Kardiyolog Dr. Nuri Çağlar ağabeyi de kaybettik..
Kardiyolog Dr. Nuri Çağlar ağabeyi de kaybettik..
Bugün akşam üzeri tedavi gördüğü hastanede vefat eden, nur yüzlü, güler yüzlü Dr. Nuri Çağlar ağabey, 29 Mayıs 2021 Cumartesi günü(yarın) Acıbadem Faik Paşa Camiinden saat; 14:00’te ebediyete uğurlanacak.
Biz ondan razıydık..
Allah rahmet eylesin. Vildan yengemiz hanımefendi başta olmak üzere evlatlarına, torunlarına ve sevenlerine sabır lütfetsin.
Akça Koca Kültür Platformunu üyelerinin başı sağolsun..
Memeoğlu Muhsin Okyar’ın oğul ve torunlarının bayram buluşması Kocabayramlar’da..
19 Mayıs 2021 Çarşamba / Ziyaretimize gelen ailemizin gençleri Kocabayramlar da..
Ebediyete uğurlananlara Allah rahmet eylesin.
Gençlere sağlık içinde uzun bir ömür…
Bugün kadının adı Meral Akşener’dir. – Ebru KÜÇÜKAYDIN
Bugün kadının adı Meral Akşener’dir. - Ebru KÜÇÜKAYDIN
Erdoğan iktidarının 19 yıl boyunca en önemli başarısı toplumun değerlerini itibarsızlaştırarak siyaset üretmesidir. Siyasete din karıştırarak başlayan değersizleştirme zincirlerine her dönem yeniler eklendi. Bugün ise, ‘Ben kadınım!’ diyebilen Türkiye Cumhuriyet’inin tüm kadınlarına cinsiyet kavramını da ekleyerek İYİ Parti Lideri Meral Akşener’e karşı aşağılayıcı, tehdit diliyle sarf ettiği cümleler demokrasi ile yönetilen bir ülkede insan haklarına saldırı ve halkı ayrıştırma ile başlayan çok tehlikeli sürecin başlangıcıdır.
DEVLET ÂDÂBI GİTTİ MAFYA ÜSLÛBU GELDİ – Ruhittin SÖNMEZ
DEVLET ÂDÂBI GİTTİ MAFYA ÜSLÛBU GELDİ - Ruhittin SÖNMEZ
Bir Cumhurbaşkanının veya bir siyasi parti liderinin bir başka siyasi parti liderini böyle bir üslupla tehdit ettiği görülmemişti. Cumhuriyetin 98. yılında böyle bir seviyesizliği de gördük.
Cumhurbaşkanı ve iktidar partisinin Genel Başkanı bütün vatandaşlarının güvenliğini sağlamaktan sorumludur. Bütün vatandaşlarının ülkenin herhangi bir köşesine, hiçbir güvenlik kaygısı taşımadan gidebilmesini sağlamalıdır. Ülkede demokratik bir ortamda adil bir siyasi yarışma olması için gerekli ortamı oluşturmakla görevlidir.
CB ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, bu görevini yapmadığı için,“İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e Rize’de yapılan saldırıları önleyemedim”diye özür dileyeceği yerde, bu suçu işleyen failleri övdü. Daha da ileri gitti Meral Akşener’i tehdit etti. Yapılan saldırının organize bir eylem olduğu iddialarını güçlendirdi.
“Rize’nin gelini” olduğunu söyleyen Meral Akşener’i kastederek, “Gelin hanıma hemşerilerim gayet güzel ders verdi. Yine dua et ki çok ileriye gitmeden ders verdiler. Bu daha bir. Daha neler olacak neler. Daha dur bakalım bunlar iyi günler” dedi.
Bu korkunç sözlerin, Türk Ceza Kanunu açısından, suç olduğunu hatırlatmak isterim. Sıradan bir vatandaş bu ve benzeri sözleri sarf etse Savcıların “halkı kin ve nefrete tahrik etmek”, “suçu ve suçluyu övmek” ve “tehdit” suçlarından soruşturma açması beklenir.
Hadi “suç” tarafını bir yana bırakalım. Bu sözler devlet adabına, devlet adamı vakarı ve saygınlığına, devlet başkanı üslubuna sığar mı?
Hani “taç giyen baş” akıllanırdı? Hani CB makamı ülkenin ve milletin birliğinin sembolüydü?
Hüseyin Acar’ın bahçesinde..
24 Mayıs 2021 Pazartesi / Komşumuz Erhan Bayram ile yola kadar çıktık. Dönüşte Hüseyin Acar komşumuzla selamlaştık.
Bahçede sohbeti koyulaştırınca fotoğrafları çekmek bana kaldı.
SİZ NE İSENİZ BENDE OYUM – Hamit TEKKANAT
SİZ NE İSENİZ BENDE OYUM – Hamit TEKKANAT
“Bir zamanlar bir ülkede halk ayaklanır hükümdara karşı. Haklılardır da. Ne adalet ne düzen kalmıştır ülkede.
Hükümdar ayaklanan halkı meydandaki devasa bir havuzun etrafında toplar ve bir konuşma yapar:
“Eğer isterseniz benden çok kolay bir şekilde kurtulabilirsiniz. Böyle isyan etmenize hiç gerek yok. Şimdi ben bu havuzu boşalttıracağım üzerini de kapattıracağım, sizden tek isteğim bu havuzu süt ile doldurmanız. Herkes gece yarısından sonra bu havuza bir kova süt dökecek. Herkes tek başına dökecek sütü kimse kimseyi görmeyecek. Güneş doğarken hepiniz burada olun. Havuz süt ile dolduğunda ben tahtı bırakıp gideceğim.”
Ertesi gün sabah olur herkes sevinçle toplanır havuzun başına. Öyle ya artık bu düzenbaz hükümdardan kurtulacaklardır. Hükümdar da gelir ve üzeri kapalı havuz açılır.
Bir de ne görsünler?… Havuz berrak suyla doludur.
Çünkü herkes aynı şeyi düşünmüştür ‘onca sütün içinde benim döktüğüm bir kova suyu kim fark edecek?’
Hükümdar konuşur:
“Gördünüz mü? Siz ne iseniz ben de oyum. Siz düzenbaz olduğunuz için içinizden kimi seçerseniz seçin sonuç hiçbir zaman değişmeyecek.
O yüzden ben tahtımda kalıyorum siz de layık olduğunuz sistemin içinde.”
Tuna Okyar Bey Kocabayramlar da..
19 Mayıs 2021 Çarşamba / Ramazan Bayramında yasaklar sebebiyle ziyaretlerde bulunamayan Tuna bey, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayram’ında Kocabayramlar’daydı..
KARAFERYEDE SON EZÂN – Erol UZSOY
Gümülcine Yeni Cami
SELANİK’TE SON KILINAN NAMAZLARDAN...
KARAFERYEDE SON EZÂN – Erol UZSOY
“Müezzin İsmail Efendi yıllardır her gün beş defa çıktığı minareye bu defa adımlarını zorlukla atarak yavaş yavaş çıktı. Gecenin sessizliği ve serinliği içinde ovanın karanlığına, aşağıdaki evlerdeki zayıf ışıklara baktı. Daha önce yüzlerce defa okuduğu ezânın, atalarının yüzyıllardır yaşadığı bu küçük kasabada son defa yankılanacağını düşünerek ellerini kulaklarına götürdü. Derin bir iç geçirerek gözlerini kapattı. Sicim gibi yaşlar kır düşmüş sakallarına doğru süzülürken ağır, yanık bir sesle yatsı ezânını okumaya başladı.
Yağ kandilleri ile aydınlatılmış camide imam efendi ve cemaat, başları öne eğilmiş, gözlerinden süzülen yaşlarla İsmail Efendinin okuduğu yatsı ezânını son defa dinlediler. Kasabanın en uçtaki evlerine kadar bütün kasabalılar aynı hüzün ve sessizlikle başları önlerinde ezânın bitmesini beklediler.
SEDAT PEKER’İN MEHMET AĞAR HAKKINDAKİ İDDİALARI – Ruhittin SÖNMEZ
SEDAT PEKER’İN MEHMET AĞAR HAKKINDAKİ İDDİALARI - Ruhittin SÖNMEZ
Sedat Peker’in her videosunda dozu gittikçe artan dehşet verici iddialar yer alıyor.
· İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun siyasi hayatının dönüm noktalarından biri olan ve az farkla DP Genel Başkanı seçildiği kongrede Sedat Peker’in “desteği” çok önemli. Bu “destek” olmasa belki siyasi hayatımızda Süleyman Soylu gibi bir figür olmayabilirdi.
· İçişleri Bakanı Soylu’nun bir organize suç örgütü liderine (Sedat Peker’e) “hakkında dosya hazırlanıyor, yurtdışına çık” bilgisi ve telkini vermesi de, O’na Nisan ayında Türkiye’ye dönme güvence vermesi de fevkalade mühim. Batıda olsa Bakanın siyasi hayatını derhal bitirecek siyasi sonucu olur. Ayrıca suç örgütüne yardım ve yataklık suçudur.
· Sedat Peker, kendi adamlarının, Hürriyet Gazetesi’ni bir milletvekilinin ricasıyla ve AKP Gençlik Kollarıyla birlikte bastığını itiraf etti. Bu olayın korkusuyla Doğan Grubunun Medya şirketlerini Demirören’e devretmek zorunda kaldığını söyledi. Ülkenin tek sesli olması için atılmış en büyük adımın Devlet - mafya iş birliği ile atılmış olması korkunç.
Hele Sedat Peker’in dediği gibi Demirören devraldığı bu dev medya grubunun sadece “emanetçisi” ise ve bu grubun “asıl sahibi” hakkında kimse bildiklerini söyleyemiyorsa bu daha da dehşet vericidir.
· Mehmet Ağar’ın “derin devletin başı” olduğu da asla önemsiz bir iddia değildir. Ağar’ın İçişleri Bakanı iken “MGK’dan sözlü bir karar çıkartarak, PKK’ya silah ve para desteği verdiği söylenen, Kürt uyuşturucu baronlarını öldürttü” iddiası da çok önemlidir.
· Mehmet Ağar ve Korkut Eken ikilisinin Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı’nın öldürme emri verdiği iddiası da vahimdir. Peker’in Korkut Eken’in “Bu adam Kıbrıs’ı Rumlara satmak istiyor” diyerek kendisinden infazı için iki profesyonel (tetikçi) istediği, bu işle öz kardeşini görevlendirdiğini itiraf etmiş olması ilginçtir. Ancak Kutlu Adalı’yı başka bir grubun öldürdüğünü anlatıyor.
Kıbrıslı Gazeteci Kutlu Adalı, öldürülmesinden önce, St. Barnabas Kilisesine yapılan silahlı baskın ve yapılan soygunu araştırıyordu. Bu soygunda KKTC Sivil Savunma Teşkilatının resmi araçlarının kullanılmış olduğunu yazmıştı.
· “Mehmet Ağar’ın Uğur Mumcu’nun katili olduğu” iddiası da fevkalade mühimdir. Mumcu suikastından sonra olay mahalline ilk gelenin Ağar olduğunu, “Katiller cinayet mahalline ilk gelir” diye açıklıyor.
Sadece bu iddia bile “Bir tuğlası çekilse devlet çöker” diye kastedilen bir yapının etkisizleştirilmesi için ilk adım olabilecek mahiyettedir.