SURİYE BAHANE! BATININ HEDEFİ TÜRKİYE! – Banu AVAR
- Komşularla sıfır barış politikası... HEZİMET! (O.P.)
- Iğdır’dan Hatay’a Türkiye’nin güney sınırları resmen Kürdistan olacak!’ - BDPli Selahattin Demirtaş
- R to P responsability to Protect yani BM ‘Koruma Yasası’, Arap ‘baharı’ düşünülerek ortaya atılmıştır, küresel odaklar hedef ülkelere ve bu arada Türkiye'ye teklifsiz ‘müdahale’ şansı elde etmişlerdir.
SURİYE BAHANE! BATININ HEDEFİ TÜRKİYE!
Türkiye ‘büyük tuzağa’ düşer de, Suriye’ye şu ya da bu şekilde ‘fiili müdahaleye’ kalkışırsa, karşısında dikilen güçler kimler olur?
‘Şu ya da bu’ dediğimiz şey, askeri müdahaleden, ‘insani koridor’ yaratma teşebbüsüne kadar farklılaşan olası durumlardır.
Pek tabii ki Türkiye’nin Suriye topraklarının bir kısmına girmesi durumunda, Türkiye, Suriye’ye karşı SAVAŞ açmış sayılacaktır..
Suriye- Türkiye savaşının içinde yeralacağız.
Ondan sonra Türkiye vatandaşları ve Türkiye yönetimi, Suriye vatandaşları ve yönetimi için tehdit ve düşman olacaktır..
Batı basını şu anda Suriye içindeki muhalifleri ‘teröre karışanlar’ ve ‘barışcıl olanlar’ diye ikiye ayırdı..
Bunların ‘barışcıl’ olanları da Türkiye düşmanı olarak konuşlanacaktır..
Geriye Türkiye ‘dostu’ olarak El Kaide, Taleban, ihvan yani CIA tetikçileri kalacaktır…
İkincisi, Türkiye’nin karşısına Suriye’nin stratejik müttefiki İran dikilecektir.. Üçüncüsü Türkiye’nin karşısına Maliki yönetiminde Irak da dikilecektir…
Tüm güney ve güneydoğumuz savaş alanına dönecektir.
Bir de doğu ve kuzey var… Türkiye karşısında Rusya Federasyonu’nu da bulacaktır!
Bu durum komşularla SIFIR BARIŞ pozisyonu demektir!
İçerdeki BARIŞ gülleri işte tam da bu çevrelenmiş coğrafyada açmaktadır.
.
Dün, BDPli Selahattin Demirtaş, ‘Iğdır’dan Hatay’a Türkiye’nin güney sınırları resmen Kürdistan olacak!’ demiştir.
Demek ki verili durum da içerde de SIFIR BARIŞ pozisyonu vardır..
Bu aslında kimin gerçek hedef olduğunu anlatmaktadır…
2005’de R to P responsability to Protect yani BM ‘Koruma Yasası’, 2011’deki Arap ‘baharı’ yani Büyük Ortadoğu Projesi uygulaması düşünülerek ortaya atılmıştır..
BU yasa ile küresel odaklar ‘uluslararası camia’ denen küresel odaklar, hedef ülkelere teklifsiz ‘müdahale’ şansı elde etmişlerdir.
Libya bu çerçevede kan gölüne çevrilmiştir.
Bu yasanın Türkiye’ye karşı kullanılabileceği BDP tarafından daha önce de ima edilmiştir.
Ekranlarda ‘Esad zavallı insanları katlediyor!’ diye müsamere yapanlar, 2001’de ABD Milli Güvenlik teşkilatı başındaki NATO generali Wesley Clark’ın işgal edilecek ülkeler sıralamasını dikkatle okusunlar: Liste Somaliden başlar, İran’la devam eder…
Planın adı ‘Ortadoğu’yu Dönüştürmek’tir!
Ve Türkiye planın tam ortasındadır..
Bağrına dikilen füze kalkanları bölge güçleri kadar MİLLİ güçleri de hedef alabilir… Suriyeli muhaliflere destek bahanesiyle topraklarımızda cirit atan istihbaratçı ve paralı askerler çalışmalarını Türkiye sınırları içinde yoğunlaştırabilir.
Hatay’a Kilis’e Gazi Antep’e konuşlanmış ABD istihbarat elemanlarının varlığını açıkladık..
Daha önce Mısır’da Afganistan’da Irak’da çalışmış deneyimli personel Türkiye topraklarındadır.
Türkiye fiilen ŞU ANDA bir müdahale üssü olarak şekillenmiştir.
Türkiye’yi yönetenler, geri dönülmez bir yolda ilerlemektedir..
Türkiye, Kuzey Irak dışında tüm bölge ülkelerinin düşmanı ve hedefi konumuna gelmektedir.
Tek çıkış yolu bölge ülkeleriyle birlikte hareket etmek bu azgın emperyalist saldırıya DUR demektir..
Eğer bunu yönetimdekiler yapmazsa, yapamazsa Türk milleti yapacaktır.
Ya da Türkiye tarihinin en sancılı dönemine adım atacaktır..
Banu AVAR
Leave a comment
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.