Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

6Kas/25Kapalı

Işıl Özgentürk: “Bir hayata dokunmak, film gibi bir hikaye”

img-20251105-wa0037

5 Kasım 2025 Çarşamba / Işıl Özgentürk: “Bir hayata dokunmak, film gibi bir hikaye”

Kocaeli Dokümantasyon Merkezi’nin düzenlediği Yaşayan Tarih Sohbetleri programına konuk olan gazeteci- yazar Zeynep Işıl Özgentürk, gazetecilik, sinema ve hayat hikayesini anlattı. Özgentürk, “Film Atölyeleri insanların hayatına dokunmak için var” dedi.

Kocaeli Dokümantasyon Merkezi’nin düzenlediği Yaşayan Tarih Sohbetleri programının bu haftaki konuğu gazeteci- yazar Zeynep Işıl Özgentürk oldu. Özgentürk, gazeteciliğin yanı sıra senaristlik, yönetmenlik ve Cumhuriyet Gazetesi’nde köşe yazarlığı yapmaktadır.

GENİŞ KATILIM

Programa; Gazeteci- yazar Zeynep Işıl Özgentürk, Kocaeli Dokümantasyon Merkezi Çalışma Grubu Başkanı Müzeyyen Ünal, Kocaeli Yükseköğrenim Derneği (KYÖD) eski Başkanı Mustafa Küpçü, gazetemiz yazarı Gül Anasal ve sevenleri katıldı.

“BİRÇOK FESTİVALE KATILDIK”

Özgentürk hayat hikayesinin anlattığı programda şunları söyledi, “Gazeteci ve köşe yazarı olmanın yanı sıra birçok alanda işlere imza attım. Bende sürekli bir yere gitme duygusu vardır. Kitap ve oyun yazarlığım da var. Sinemayla da ilgileniyorum filmler de çektim. Türkiye’nin birçok yerine gittim. Buralarda kısa film atölyeleri yaptım. Her yaştan her meslekten öğrencilerimle kısa filmler çekiyoruz. Kocaeli’de ilk defa Karamürsel’de başladık. 7 kişiyle muhteşem hikayeler topladık. Kısa film çekimi için İzmit’teki tiyatrolara başvurdum fakat sıcak bakmadılar. Film atölyesinde tekerlekli sandalyeli bir kız vardı, çok güzel bir resim yapmıştı. Bu resmin kısa filmini çekiyoruz dedim. Yıllar sonra İzmir’deyken birisi ‘hocam’ diye bağırdı. O kız resim hocası olmuştu. Bu bir insanın hayatına dokunuştur. Film Atölyesi’nde yaptığımız filmlerle birçok festivale katıldı. İzmit’te bir atölye yapmak istiyorum.

“DEĞİRMENDERE’DEN ÇOK MEMNUNUM”

İstanbul’da hayat çok farklılaştı. Gazeteye bile gitmiyoruz. Bu kadar yıl çalıştıktan sonra İstanbul’da şu an için yoğun bir tempoda çalışmak mümkünatı yok. Şehirde eski neşe, arkadaşlıklar artık yok. En samimi arkadaşlarım Foça’da. Bende taşınmak istedim. Başta Adana’ya taşınmak istedim. Afyon’da bir festivalde biriyle taşındım. Nerede oturuyorsun diye sordum. ‘Değirmendere’ deyince buraya taşınmak istedim. Nur ile beraber taşındık. Değirmendere’den memnunum. Burası güzel bir yer. Nur olmasa buraya taşınamazdım.

“İNSANIN EN ÖNEMLİ DUYGUSU MERAKTIR”

Film Atölyelerinin amacı insanların birbirlerinin hayatlarına dokunmasıdır. İstanbul Levent’te gibi bir okul düşünün. Levent bildiğiniz üzere birçok gelir grubunun bulunduğu yerdir. Atölyelerde bir araya gelen insanlardan çok farklı hikayeler ortaya çıkıyor. Bunların kısa filmini çekiyoruz. İnsanların en önemli duygusu meraktır. Merak duygumuz olmasa herhalde avcı toplayıcı dönemde olurduk. Güven duygusu da insanlığın en önemlisi duygularından biridir. Bu iki duygu arasında gider geliriz”

img-20251105-wa0042

img-20251105-wa0034

20251105_142210

20251105_144720

20251105_142342

20251105_160135

20251105_154948

IMG-20251106-WA0006 

Mesut Nöbetçigül, Ahsen Okyar,

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Üzgünüz, yorum formu şu anda kapalı.

Geri izleme yok.