Kandıra ve Kandıralılar – Mustafa KÜPÇÜ
Kandıra ve Kandıralılar - Mustafa KÜPÇÜ
Rahmetli annem Kandıralıydı. Doğal olarak ben de “Kandıralı” sayılıyorum.
Kandıra, “insan ve toplum” kimliği ile örnek bir yaşam merkezidir.
Ne var ki, Kocaeli’nin en çok ihmal edilmiş ilçesidir.
Bundan 31 yıl önce, “Kandıralılar Derneği” kuruldu.
Dernek, özellikle Ahsen Okyar’ın emekleriyle çeşitli etkinlikler yaptı. Siyasal farklılıkları bir yana bırakarak, “Ben Kandıralıyım” diyenleri çatısı altında topladı.
Geçtiğimiz hafta, 31. Kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen toplantıya ben de katıldım. Katılım, beklediğim ölçüde değildi.
Dernek kurucuları ve başkanlık yapmış olan kişilere teşekkür edildi, aramızdan ayrılanlar saygı ve rahmetle anıldı. Kısa söyleşiler oldu.
Aynı masaları paylaşanlar sohbetleriyle hasret giderdiler.
Nejat Çakır; “Kandıra’da tarım ve hayvancılık alanında büyük sıkıntılar olduğundan, kendisinin çabalarına karşın olumlu sonuçlar alamadığından” söz etti.
Geceye katılanlar arasında belediye başkanı Erol Ölmez de bir konuşma yaptı. Kandıra’nın bugünü ve geleceğine dair umutlandıran bilgiler verdi.
Kandıra’nın ana yol üzeri arazilerinin, özellikle İstanbul’dan gelen alıcılar tarafından satın alındığı, tarımsal alanlarda konutlar yapıldığı ve bu konuda ciddi bir çaba gösterilmesi gerektiği dile getirildi.
Kandıra, 12 ilçemiz içinde gelişmesi için yeterli çabalar gösterilmeyen bir ilçemiz.
Yakın geçmişe kadar Kandıra ile özdeşleşen “keten” üretimi giderek azalmış. Büyük umutlarla kurulan Keten Fabrikası kapatılmıştı. Oysa, “Kandıra bezi” bir “marka” idi. “Şile Bezi” ile rekabet edecek ve Kandıra’ya çok yönlü katkılar getirebilecek bu alanda neden geri kaldık?
Rahmetli anneannem, “düzen” dediği ahşap tezgahında keten iç çamaşırları, çarşaflar ve kilimler dokurdu. Bu, hemen her Kandıra evinde vardı. Ya şimdi? Ne yazık ki yok edildi.
Kandıra, “Manda üretimi” peyniri, yoğurdu ve hindisiyle anılan bir ilçe iken bugün, bu değerlerini koruyamamanın sıkıntısını yaşıyor!
Güya, “Kandıra bir TURİZM MERKEZİ” olacaktı?!
Kandıra, “siyasetten beslenenler” tarafından hep aldatıldı!
Kablo Fabrikası vardı şimdi?
Bu yüzden, Kandıra’nın gençleri şehirlerde ekmek kavgası veriyor!
Oysa, Kandıra kökenli birçok Akademisyen, deneyimli Bürokrat insanlarımız var!
Neden bu insanlar bir araya gelip, Kandıra’nın geleceği için ciddi bir “Planlama” yapamazlar mı?
Bütün yaşamını Devlet Planlama alanında sürdürmüş bir “İsmail Sarıca” dan ve diğer akademisyenlerden böyle bir Planlama hazırlamaları istendi mi?
Kandıralılar Derneğimiz artık, belirli zamanlarda yemekli toplantılar düzenleyip, plaketler dağıtıp sonra klarnetle Kandıra havaları dinlemekle yetinmemelidir!
Kandıra’nın taşı toprağı, havası ve deniziyle bir cennet mekandır.
Düşünün; Güney Kore’li bir aile Kandıra’ya gelip yerleşiyor, Keçi Çiftliği kuruyor!
Kandıralılar ne yapıyor?
O verimli topraklarında “Çöp Fabrikası” kurulmasına karşı gösterilen kitlesel tepki bir umut olabilir.
Ama siz “üretim” ve geleceğe yönelik planlar yapmazsanız, başkaları gelir üretim yapar ya da topraklarınızı kirletip yok eder!
Kuşkum yok, bazı Kandıralılar bana kızacaklar!
Ama “Dost acı söyler!”
https://www.kocaeligazetesi.com.tr/makale/23427222/mustafa-kupcu/kandira-ve-kandiralilar