Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

16Tem/140

BAYRAK DEYİNCE… / Feyzullah BUDAK

BAYRAK DEYİNCE… / Feyzullah BUDAK

Dünya ülkelerinin bayraklarını tablo halinde önünüze koyup, tek tek inceleme gibi bir deneyiminiz oldu mu hiç, bilmiyorum? Eğer bunu yaptıysanız çok büyük bir bölümünün ne kadar sıradan ve iddiasız, estetik kaygıdan uzak ve çoğunun ne kadar az anlam içerdiğini de görmüşsünüzdür.

Mesela uzun kenarları sol-sağ istikametinde olan bir dikdörtgenin en üstüne siyah, ortasına kırmızı ve en altına sarı olmak üzere 3 paralel şerit çektiğiniz zaman bu bir Alman Bayrağı olur.

Ama bu bayraktaki sarı ile kırmızının yerini değiştirip, renk şeritlerini sağ-sol istikametinde değil de dikine tutarsanız bir Belçika Bayrağınız olur. Bu bayraktaki hiçbir şeye dokunmadan sadece siyah şeridi lacivert yaparsanız da bir Çad Bayrağınız olur. Eğer biraz dikkat ederseniz tablonun sonlarında şaşırtıcı bir şeyle karşılaşırsınız. Çünkü Romanya Bayrağı da bunun aynısıdır ve aralarında hiçbir ayırıcı fark yoktur.

Aynı şekilde uzun kenarları sol-sağ istikametinde olan bir dikdörtgenin en üstüne kırmızı, ortasına beyaz ve en altına mavi olmak üzere 3 paralel şerit çektiğiniz zaman bu bir Hollanda Bayrağı olur.

Ama bu defa hiçbir rengin yerini bile değiştirmeden bu bayrağı dikine tutarsanız artık karşınızdaki bir

Fransız Bayrağıdır. Ya da bu bayrağı dikine değil, yine şeritleri sağ-sol yönünde tutarsınız ama sadece ortadaki beyaz şeridin ortasına küçük bir sembol koyarsınız, bu defa bir Paraguay Bayrağınız olur.

Yine uzun kenarları sol-sağ istikametinde olan bir dikdörtgenin en üstüne kırmızı, ortasına sarı ve en altına yeşil olmak üzere 3 paralel şerit çekip, sarı şeridin ortasına da küçük bir yıldız koyduğunuz zaman bu bir Gana Bayrağı olur. Bu bayraktan sadece küçücük yıldızı kaldırınca o artık bir Bolivya Bayrağıdır. Aynı bayrağı dikine tuttuğunuzda Gine Bayrağı, ya da kırmızı ve yeşil şeritlerin yerini değiştirip, yeniden ortaya bir yıldız koyarsanız bu defa bir Etiyopya Bayrağı olur.

Bu örnekleri sayfalar dolusu sürdürmek mümkün ama sanırım bu kadarı amacımızı ifade için yeterli.

Tüm bunları neden anlatıyorum? Aynı tabloda çok sıra dışı, çok iddialı ve çok anlamlı bir bayrak var.

Bizim Bayrağımız; TÜRK BAYRAĞI…. Onun sıra dışılığının sebeplerini, Onun iddiasını ve anlamını hepiniz biliyorsunuz, burada tekrara gerek yok… Bayrağımızın kendi ülkemizde gönderinden indirilip, yerlerde sürüklendiği ve bunu yapanların şımartılmaya devam edildiği şu günlerde eski bir haberi yürek sızısı ile hatırladım ve onu uzun aramalar sonucunda özel arşivimde buldum.

29 Ağustos 2010 tarihli gazetelerde (Mynet haber) yayınlanan haberi aşağıda aynen veriyorum;

Türk bayrağı astı, jandarmalık oldu… Dünyaca ünlü İtalyan mimar, Sicilya Adası’nın güneyindeki Pantelleria Adası’ndaki villasının damına Türk bayrağı asınca jandarma ile başının belaya girdiğini söyledi. Corriere della Sera Gazetesi’ne konuşan Albanese “Ben şark kültürü hayranıyım. Evimde yüzlerce Türk kilimi var. Türkiye’den bir ayyıldızlı bayrak aldım. Villamın damına astım. Çünkü Türk bayrağı son derece etkileyici, güçlü, şık ve güzel, onurlu bir aksesuvar.

Ertesi günü kapıma jandarma dayandı. İtalyan yasalarına göre özel mülke sadece İtalyan bayrağının asılabileceğini söyledi. Ben de sanatçı tarafımı anlattım, Türk bayrağının tasarımımın bir parçası olduğuna ikna ettim. Neyse ki ikna oldular, Türk bayrağı villamın damında dalgalanıyor ve en çok da komşularım stilist Giorgio Armani ile şarkıcı Sting’i etkiliyor” dedi.

Haber işte böyle. Türk Bayrağını, bizim bayrağımızı “son derece etkileyici, güçlü, şık ve güzel, onurlu” bulan ve ondan etkilenen bu 3 İtalyan, dünya çapında tanınan 3 önemli kişidir. Biz bu habere bakarak bayrağımızla ne kadar övünsek az. Tıpkı milli onurumuzu temsil eden böyle bir bayrağı artık gönderinde tutamadığımız için ne kadar utansak az olduğu gibi…

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.