Orhun Anıtlarında Geçmişi Yâd Etmek – (3) / Erdal GÜZEL
Kaldığımız kampa geri dönüp geceyi geçirdikten sonra Çarşamba sabahı erkenden uyandık. Eşim Hülya Hanımefendi’nin yapmış olduğu Erzurum kete ve çörekleriyle kahvaltımıza takviye yaptık. Gece telefona bakarken, okuduğum “İş Sağlığı ve Güvenliği” bölümünden sınıfımı geçtiğimi öğrenince keyfim daha da artmıştı.
Saat 09. 30’ da araçta yerlerimizi alıp 10 km. Uzağımızdaki Karakurum’a gitmek üzere yola çıktık. Hava bir hayli soğuktu. Kafile, kışlıklarını giymişti. Karakurum çok küçük bir şehirdi. Yazın 1000 kişinin yaşadığı şehir, kışın biraz daha yoğun oluyormuş. Kısa bir yolculuğun ardından Karakurum Müzesi’ne geldik. Müze görevlileri İngilizce bilmiyordu.
Vildan Çağlar yengemiz hanımefendi ile arkadaşı Ayşen ablamız Kocabayramlar da…
23 Haziran 2024 Pazar / Pazar gününün güzel misafirleri…
Vildan Çağlar yengemiz Hanımefendi ile arkadaşı Ayşen Demir Özsan ablamız hanımefendinin Kocabayramlar a ziyaretinden ziyadesiyle mutlu olduk. Çok özel bir günü bize yaşattılar… Sağolsunlar ve daima her fırsatta bekleriz…
ORHUN ANITLARIN’DA GEÇMİŞİ YÂD ETMEK – 2 / Erdal GÜZEL
ORHUN ANITLARIN’DA GEÇMİŞİ YÂD ETMEK – 2 / Erdal GÜZEL
İKİNCİ BÖLÜM
Pazar günü sabah kahvaltımızı ettikten sonra aracımıza binip 09. 00’ da Ulusal Tarih Müzesi’ne geldik. Müze, TİKA tarafından yapılmış. Müzenin bahçesinde metalden yapılmış büyük bir çan vardı. Girişin hemen sol tarafında Katar’a ait bir bölüm bulunuyordu.
Müze, Moğol tarihinden ve kültüründen zengin eserler barındırıyordu.
Kültigin Anıtı’nın replikası (kopya) vardı. Savaş aletleri, giysiler, kumaşlar, paralar, mühürler, çadır(yurt), mancınık gibi eserler sergilenmişti.
Müzeden ayrıldıktan sonra Tsonjin – Boldog bölgesinde bulunan Cengiz Han heykelini görmek için yola çıktık. Yaklaşık bir saatlik yolculuktan sonra at üzerindeki Cengiz Han’ın muazzam heykelini gördük.
Üzerinde CHINGGIS KHAAN yazılı Kemerli bir kapıdan, heykelin bulunduğu alana giriliyordu. Kapının üzerinde bir kartal heykeli ve en üstte ise at üzerinde Moğol savaşçılarının heykelleri vardı.
Orhun Anıtları’nda Geçmişi Yâd Etmek – Erdal GÜZEL
Orhun Anıtları'nda Geçmişi Yâd Etmek – Erdal GÜZEL
Toplumların genetik kodları, tarih sahnesine çıkmış oldukları coğrafyalarda gizlidir. Bir nevi parmak izine benzeyen bu özellik, o toplumun kimliğini ifade etmektedir.
Dünyanın en köklü milletlerinden biri olan Türklerin kültür kodları, Orhun Irmağı’nın suladığı ata yurdumuz Ötüken’de bulunmaktadır.
Gençlik yıllarımızdan beri en büyük hayalimiz, ata yurdumuza gitmek ve Orhun Anıtlarını görmekti. Nihal Atsız’ın romanlarında okuduğumuz bu toprakları ziyaret etmek, “Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı “ diyen şairin sözüne kulak vermek, Orhun Irmağı’ndan ruhumuzu kandırmak düşüncesi içimizi yakıp tutuşturuyordu.
Yüce Mevla’nın nasip etmesiyle dünyanın çoğu ülkesini gezmek ve Hac münasebetiyle mukaddes topraklara gitmek nasip olmuştu. Türk Dünyası’nın çoğunu gezmeme rağmen Türklüğün ana kaynağı Ötüken topraklarına gidememiştim.
Bu özlem ile beklerken, kıymetli dostlarımın bulunduğu Kocaeli’nde ki Akçakoca Kültür Platformu’nun böyle bir gezi yapacakları duyumunu aldım. Sevinçle tura katılmak istediğimi söyledim. Tüm hazırlıklarımızı yaptıktan sonra 31 Mayıs 2024 günü 21 kişilik arkadaş gurubuyla İstanbul Havalimanı’ndan Moğolistan’ın başkenti Ulan Batur’a gitmek üzere uçakta yerimizi aldık.
Beğenmemek mümkün mü?
23 Haziran 2024 Pazar / E. Vildan Çağlar yengemiz hanımefendi Kocabayramlar da misafirimiz oldu… Ressam hanımefendi unutulmayacak ve çok değerli hediyesi ile bizleri ziyaret etti. Sağ olsun…
Türklerin Toprak Anası; Ötüken
Orhun Nehrinden abdest aldık. Ötüken’de şükürler olsun ki namaz kıldık…
Kimi araştırmalara göre Moğolistan’da Hangay Dağı ve Tamır Irmağı ile çevrelenmiş bir yayla; kimilerine göre Orhun ve Tamır Irmağı kaynaklarının bulunduğu yer, kimilerine göre ise Zahvan-Aymak sınırları içerisindeki Otgon Tenger Dağı civarındaki bölge; Ötüken. Tarihten bu yana birçok Türk topluluğunda “Toprak Ana” kabul edilen geniş bir alan.
Türkologların Ötüken bölgesinin coğrafi konumuyla ilgili tespitleri zaman içerisinde küçük farklılıklar gösterse de genel anlamda Moğolistan’da genişçe bir alandan bahsediliyor. Göktürk İmparatorluğu’nun başkenti sayılan Ötüken, sık ormanlarıyla da Orta Asya’nın en verimli toprakları arasında sayılıyor.
Bir mekanın coğrafi ya da stratejik konumu veya topluluklar arasında bir rekabet meselesi haline gelmesi dahi o bölgeyi kutsal adlandırmaya yetmez. Ötüken için de aynı şey geçerli. Sert rüzgarlarıyla ünlü bu bölgenin kutsal sayılmasının, “Toprak Ana” diye adlandırılmasının Orta Asya inanç ve mitolojisine dayanan birçok nedeni bulunuyor.
Özel Bişkek Kırgızistan Turu 23 – 29 Eylül 2024
23 – 29 Eylül 2024
23 – 24 Eylül 2024 Pazartesi – Salı
Gurubumuz 23 Eylül 2024 Pazartesi gecesi İstanbul Havalimanında 22.00’de buluşacak THY’nın TK 344 sefer sayılı uçağı ile 00.45’ te İstanbul’dan ayrılacağız.
4 Saat 45 Dak. Güzel bir yolculuktan sonra 08.55’te Bişkek Uluslararası havalimanına ineceğiz.
Gümrük ve Pasaport işlemlerinin ardından özel aracımız ile otele transfer olacağız.
Otelimizde açık büfe sabah kahvaltısı yapıp hazır odalarımıza yerleşeceğiz.
3 saat dinlenmenin ardından rehberimiz ile birlikte şehrin Ala-Too Meydanı, Müze, Filarmoni, Opera ve Bale Tiyatrosu, Zafer Anıtı, Bağımsızlık Parkı, Panfilov Parkı, Ata-Beyit, Ala-Arçayı göreceğiz.
Tur bitimi misafirlerimiz için serbest zaman vereceğiz. Akşam yemeğini şehrin turistik restoranlarından olan Navat Restoran da alınacak.
Geceleme Sheraton Bişkek..
Sistem dışı bir ülke: Moğolistan – Alaz SÜMER
Sistem dışı bir ülke: Moğolistan / Alaz SÜMER
Gezginlerin, zaman zaman çok beğendikleri ülkeleri anlatırken “sıradışı” ifadesini kullandıklarını görüyoruz. Moğolistan için söyleyebileceğimiz ilk şey ise, bu sıra dışılığın, her şeyden önce sistem dışı olmaktan kaynaklandığıdır.
Türkiye’den Moğolistan’a yapılan seyahatlerin ezici bir çoğunluğuna, milliyetçi-muhafazakâr bir motivasyonun eşlik ettiğini görüyoruz. Moğolistan dendiğinde, Türk tarihi için büyük öneme sahip olan Bilge Kağan Yazıtı’nın önünde bozkurt işareti yapan insanlar, Orhun Vadisi’nde at sürerken sahiplenici bir havayla kameraya poz verenler ve daha niceleri hemen aklımıza geliyor. Fakat sol değerlere sahip olan bir insanın, bu ülkeyi ziyaret etme fikri konuşulduğunda, hevesli olduğuna nadiren şahit oluyoruz. Bunda, Moğolistan hakkında bildiklerimizin sınırlı olmasının ya da bu ülkenin daha önce farklı bir bakış açısıyla anlatılmamasının etkisi büyük şüphesiz.
Akça Koca Platformu Moğolistan’dan döndü..
9 Haziran 2024 Cumartesi / Hasan Uzunhasanoğlu Başkanlığındaki Akça Koca Kültür Platformu, 9 günlük Moğolistan seyahatinden döndü.
Moğolistan gezisi
İstanbul Büyük havalimanında başlayan ve 9 saatlik yolcuktan sonra Ulan Batur Uluslararası havalimanına varıldı. Sukhbaatar meydanından başlayarak ülkenin başkenti Ulan Batur çevresinde ilk günkü gezi başladı. Başkent ve Parlamento Binası, Ulusal Opera Tiyatrosu, Kültür Sarayı ve Kent Konseyi Evi ve çevresi. Zaisan Tepesi; sevimli küçük tepe, Ulan Batur'un geniş açık manzarasını seyredildi. Ulusal Tarih Müzesi ziyaret edildi.
Bayan Gobi / Uygun Manastırı Harabeleri. Gobi kum tepeleri, ormanlar ve kayalık dağların birleşimi. Küçük kum tepelerinde yürüyüş ve deveye binme fırsatı yakalandı. Ger kampı 20 km uzaklıktaki Erdene Khambyn Khuree'yi ziyaret, Khugnu Khaan dağında yer alan Manastır, Dini lider, filozof, sanatçı ve heykeltıraş olan aydınlanmış Bogd Gegeen Zanabazar, din öğretmeni için bu Uvgun ve Zaluu tapınakları, At yetiştiricilerinin ailesini ziyaret edildi ve kısrak sütünden yapılan geleneksel Moğol içeceği olan Airag’ın tadına bakıldı. Gerçek Moğol ahşap eyerleri üzerinde binicilik fırsatını da yakalandı. Kharkhorin çevresinde gezildi. Büyük Moğol İmparatorluğu'nun eski Başkenti ve Moğol Budizm’inin ana hazinesi olan Erdenezuu Manastırı Kharkhorin, 1220 yılında Orhun nehri vadisinde kurulmuştur. Tapınağın yakınında yaklaşık 800 yıllık tapınılan Kaplumbağa Kayasına tanık olundu.
Cengiz Han'ın soyundan gelen Avtai Sain Khaan tarafından 1586'da Kharkhorin harabeleri üzerine kurulan 108 stupa ile güzel görünümlü beyaz duvarlarla çevrili Erdenezuu Manastırı – ilk Budist manastırı ziyaret edildi. Moğolistan'ın doğusunda, Arkhangai'nin doğusunda bir tatlı su gölü olan balıkları ve kuş türleri ile ünlü Ugii gölü gezildi. Yolda Kharkhorin'de bulunan Orhun yazıtlarına adanmış bir Moğol müzesi olan Khushuu Tsaidam Müzesi, Bilge Kağan ve Kül Tigin anıtları Orhun Vadisi Kültürel Peyzajı ziyaret edildi.
Dünyada Przewalskiatı olarak bilinen vahşi atı Takhiadlı görüldü.
Khentii Sıradağlarında Gorkhi Terelj Milli Parkı gezildi. Ulan Batur şehrine geri dönüldü. Akşam ise geleneksel türkülerin büyüleyici icrasına, gırtlağa, güzel atbaşlı keman ezgisine, etnik danslara tanık olundu.
Konferans Moğolistan akşamlarında; Dilovası’nda çalışmış, İstanbul’da yaşayan,Uluslararası Demir Ticareti yapan İş insanı Cengiz Argat, 1989’da 3 ay Kocaeli Fuarında Karavanı ile ticaret yapan ve ABD’de yaşayan Turizmci Naki Burak Alpay ve İzmit Ulugazi İlkokulu mezunu, Ürün Yönetimi, Finans Sektör uzmanı Ekrem Genco Günay bilgi ve tecrübelerini aktardılar. İlgi ile dinlenen konferanslarda çok sayıda soru da cevaplandı.
Hediye Cengiz Argat’a; AB Bakan Yardımcısı Dr. Alaattin Büyükkaya, Kocaeli Kent Konseyi Başkanı Ali Korkmaz ve Platform Başkanı Hasan Uzunhasanoğlu tarafından,
Naki Burak Alpay’a; Dr. Halil İbrahim Kahraman, KOVİAD Başkanı Harun Reşit Kocagöz ve son Kuruçeşme Belediye Başkanı Ali Kahraman tarafından,
Ekrem Genco Günay’a; KBB Kırsal Tarım ve Aromatik Bitkiler İl koordinatörü Abdullah Köktürk ve Girişimcilik Danışmanı Serhat Duyar tarafından “Ormanya - Kandıra Fındıklı Cezeryesi” hediye olarak verildi.
Büyük ilgi
Vizyon Tur Yurt Dışı Turlar Müdürü Nazım Emre İpekli ile Moğol Dashnyam rehberliğindeki 9 günlük Moğolistan seyahatine; E. Avrupa Birliği Bakan Yardımcısı Dr. Alaattin Büyükkaya, Akça Koca Kültür Platformu Başkanı Ziraat Müh. Hasan Uzunhasanoğlu, Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ahsen Okyar, İş insanı Şükrü Bayram, KBB Kırsal Tarım ve Aromatik Bitkiler İl koordinatörü Abdullah Köktürk, Eğitimci - İş İnsanı Ali Korkmaz, KOVİAD Başkanı Harun Reşit Kocagöz, İnşaat Y. Müh. Ekrem Genco Günay, Makine Mühendisi Çetin Mut, Harita Müh. Ali Kahraman, Elektronik Müh. Taner Şanlı, Ecz. Selçuk Arslan, İş insanı Ferit Yağız, Sigorta Risk Koordinatörü Necati Büyükkaya, Dr. Halil İbrahim Kahraman, İş insanı Doğan Yücel, Girişimcilik Danışmanı Serhat Duyar, Turizmci Naki Burak Alpay, Ecz. Erdal Güzel ve İş insanı Cengiz Argat katıldı.
Erdoğan ASLIYÜCE ağabeyi de kaybettik…
27 Ekim 2007 / Ahsen Okyar, ERDOĞAN ASLIYÜCE, Hasan Uzunhasanoğlu
Hayatını Türk Dünyası çalışmalarına,Türk Milleti adına Kültür ve Tarih çalışmalarına adamış, vakıf ve gönül insanı, Hoca Ahmet Yesevi Vakfı Genel Başkanı
Erdoğan ASLIYÜCE
büyüğümüz bu sabah hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Cenazesi 10 Haziran PAZARTESİ günü öğle namazına müteakip İstanbul FATİH Camii’nden ebediyete uğurlanacaktır.
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun.
Acılı Ailesine, sevenlerine, sevdiklerine, Türk Dünyasına sabırlar diliyorum.
Ahsen OKYAR
Moğolistan Ulan Batur’da Dinazorlar Müzesindeyiz
BİLNET Okulları Kurucusu Ali Korkmaz, Akça Koca Kültür Platformu Başkanı Hasan Uzunhasanoğlu, Platform Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ahsen Okyar, ER-VAK Erzurum Kalkınma Vakfı Başkanı Erdal Güzel
,
Akça Koca Bey Fetihlerine Devam Ediyor – Mürsel GÜNDOĞDU
Akça Koca Bey Fetihlerine Devam Ediyor - Mürsel GÜNDOĞDU
Adını Akça Koca Bey’den tevarüs eden şehirde yaşamanın bir faturası olduğu gibi ismini bu koca yürekli yiğitten alan bir kurumda görev yapmanın da insana yüklediği önemli sorumluluklar olduğunu düşünüyorum.
Kocaeli’nin incisi Kartepe’nin yarı beline gümüş kemer gibi nakşedilen Akçakoca Mesleki Teknik Anadolu Lisesi’nde bir ders esnasında gençlere Akça Koca’dan sual ettim. Aldığım az sayıdaki cevaptan memnun kalmayınca onları Akça Koca’nın kim olduğuna dair performans ödeviyle vazifelendirdim. Öğrencilerin kendi el yazısıyla kaleme aldıkları üçer beşer sayfalık metinler elime ulaştıkça bu derin bilinçsizlikten kaynaklanan içimdeki memnuniyetsizlik, yerini derin bir huzur ve mutluluğa terk etti.
Anadolu Selçukluları döneminde Bizans sınırındaki uç bölgeye yerleştirilmiş Türkmen boyuna mensup bir aileden takriben 1234 yılında dünyaya gelen Akça Koca Bey, Ertuğrul Gazi ve Orhan Gazi’nin silah arkadaşlarından birisi. Yaşadığı bölgede ahalinin sevgi ve saygısını kazanmış dürüst, kara gün dostu bu yiğit insana beyaz tenli, doğru ve açık sözlü olması nedeniyle Ertuğrul Gazi “Akça” lakabını verir. Osman Gazi tarafından uç beyi olarak görevlendirilen Akça Koca, Sapanca Gölü kıyılarını karargâh edinerek İzmit’ten Kandıra’ya kadar olan yerlerin fethine memur edilir. Buradaki günlerini Orhan Gazi’nin emrinde bulunan Konuralp, Turgutalp, Saltukalp, Samsa Çavuş, Gazi Rahman ve Köse Mihal gibi kudretli beylerle Bizans tekfurlarıyla savaşıp onları Osman Gazi'ye boyun eğdirmekle geçiren Akça Koca, İzmit bölgesine akınlarda bulunarak Akova, Akçaköy ve Kaymas’ı alır. 1326 yılında Kandıra ve civarını Osmanlı Beyliği topraklarına katar. Bunun üzerine adı tarihe “Kandıra Fatihi” olarak kazınır. 1328 yılında İzmit üzerine akınlarını sürdürdüğü sıralarda Kandıra yakınındaki Baba Tepesi’nde 94 yaşında vefat eder. Türk töresi gereği otağının bulunduğu yere defnedilir. Akça Koca'nın yoğun gayretleriyle Türk hakimiyeti altına giren İzmit ve çevresine, onun ismine izafeten Kocaeli adı verilir.