Sefer Gerektir – Karaçay AHISKALI
Sefer Gerektir - Karaçay AHISKALI
Açların dünyasında, kuvvetin adı sabır
Çilekeşin umudu; bitecek yarın kahır
Azıtmışsa insanoğlu, dünya olmuşsa ahır
Cihana temizlik vakti, gazap gerektir
Nefisperest görmez mazlumu, bir de zalime acır
Derler, gücü yeten yetene, sen etrafını kayır
Hak yolu ne çileli, görmedim böyle bayır
Arınsın diye ruhlar, ateş gerektir
BU DAVAYI BİZ SOKAKTA BULMADIK – Yrd.Doç.Dr. Sakin ÖNER
BU DAVAYI BİZ SOKAKTA BULMADIK - Yrd.Doç.Dr. Sakin ÖNER
-Koltuk için davanın zarar görmesine göz yumana-
Bu dava Türklüğü sevmek davası Vatanı bayrağı övmek davası Bölücü haini kovmak davası Bu vatanı bedavadan almadık Bu davayı biz sokakta bulmadık
Güzel Türkçe ile konuşuruz biz Kültür hamuruyla karışırız biz Bilge büyüklere danışırız biz Bu dava millidir elden Bu davayı biz sokakta bulmadık
Atadan emanet bu yüce devlet Ona sahip çıkmak görevdir elbet İlkeler uğrunda tutarız nöbet Savunmaktan bir an geri kalmadık Bu davayı biz sokakta bulmadık
İslam inancına iman etmişiz Türklük için benimizi atmışız Vatan için kanımızı katmışız Eli kolu sallayarak gelmedik Bu davayı biz sokakta bulmadık
Dava için kanlar canlar verildi Yıllar süren mahkemeler görüldü İşler gitti istikballer serildi Hep sıkıntı gördük mutlu olmadık Bu davayı biz sokakta bulmadık
Bunları unutma tahta yapışma Koltuk hırsı ile yanıp tutuşma Eleştiren kişilerle kapışma Her seçimde mutlu olup gülmedik Bu davayı biz sokakta bulmadık
Yazıktır herkese bir çamur atma Hırsınla mest olup koltukta yatma “Önce Türkiye”yse nefsini tutma Gönüldaşı bir gün olsun bölmedik Bu davayı biz sokakta bulmadık
Yolu açın artık, dayanmaz yürek Dava bayrağını yükseltmek gerek Başka seçenek yok “İktidar” erek Elli yılı verdik henüz ölmedik Bu davayı biz sokakta bulmadık
SAKİN ÖNER 02.12.2015
ÖĞRETMENİM – Cevat NAS
Ben öğretmenim, her zaman her yerde,
Köyde, kentte, tarlada, dağda, evde.
Bazen halk olurum, bazen de yazar,
Öğretirim, eğitirim gücüm yettiğince.
Ben öğretmenim, çare olmalıyım her derde,
Işık saçmalıyım biliyorum, gönüllerde.
Bazen, kalpte bir sızı, türkülerde bir nağme,
Olmalıyım, yürümeliyim aydınlığa ÖĞRETMENCE...
BUZ KESTİ GÖNÜLLER DİLLER ÜŞÜYOR – Av. Tevfik KARABULUT
BUZ KESTİ GÖNÜLLER DİLLER ÜŞÜYOR – Av. Tevfik KARABULUT
Devre dışı edilince sevgiler
Kışa döndü yüreklerde mevsimler
Huzur gurbet elde geçmiyor günler
Buz kesti gönüller, diller üşüyor
Alınlara bin bir levha kazıldı
Nicesine nice kader yazıldı
Mevsim döndü artık bağlar bozuldu
Bülbüller ağlıyor güller üşüyor
SEVGİDEN BAŞKASI BOŞ İMİŞ MEĞER – Av. Tevfik KARABULUT
SEVGİDEN BAŞKASI BOŞ İMİŞ MEĞER – Av. Tevfik KARABULUT
Ayrılık acısı yakar kavurur
Yüreğini dört bir yana savurur
Gelir seni ta can evinden vurur
Ayrılık ölümle eş imiş meğer
Gönüller gül açar dostu görünce
Bir tatlı tebessüm boğar sevince
Kalpler muhabbetle ısınmayınca
Sıcak yazlar bile kış imiş meğer
Bin türlü sıkıntı,nice meşakkat
Tüketmek ne mümkün etsen de dikkat
Sorunsuz bir ömür, dertsiz bir hayat
Hepsi birer hayal, düş imiş meğer
Felek yalın kılıç pala salladı
Nicesine nice ah-ü zar kaldı
Sevgisizlik dilin tadını aldı
Dünya tatlı dille hoş imiş meğer
Gelen aratıyor geçen zamanı
Raydan çıkardılar dönen devranı
Cehennem eyledi nefret her yanı
Sevgiden başkası boş imiş meğer
07.11.2015
DÖRT GEREKMEZ – A v. Tevfik KARABULUT
DÖRT GEREKMEZ – A v. Tevfik KARABULUT
Dinlemek gelmez işine
Sözü harcarsın boşuna
Türlü dert açar başına
Cahile kelam gerekmez
Meyletme gönlü karaya
Bir mesafe koy araya
Belalar girer sıraya
Şeytana selam gerekmez
Meymenetsiz,yüzü gülmez
Bir kerecik şükür bilmez
Çağırırsın yola gelmez
Nanköre ikram gerekmez
Sınır koymaz hırslarına
Varlığı zarar yarına
Boyun eğme Hünkârına
Zalime şükran gerekmez
17.10.2015
UYANIN EY ÖLÜLER – Av. Tevfik KARABULUT
UYANIN EY ÖLÜLER – Av. Tevfik KARABULUT
Son sürat çalışıyor, büyük,küçük İblis'ler
Her tarafta pusu var, tuzakla dolu her yer
Hilali hüzün sardı, kayboluyor yıldızlar
Her taraf yangın yeri, dört bir yanda acı var.
Göz yaşları sel oldu gece gündüz akmaktan
Bu ne dinmeyen acı matem içinde vatan
Yükselen feryat figan inletiyor dağları
Ne hazin. Beddualar bastırdı duaları
Kabiller öldürürken gün be gün Habil'leri
Keyiften dört köşeler zamanın İblisleri
Yarınlara yönelik artar iken kaygılar
Akılı tutsak almış günübirlik duygular
Bu ne bitmez gecedir sabahı yok mu bunun
İrfanına ne oldu acep Ademoğlunun
Dillere bir hal olmuş, suskun çoğu gönüller
Dirilerde hayat yok uyanın ey ölüler.
30.09.2015
DÜŞLERİMİ BULUTLARA YOLLASAM – Av. Tevfik KARABULUT
DÜŞLERİMİ BULUTLARA YOLLASAM – Av. Tevfik KARABULUT
Düşlerimi bulutlara yollasam
Ardı sıra beyaz güller sallasam
Bin umudu yüreğimde kollasam
Yağmur olup geri döner mi dersin
Her gün bir kolayı on müşkül eden
Ne güzellik varsa yakıp kül eden
Eşrefi Mahluku bozup zül eden
Nefretin ateşi söner mi dersin
Düzelip dillerde buruk heceler
Çözülüp çözümsüz tüm bilmeceler
Ilık bir seherle bitip geceler
Vuslatın ışığı yanar mı dersin
Son bulup hiç bitmez denilen kışlar
Biter mi gözlerden dökülen yaşlar
Tekrar geri gelip tatlı gülüşler
Kalplerdeki acı diner mi dersin
Bayram gibi bayramlara ulaşmak dileğiyle tüm dost gönüllerin bayramları mübarek olsun.
23.09.2015
SİYASET YAPIYOR HA!.. – Ozan Arif
SİYASET YAPIYOR HA!.. - Ozan Arif
Bu ne siyaset yapmak, ne de bir şov adıdır,
Bu bir gardaş acısı, bir vatan feryadıdır!..
Bir yürek yanıyorken, hakkını yiyenler var!
Buna bile siyaset yapıyor diyenler var!
Buna da kulp buldunuz... Sizde insanlık bitmiş,
Siyasi taraftarlık gözünüzü kör etmiş...
Sapıksınız tamam da, bu kadar sapılır mı?
Ulan Şehit gardaşla, siyaset yapılır mı?
Ozan Arif‘in size, nasıl aklı ersin be...
Cenab-ı Allah sizin, belanızı versin be...
23 Ağustos 2015
BU NE KAHPE DÜNYA…. / Av. Tevfik KARABULUT
BU NE KAHPE DÜNYA.... / Av. Tevfik KARABULUT
Dört iklim dört cihet onlarca diyar
Bitmez gecelerde dakika sayar
Bu ne kahpe dünya, bozulmuş ayar
Çoğuna hesabı görülmek düştü
Fermanı eline verilmek düştü
Kardeş kurşunuyla canlar gidiyor
Sormak lazım akıl buna ne diyor
Kabil'ler vurmaya devam ediyor
Habil'e kaderden, vurulmak düştü
Kardeşi eliyle vurulmak düştü
Kimi otururken işi bitirdi
Kimisi sığ suda gemi batırdı
Kimi hamuduyla deve götürdü
Kimine boşuna yorulmak düştü
Bu kötü kadere darılmak düştü
Kimi gerdan kırdı gülüşleriyle
Kimi alay etti bakışlarıyla
Bağrı yanıklara göz yaşlarıyla
Gelip birbirine sarılmak düştü
Acılarla her gün karılmak düştü
Tarih lanetler mi bilmem bu çağı
Virana döndürdü bahçeyi bağı
Yabanlar yıktılar evi ocağı
Mazluma yurdundan sürülmek düştü
Garibe defteri dürülmek düştü
Kalemler amade olsa ağıda
Sığar mı dersiniz acep kağıda
Hain pusularda nice yiğide
Kahpece yerlere serilmek düştü
Kalleşçe kalemi kırılmak düştü
11.08.2015
HAKKA GÖTÜRMEYEN YOL ÜZER BENİ – Av. Tevfik KARABULUT
HAKKA GÖTÜRMEYEN YOL ÜZER BENİ – Av. Tevfik KARABULUT
Mert olur alemde insanın hası
Değişmez gün be gün yönü, davası
Üzmez de düşmanın taşı, sopası
Dostun fırlattığı gül üzer beni
Yad ellere mahkum gül üzer beni
Ölçü yok çoğunda hayırdan şerden
Akşamdan sabaha kırarlar gerdan
Uzanıp mazlumu düştüğü yerden
Tutup kaldırmayan el üzer beni
Dosta uzanmayan el üzer beni
Günde bir kez bile yönelmez hakka
Ne kendine bir kârı var ne halka
Kendini bırakmış, umutsuz vak'a
Hale benzemeyen hal üzer beni
Gönül dili bilmez lâl üzer beni
Acılar sürüyle girdi sıraya
Günler bitmek bilmez, döndüler aya
Tatlı dil merhemken bin bir yaraya
Sözü yara açan dil üzer beni
Sözü zehir saçan dil üzer beni
Menzile ulaşmak mümkün mü yönsüz
Bu kadarcık şeyi bilmez ki densiz
Ucu belli değil, sisli, güvensiz
Dosta götürmeyen yol üzer beni
Hakka götürmeyen yol üzer beni
06.08.2015
ÖZLEDİK…. / Av. Tevfik KARABULUT
ÖZLEDİK.... / Av. Tevfik KARABULUT
Ruhları sis bastı, huzursuz kalpler
Birbirinden uzaklaştı gönüller
Yumruğa dönüştü, sıkıldı eller
Dostluğa uzanan eli özledik
Hazan düşen gönlün, tükenmez gamı
Ne kederi biter, ne de evhamı
Mor dağların sinelere ikramı
Serin serin esen yeli özledik
Devran fena döndü, bozuldu tadı
Huzur bekleyenler, hüzün topladı
Her tarafı ayrık otu kapladı
Dost bağında açan gülü özledik
Kahpe felek fena kurmuş ağları
Sevgisizlik viran etti bağları
Kıvrıla kıvrıla aşıp dağları
Ucu dosta giden yolu özledik
Yürekler yaralı, asık suratlar
Yükseliyor her gün ahlar, feryatlar
Diller, keskin bıçak, yaralıyorlar
Sözü yara saran dili özledik
29.07.2015
Seyfettin Karamızrak hocamızdan bir dörtlük
Dört dizeden oluşan kümeye “dörtlük”denir. Bir konu etrafında toplanmış dört dize kümesinden oluşan dörtlükler halk edebiyatının temel birimlerinden biridir. Bunlar, düzyazıdaki paragraf gibidir.
HAKKIN HUZURUNA VARMADAN OLMAZ – Av. Tevfik KARABULUT
HAKKIN HUZURUNA VARMADAN OLMAZ - Av. Tevfik KARABULUT
Kalpler kirlenirse kirlenir diller
Nefret ile çöle döner gönüller
Sevgi ışık olur, buluşur eller
Muhabbet bağına girmeden olmaz
Yalanla kirlenmiş sözler aldatır
Türlü renge giren yüzler aldatır
Bakar göremezsin, gözler aldatır
Gönül gözü ile görmeden olmaz
Başımızı hak önünde eğmişiz
Elest meclisinde "belâ" demişiz
"Evet" deyip sözümüzü vermişiz
Verilen sözlerde durmamak olmaz
Cehalet bitmezse düzelmez işler
İrfanla düzelir haller, gidişler
Hikmete giden yol sorguyla başlar
Neden niçin diye sormadan olmaz
Kibre esir olan gönüller kördür
Hey dost, tevazuun hasmı kibirdir.
Benlik tuzağına gidişi durdur
Nefsini yerlere sermeden olmaz
"Dosdoğru ol" emri Rahman'ın sözü
Hakk'a dönük olur müminin yüzü
İhmal eyleyemez Hakk'a niyazı
Hakk'ın huzuruna varmadan olmaz
14.07.2015
GÖNLÜ GÜZEL OLAN KİŞİ – Av. Tevfik KARABULUT
GÖNLÜ GÜZEL OLAN KİŞİ – Av. Tevfik KARABULUT
Gönlü güzel olan kişi
Bahara döndürür kışı
Güzeledir yönelişi
Kem gönülü yâr eylemez
Hakikatı arayanlar
Cehaletten ar duyanlar
Işık bilgide diyenler
Öğrenmekten ar eylemez
Hayat akar, devran döner
Hikmetini bilmek hüner
Gün tükenir ışık söner
Son yakarış kâr eylemez
Düşer kibrin gölgesine
Günden güne yanar sîne
Arif kişi kendisine
Bu dünyayı dar eylemez
Kalp gözü açık birisi
Bilir haktan gelen sesi
Ömür boyu kör nefİsi
Başına serdar eylemez
04 .07.2015
SEVGİ İLE YAKIN OLUR IRAKLAR – Av. Tevfik KARABULUT
SEVGİ İLE YAKIN OLUR IRAKLAR – Av. Tevfik KARABULUT
Sevgi ile yakın olur ıraklar
Bir tatlı tebessüm bin hüznü paklar
Uzak olsun bize yüzü asıklar
Gözlerinin iç gülenler gelsin
Hayatları esir aldı arzular
Huzurun önüne ördüler duvar
Kavga, niza, zehirlendi dostluklar
Maksadı muhabbet olanlar gelsin
Feryat figan inletiyor semayı
Beddualar bastırıyor duayı
Cehennem eyledi nefret dünyayı
Huzuru sevgide bulanlar gelsin
Silinirse kalpten gün be gün haya
Bir çekilmez mekan olmaz mı dünya
Vaktimiz yok, boş, lüzumsuz kavgaya
Edebi, adabı bilenler gelsin
Çaresi yok bil ki geçen zamanın
Değerini bilmek lazım bu anın
Çözmek için hikmetini devranın
Ariflerden dersler alanlar gelsin
24.06.2015