Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım… Şikayet edeceğine sen de alternatifini oluştur.

7Ara/140

Derneklerde İç Denetim – Bülent FİDAN

İç Denetim Nedir?

Uluslararası İç Denetçiler Enstitüsü tarafından yapılan tanımıyla iç denetim; bir kurumun faaliyetlerini geliştirmek ve onlara değer katmak amacıyla gerçekleştirilen bağımsız, tarafsız bir güvence ve danışmanlık sağlama faaliyetidir. İç Denetim, kurumun risk yönetimi, kontrol ve kurumsal yönetim süreçlerinin etkinliğini değerlendirmek ve geliştirmek amacına yönelik sistemli ve disiplinli bir yaklaşım getirerek kurumun amaçlarına ulaşmasına yardımcı olur.

Bu anlamda iç denetim;

    Kurumun karşı karşıya bulunduğu risklerin ortaya çıkarılması ve en aza indirilmesi,
    Kaynakların etkili ve verimli kullanılması,
    Yasa ve düzenlemelere uyum sağlanması,
    Hata ve hileler ile gelir ve varlık kayıplarının önlenmesi,
    İtibar ve güvenin korunması, adillik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk ilkelerine uygun yönetim uygulamalarının geliştirilmesi

gibi hususlarda kurumlara katma değer yaratıp, hedef ve amaçların gerçekleştirilmesinde önemli bir rol üstlenmektedir.

Ülkemizde 2000’li yıllarla birlikte iç denetim ile ilgili olarak her alanda çok çeşitli düzenlemeler mevzuat değişiklikleri ile uygulamaya getirilmiştir. Özelikle Ticaret Kanunumuz ve ilgili diğer kanunlarda yapılan değişiklikler ile başta bankacılık sektöründe olmak üzere, sermaye piyasaları, sigortacılık, kamu ve suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi alanlarında iç denetim ile ilgili çok önemli düzenlemeler yapılarak, denetim bir zorunluluk ve gereklilik olarak hayatımızda yerini almıştır. Derneklerimiz ve sivil toplum kuruluşlarımızda da bu anlamda 4.11.2004 tarih ve 5253 sayılı yeni Dernekler Kanunu ile Derneklerin denetimine yeni bir bakış açısı getirilmiş, iç denetim konusunda Derneklere yeni bir takım sorumluluk ve görevler getirilmiştir. Dernek denetim kurulunun yetki ve sorumluluklarının eski Dernekler Kanununa göre artırılmış, bu yetki ve sorumluluklar kanun metninde açık ve net bir şekilde belirtilmiştir.

Bu anlamda Dernekler Kanunu ve Türk Medeni Kanununun dernek denetim kurulları hakkındaki amir hükümlerini incelenmek gerekmektedir. Derneklerde iç denetim ve denetim kurullarının kuruluş, işleyiş ve çalışma usulleri, 5253 sayılı kanunun 9. ve 19. maddeleri ve 4721 sayılı kanunun 86. maddesi ile şu şekilde düzenlenmiştir. 5253 Sayılı Dernekler Kanunu;

“İç denetim MADDE 9. — Derneklerde iç denetim esastır. Genel kurul, yönetim kurulu veya denetim kurulu tarafından iç denetim yapılabileceği gibi, bağımsız denetim kuruluşlarına da denetim yaptırılabilir. Genel kurul, yönetim kurulu veya bağımsız denetim kuruluşlarınca denetim yapılmış olması, denetim kurulunun yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.

Denetim kurulu; derneğin, tüzüğünde gösterilen amaç ve amacın gerçekleştirilmesi için sürdürüleceği belirtilen çalışma konuları doğrultusunda faaliyet gösterip göstermediğini, defter, hesap ve kayıtların mevzuata ve dernek tüzüğüne uygun olarak tutulup tutulmadığını, dernek tüzüğünde tespit edilen esas ve usullere göre ve bir yılı geçmeyen aralıklarla denetler ve denetim sonuçlarını bir rapor halinde yönetim kuruluna ve toplandığında genel kurula sunar.

Denetim kurulu üyelerinin istemi üzerine, her türlü bilgi, belge ve kayıtların, dernek yetkilileri tarafından gösterilmesi veya verilmesi, yönetim yerleri, müesseseler ve eklentilerine girme isteğinin yerine getirilmesi zorunludur.”

“Beyanname verme yükümlülüğü ve denetim MADDE 19. — Dernekler, yılsonu itibarıyla faaliyetlerini, gelir ve gider işlemlerinin sonuçlarını düzenleyecekleri beyanname ile her yıl Nisan ayı sonuna kadar mülkî idare amirliğine vermekle yükümlüdürler. Beyannamenin düzenlenmesine ilişkin esas ve usuller yönetmelikte düzenlenir.

Gerekli görülen hallerde, derneklerin tüzüklerinde gösterilen amaçlar doğrultusunda faaliyet gösterip göstermedikleri, defterlerini ve kayıtlarını mevzuata uygun olarak tutup tutmadıkları İçişleri Bakanı veya mülkî idare amiri tarafından denetletilebilir. Bu denetimlerde kolluk kuvveti mensupları görevlendirilemez. İçişleri Bakanlığı ve mülkî idare amirlerinin yapacağı denetimler mesai saatleri içerisinde yapılır. Bu denetimler en az yirmi dört saat önce derneklere bildirilir.

Denetim sırasında görevli memurlar tarafından istenecek her türlü bilgi, belge ve kayıtların, dernek yetkilileri tarafından gösterilmesi veya verilmesi, yönetim yerleri, müesseseler ve eklentilerine girme isteğinin yerine getirilmesi zorunludur.

Denetim sırasında, suç teşkil eden fiillerin tespit edilmesi hâlinde, mülkî idare amiri durumu derhal Cumhuriyet savcılığına ve derneğe bildirir.” denilmektedir.

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunumuzda Derneklerin iç Denetimi konusunda;

“MADDE 86.- Denetim kurulu, üç asıl ve üç yedek üyeden az olmamak üzere dernek tüzüğünde belirtilen sayıda üyeden oluşur.

Denetim kurulu, denetleme görevini, dernek tüzüğünde belirtilen esas ve usullere göre yapar; denetleme sonuçlarını bir raporla yönetim kuruluna ve genel kurula sunar. “ denilerek Derneklerde denetim konusunun mahiyeti, denetim kurulunun oluşumu ve çalışma şekli izah edilmiştir.

Denetim Nasıl olacak? Denetimin Konusu ne olacak?

Denetim Kurulu, 1 yılı geçmeyen aralıklarla Dernek faaliyetlerini denetlemek ve denetim sonucunu raporlayarak Yönetim Kuruluna, toplandığı zaman ise Genel Kurula sunmakla mükellef kılınmıştır. Dernek Denetim Kurulu bu mükellefiyeti dışında dernek tüzüğü ile emredilen ve temel mevzuata aykırı olmayan diğer denetim görevlerini de yapmakla görevlidir.

Denetim, derneğin tüm faaliyetlerinin tüzük amaçları doğrultusunda yürütülüp yürütülmediği, bu faaliyetler yürütülürken oluşan para hareketlerinin kontrolü ve esasen mali yapının detaylı bir şekilde incelenmesi ve mevzuata uygunluğunun denetlenmesi şeklinde yapılmalıdır.

Konunun detaylarına inerek ana denetim konularını şöyle sıralayabiliriz;

Dernek üyelik işlemleri ile ilgili denetim faaliyeti, genel kurul toplantılarının zamanında yapılıp yapılmadığı, genel kurula davet usulleri, Dernek faaliyetlerinin kanun, yönetmelik ve tüzüğe uygunluğu, Derneğin gelir ve giderlerin, defterlerinin kayıt yöntemleri, muhasebe kayıtlarının uygunluk denetimi, beyannamelerin zamanında ve doğru olarak verilip verilmediği gibi temel başlıklarda denetim faaliyeti yapılmalıdır. Tüm bu denetim çalışmalarının sonunda Dernek faaliyet dönemi ile ilgili eleştiri, tavsiye ve denetim sonuçları ile elde edilen verilen Yönetim Kuruluna raporlanmalıdır.

Sonuç:

    Eski Dernekleri Kanunumuzda yer alan ve Derneklerin denetim görevini kolluk kuvvetlerine bırakan mevzuatımız yeni Dernekler Kanunu ile Derneklere iç denetim sorumluluğu vermiştir.
    Eski sistemde sadece esas mali denetim iken yeni Dernekler Kanunu ile faaliyet ve uygunluk denetimi birleştirilmiştir.
    Derneklerimiz öncelikle mevcut Dernek Tüzüğünü bir hukukçu ve mali müşavir desteği ile Yeni Dernekler Kanununa uygun ve çağın gereklerini karşılar hale getirmekle yükümlüdürler.
    Özellikle Denetim Kurulu ve iç denetim konuları Tüzükte detaylı olarak yer almalıdır.
    Derneklerin Denetim Kurulunda en az bir mali müşavir ve bir hukukçu görev almalıdır. Derneklerin iç denetimine ilişkin olarak standart bir denetleme biçimi bulunmamakla birlikte İçişleri Bakanlığı Dernekler Daire Başkanlığınca 11.05.2009 tarih ve 2009/45 sayılı genelge ekinde yayınlanan Dernek İç Denetim Raporu Rehberi, bu konuda hazırlanan kaynak niteliğinde bir dokümandır.
    Dernek Denetim Kurulları yukarıda belirtilen rehber ışığında ve aynı genelge ekinde yayınlanan Dernek İç Denetim Raporu örneğini esas alarak denetimlerini yapmaları tavsiye olunur.

Yararlanılan Kaynaklar:

    5253 Sayılı Dernekler Kanunu
    4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu Gürdoğan Yurtsever
    İşletmelerde İç Denetim Faaliyetinin Rolü ve Katma Değeri, Ali Kamil Uzun, CPA, CFE
    Derneklerde İç Denetim ve Dernek Denetim Kurulunun Yetki ve Sorumlulukları,
    Mintez ŞİMŞEK, Müfettiş, Türk Kızılayı Teftiş Kurulu

    Bu yazıyı beğendiniz mi?

    RSS Kaynağımıza abone olun!

    Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

    Yorum yapılmadı.


    Leave a comment

    Geri izleme yok.