
Mahkeme (?)
Tarih boyunca ihanete uğrayan Türkler ama suçlu olan yine Türkler!. Çok ilginç!..
48 yıl önce bugün Zeki Bük kardeşimi kaybettik
Zeki Bük kardeşimi kaybettiğimiz 48 yıl olmuş
İİTİA Sultanahmet ülkücülerinin Başkanı da olan Zeki Bük, 17 Mayıs 1977 günü okulunun önünde göğsünden vurularak şehit edildi.
Zeki BÜK, Bolu'nun Seben ilçesine bağlı Bakırlı köyünden olup şehit edildiğinde 22 yaşındaydı. İstanbul'da, Sultanahmet İktisadi ve Ticari ilimler Akademisi'nde okuyor, Atatürk Site Öğrenci Yurdu'nda kalıyordu.
Okul ve sınıf arkadaşım olan 101. ülkücü şehit Zeki Bük kardeşimin ruhu şad, mekanı cennet olsun. Amin
Zaman nasılda hızlı akıyor?.
Ersin Bilmeç Başkan / Ağabey…
16 Mayıs 2025 Cuma / 12 Mart 2016 Cumartesi günü demişimki; Tekirdağ deyince ilk aklımıza gelen isim; kadim dost, ağabey, arkadaş, Başkan elbetteki Ersin Bilmeç’tir. Tekirdağ’a gidipte görmeden dönebilirmiyiz? Asla.. Bizde görevimizi yaptık ve buluştuk.
Yeni Haber Gazetesi sahibi Ersin Bilmeç ağabey bugünlerde 80. yaşında, faydalı faaliyetleri ile başta Tekirdağ olmak üzere ülkemiz için koşuşturan değerli bir ağabeyimiz olmaya devam ediyor.
Şura için bulunduğumuz Tekirdağ Desotel’de bugün ilk karşılaştığımız Ersin Bilmeç ağabey oldu.
Sağolsun.
Araştırmacı yazar Hasan Yılman: ‘Bu vatan sahipsiz değildir’ diyor…
Donanma Komutanlığı’nda emekli olan ve pek çok kitap yazan, çeşitli konularla ilgili köşe yazıları bulunan, strateji uzmanı ve araştırmacı yazar Hasan Yılman; "Atatürkçülük ve Türkçülük yüzünden Osmanlı Devleti yıkılmış" diyen bir sosyal medya kullanıcısının paylaşımı üzerine sosyal medya hesabından 'Bu vatan sahipsiz değildir' diyerek Osmanlı'nın neden battığını yazdı.
Yılman yazısında şu ifadelere yer verdi:
"Bunları her kimler söylüyorsa; genlerini araştırsınlar kanlarında mutlaka küresel ve emperyal v.b. bazı yabancı ülke insan ırkları çıkacaktır.
Yüce TÜRK Milletinin Asil evlatları asla ve asla böyle ihanet içerikli söz ve söylemlerde bulunmaz, bulunamaz.
Çünkü İnanç ve imanları ile TÜRK Milliyetçilikleri buna müsaade etmeeeeeeez.
GKD’nin Türk Halk Müziği Konseri’ne Yoğun İlgi
23 Şubat 2025 Pazar / Genç Kocaelililer Derneği ve Kocaeli Üniversitesi Devlet Konservatuvarı işbirliği ile Türk Halk Müziği Konseri düzenlendi.
Yoğun İlgi Süleyman Demirel Kültür Merkezinde düzenlenen konsere Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Elif Çelebi Öncü, KOÜ Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Enver Mete Aslan, Kocaeli Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Prof. Fadime Sertçelik ve Yönetimi, Genç Kocaelililer Derneği önceki dönem başkanları Hüseyin Erol ve Necla Savaş, Kocaeli’deki çok sayıda STK başkanı, ve gençler katılım sağladı.
GKD Başkanı Sinem UÇAN “Genç Kocaelililer Derneği olarak her ay düzenli programlar gerçekleştiriyoruz. Bu etkinlikleri gerek eğitimle ilgili, gerek söyleşi ya da sosyal kültürel programlar şeklinde düzenleyerek kentimizin gençlerini ve STK ları bir araya getirmeye çalışıyoruz. Soğuk, buzlu ve bereketli bir akşamda sıcacık türkülerimizle keyifli bir akşam diliyorum. Bu soğuk günde salonu tamamen dolduran siz değerli katılımcılara, katkı sunan tüm kurumlara, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi başkan ve ekibine, özellikle sanatçılarımıza teşekkür ediyorum.” dedi.
Türk Halk Müziği Sanatçılarından misafirlere muhteşem bir konser
Solistliğini Doç. Dr. Kenan Serhat Ince’nin yaptığı konserde Öğr. Gör. Nurten Yılmaz (Vurmalı Çalgılar), Öğr. Gör. Ömer Faruk Kacar (Bağlama), Öğr. Gör. Süleyman Uğur Özcan ( İstanbul Kemençesi), Arş. Gör. Gökhan Çaylak (Ud), Ahmet Çeviker (Kanun), Ali Eren Polat (Bağlama), Doğukan Yalçın (Vurmalı Çalgılar), Emre Kayacan (Kabak Kemane) İrem Özyurt (Vokal), Muhammed Nur Acıkaya (Vokal) ,Uğur Öğüt (Gitar), Uğur Kutay Akbay (Bas Gitar) Türk Halk Müziği’nin sevilen eserleri seslendirilirken, salonu dolduran müzikseverler de koronun söylediği şarkılara eşlik ettiler.
Plaket Takdimi
Başkan Sinem Uçan, Program sonrasında Türk Halk Müziği Sanatçılarına plaket takdiminde bulundu.
Bizkandırayız Şiir Topluluğundan, Teşekkür Sertifikası
12 Mayıs 2025 Pazartesi / Bizkandırayız Şiir Topluluğu, Amir Ateş programında kendilerine destek veren Kocaeli Büyükşehir Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Murat Yavuz ile Konservatuar Müdürü Adil Yıldırım’a teşekkür sertifikası sundu.
Bizkandırayız Topluluğu'nun sözcüsü Aygün Aynagöz, Kocaeli Kandıralılar Derneği Denetleme Kurulu Başkanı Ahsen Okyar ve Sahne ve Performans Sanatları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Levent Özdil, Adil Yıldırım ve Murat Yavuz’u makamlarında ziyaret ederek hazırlanan teşekkür sertifikalarını takdim etti. Bu ziyaretler, topluluğun sanata ve kültürel etkinliklere olan bağlılığını göstermekte ve destek verenlerin katkılarının önemini vurgulamaktadır.
Kandıra Şiir Akşamları, yerel sanatçıların ve şairlerin eserlerini sergileyerek, topluluk içerisinde sanatsal bir atmosfer yaratmayı amaçlamaktadır. Bu tür etkinlikler, hem sanatın gelişimine katkı sağlamakta hem de toplumsal dayanışmayı güçlendirmektedir. Bizkandırayız Şiir Topluluğu, bu tür organizasyonlarla Kocaeli’nin kültürel hayatına önemli katkılarda bulunmayı hedeflemektedir. Destek veren kurumlar ve bireyler, bu süreçte önemli bir rol oynamakta ve topluluğun gelişimine katkıda bulunmaktadır.
FESİH KARARI DEĞİL SAVAŞ İLANI – Ruhittin SÖNMEZ
FESİH KARARI DEĞİL SAVAŞ İLANI - Ruhittin SÖNMEZ
PKK terör örgütünün kendini feshettiğine dair kararı -kraldan fazla kralcılar tarafından- “sevinçle” karşılandı. Ancak açıklama metnindeki ifadeleri okuyanlardan bir kesim “ihtiyatlı bir iyimserlik” içindeyken, diğer bir kesim ise aslında bu metnin “PKK’lı teröristlerin Türkiye Cumhuriyeti’ne bugüne kadar yaptığı en büyük saldırı” olduğunu ifade ediyor.
AKP, MHP ve DEM partinin bir kısım yöneticileri ve trolleri diğer kesimleri “barışa karşı olmakla” suçlamakta ve hatta “kandan beslenen vampirler” gibi sıfatlarla aşağılamaktalar.
Kiralık kalemler hariç, her görüşten vatandaşlarımızın iyi niyetli ve vatan sevgisiyle kendi açılarından yorum yaptığını kabul etmek durumundayız. Ancak “cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşenmiştir” özdeyişini de unutmamalıyız.
****
Şimdi iyiniyetli olan kimseyi aşağılamadan yapacağımız yorumlara yardımcı olmak üzere bazı temel bilgileri tazeleyelim:
DIŞ KAYNAKLI TERÖR ÖRGÜTLERİ: Türkiye Cumhuriyeti uzun yıllardır dış kaynaklı terör örgütleri tarafından meşgul edilmiştir. Kıbrıs’ta 1974’te Rum EOKA’yı bitirdik, hemen sonra 1975’te Ermeni ASALA örgütü kuruldu. ASALA’yı 1983’te çökerttik, ertesi yıl yani 1984’te PKK kuruldu. PKK tamamen dış kaynaklardan ve uyuşturucu kaçakçılığından beslenen dünyanın en uzun süreli yaşayan, en büyük narko-terör örgütü olarak tarihe geçti.
Bu terör örgütleri Rum, Ermeni ve Kürt kimliği kullansalar da hepsi aynı güçlerin maşası oldular. Bu arada ülkemiz içinde FETÖ de dünya tarihinde emsali az görülen bir operasyon aparatı olarak ABD güdümü ve kontrolünde kurdurulmuş ve faaliyetlerini yürütmüştü.
PKK bitse dahi (aslında bitmesi değil dönüşmesi söz konusu) yeni örgütlerin kurdurulacağı ve Türkiye’nin enerjisinin ve kaynaklarının tüketilmesi çabalarının devam edeceğinden eminim.
Genel Kurula Çağrı
Genel Kurula Çağrı
Derneğimizin olağan genel kurul toplantısı 24/05/2025 tarihinde saat 14:00’de Şefik Postalcıoğlu Kültür Merkezi’nde, çoğunluk sağlanamadığı taktirde ise 31/05/2025 tarihinde aynı yer ve saatte yapılacaktır. Genel kurul gündem maddeleri aşağıya çıkarılmıştır.
Dernek üyelerine duyurulur. 09/05/2025
GÜNDEM
- -Yoklama
- -Açılış
- -Divan Oluşumu
- -Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu Raporlarının Okunması
- -Organların Seçimi
- -Dilek ve temenniler
- -Kapanış
Kocaeli Aydınlar Ocağı Yönetim Kurulu
Türk Ocakları’ndan "Ermeni Tehciri ve 1915 Gerçekleri" konferansı
30 Nisan 2025 Çarşamba / Ali Yıldız Başkanlığındaki Türk Ocakları Kocaeli Şubesinde Tarihçi Emrah Öztürk ve Tarihçi M. Caner Çavuş’un katılımıyla “1915 Ermeni Tehciri ve sözde soykırım” konulu panel düzenledi.
Tarihçi M. Caner Çavuş; “Ermeniler hiçbir zaman Doğu Anadolu’da kendilerine ait müstakil bir devlete sahip olamadılar. En müreffeh dönemlerini Osmanlı idaresinde geçirdiler; ancak Batılı devletlerin oyununa gelerek Osmanlı’ya ihanet etme gafletinde bulundular.”
Tarihçi Emrah Öztürk ise; “Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı’nda cepheden cepheye savaşırken Ermeniler tarafından sırtından vuruldu. Ermeni terörü, tehcir kararının arkasındaki en önemli sebepti. Osmanlı Devleti, tehcirin en sağlıklı şekilde gerçekleşmesi için üzerine düşen tüm görevleri eksiksiz yerine getirdi. Ancak hem Ermeniler hem de Batılı devletler, bunu haksız bir şekilde soykırım olarak göstermek için beyhude bir çaba içerisindeler.”