Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

30Tem/230

TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNDE KUTLU 5 OLAYIN YILDÖNÜMÜNDE BAZI HATIRLATMALAR

TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNDE KUTLU 5 OLAYIN YILDÖNÜMÜNDE BAZI HATIRLATMALAR

• Temmuz ayı Cumhuriyet tarihimizde çok önemli olayların yaşandığı kutlu bir aydır.

• Bu kutlu olaylardan 20-24 Temmuz arasında gerçekleşenlerin, tarih sırasına göre, özeti aşağıdadır.

• Kimlik yabancılaştırma dayatmalarına karşı ulusal bilincimizi pekiştirmek için "Tam bağımsız, laik, sosyal hukuk devleti" ilkelerini ve Atatürk’ün MİLLİ ÜLKÜMÜZ(*) tanımlamasını çoluk çombolağa tekrar tekrar okumak, anlatmak gerekiyor.

• Kutlu, mutlu olayların tarihimize mal olmasında emeklerini esirgemeyenler ile şehit ve gazilerimizin aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. 20 Temmuz 2023 Perşembe

Kutlu ve Mutlu Günlerimiz:

1- 23 Temmuz 1919 : Erzurum Kongresi,

2- 24 Temmuz 1923 : Lozan Barış Antlaşması,

3- 20 Temmuz 1936 : Montrö (Montreux) Boğazlar Sözleşmesi,

4- 23 Temmuz 1939 : Hatay’ın Türkiye’ye Katılması,

5- 20 Temmuz 1974 :Kıbrıs Barış Harekatı.

*****

1-ERZURUM KONGRESİ: 23 TEMMUZ 1919

• Birinci Dünya Savaşı sonunda Osmanlı İdaresi’ne Limni Adası’nın Mondros Limanı’nda demirli Agamemnon zırhlısında 30 Ekim 1918 tarihinde imzalatılan mütareke (ateşkes) antlaşması çok ağır hükümler içerir.

• 24’üncü Maddeye göre; Van, Erzurum, Sivas, Diyarbakır, Harput (Elazığ) ve Bitlis vilayetleri Ermenilere verilir.

• Mütareke’nin ardından, “ dahili ve harici bedhahlar” bir araya gelip örgütlenirken, Doğu Anadolu’nun yurtsever insanları da İstanbul’da Doğu İlleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ni( dernek) kurar.

• Bu derneğin 10 Mart 1919 günü açılan Erzurum Şubesinin il kongresi 17 Haziran’da yapılır.

Trabzon Vilayeti temsilcilerinin de katılımıyla, Doğu İllerini kapsayan bir kongrenin Erzurum’da toplanmasına kongrede karar alınır.

• Gecikmeli olarak, 23 Temmuz / 7 Ağustos 1919 tarihleri arasında yapılan kongre çalışmalarını Bitlis, Erzurum, Trabzon, Sivas ve Van illerinden 56 Temsilci katılır.

• Harput Valisi Ali Galip’in engellemesi yüzünden Harput (Elazığ) ve Diyarbakır temsilcileri katılamaz.

• 19 Mayıs 1919 günü Bandırma Vapuru ile karargahı ile Samsun’a çıkan Mustafa Kemal Paşa 7/8 Ağustos gecesi Erzurum’dan Saray’a çektiği telgrafla, görevinden ve bütün rütbe/unvanlarından istifa ettiğini bildirir.

• Bu asil davranışı karşısında Erzurumlular ve 15.Kolordu’nun Komutanı Kazım Karabekir Paşa, Mustafa Kemal’in etrafında kenetlenir.

• Oy birliğiyle Kongre’nin Divan Başkanlığına seçerler.

• Kongredeki söylevinde Mustafa Kemal “ Bugün doğan güneşi nasıl görüyorsam, yarın Asya ve Afrika’daki bütün esir ve mazlum milletlerin hürriyet ve istiklallerine kavuşacaklarını da öylece görüyorum” sözü ile anti-emperyalist kurtuluş mücadelesi meşalesini yakar.

• Kongrede, Amasya’da 22 Haziran 1919 tarihinde dünyaya ilan edilen ilkeler aynen kabul edilir.

• Cemiyet tüzüğü (nizamname) de onaylanır.

• Başta Sivas’ta kongre toplanması olmak üzere birçok önemli kararlar alınır.

• Kongre kararlarını ve cemiyet tüzüğünü uygulamak üzere, Gazi Mustafa Kemal’in  başkanlığında bir Yürütme Kurulu (Heyet-i Temsiliye) seçilir.

• Sivas Kongre’si 4-11 Eylül 1919 tarihleri arasında yapılır.

• Kongrede, Anadolu ve Rumeli’deki bütün kurtuluş örgütleri atı altında birleştirilerek Ulusal Kurtuluş Savaşı başlatılır.

2-LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI: 24 TEMMUZ 1923

• 30 Ağustos 1922 tarihinde kazandığımız Büyük Zafer’in ardından bozulup kaçan Yunan güçlerini ordumuz izler.

• Mehmetçik, 18 Eylüle kadar tüm Batı Anadolu’yu ve Marmara’nın güneyini Yunan işgalinden kurtarır.

•  Mudanya’da 11 Ekimde, İtilaf Devletleri ile mütareke (ateşkes) anlaşması imzalanır.

Saltanat 1 Kasım’da kaldırılır.

• Ardından, İsviçre’nin Lozan Kentinde barış görüşmeleri başlar.

• Ancak, emperyalist Batılı devletler Osmanlı Devletinden salam siyaseti ile elde ettikleri  kapitülasyonların (adli, mali, iktisadi ve siyasi ayrıcalıkları) devamında ısrar etmeleri yüzünden, görüşmelere 4 Şubat 1923 tarihinde ara verilir.

• TBMM Hükümetinin ödünler vermeyeceğini, gerekirse bu uğurda savaşa devam edeceğini anlayan İtilaf Devletleri, 23 Nisan’da yeniden görüşme masasına otururlar.

• Osmanlı’nın son 250 yıllık tarihinde, savaşta Mehmetçiğin kanı ve canı pahasına kazanılan zaferler, hep barış konferansı masalarında kaybedilir.

• Bu yönden Lozan, ulusumuzun kötü talihini değiştiren stratejik bir dönüm noktasıdır.

• 24 Temmuz 1923 günü imzalanan barış antlaşması, 29 Ekim 1923 günü ilan edilen çağdaş Cumhuriyetimizin uluslararası tapu senedidir…

3- MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ: 20 TEMMUZ 1936

• Birinci Dünya Savaşının galibi İtilaf Devletleriyle, TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi)  Hükümeti arasında İsviçre’nin Lozan kentinde imzalanan Barış Antlaşması ile tüm sorunlar çözüme kavuşturulamaz.

• Musul, Boğazlar, Hatay sorunlarının çözümü ileri tarihlere bırakılır.

• Misak-ı Milli (Ulusal Ant) sınırlarımızın içinde olan Musul-Kerkük-Süleymaniye petrol bölgesini her ne pahasına olursa olsun  ellerinde tutmak isteyen İngilizler,1925 yılındaki Şeyh Sait isyanını kışkırtarak, ulusal gücümüzü zaafa uğratır.

• Bunun sonucunda, günümüzde Kuzey Irak  diye anılan Musul Eyaleti bazı şarlar ile İngilizlere bırakılır.

• Çanakkale ve İstanbul Boğazlarının yönetimi ise, ulusal egemenlik haklarımız çiğnenerek, Lozan’da uluslararası komisyona bırakılır.

• Türkiye, Avrupa’da Hitler Almanya’sının emperyalist emellerinin iyice ortaya çıktığı 1933 yılından itibaren, Boğazlar sorununu dünya gündemine taşıyarak, İsviçre’nin Montrö kentinde uluslararası görüşmelerin başlamasını sağlar.

• 20 Temmuz 1936 tarihinde imzalanan uluslararası sözleşme ile, Türkiye Türk boğazları üzerindeki egemenlik haklarını tüm devletlere kabul ettirir.

• Montrö Boğazlar Sözleşmesi, 20’şer yıllık uzatmalarla, geçerliliğini sürdürür.

• Bu bağlamda, 1996 yılında geçerliliği üçüncü kez uzatılır.

• Küresel hedefleri kapsamında ABD, Karadeniz’de de üstünlüğü ele geçirmek için anılan sözleşmeyi delmek için yoğun çaba harcamaktadır.

• Hele de iktidarın uçuk İstanbul Kanal'ı tasarımının gündeme taşınması sonrasında bölgede barış ve huzur ortamı gittikçe sarsılmaya başlar..

4- HATAY’IN ANAVATANA KATILMASI :23 TEMMUZ 1939

• Hatay İli (Antakya) Misak-ı Milli sınırlar içinde olduğu halde, Sakarya Zaferinin ardından, Fransa ile imzalanan 20 Ekim 1921 Ankara Anlaşmasında bu konu çözüme kavuşturulamaz.

• Lozan’da da Fransa’nın, Hatay/İskenderun Limanını ellerinde tutmak için çok direnir.

• Bu sorun Lozan’da da çözüme kavuşturulamaz.

•  Bunun ardından, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK uzun soluklu bir diplomasi süreci başlatır.

•  Ölümcül hastalığının ilerlemesin karşın şiddetli yaz sıcaklarında Çukurova’daki askeri yığınağı ve hazırlıkları denetlemeye gider.

•  İşin vahametini kavrayan Fransızlar, sonunda anlaşmaya razı olur.

•  Türk-Fransız Askeri Antlaşması ve Türk-Fransız Dostluk Antlaşması 3-4 Temmuz 1938 tarihinde imzalanarak yürürlüğe konur.

•  Antlaşmalar kapsamında, Kurmay Albay Şükrü Kanatlı (1893-1954) komutasındaki, 2.500 kişilik askeri birliğimiz Hatay’a gönderilir.

•  Hatay Cumhuriyeti kurulur. Tayfur Sökmen 2 Eylül 1938 tarihinde Hatay’ın ilk ve tek Cumhurbaşkanı olarak seçilir.

•  Atatürk’ün göremediği 23 Haziran 1939 günü Hatay Millet Meclisi “Anavatana katılma” kararı alır.

•  Bu tarihi karar 23 Temmuz 1939 günü, TBMM Heyetinin de katıldığı coşkulu kutlamalarla, yaşama geçirilir.

5-  KIBRIS BARIŞ HAREKATI :  20 TEMMUZ 1974

•  Kıbrıs’daki Rumlar, Yunanın “megalı idea” hayalleri kapsamında, enosis (Ada’nın Yunanistan’a ilhakı) hedefine ulaşmak için EOKA terör örgütünü kurar.

• Önceleri, İngiliz güvenlik güçlerini sindirmeyi amaçlayan terörist saldırılar, sonrasında bütün şiddetiyle Türklere yönelir.

• Ancak, Türkiye Cumhuriyeti Ada’daki Türkleri yalnız bırakmaz.

Yoğun bir diplomasi süreci başlatılır.

• 1958’de Zürih, 1959’da Londra Antlaşmaları ile Türk ve Rum ortaklığına dayalı Kıbrıs Cumhuriyeti 16 Ağustos 1960 tarihinde, kurulur.

• Cumhurbaşkanı seçilen Başpiskopos Makaryos, Ada’daki Türk-Rum ortaklığını ilk günden itibaren yok sayar.

• Türkleri “azınlık statüsüne” sokmak için, bir yığın ihanet projesini uygulamaya koyar.

• Türkleri azınlık statüsüne indirmek için Cumhurbaşkanı Makarios'un asimilasyon programı ile enosis hedefine ulaşmak istenir.

• Yunan Cuntası,15 Temmuz 1974 tarihinde yaptığı darbe ile Nikos Simpson’u iş başına getirdi.

• Adadan kaçarak Makarios canını zor kurtarır.

• AKRİTAS soykırım planı kapsamında Ada’daki Türklere karşı, amansız bir saldırı başlar.

• İmkansızlıklar içinde Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Türkleri kahramanca savunur.

• Ecevit Koalisyon Hükümeti (CHP+MSP)nın uluslararası barış çağrıları yanıtsız kalır.

• Londra ve Zürih Antlaşmaları  “garantörlük” hakkına dayanarak, 20 Temmuz 1974’de Kıbrıs Barış Harekatı başlar.

• Rum/Yunan güçleri Atlılar, Muratağa ve Sandallar başta olmak üzere köylerde savunmasız Türklere korkunç bir soykırım yapılır.

• Bunun üzerine, 14 Ağustos 1974 günü, ikinci barış harekatı başlar.

(*) MİLLÎ ÜLKÜMÜZ « … Milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, fıtri zekasını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, millî birlik duygusunu sürekli olarak ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür. »( 29.10.1933, Ankara, 10. Yıl Nutku.)

(https://www.atam.gov.tr/duyurular/milliyetcilik-milli-birlik-ve-beraberlik)

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.