“Çözüm süreci mi, bölünme süreci mi” adlı panel Wellborn Otel’de gerçekleşti..

26Kas/140

“Çözüm süreci mi, bölünme süreci mi” adlı panel Wellborn Otel’de gerçekleşti..

25 Kasım 2014 Salı / Büyük Birlik Partisi’nin 30 farklı ilde aynı başlık altında düzenlediği “Çözüm süreci mi, bölünme süreci mi” adlı panel,ilimizin Başiskele ilçesinde Wellborn Otel’de gerçekleştirildi.

Panele ilgi oldukça yüksekti. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, BBP Genel Başkan Yardımcısı Bayram Karacan, BBP İl Başkanı Avukat Şeref Gönenli, Rota Haber Genel Yayın Yönetmeni ve Gazeteci Ünal Tanık, Kocaeli Aydınlar Ocağı Başkanı Avukat Ruhittin Sönmez ve Araştırmacı Yazar Ahmet Türk konuşmacı olarak katılırken, panelin moderatörlüğünü Bayram Karacan üstlendi.

SİNEVİZYON GÖSTERİSİ BEĞENİLDİ

BBP İl Başkanı Avukat Şeref Gönenli İstiklal Marşı’nın 7’nci kıtasını okudu ve katılımcıları
selamladı. Gönenli kısa bir selamlama konuşmasının ardından BBP’nin ARGE çalışanlarının
yaptığı 7 dakikalık sinevizyon gösterimiyle katılımcıları baş başa bıraktı. Gösterim sırasında bazı
bölümler, katılımcılar tarafından alkışlanarak desteklendi. Gösterimden sonra Gönen, “Bu ateşe
son verilsin diye bu panel gerçekleşiyor. Anne babaların yüreklerine ateş düşmesin” dedi.

‘AKP OY İÇİN HER ŞEYİ YAPAR’

Ülkenin, iç ve dış işleri ile ilgili birçok yanlışların olduğuna dair eleştirilerde bulunan Destici,
başta güney sınırlarımızdan örnek vererek Tayland’a sığınan Doğu Türkistanlılar’a yardım
edilmesi konusunda hükümete çağrıda bulundu. Devletin, Dersim olayları nedeniyle özür
dilemesi konusu üzerine ise devleti yıkmak isteyenlere karşı yapılan bu olay Türk milletine olsa
olsa zuldür diyen Destici, Ak Parti hükümetinin oy için her şeyi yapabileceğini dile getirdi.

EĞİTİM SİSTEMİNİ ELEŞTİRDİ
Destici düzenlenen panelin iyiliklere, doğruluklara, birlik ve beraberliğe katkı sağlamasını
dileyerek, öğretmenler günüyle ilgili mağduriyetleri de dile getirerek Ak Parti hükümetine
eleştirilerde bulunmaya başladı. Destici “ Öğretmenler görevlerini yapamaz kendilerini ifade
edemez durumdalar. Bu işin sözde değil, işin ruhuyla öğretmenlerle de ilgili olduğunu MEB ‘nin
başında olanların idrak etmesi gerektiğini düşünüyorum dedi.

‘DOĞU TÜRKİSTAN SAHİPSİZ’
Tayland’a sığınmış olan Doğu Türkistanlılar ile ilgili de “Yeryüzünün her tarafında Türk‐İslam
coğrafyası varsa orada bağımsızlık kazanılmamışsa orada zulüm var. Bunu en acı şekilde yaşayan coğrafyalardan birisi de Doğu Türkistan. Ve maalesef sahipsiz bırakılmış vaziyetteler. Buradan cumhurbaşkanı, başbakan ve dış işlerine sesleniyorum. Şu an Tayland’a sığınmış olan 300 Doğu Türkistanlı Türkiye’ye alınmaz, Çin’e iadesini ı iki elimiz yakanızda. 300 binlercesini sorgusuz sualsiz güney sınırından içeri sokarken öz gardaşımız Türkistanlılar’ı zalim Çin insafına terk ederseniz iki cihanda bunun vebalini ödeyemezsiniz” diyerek Doğu Türkistanlılara sahip çıkılmasını belirtti.

‘YARGIYLA SÜREKLİ OYNANIYOR’
Ak Parti iktidarının uyguladığı iç ve dış politikalara dair Destici “ Ak Parti hükümetinin belirgin
özelliklerinden biri de yargıyla sürekli oynamasıdır. Kendi iktidar döneminde de çok çelişkili yargı paketlerini çıkardılar. Kendileriyle çeliştiler. Yeni yargı paketi yolda bugünde.Yargıya net bir şekilde müdahalede bulunmak istiyorlar. Bu adalet siteminin köküne dinamit koymaktır. Adaleti yerle bir etmektir, siyasallaştırmaktır, bağımsız ve tarafsızlığını ortadan kaldırmaktır. Suni gündemler meydana getiriliyor. Amerika’nın keşfi gibi. Biz buluşlarımızla her zaman gurur
duyduk ama bu konu bilim adamlarının konusudur bilim adamlarına bırakın bunu. İç siyaset ve
gündem saptırmaktan başka bir şey değildir bu” dedi.

‘TÜRK DEVLETİ İÇİN ZÜL OLUR’
Seçim yaklaştıkça her dönem alevi açılımı altında alevi kardeşlerimizin sorunu gündeme gelir
diyen Destici “Biz parti olarak alevi kardeşlerimizin problemlerin çözülmesinden yana
olduğumuzu Sünni Alevi kavgası çıkarılmak istendiği, her dönemde Türkiye’yi karıştırmak isteyen derin güçlerin bunu malzeme olarak kullanmak istediğini biliyoruz. Bunun ortadan kalkmasını istiyoruz. Bunu yaparken milletin varlığına birliğine karşı isyan bayrağı açmış devlet içi devlet kurmaya kalkmış Rusla, İngilizle iş birliği yaparak Türkiye’nin varlığını zedelemeye çalışmış isyancılara iadeyi itibar yapmak bu büyük Türk devleti için olsa olsa zül olur. Dolayısıyla bunu masum insanlara karşı yapılmış bir zulüm ya da haksızlıkların altına saklayarak ortaya sürmekte ne devlete ne Türkiye’yi yönetenlere ne de millete bir faydası yoktur” diyerek Dersim olaylarıyla ilgili de eleştirilerde bulundu.

‘İKİ DİL, İKİ BAYRAK, İKİ DEVLET’
Hükümete yönelik eleştiri bombardımanına devam eden Destici “Bu iktidarın bir özelliği daha
var makyavelizmde zirve yapmış ve oy için yapamayacağı hiçbir şey olmayacağını da defalarca
ispatlamıştır. HDP’li Demirtaş açıklama yapıyor diyor ki sekreterya oluşturma konusunda
gözlemci güç oluşturulması konusunda İmralı’ya gidecek heyetlerin genişletilmesi konusunda
hükümetle aramızda bir mutabakat var diyor. İnkar ederlerse hodri meydan görüşme
tutanaklarını açıklayalım diyor medyan okuyor. Hükümet sözcüsüne dönerek diyor ki seni
başbakan yapmadılar diye ağlamayı bırak sende artık gerçekleri gör ve konuş diyor. Öcalan’ın
itibarını düşündüğünüz kadar Türk milletinin itibarını düşünmek aklınıza gelmiyor mu utanmıyor
musunuz diyorum Arınç’a. Bu sürecin adı asla çözüm süreci değil çözülme ve ayrışma sürecidir
milletin buna dur demesi gerekiyor. PKK’nın talepleri açık ve net. Ne diyorlar Apo’ya özgürlük,
anadilde eğitim. Bu egemenliği benimle paylaşacaksın bu devletin bir değil iki bayrağı, iki dili, “Çözüm değil, çözülme süreci” milleti olacak diyor. Biri çıkıp da demiyor ki sen ne diyorsun” diyerek çözüm süreciyle ilgili konulara değindi.

Ardından moderatör Karacan, panelistleri tanıttı. Sonrasında panelistlerde tek tek söz alarak süreci değerlendirdi.