değerler bütününden meydana gelmektedir. Etik davranış ilkelerinin dayandığı değerler, aynı zamanda iyi bir kamu hizmetinin temelini oluşturmaktadırlar. Bu değerler kamu görevlilerine çalışma hayatında rehberlik yapmaktadır.” dedi.
Serhat Usak, Cihat Kaymas, Suzan Kaymas, Doç.Dr. Ceylan Gazi Uçkun, Prof.Dr. Harun Demirkaya
Yrd.Doç.Dr. Ednan Ayvaz, Ahsen Okyar, Prof.Dr. Recep Tarı, Prof.Dr. Vasfi Haftacı, Doç.Dr. Yunus Taş, Burhan Türker, Mehmet Pamuk, Sami Ayyıldız, Prof.Dr. Cavit Uyanık, Doç.Dr. Ali Talip Akpınar
Nihat Gürer, KOÜ Rektörü Prof.Dr. Sadettin Hülagü, Prof.Dr. Sedat Murat, Av. Ruhittin Sönmez, Ahsen Okyar
Dr. Halil İbrahim Kahraman ve toplantıya katılanlar
Yrd.Doç.Dr. Ednan Ayvaz, Ahsen Okyar, Prof.Dr. Recep Tarı, Prof.Dr. Vasfi Haftacı, Doç.Dr. Yunus Taş
Cihat Kaymas, Suzan Kaymas, Doç.Dr. Ceylan Gazi Uçkun, Prof.Dr. Harun Demirkaya, Serhat Usak
Cihat Kaymas, Prof.Dr. Sedat Murat, Ahsen Okyar
Günay Gülcü, Dr. Ali Değirmenci, Prof.Dr. Sedat Murat
Suzan Kaymas, Cihat Kaymas, Prof.Dr. Sedat Murat, Serhat Usak, Ahsen Okyar, Dr. Mithat Bora Bulut, Av. Ruhittin Sönmez
Ahsen Okyar, Doç.Dr. Ceylan Gazi Uçkun
Prof.Dr. Sedat Murat, Ahsen Okyar
Leave a comment
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.