
Alaattin Yolcu kardeşim ile..
6 Mart 2017 Pazartesi / Kandıra’da Faika yengemiz cenazesinde 1966-1967 döneminde beraber Zafer İlkokulundan mezun olduğumuz Alaattin Yolcu kardeşim ile karşılaştık.
TÜRK’ÜN DEMOKRASİYLE İMTİHANI – Süleyman PEKİN
TÜRK’ÜN DEMOKRASİYLE İMTİHANI – Süleyman PEKİN
Mazisi 4–5 bin yıllık bir milletiz. Yüzlerce devlet ve farklı coğrafyalarda medeniyet kurmuşuz. Yalnızca Cumhurbaşkanlığı Forsu’nda bile 16 büyük imparatorluk var ve 17’ncisi Türkiye Cumhuriyeti..
Bu 40–50 asırlık tarih şeridinde son 1 asır hariç hep kağanlık, hanlık, sultanlık ve padişahlıkla yönetilmişiz. 13.yy ortalarındaki Ahiler ve 20.yy başındaki kısa süreli Azerbaycan Cumhuriyet denemelerini saymazsak “Türk’ün Demokrasiyle İmtihanı”nın başlangıcı 1923’tür.
Cumhuriyetin ikinci yılında kurulan siyasî partinin (TCF) üçüncü yılda çıkan bir isyanla (Şeyh Said) kapatılmasını anlayabiliriz. Zira Saltanat kaldırılalı 2-3 yıl olmuş, Halifeliğin kaldırılışının yılı bile dolmamış. Yani 40 yada 50 asırlık millet ömrünün 39 veyahut 49 asrını tek adam liderliğinde geçiren bir toplumun Cumhuriyeti hemencecik benimsemesi sosyolojiye aykırı olurdu.
“8 Mart Dünya Kadınlar Günü ve Türk Kadını” – Yrd.Doç.Dr. Latife ÇİMEN
Yesevi Dostlarıyla geleneksel olarak 15 günde bir yaptığımız kahvaltılarımız devam etmektedir. Bu kahvaltımızda da kahvaltı ile sohbet arasında ki 5 dakika Hoca Ahmed YESEVİ'nin Divan-ı Hikmet'inden seçmeler okunacaktır.
157.’sini yapacağımız bu kahvaltımızda siz YESEVİ Dostlarını da aramızda görmekten mutlu oluruz.
KONUŞMACI: Yrd.Doç.Dr. Latife ÇİMEN (Sabahattin Zaim Üni., Eğitim Fak.)
SOHBET KONUSU: “8 Mart Dünya Kadınlar Günü ve Türk Kadını”
İKRAM : Cengiz Arslan (Sakarya)
TARİH : 12 Mart 2017 Pazar Saat: 10.00 -12.30
Hoca Ahmed Yesevi Vakfı
Telefon : 0212 638 50 12
Belgegeçer : 0212 638 35 47
Adres : Küçük Ayasofya Mah. Küçük Ayasofya Cad. Hüseyin Ağa Medresesi
Sultanahmet / Fatih / İstanbul
Çakırcaali Şampiyon..
5 Mart 2017 Pazar / Genç Kandıralılar Derneğinin tertiplediği Halı saha Liginde Çakırcaali ile Cicili Apaydın arasında oynanan FİNAL Maçının Normal Süresi 3-3 biterken sonucu penaltılar belirledi ve finali Çakırcaali kazandı…
8 Mart Dünya Kadınlar Günü Neden Kutlanır ?
Her yıl 8 Mart’ın Kadınlar Günü olarak kutlanması aslında trajik bir öyküye dayanmaktadır. bu günün adı tam olarak “Dünya Emekçi Kadınlar Günü”dür.
Kayalar Köyünde Reşat Özhan dayımız ile..
6 Mart 2017 Pazartesi / Fevzi Genç yoğurdu Kayalar Köyünden alacaksınız deyince, Baraj yolu üzerinden Kabaağaç Köyü altından Kayalar Köyüne çıktık.
HOCA AHMET YESEVİ VE ŞEHRİMİZDEKİ KÜLTÜR ETKİNLİĞİ – Dr. Halil İbrahim KAHRAMAN
HOCA AHMET YESEVİ VE ŞEHRİMİZDEKİ KÜLTÜR ETKİNLİĞİ – Dr. Halil İbrahim KAHRAMAN
Şehrimizin önemli etkinliklerinin adresi Yahya Kaptan Mahallemizdeki Süleyman Demirel Kültür Merkezidir. 3 Mart 2017 Cuma akşamı için adımıza gelen davetiye, kağıdı, dizaynı, zarfı ve üstündeki desenleri ile özenle hazırlanmış ve dikkat çekici idi. Fazla gösterişli hali ile tenkit de edilebilecek bu davetiye taşıdığı maksat göz alındığında yerindeliği anlaşılıyordu. Unesco 2016 yılını Hoca Ahmet YESEVİ yılı ilan etmiş ve bu etkinlik de bu Müslüman Türk büyüğü hatırasına hazırlanmıştı. Kocaeli Büyük Şehir Belediyesi ve Türk Dünyası Belediyeler Birliği Başkanı Sn İbrahim Karaosmanoğlu’nun himayesinde yapılan ve hazırlanan ‘Sevda’yı Muhammed’ adı verilen albümün tanıtım konseri idi.
Hoca Ahmet Yesevi, Türklerin Müslümanlık anlayışının oluşmasında çok etkili olmuş bir zattır. XI y.y. da Horasan’da yaşayan ve bu bölgeden başlayarak tüm Türklerin yaşadığı coğrafyada etkisi olan biridir. Bunda öğretisini Türkçe yapmasının yanında yetiştirdiği öğrencileri bu bölgelere gönderip görevlendirmesinin rolü çoktur. Horasan erenleri denilen öğrencileri Anadolu’muzun muhtelif yerlerine gelip yerleşerek bu öğretiyi yaymışlar ve müslümanlığın doğru anlaşılıp yaşanmasını sağlamışlardır. Bunlardan biriside muhtemelen memleketim Gerede Esentepe’de medfun bulunan Ramazan Dededir. Pir-i Türkistan namı da olan bu büyük zat, ders ve eğitimden arta kalan zamanında kaşık-kepçe yapıp satarak geçimini sağlar. Öğretilerini Divan-ı Hikmet adında toplanan eserinden alabiliriz. Bunlardan birisini burada yazmak istiyorum;
Bozburun okul kütüphanesine kitap yardımı
3 Mart 2017 Cuma / Kandıra Lisesi Mezunları Derneği, Bozburun İlkokulu’nun kütüphanesine kitap yardımında bulundu.
Bizim Türkümüz – Yüksel ERCAN
İstanbul’da bundan çok uzun yıllar önce beraber konuşmacı olarak katıldığımız bir toplantı sırasında yazılarımı severek okuduğumuz Yavuz Bülent Bakiler çantasından” Yalnızlık-Duvak ve Seninle” isimli üç adet kitabı çıkartıp “Yüksel Ercan bunları senin için imzaladım, muhtemelen bu kitaplar sende varsın ama Sen şiiri seviyorsun, bu üç kitabı da biraz daha dikkatli oku” dediğinde Duvak isimli eserin içerisindeki “Bizim türkümüzde gurbet var artık./Hasret var, yürek var, toprak var balam /Gönlümüzü sımsıcak alan topraklar /Tiyan-Şan, Kadır-Gan Dağları'na dek uzar /Kim demiş vatanımız Edirne'den Kars'a kadar ”diye başlayan Bizim Türkümüz isimli şiiri dakikalar içerisinde kaç kez okuduğumuzu inanın hatırlamıyoruz bile..
Yavuz Bülent Bakiler’in bütün eserlerini çok severiz, Eserlerindeki bütün şiirler muhteşemdir, iki kız babası olan bir Türk evladı olarak kızlarımızın küçüklüğünde ağladıkları zamanlarda onları Yavuz Bülent Bakiler’in şiirleri ile uyuttuğumuzu çok net bir şekilde hatırlıyoruz.
Bütün bunlara rağmen Şairin “Bizim Türkümüz” isimli şiirin bizdeki önemi bir başkadır, Ne zaman bu şiiri okusak, Adriyatik’ten Çin seddine, oradan Buhara’ya, Kerkük’e bir koşu gider, Çinliler tarafından hazırlanmış darağacında idam edilen Osman Batur Han ile birlikte idam sehpasına çıkar, Üsküp’te Ecdadın sefer sırasında kullanacağı köprüleri inşa eden Mimar Sinan ile birlikte inşaata taş taşıyan insanlar gibi hissederdik kendimizi.
Bizim Türkümüz isimli şiir bizi durduk yerde Uçsuz bucaksız Türk dünyasına gitmek mecburiyetinde bıraktı, Manas Havaalanına iner inmez dinlerken heyecandan heyecana daldığımız Manas destanını, Tanrı dağlarının eteğinde çimenlerin üzerine yattığımızda alabildiğine mavi gökyüzünü seyrederken bir taraftan da “Atsız Tanrıdağında “ şiirini mırıldandığımızı hatırlıyoruz.
Faika Donat yengemiz hanımefendiyi ebediyete uğurladık..
6 Mart 2017 Pazartesi / Orhan Camii karşısındaki evinin önünde duası yapılan ve helallik alınan Faika Donat yengemiz hanımefendinin cenaze namazı Orhan Camiinde kılındı ve Asri Mezarlıkta defin işlemi tamamlandı.
KEHANETİM VEYA ÖNGÖRÜM – Ruhittin SÖNMEZ
KEHANETİM VEYA ÖNGÖRÜM - Ruhittin SÖNMEZ
Toplumun bütün kesimlerinden saygı gören, kanaat önderi olma özelliğini taşıyan kişilerin bir siyasi partiye kendisini bağlamasının doğru olmadığını düşünürüm.
Kanaat önderi olan kimsenin, kendisine bağlı hisseden kitlelerin özel hayatından, siyasi tercihlerine kadar her şeyine karışmasını, yönlendirmesini de kabul edilemez bulurum.
Kanaat önderi olan şahıs, temel inanış ve ilkeleri öğretmeli ve herkesin kendi hür iradesi ile hayat tarzını, sosyal ve siyasi tercihlerini belirlemesinin en doğrusu olduğunu kabul etmelidir.
Sünnete de, demokratik anlayışa da uygun düşen budur.
Devleti ele geçirme veya devletin bazı unsurlarını yönetme sevdası, bazılarına ilk bakışta cazip görünmüş olabilir.
Nurcu bir arkadaşımdan sıkça duyduğum Bediuzzaman Saidi Nursi'nin, din adına hareket eden kişilere ve zümrelere tavsiyesi olan şu sözü bana daha makul geliyor: "Euzubillahimineşşeytani Ve's Siyase." Siyasetten şeytandan kaçar gibi kaçınma tavsiyesini, "siyasetten ve paradan" diyerek genişletmek daha da doğru olabilir.
Siyasete ve maddi güce endekslenmiş din temelli hareketlerin, hizmet üretme imkânlarının azalacağı, tam tersine nifak ve çatışmaya yardımcı olacağını görmek için kâhin olmaya lüzum yoktur sanırım.
Siyasi ve maddi gücün kaybedilmesi korkusu, maazallah İslam'ın hiç kabul etmeyeceği metotların kullanılmasını mazur ve "şeytan" ile işbirliğini meşru gösterebilir.
HAYDİ GEL – Tarık ÖZCAN
Sesini güze giydirdiğinde,
Zengin bir ikindi sofrası,
Tamburun yüzünü okşar.
Sahnede, Safiye Ayla.
Kış gelini kar süreğinde,
Sesini kurtlara yedirir.
Ovada, bir kanama başlar;
Semâda, Mevlana.
Yaz, alnı açık bir Süheyla.
Sevinci kuşları çoğaltır.
Şehirlerin gürültüsünden,
Yürekte arya.
Baharda gelecektin,
Yeşil dal uçlarında.
Dört mevsim bekledim.
İçimde parya.
Haydi gel, durma!
Aile büyüğümüz Faika Donat’ı kaybettik
Kandıra’da Memeoğlu Ailesinin büyüğü Faika Donat yengemiz hanımefendiyi kaybettik.
1928 doğumlu 88 yaşını geride bırakmış 89 yaşından gün almış olan Faika Donat yengemiz hanımefendi Memeoğlu sülalesinden rahmetli Hatice - Muharrem Donat amcamızın gelini, rahmetli İsmail Donat ağabeyin hanımı, Esma Acar ablamın, Sabriye Özdamar ve Müzeyyen kardeşlerimin annesi..
Cenazesi bugün öğle namazına müteakip Orhan Camiinden ebediyete uğurlanacak.
Rabbim gani gani rahmet eylesin. Ablama, kardeşlerine, akrabalarımıza, komşu ve sevenlerine sabır versin.
Maliye Bakanımız Naci Ağbal Kocaeli SMMM Odası’na geldi – Savaş YILDIZ
Maliye Bakanımız Naci Ağbal Kocaeli SMMM Odası'na geldi.- SAVAŞ YILDIZ / 5 MART 2017 PAZAR
Bakanım,
ADALET İSTİYORUM. DEMOKRASİ İSTİYORUM.
TBMM halkın iradesidir. Halkın iradesi ile denetim hizmetlerinin hizmet sağlayıcısı Bağımsız Denetçi olarak belirlendi. Ancak, KOSGEB icra kurulu, yeminli denetçi dedi. Dünyada olmayan bir unvan icat etti. Halkın iradesini TBMM iradesini yok saydı. Elimde belgeler var 30 sayfa ama size üç sayfa getirdim. AK Parti den 3,5 ay sonra gelen cevapta burada dedim.
Siyasette Bürokrasi de ve azınlığın çoğunluğa tahakkümü.. TÜRMOB da oluşan tekelleşme TBMM çıkarılan Sendikalar Kanunu ve Tarımsal Üretici Birlikleri kanunu ile yeminli yeminsiz denetçi ayrımcılığı yapılmasını sağladı.
Ak Partili bakan muhalefet iki milletvekili ile rantı ceplerıne indiriyorlar. Her yasada tekelleşmenin siyasetteki ayağı bunlar.
TTK ile bu camia kaos ortamına sürüklendi. Vahşi kapitalizmin ayakları altında eziliyoruz. Kendi vatanımızda ekmek paramızı kazanamıyoruz.
Ahilik Yardım Sandıklarının denetiminde gene yeminli müşavir yazıldı. TBMM dilekçe komisyonuna yazdım. Ama hiçbirşey yapılmadı. Şimdi her sabah Cumhurbaşkanımıza imzalamaması için yazıyorum.
Haksızlıkların sona erdirilmesini istiyoruz. Adalet istiyoruz. Fırsat Eşitliği İstiyoruz. Demokrasi istiyoruz dedim.
NACİ AĞBAL ;
Coşkulu bir konuşma, dedi.
KOSGEB olayını bilmiyorum, dedi. Sanki bana şaşkın bir tavırla söyledi gibi geldi. Dosyayı bana ver dedi. Birisi elini uzattı. Yüzüne baktım tanımadım ama verdim. İnşallah yerine gitmiştir.
VAHŞİİ KAPİTALİZMe önce ben karşıyım, dedi. (Bu cümleyi düşünerek ve duraksayarak kurdu.)
Gazeteciler benim dosyanın üzerine sardılar. Meslekdaşlarımdan rica ettim kameraya almayı beceremedik silindi dediler.
Sonrasında ben transa geçtim. Hakikaten dondum, diyebilirim.
Eğer yazdıklarımda yanlış olan kelimeler varsa özür dilerim. Aklımda kalanlar bunlar.
İHA ve DHA vardı. Kameralar kayıt altına aldı. Gazetecilerin biri gitti, biri geldi. Bir gazeteci kesin haberlere çıkman lazım dedi.
Ama şu ana kadar hiçbir şey yok. Tabii ki önemi de yok.
Önemli olan tek bir şey var. Oda camiamız kazansın, meslek kazansın, ayrımcılık son bulsun. Hukuk devleti olalım. Ülkemiz kazansın.
Kendime özeleştiri yapabiliyorum. Eksik anlattığımı düşünüyorum. Bunun için herkesten özür dilerim.
Meslekdaş kamuoyuna saygılar sunarım.
Savaş YILDIZ
İtalyanlar sadece 3 ay önce ‘hayır’ dedi! Dünyanın gözü şimdi Türkiye’de – Serdar AKSOY
Onlar sadece 3 ay önce ‘hayır’ dedi! Dünyanın gözü şimdi Türkiye’de - Serdar AKSOY
5 Mart 2017
Türkiye, AKP iktidarının MHP'yi de yanına katarak hazırladığı “yeni sistemi” oylamak üzere 42 gün sonra sandığa gidiyor. Ülkeyi 15 yıldır yöneten AKP, savunma hattını “istikrar” üzerine kurdu. Kısaca halk bu değişiklikleri kabul ederse, koalisyon dönemlerinin kötü hatıraları silinecek ve Türkiye'yi “tutabilene aşk olacak”… Anayasa değişikliğine muhalefet eden kesimin dayandığı temel nokta ise sistemin “tek adam rejimi”ne dönüşme ihtimali. 16 Nisan'da “hayır” diyecekler, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'dan bağımsız olarak, Cumhurbaşkanlığı makamına oturacak kişinin, ülkeyi bir diktatörlüğe sürükleyebilecek yetkiyle donatıldığını savunuyor.
50 sene önceki İlkokul arkadaşlarım; Arif Zengin ve Ünal Caner ile
3 Mart 2017 Cuma / Cuma namazını Fevzi Genç ile Kandıra Orhan Camiinde kılma imkanı bulduk.
Referandum “Al başkanlığı hallet Meral’i” anlaşmasıdır – Özlem GÜRSES
Referandum “Al başkanlığı hallet Meral’i” anlaşmasıdır - Özlem GÜRSES
Kongrede aday olacağını açıklamasıyla birlikte AKP’den yüzde 8 oyun MHP’ye kaydığını belirten Akşener, “MHP’nin oyu yüzde 22.7’ye yükseldi. Başkanlık sisteminin aniden ortaya getirilmesinin, kurultayımızla ilgili olduğuna inanıyorum” dedi.
Beylerbeyi'nde Türk motifleriyle döşenmiş son derece mütevazı bir ev. Kapısında 80 milyon kere Hayır afişi var, eli kınalı Meral Akşener fotoğrafı. Girince hemen soldaki küçük bahçe kedi dolu! En tombulları Minnoş, diğerleri onun çevresinde. Hepsi sokak kedisi ama aşılı, tertemiz bakılıyorlar. Evde ‘terlik' adeti var, duvarlarda hep aile fotoğrafları, en çok da 1 yaşındaki torun Pars. Eşi Tuncer Bey okuduğu kitabı bırakıp “hoş geldiniz” demek üzere yanımıza geliyor. Biz fotoğraflar için hazırlanırken de Meral Hanım 5 dakikada makyajını yapıp ceketini giyiyor, “Çayımız hazır mı?” diye sorarken yerini almış bile. Bizden biri Akşener. Ailesi, yaşam tarzı, fikirleri. Ama siyaset konuşmaya başlayınca, işte o zaman bambaşka bir insana dönüşüyor. Buyurun, kendi deyimiyle “traktör gibi bir kadının” anlatıkları…