RAYLI SİSTEM Mİ, KARA YOLU MU? BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?…/ Prof. Dr. D. Ali Ercan
Avrupa Ülkelerinde raylı sistem (demiryolu) haritası
BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?...
-Türkiye'de Devlet politikası olarak, demir yolu yerine Kara yolu taşımacılığının tercih edilişinin, ABD Marshall yardımının bir koşulu (kriteri) olduğunu,
-İstanbul-Ankara arasında elektrikli tren projesinin 1959 yılında hazırlandığını,
-1976 yılında Demirel tarafından 411 km olarak ihalesi yapılan Ankara-İstanbul hızlı tren hattının % 40'ının tamamlandığını, ancak bunun bitirilmesinin engellendiğini, hatta Dönemin başbakanı tarafından (M.Yılmaz) "bu hattı tamamlayamayacağız" diye bir açıklama yapıldığını,
-8 Haziran 2003 tarihinde dönemin Hükûmetin Ankara-İstanbul hızlı tren hattını tamamlamak yerine, Abdülhamit zamanından kalan 725 km. lik hattı modernize edecek şekilde Alarko ile ortak İspanyol şirketiyle bir anlaşma imzaladığını, Bu hattın Ankara-Eskişehir arası için 600 milyon dolarlık bir harcama yapılacağını ve bu projenin hızlı tren ile bir ilgisi olmadığını aksine hızlı treni engellemek için bir aldatmaca olduğunu,
-Atatürk zamanında 4075 km. demir yolu yapıldığını, bundan sonraki 65 yılda ise sadece 1510 km. demir yolu yapılabildiğini,
-1950 yılında %50 oranında olan demir yolu taşımacılığının, 2003 yılında %5 e düştüğünü,
-Tokyo'da yüksek hızlı trenlerin (200 km/h), 1964 yılında çalışmaya başladığını ve bugüne kadar bu trenlerin hiç kaza yapmadığını,
-ABD, Fransa ve Japonya'da 450 km/s hız yapan trenlerin hava yolu taşımacılığı ile rekabet ettiklerini, 600 km/s hız yapan elektrikli trenlerin artık kullanılmaya başlandığını, 800 km/s hız yapan elektrikli trenlerin ise deneme aşamasında olduğunu,
-Taşımacılığını %95 oranında kara yolu ile yapan Türkiye'nin, kaza sayısında 195 ülke arasında 12. olduğunu, Türkiye'de yılda ~10 bin kişinin kara yollarındaki trafik kazalarında öldüğünü,
-Türkiye'de % 7’si trenle yapılan taşımacılığın, elektrikli trenle %30’a çıkarılması durumunda, yıllık 36 milyar dolar tasarruf edileceğini, (Prof. Dr. Atıf Ural), Son hükümetin acil eylem planında söz konusu olan 15 bin km. yolun, yapılabilirlik (fizibilite) çalışmasının, jeolojik ve jeofizik etütlerinin, şehir içi geçiş planlarının, bilimsel değerlendirmesinin olmadığını, (Prof.Dr. Atıf Ural),
-Tarsus-Adana-Gaziantep arasında yapılan yolun, keşif bedelinin, 360 milyon dolar, keşif uzunluğunun 243 km, öngörülen bitiş tarihinin 1991 yılı olduğunu, ancak bu yolun (258 km) 2001 yılında 4,2 milyar dolara bitirildiğini (Prof. Dr. İlyas Yılmazer),
-Otoyolların geçtiği alanların, on kilometre sağ ve on kilometre solunun, kirlilik nedeniyle tarım alanı olmaktan çıktığını, Türkiye'nin en verimli ovalarından biri olan İzmir Menemen ovasının ortasından, otoyol geçirmek için proje hazırlandığını, otoyolun ovanın 4 bin dönüm arazisini yok edeceğini,Ovanın içinden geçen kara yolları kenarlarındaki bağlardan ihraç edilen üzümlerin, zararlı madde bulunduruyor olmaları nedeniyle iade edildiğini, Otoyolların verimli ovalar içinden geçirilmesinin Türk tarımını yok etmek planının bir parçası olduğunu,
-Yüksek hızlı demir yolunun km. maliyetinin 1,4 milyon dolar, ömrünün 30 yıl, bölünmüş kara yolun km. maliyetinin 1,5 milyon dolar, ömrünün 15 yıl olduğunu (Prof. Dr. İlyas Yılmazer), Bolu tünelinin Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde olduğunu,
-Türkiye'de Almanya'dakinden daha fazla sayıda otobüs ve kamyon bulunduğunu,
-Avrupa ülkelerinde, elektrikli trenle yük taşımacılığının en düşük olduğu ülkede, bu oranın % 60, yolcu taşımacılığında ise en düşük oranın ~ % 80 olduğunu,
-1 km. kara yoluna yapılacak harcama ile ~5 km. demir yolu yapılabileceğini, Kara yolunda taşınan yükün, demir yolunda ~5 kat daha ucuza taşındığını,
-Demir yolu ulaşımının, komünist ülkelerin tercihi olduğunu öne süren Turgut Özal'ın, Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı yaptığını,
-Gaziantep-Adana arasında 4 milyar dolara yapılan otoyolun, günde 30 bin araç trafiği için ekonomik olduğunu, ancak bu yolda günde sadece 3 bin araç trafiği olduğunu,
-İstanbul-Ankara arasını 3 saat, Ankara-Mersin arasını da 3 saatte alacak olan bir demir yolu yapılsa bunun maliyetinin 4 milyar dolar olacağını,
-Ülkemizde, deniz yolunun yük taşımacılığındaki payının % 0,3 olduğunu,
-300 milyar dolar olan dünya deniz taşımacılığından, Yunanistan 60 milyar dolar pay alırken, bizim ise 2,5 milyar dolar dahi pay alamadığımızı,
-Eğitim, Enerji, Ekoloji, Ekonomi ve Erişim (ulaşım+iletişim) gibi 5 temel E-politikaları yanlış olan bir ülkenin kalkınamayacağını, BİLİYOR MUYDUNUZ?
Leave a comment
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.