
TÜRK ADALARINDA TÜRKLERİN VAHİM DURUMU! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
TÜRK ADALARINDA TÜRKLERİN VAHİM DURUMU! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
Sizin için yine çok önemsiz konulardan birini yine sizlerle paylaşmak zorundayım! Şimdiden verdiğim rahatsızlık için özür dilerim.
Biliyorsunuz “Bulgaristan'a Bakmak Zorunda Kaldık!” diye bir yazı yazdım. Bu yazı üzerine Rodos, İstanköy ve Oniki Ada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı'dan şu mektubu aldım. Kaymakçı bu mektubun bir yerinde, adalarda yaşayan Türkler için “...bu çığlığa dünya kamuoyu gibi Türk kamuoyu da yanıt vermek durumundadır.” ve “Adalarda varlıklarını sürdürmeye çalışan bir avuç Türk / Müslüman azınlığın sessiz çığlığını dünya kamuoyuna duyurmak zorunluluğu vardır.” dediği için bu görevi şu an yapıyorum.
Dost seçme sanatı – Eftal ORHAN
Dost seçme sanatı - Eftal ORHAN
İnsan ancak dostları kadar büyür, dostları kadar gelişir.
İnsanın çapı, dostlarının çapı kadardır.
Bir insanla dost olmak, geleceğinizi o insana emanet etmektir.
Dostlarımızın, boyasıyla boyanır, ahlakı ile ahlaklanırız.
Kişinin kalitesini, dostları belirler.
Kim olduğunu bilmek isterse, kimlerle dost olduğuna bakmalı insan.
Adaletin önderi Hz. Ömer’in dediği gibi; “Kişinin dostu; aklının kılavuzudur.”
Herkes, kendi “ayarına”, aklına göre dost edinir.
Her kuş, kendi cinsiyle uçar.
Kartallar kartallarla...
Kargalar kargalarla.
BULGARİSTAN’A BAKMAK ZORUNDA KALDIK! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
BULGARİSTAN'A BAKMAK ZORUNDA KALDIK! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
Komşumuz Bulgaristan'da, 23 adayın yarışacağı Cumhurbaşkanlığı seçimleri, 6 Kasım 2016 Pazar günü yapılacak. Bulgaristan'da 1.5 milyon civarında Türk'ün vatandaş olduğu tahmin ediliyor. Bunların büyük bir bölümü çifte vatandaşlık hakkına sahip olarak Türkiye'de yaşıyor.
Bunlara birde Türk Milletinden olarak gördüğümüz Pomak ve Çingene kardeşlerimizi ekleyince, Bulgaristan ister istemez, dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, her bir Türk'ün ilgi alanına zorunlu olarak girmesi gereken bir ülke oluyor.
VEFÂ, AHDE VEFÂ – Hilmiye KETENCİ
VEFÂ, AHDE VEFÂ – Hilmiye KETENCİ
Ahd; masdar olarak,”söz vermek, emir vermek, tâlimat vermek” gibi manalara gelir. İsim olarak, “emir, tâlimat, anlaşma, ant, yemin “ anlamlara gelir. Ahid kelimesini anlamı çok geniş olduğundan terim olarak her ilimde ayrı ayrı manalarda kullanılmıştı. İslâm dininde inanç, ibâdet, ahlâk, muâmelât ve hukuk-fıkıh-da birer terim olarak kullanılmıştır. Bir şeyi her durumda koruyup gereğini yerine getirmek demek olan ahidde hem yemin, hem de kesin söz verme anlamı vardır. Yemin, ahdin dinî ve kutsî yönünü; söz verme de ahlâkî yönünü teşkil eder. Ahd kelimesi İslamî bir kavram olarak "ahd-ü mîsak" şeklinde kullanılmıştır. Ahd kelimesi, Kur'an'da 46 yerde geçer. Benzer anlama gelen mîsak kelimesi de 25 yerde kullanılır.
YENİ KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ ve MİLLÎ GÜVENLİK KONSEPTİ – Süleyman PEKİN
YENİ KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ ve MİLLÎ GÜVENLİK KONSEPTİ – Süleyman PEKİN
Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı’nın İzmitli misafirleri
Yüksel Özdemir ve Ahmet Demir ile eşleri, Balıkesir Valisini ziyaret etti.
Kandıra Sofrasında sabah buluşması..
1 Ekim 2016 Cumartesi / Prof.Dr. Mehmet Bayrak Başkanlığındaki Kocaeli Kandıralılar Derneği yöneticileri Kandıra Sofrasında sabah kahvaltısında buluştu.
NURİ PAŞA’YI TANIMAK! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
Özcan PEHLİVANOĞLU
Tarihimizi bilmediğimiz ve geçmişin bugüne yansımalarını ve tesirlerini anlayamadığımız muhakkak! Bunların içinde Kafkas İslam Orduları Komutanı Nuri (Killigil) Paşa ve yaptıklarıda var...
KİMİN AKLINA GELİR PREVEZE! – Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
KİMİN AKLINA GELİR PREVEZE!- Av. Özcan PEHLİVANOĞLU
Bu gün 28 Eylül, Barboros Hayreddin Paşa komutasındaki Türk donanmasının Andrea Doria komutasındaki Haçlı donamasını Preveze önlerinde imha ettiği tarih...
Akşam yediğini unutan Türk Milleti 28 Eylül 1538'de ne olmuş, nereden bilecek!
Biz şimdi Türk Deniz Kuvvetlerini yok etmekle meşgulüz!
Ergenekon, Balyoz, Casusluk ve nihayetinde Fetö dediğimiz olaylarla deniz kuvvetlerimizin içine ettik ve etkinliğini neredeyse sıfırladık..
Bize de böylesi yakışırdı!
Kocabayramlarda bayram 13 Eylül Salı (bugün)
Baykaraların Sabah Saat: 10:00’dan itibaren Kocabayramlardaki Ata/ baba kapıları açık ve misafirlerini bekliyor..
Sağlık ve huzur içinde nice bayramlara…
TAVSİYE – Arslan KÜÇÜKYILDIZ
*Günaydın" demenin borç para vermek olmadığını,
* "Lütfen" demenin utanılacak bir şey olmadığını,
* "Özür dilerim" demenin küçültücü olmadığını,
Akkuyu: Stratejik yatırım mı, stratejik körlük mü? – Dr. Azime TELLİ
Akkuyu: Stratejik yatırım mı, stratejik körlük mü? - Dr. Azime TELLİ
Türk enerji diplomasisinin manevra kaabiliyetinin sınandığı günlerden geçiyoruz. Enerji diplomasisinin, dış politikanın adeta pusulası haline geldiği bu dönemde Türkiye’nin pusulası yine kuzeye, Kuzey komşumuz Rusya’ya döndü. İki ülke arasındaki enerji sinerjisinin 2015 yılında girdiği soğuma dönemi sonrasında şimdilerde taraflar arasında eski sinerjinin yakalanmasına yönelik girişimler söz konusu.
KÜÇÜK AYASOFYA CAMİİ
28 Ağustor 2016 Pazar / Naci Memiş üstadın konferansı Saat:13:00’e gelirken bitti. Öğle namazına Erdoağan Aslıyüce ağabey ve Hasan Uzunhasanoğlu kardeşimle gitme imkanı bulduk.
PROF.DR. ALİ OSMAN ÖZCAN AŞKI BIRAKIP GİTTİ – Aysel FERAH ÖZCAN
Prof.Dr. Ali Osman Özcan yeni çıkan kitabıını imzalayıp Ahsen Okyar'a takdim ederken... “2007 Başlarında Türkiye” Eminönü Halk Eğitim Merkezi - 24 Şubat 2007
PROF.DR. ALİ OSMAN ÖZCAN AŞKI BIRAKIP GİTTİ - Aysel FERAH ÖZCAN
Doğruluğu, çalışkanlığı, üretkenliği, ilkeli olmayı, vatanı, milleti, bayrağı ve bilim için yaşamayı ülkü edinen eşim, sevdiceğim, aşkım, göz bebeğim, tutkum, arkadaşım, dostum, hocam Prof.Dr. Ali Osman ÖZCAN yaşama aşkla bağlı olan nadir şahsiyetlerdendi. Ali Osman Özcan demek, mücadele demektir. Doğumuyla başlayan mücadelesi, zorluklarla dolu hayatı demir gibi sağlam iradeli bir şahsiyetin teşekkülünde büyük rol oynamıştır. Daha o annesinin karnındayken anne ve babası ayrılırlar. Doğumundan itibaren yokluğun, acının, ayrılıkların hüküm sürdüğü bir ortamda ecesinin (Babaanne) kendisine bir buçuk yaşındayken kol kanat germesiyle ölümle yaşam arasındaki o ince çizgiyi tadarak geleceğe odaklanır.
Dicle – Fırat elden gidiyor mu – Müyesser YILDIZ
Dicle-Fırat elden gidiyor mu - Müyesser YILDIZ
“Darbe yaralarının sarılması ve darbelerin önlenmesi” adı altında ülke ve devletin alt-üst edilişine, Erdoğan'ın ifadesiyle, “devletin sıfırdan kuruluşuna” tanık oluyoruz. İktidarın gazetesi Yeni Şafak'ın bugün, “Yeni Türkiye kararları” manşetini atması da herhalde bundan.
Ekonomiden çok anlamam, ama Meclis'te görüşülen bir torba kanunun, ülkenin gidişatıyla yakından alakalı olduğunu hissediyorum. Torbanın adı, “Türkiye Varlık Fonu kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair” Kanun Tasarısı.
Tasarıyla 100'den fazla kurumun varlık ve ticari hisselerinin Özelleştirme İdaresine devredilerek, İhale Yasası kapsamı dışında özelleştirilmesinin yolu açılıyor. Varlık ve hisseleri ihalesiz özelleştirilecekler arasında TRT'den AOÇ'ye, Milli Piyango'dan Spor Toto'ya, Türkiye Taşkömürü Kurumu'ndan Devlet Opera ve Balesi'ne, Devlet Tiyatrolarından Türk Tarih ve Dil Kurumu'na pek çok dikkat çekici kurum var.