Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

Gencer: Siyasetçiler değerlere sahip çıkacak – Furkan ÇALIŞKAN

  “Siyasette Bir Ömür” sütunlarımızın bu haftaki konuğu olan eski Bahçecik Belediye Başkanı İbrahim Gencer, siyasetçilerin okuyup araştıran, milli ve manevi değerlere sahip çıkan insanlar olması gerektiğini söyledi.

Haber: Furkan Çalışkan

“Siyasette Bir Ömür” yazı dizimizin bu haftaki konuğu Bahçecik’i Bahçecik yapan Doğru Yol Partili belediye başkanı İbrahim Gencer oldu. Gencer ile Bahçecik Damlar Mahallesi’nde bulunan evinde keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Siyaset arenasında yaşadıklarını, anılarını bizlerle paylaşan İbrahim Gencer, günümüz siyasetçilerinin de nasıl olması gerektiğiyle ilgili önemli tespitlerde bulundu. Gencer, siyasetçilerin öncelikle okuyup araştıran bireyler olması gerektiğine vurgu yaptı. Ayrıca Gencer, siyasetçilerin milli ve manevi değerlere bağlı olan ve bu değerlere sahip çıkan kimseler olması gerektiğini ifade etti.

İBRAHİM GENCER KİMDİR?

İbrahim Gencer, 1946 yılında Bahçecik Damlar Mahallesi’nde dünyaya geldi. İlk ve orta okulu Yeniköy’de tamamladı. Lise öğrenimini ise Gölcük’te tamamladı. Daha sonra Konya Selçuk Üniversitesi’ne gittiğini anlatan İbrahim Gencer, kendi dönemlerindeki zorluklardan bahsetti. Özellikle okula gidebilmek için günde 5 kilometrenin üzerinde yol yürüdüğünü anlatan Gencer, “İlk ve orta okulda Bahçecik’ten Yeniköy’e kadar yürüyordum. Yaklaşık 5 kilometre yol yürüyorduk. O zaman ne yol ne araç var doğru düzgün. Liseyi Gölcük’te kazandıktan sonra kimi zamanlar, Gölcük’e de Bahçecik’ten yürüyerek gittim. Zor şartlar altında okuduk ve eğitimci olmayı başardık” dedi.

ŞİMDİ NE YAPIYOR?
İbrahim Gencer, üniversite öğrenimi tamamladıktan sonra farklı illerde ve Kocaeli’de okul müdürlüğü görevleri yaptı. 1978 yılında İzmit Belediyesi’ne geçen İbrahim Gencer, 1988 yılına kadar burada çalıştı. Gencer, 1989 yılında ise Doğru Yol Partisi’nden Bahçecik Belediye Başkan adayı oldu ve bölge tarafından sevilen Gencer, büyük farkla belediye başkanı seçildi. İki dönem boyunca Bahçecik Belediye Başkanlığı görevini yürüten İbrahim Gencer, iki dönemin ardından çalışma hayatını noktaladı. Gencer bu tarihten sonra tam bir emekli hayatı yaşamaya başladı. Bir aile apartmanında çocukları ve kardeşleriyle yan yana oturan İbrahim Gencer, zamanının büyük bölümünü torunlarıyla ilgilenerek ve kitap okuyarak geçiriyor. Öte yandan İbrahim Gencer, Aydınlar Ocağı’nda da yönetim kurulu üyeliği görevini üstleniyor.

BENİ ÇOK İSTEDİLER
Belediye başkan adayı olduğu süreci bizlerle paylaşan İbrahim Gencer, bir de not düştü. Politikayı hiç sevmediğini açıkça söyleyen İbrahim Gencer, “Belediye başkanı olmak için politikacı olmak gerekiyor. Açıkçası ben politikayı hiç sevmiyorum. Ben milli ve manevi değerlere bağlı, milletin değerlerini savunan, haksızlığa ve adaletsizliğe isyan adan, yalana dolana harama talana karşı duran bir duruşa sahibim. Bahçecik’te de o yıllarda bir ihtiyaç vardı. Vatandaşlar benim belediye başkanı adayı olmam için baskı yaptı, çok istediler. Ben de aday oldum. İyi ki de olmuşum. 10 yıl boyunca burada vatandaşlarımızla iç içe çok tatlı bir hizmet verdik. Bir de şey var; bir hizmet yapıyorsunuz, fakiri, zengini, güçsüzü, güçlüsü herkes memnun oluyor ve bu memnuniyet tavırlarına da yansıyor. Size daha sıcak davranıyorlar. Ben en çok belediye başkanlığının bu yönünü sevdim” dedi.

BAHÇECİK’E DEĞER KATTI
İbrahim Gencer, Bahçecik’te belediye başkanı olarak görev yaptığı 10 yılda beldeye çok büyük katkılar sağladı. Çok katlı yapılaşmalardan hiç hoşlanmadığını belirten Gencer, kendi döneminde evlere 3 kat üzerine ruhsat vermeyerek, Bahçecik’in bugünkü marka beldelerden biri olmasının en büyük etkenlerinden biri oldu. O dönemleri anlatan İbrahim Gencer, “Ben görev yaptığım süre boyunca 3 kat üzerine imar izni vermedim. Tabi bu sebeple özellikle müteahhitler bana çok büyük sıkıntı yarattı. Ama yine de geri adım atmadım. Ben çok katlı yapılaşmaları hoş ve sağlıklı bulmuyordum. Bu sebeple izin vermedik. Bunun faydalarını şimdi görüyoruz. Şimdi ne kadar politikacı, entel dantel varsa bu bölgede oturuyor. Buraya ikişer, üçer katlı lüks konutlar yapılıyor. Bahçecik’in bu kadar yükselmesi hep o dönemlerin yansımasıdır. Ayrıca 3 kattan fazlasına izin vermememin faydalarını 17 Ağustos depreminde de gördük. Bahçecik’te o depremde sadece bin 238 ev yıkıldı ve 501 vatandaşımız hayatını kaybetti. Hemen yanımızda Yeniköy’de 5 katlı konutlar vardı. Onlar hep yıkıldı. Bu yapılaşma politikamız depremde de daha çok can kaybı yaşamamızın önüne geçti” diye konuştu.

YASA İLE HİZMET ALANI GENİŞLEDİ
Büyükşehir Yasası’nın yürürlüğe girmesinin ardından beldelerin birleştirilmesi konusuna değinen İbrahim Gencer, Büyükşehir Yasası’nın hizmet anlamında belediyeleri çok daha ileri noktalara taşıdığını söyledi. Gencer, “Büyükşehir Yasası’yla birlikte açıkçası belediyelerin güçleri arttı. Çünkü hizmet alanları ve imkanları genişledi. Önceden Kocaeli’de toplam 45 belediye vardı. Bütçeleri çok kısıtlıydı. Bir altyapı kurmak bile elinizdeki bütçeyle neredeyse imkansızdı. Ayrıca teknik eleman sıkıntısı çekiyorduk. İşte kepçe, kamyon gibi araç sıkıntıları yaşıyorduk. Ama artık belediyeler birleşince bu sıkıntılar ortadan kalktı. Yani yasa ile yetki ve hizmet alanı genişledi. Belediyeler zenginleşti. Ama bu sefer de belediyelerde çok fazla israf yapılmaya başladı. Büyükşehir Yasası’na karşı olanların da biraz duygusal yaklaştıklarını düşünüyorum. Önceden vatandaş belediye başkanına çok rahat ulaşıyordu, gidip belediye binasında eşiyle dostuyla sohbet edip çay içiyordu. İnsanlar bunları özledi. Fakat hizmet anlamında olması gereken Büyükşehir Yasası’ydı” ifadelerini kullandı.

DEVLETTE DEVAMLILIK ESASTIR
Belediye başkanlarına ve belediyelerde görev yapan bürokratlara öğütler veren İbrahim Gencer, devlette devamlılığın esas olduğunu söyledi. Kişilerin ve şahısların geçici olduğuna vurgu yapan İbrahim Gencer, “Devlette her zaman devamlılık esastır. Kişiler gelip geçicidir. Mesela ben Bahçecik Belediye Başkanlığı görevini bıraktım diye Bahçecik’te hizmetler durdu mu? Hayır gördüğünüz gibi devam ediyor. Mesela eski İzmit Belediye Başkanı Sefa Sirmen eski Gölcük Yolu’nu ikiye böldü. Gitti ortaya o yoklukta güzel güzel çiçekler getirtti ve diktirdi. Sonra İbrahim Karaosmanoğlu geldi o da sahili düzenledi ve ortaya çok güzel bir görüntü çıktı. İşte söylemek istediğim bu. Devlette devamlılık esastır” dedi.

İNSANLAR ÖTEKİLEŞTİRİLDİ
Türkiye’de en büyük sorunun insanların siyasi görüşlerine göre ayrıştırılması olduğunu ifade eden İbrahim Gencer, “İnsanlar siyasal anlamda çok ötekileştirildi. Bugün bizim en büyük problemimiz bu. Devletin her kademesinde, sokakta herkes siyasi görüşüne göre ayrıştırıldı. Bir örnek vereyim, mesela İzmit Belediye başkanı olarak görev yapan Erol Köse, solcu bir isimdi. Onun döneminde neredeyse tüm müdürleri sağcıydı. Sonra İzmit’e Cevdet Bağdat belediye başkanı oldu. Sağcı bir isimdi. Onun da müdürleri hep solcuydu. Yani insanlar siyasi görüşlerine göre ayrıştırılmıyordu bizlerin döneminde. Bugün öyle bir yapıya geldik ki devlet dairelerinde bile biat edilmesi isteniyor. Makam sahibi olanlar köle haline getirildi. Bu ayrım yapılmaması gerekiyor” şeklinde konuştu.

EN BÜYÜK ÖRNEĞİ MÜDÜRLER
Kendisinin de eski bir eğitimci olmasından dolayı okul müdürlerinin yaşadığı sıkıntıya çok fazla canı sıkıldığını söylemeden edemeyen İbrahim Gencer, “Az önce de dediğim gibi insanlar siyasi görüşlerine göre ayrıştırılıyor. Bunun en büyük örneği de okul müdürlerinin yaşadıkları sıkıntılardır. Yüzlerce okul müdürü sebepsiz yere görevlerinden alındı. Birçoğu benim arkadaşım. Adamlar resmen ağlıyor. Okul müdürü görevlerinden alınmışlar, bir odanın içine tıkmışlar onları hiçbir iş yapmadan bütün gün oturtuyorlar. Milli eğitim en kötü dönemini yaşıyor. Okullarda hala müdürler yok. Bu görevi yerine getirebilecek insanlar görevlerinden alındı. 25-30 yıl boyunca bu insanlar görevlerini en iyi şekilde yapmış, bir sürü başarı belgesi kazanmış. Ama bir siyasi operasyonlar görevlerinden alındılar. Bunlar gerçekten hoş şeyler değil” dedi.

DEĞERLERE SAHİP ÇIKSINLAR
Sözlerini noktalamadan önce siyasetçilere altın değerinde öğütler veren İbrahim Gencer, siyasetçilerin öncelikle milli ve manevi değerlere sahip çıkması gerektiğini vurguladı. Gencer, “En başta siyasetçiler bir milleti milli ve manevi değerine sahip çıkacaklar. Bu değerleri kendi lehlerine kullanmayacaklar. Her zaman vatandaşı düşünecekler. Vatandaşın lehine çalışacaklar. Çünkü siyaset bunun için yapılır. Yalandan, dolandan, haramdan ve talandan uzak duracaklar. Açıkçası bugün ben siyasetten iğreniyorum. Çünkü çok yanlış ve acımasız bir şekilde siyaset yapılıyor. Ama siyaset bu değildir. Siyaset millete faydalı olma sanatıdır. Ayrıca Atatürk der ki; ‘Tarih bir milletin sicil defteridir.’ Genç siyasetçiler tarih okuyacak ve aklın emrettiklerini milleti için kullanacaklar. Günümüz yöneticilerinde bunları çok fazla göremiyoruz. Adaletsizlikten uzak durmalıdır siyasetçiler. Eğer adil olurlarsa ülkemiz çok daha iyi bir noktaya gelecektir” şeklinde konuştu.