Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım… Şikayet edeceğine sen de alternatifini oluştur.

24Şub/120

Artık Avrupa’yı, Doğulu yapma zamanı gelmedi mi?

Artık Avrupa’yı, Doğulu yapma zamanı gelmedi mi?

“Müsteşrik, Doğu irfanı ile uğraşan Avrupalıların kendilerine verdikleri isim. Aynı mevzu üzerinde çalışan bir Osmanlıya bu ismin verilmesi caiz değildir. Biz son devir muharrirleri, maarif-i garbiyeyi Şark’a ithale çalışan birer müstağribiz.’’ ( Ahmet MİTHAT/ D.1844-Ö.1912).

Büyük üstad Ahmet MİTHAT Efendi, bu sözleri kaleme alır iken, sanki günümüzün de durumunu üç satırda genellemiş gözüküyor.

Batı, yani Avrupa endeksli dış politika izleyen ve kökü tanzimat fermanına kadar dayanan fikir ve sürecin içerisinden süratle geçiyoruz.

Üstadın bu sözü ile bizlere şunları anlatmak istiyor: Doğu bilimi ile uğraşan Avrupalı’ya verdiğimiz isim “Müsteşrik” (Oryantalist, Doğucu).

Aynı iş ile uğraşan biz Türk’lere bu isimin verilmesi uygun değildir diyor, çünkü bizler zaten yaşadığımız ve var olduğum coğrafya itibari ile Doğuluyuz.

Ve devam ediyor: biz son zaman tarihi vakalarıyız, Avrupa kültürünü doğuya, yani kendimize dahil edip, Avrupalı olmaya çalışan şaşkınlarız diyor.

Üstadın bu düşüncesini  bir an olsun şöyle yorumlayalım: Avrupa’nın kültürünü artık kendi içerimizde eritip benimseyen bir Türkiye.

Avrupalı veya yarı Avrupalı olduğumuzu, inanç bağlamında kardeş olarak nitelediğimiz diğer doğu ülkelere, (Maarif-i garbiye) Avrupa kültürünü,  ağabey (Avrupalı) sıfatı ile ithal ettiğimizi düşünelim. (Biraz gerçek gibi ne dersiniz?)

Bu ne büyük ihanet olur değimli ? Bizleri zehirleyen, milli şuurumuzdan uzaklaştırıp, kendi, dil, inanç, kültür gibi değerlerini benimsettiren bir zehir. (Avrupa).

Peki kendimize yapılmasını istemediğimiz halde, bulunduğumuz jeo-stratejik coğrafyanın kritikliği bedeni ile engel olamadığımız bu sürece. Neden Millet olarak farklı, inanç olarak bir olduğumuz “Din Kardeşi” dediğimiz yarı gelişmekte olan toprak milletlerini dahil ediyoruz ?

Elimizden gelse, Avrupa ve ülkemizi kuşatmış sermayenin pençesinden bizler kurtulmayacakmıyız? (Kurtulmak istemezmiyiz?)

Acaba, biz batıyoruz da, yanımız da birkaç yarenlik edecek arkadaş mı arıyoruz?

Dünyada sermaye bağlamında başka ülkelere bağımlı olmayan ülkeler, iletişim alanında ki yatırımlarını incelediğimizde, günümüz itibari ile olağan dışı maddi artışın olduğunu göreceğiz.

Bu şu anlama geliyor, başka milletleri kendinizden birileri yapmak istiyor iseniz, etkileşime geçmelisiniz.

Bu ise sadece iletişim bilimi ile mümkün.

Bizler Doğuluyuz, bunu kabul etmemiz lazım, Avrupa yaşlı bir ihtiyar, ama kurnaz ve akıllı. Kültürden noksan, genellemede insanları antisosyal.

Ama biz doğulular, kültürümüz çok, uygarız, genellemede anti sosyal değiliz, işte bu  büyük güç, asıl yükü taşıyan etken. Sadece iletişim bilimini nasıl kullanacağımızı bilmemiz gerekiyor.

Balık yemek yerine, balık tutmayı öğrenmek.”

Bunca yıl, Doğu kültürünü Avrupalı yapmaya çalışan Avrupa’yı, Doğulu yapma zamanı gelmedi mi sizce?

Saygılarımla.

Emrah BEKCİ Araştırmacı-Yazar

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.