Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

10Tem/130

Ramazan Yardımları Gider Yazılabilir mi? – Nevzat Erdağ

00236097Ramazan Yardımları Gider Yazılabilir mi? - Nevzat Erdağ

Ramazan ayının gelmesi ile işletmeler zaman zaman ayni yardımlar yapmakta, özellikle gıda yardımları ile çalışanlarına ve ihtiyaç sahiplerine destek vermektedirler. Biz de bu hafta ihtiyacı bulunan vatandaşlarımıza yapılan ve işletmelerin personeline yaptığı yardımların vergisel açıdan incelemesini yapacağız.

Fakirlere yapılan bağışlara yönelik vergi teşviki, yapılan bağışların gider yazılması suretiyle vergi matrahının azaltılması suretiyle gerçekleşiyor. Bağışların gider yazılmasına yönelik hüküm Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinde yer alıyor. Bu madde hükmüne göre fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin maliyet bedeli gelir vergisi matrahının hesaplanması sırasında hâsılattan indirilebiliyor. Veya yıllık gelir vergisi beyannamesi üzerinde indirim konusu yapılabiliyor. Kurumlar vergisi mükellefleri de bu tür bağışlarının maliyet bedelini kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapabiliyorlar. Gider kaydedilebilecek bağışların kapsamına gıda, temizlik, giyim ve yakacak maddeleri giriyor.

Bu noktada oldukça önemli bir hususun altını çizmek gerekir. Bu maddelerin ihtiyacı bulunanlara doğrudan bağışlanması durumunda gider kaydı yapılamıyor. Fakat gıda, temizlik, giyim ve yakacak maddesi bağışı ana sözleşmelerinde gıda bankacılığı yer alan dernek veya vakfa yapılırsa gider kaydedilebiliyor. Yine dernek veya vakıf dışında başka organizasyonlar aracılığıyla yapılacak bağışlar da gider kaydedilemiyor. Bağışlara yönelik bir de KDV istisnası hükmü mevcut. Bu hükme göre fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin teslimi KDV’den istisna. Yani bu teslimlerden KDV hesaplanmıyor. Yapılacak bağışların şartlı olarak (bedelsiz olarak ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere) yapılması ve bağışların mutlaka bağış yapılan dernek veya vakıf adına düzenlenen fatura ile belgelendirilmesi ve taşıma için sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekiyor.

Ticari işletmeye dâhil malların (gıda maddelerinin) bağışlanması durumunda dernek veya vakıf adına düzenlenen fatura bir yandan gelir bir yandan da gider kaydedilecek. Bağışlanan gıda maddeleri işletmeye dâhil değilse, söz konusu malın maliyet bedeli (KDV dâhil) Gelir Vergisi Kanununun 89. maddesi çerçevesinde yıllık beyannamenin bağış ve yardımlara ilişkin bölümüne yazılarak gelir vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınacak. Düzenlenecek faturada, bağışa konu malın maliyet bedeli (yüklenilen katma değer vergisi hariç) yazılı olacak.

Bağış konusu mal için yüklenilen KDV’nin indirimi mümkün değil. Dolayısıyla yüklenilen KDV’nin, bağışın yapıldığı dönemde İndirilecek KDV tutarları arasından çıkartılarak gider hesaplarına aktarılması gerekiyor. Faturada “İhtiyaç sahiplerine yardım şartıyla bağışlandığından KDV hesaplanmamıştır.” ibaresinin yer alması da zorunlu.

İşletmelerin çalışanlarına dağıtılan Ramazan paketlerinde ise durum biraz farklı Ramazan paketinin işletme çalışanlarına dağıtılması durumunda, dağıtılan paket “ayni ücret” sayılıyor. Yani çalışanın vermiş olduğu hizmet karşılığında ödenen maaş nasıl nakdi ücret geliri sayılıyorsa, verilen paket de ücret geliri sayılıyor ve ayni ücret olarak vergileniyor.
GVK’nun  61.  maddesinde  ücret; “İşverene tabi ve belirli bir  işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para  ve  ayınlar  ile  sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir” şeklinde tanımlanmıştır. Ücretin tanımından açıkça anlaşılacağı üzere para ile (nakit) ödeme dışında “ayınlar ile sağlanan  ve  para  ile  temsil  edilebilen menfaatler” de ücret olarak kabul edilmektedir.

Ayni ücretin vergilendirilmesinde ise Gelir Vergisi Kanunu 63 maddesindeki tanımlama şöyle anlaşılıyor önce bu ayni ücretin nakde çevrilmesi gerekli. Hizmet erbabına verilen ayinler, verildiği gün ve yerdeki ortalama perakende fiyatlarına göre değerlenecektir.

Ramazan paketlerini hazır olarak satın alan firmalar, satın alma bedeli olarak ödedikleri bedeli ortalama perakende fiyatı olarak dikkate alabilecekler. İhtiyaç maddelerini toptan alıp paketleri kendileri hazırlayan mükellefler de ödedikleri toptan tutarı esas alabilirler. Satın alma bedelleri işletmeler tarafından gider kaydedilebiliyor.

Olaya Katma değer vergisi kanunu açısından bakacak olursak Katma  Değer  Vergisi  Kanunu’nun  verginin  konusunu ve verginin konusunu teşkil eden işlemleri belirleyen 1’nci maddesinin 1 numaralı bendinde“ticari, sınaî,  zirai  faaliyet ve  serbest   meslek   faaliyeti   çerçevesinde  yapılan  teslim  ve  hizmetlerin”  katma değer vergisine tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun  teslim  sayılan  halleri düzenleyen 3.maddenin a bendinde “vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun vergiye tabi işlemler dışındaki  amaçlarla işletmeden   çekilmesi, vergiye tabi malların işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru  gibi namlarla verilmesi” nin  teslim sayılacağı belirtilmiştir.

Kanunun 5.  maddesinde ise “vergiye tabi bir hizmetten işletme  sahibinin,  işletme  personelinin  veya  diğer   şahısların  karşılıksız  yararlandırılması hizmet sayılır” hükmüne yer verilmiştir.

Yapılan  kanuni  açıklamalardan  da  anlaşılacağı  üzere  personele  ayın  olarak veya hizmet olarak verilen ücretler katma değer vergisinin konusuna girmektedir. Ancak Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 9 seri nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde şu açıklamalara yer verilmiştir.

“Katma Değer Vergisi uygulamasında personele sağlanan menfaatlerden aşağıda sayılanlar vergiye tabi değildir.

-         Personele iş yerinde veya müştemilatında yemek verilmesi

-         Personele yatacak yer veya konut  tahsisi

-         Personelin toplu olarak iş yerine gidip gelmesini sağlamak amacıyla yapılan taşıma hizmetleri

-         Demirbaş olarak verilen giyim eşyası
Özet olarak Ramazan paketi için ödenen tutarlar (KDV dâhil), çalışanlara ödenmiş net ücret olarak kabul edilecek. Daha sonra ise bu tutarın brütleştirilerek çalışanın o ayki ücret matrahına eklenmesi ve ücret geliri olarak vergilemeye tabi tutulması gerekiyor. Böylece Ramazan paketi bir yandan ayni ücret olarak vergilenecek diğer taraftan da gider kaydedilmiş olacaktır.

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.