BİR GECE KONAKLAMALI AFYON – EĞRİDİR ISPARTA SALDA TURUNA ÇIKIYORUZ (28 – 29 Mayıs 2022 (Cumartesi Pazar)
 BİR GECE KONAKLAMALI AFYON-EĞİRDİR ISPARTA SALDA TURU |
KARAKADILAR TURİZM
|
Körfez Mah. Ankara Karayolu Cad. No:115 D:3 İzmit / KOCAELİ Tel : 262 3212107 - Fax:262 3212108 |
BİR GECE KONAKLAMALI AFYON-EĞİRDİR-ISPARTA-SALDA TURU
28 Mayıs Cumartesi saat: 06.30’de N City önünde İZMİT adresinde toplanıyor, Lüks otobüslerimiz ve Karakadılar Turizm misafirperverliğinde ilk durağımız olan Afyon'a doğru saat: 06.45’te hareket ediyoruz.
1. GÜN: AFYON ŞEHİR TURU - FRİG VADİSİ TURU- EĞİRDİR
Sapanca Berceste Tesislerinde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası Afyon’a doğru hareket ediyoruz. Afyon’daki gezimize Avusturya'lı heykeltıraş Krippel'in eseri zafer anıtı ile başlıyor daha sonrasında ise Zafer Müzesi, Çeşmeli Konak İbrahim Alimoğlu Müzesi, Mevlevi Cami ve Müzesi, Ulu Camii ve Karahisar Kalesi ile devam ediyoruz. Tarihi Afyon sokaklarını fotoğrafladıktan sonra öğle yemeğimizi almak için Et-Raf Restaurant’a gidiyoruz. Yemeğimizin ardından Eğirdir'in Doğal ve Tarihi güzelliklerini keşfetmek üzere aracımız ile Eğirdir'e hareket ediyoruz.
İki saatlik keyifli bir yolculuğun ardından Dündar Bey Medresesi, Hızırbey Camii ve Eğirdir Kalesi gezilerimize müteakip rehberimizin anlatımlarını dinleyerek Eğirdir'in manzarasını görebileceğimiz teras konumundaki Akpınar Köyü'ne çıkıyoruz. Akşam yemeğimizi, aynı zamanda konaklayacağımız Nafiz Yürekli Anadolu Lisesi Uygulama Otelinde aldıktan sonra günün yorgunluğunu üzerimizden atmak için otelimize yerleşiyoruz.
AFYONKARASİHAR SOKAKLARI EĞİRDİR GÖLÜ
2. GÜN : ISPARTA FİRDEVS CAMİİ - ALİ AYDEMİR BEY’İN KÖYÜ - GÜL BAHÇELERİ - LAVANTA BAHÇELERİ - SALDA GÖLÜ
Otelimizde aldığımız kahvaltı sonrası ilk olarak Isparta merkez de bulunan ve Mimar Sinan tarafından yaptırılan Firdevs Camii'ni ziyaret ediyoruz. Daha sonra turumuzun çıkışının da yegane sebebi olan Ali Aydemir Bey’in köyünün gül ve lavanta bahçelerine doğru yola çıkıyoruz.
Fosil kaynaklı kayıtlara göre, gülün yeryüzündeki varlığı en az 35 milyon yıllık bir geçmişe sahiptir. Gül çiçeğinin insanlık tarihindeki yeri ve önemi ise en az 5000 yıllık çok renkli bir geçmişe dayanır. Gül kokusunu kalıcı yapmak için tarihte ilk yöntem antik çağlarda Mısır, Mezopotamya, Hint ve Çin gibi medeniyetler tarafından kullanılan yağlarla maserasyon (gül çiçeklerinin uygun yağlarda belli bir süre bekletilme yöntemi) olmuştur.
Isparta’da gülcülüğün binlerce yıl gerilere giden, eski, köklü bir tarihi yoktur. Isparta gülcülüğü, en çok 150 yılı bile geçmeyen bir tarihe sahiptir. Daha gülcülük Isparta'da bilinmez iken Burdur, Denizli, Çal yörelerinde Gül tarımının yapılmakta olduğu bilinmektedir. Gülcülüğü Isparta'ya, Yalvaç ilçesinden gelip Isparta'ya yerleşen Meydanbeyoğlu, Mehmet İzzet'in oğlu İsmail Efendi getirmiştir.
1975 yılında zamanın gül tüccarlarından Zeki Konur ve birlikte çalıştığı Nihat Yılmaz bir Fransa ziyareti dönüşünde, 30 haneye yaklaşık 15'er lavanta fidesi getirmiş. Başlangıçta evlerin bahçelerinde ya da gül tarlaların kenarlarında sadece bir süs iken, yıllar içinde zahmetsizce büyüyen lavantalar tarlaları kaplamış ve bugün Isparta'nın Kuyucak, Kuşçular, Yeşilyurt, Kılıç ve civarı köylerinde yaklaşık 3 bin dönümlük bir alana yayılmış. Kuyucak köyünde üretilen lavanta, Türkiye üretiminin % 93'ünü karşılıyor. Türkiye İstatistik Kurumunun 2013 verilerine göre, Türkiye lavanta üretimi 105 ton civarında
Lavantaların sezon içindeki prosesini aşağıda görebilirsiniz.
- Çiçek sürgünü (uyanma) Mayıs başında başlar
- İlk çiçek görünmesi Haziran’ın 20 – 25’ini bulur
- Olgunlaşma dönemi ise Temmuz 15 – 20 civarıdır
- Lavantaların demet olarak kesimi Temmuz 15 – 20 civarında başlar
- Lavantaların kurutmalık olarak kesimi Temmuz 20 – 25 civarında başlar
- Lavantaların yağ ve su amaçlı olarak kesilmesi ve işlenmesi Ağustos 5 civarında başlar
- Lavanta sezonu sonu Ağustos 25 - 30 civarındadır.
Gül hasadı ve lavanta hasadı, ekim, biçim, bakım gibi bilgileri öğrendikten ve bahçeleri gezdikten sonra Ali Aydemir bey’in ikramları için bir mola veriyoruz. Molamızın ardından Türkiye'nin Maldivler'i olarak bilinen Salda Gölüne doğru yola çıkıyoruz.
Türkiye'nin Maldivleri olarak bilinen Beyaz cennet Salda Gölü özellikle son yıllarda pek çok kişinin dikkatini çekmeyi başarmıştır. Salda Gölü’nü diğer göllerden ayıran en önemli özellik; stromatolit oluşumlarına uygun jeobiyokimyasal bir ekolojik sürece sahip olmasıdır. Bu süreç sonunda; tabanda beyaz renkli hidromanyezit içerikli stromatolitler oluşmaktadır.
İklim, jeolojik yapılar ve bakteri ile Cyanobacteria etkileşimi sonucu oluşan bu çökellerin, ilk kez 3,5 milyar yıl önce yeryüzünde oluşmaya başladıkları çeşitli kaynaklarda belirtilmektedir. Bir anlamda, en eski fosil niteliğinde oldukları kabul edilmektedir. Günümüzde bu fosillerin güncel örnekleri olan modern stromatolit oluşumları Salda Gölü’nde gözlenmektedir.
Öncül yaşam biçimlerine ve ilkel yaşam koşullarına dair önemli veriler içerdiği düşünülen stromatolitlerin oluşum mekanizmaları ile bu süreçleri kontrol eden jeobiyokimyasal faktörlerin anlaşılmasının; Dünya’da yaşamın başlangıcı konusunda önemli bilgiler vereceği birçok araştırıcı tarafından düşünülmektedir. Diğer yandan, yine birçok otorite Dünya dışındaki yaşam hakkında da önemli sonuçlar beklemektedir. Salda Gölü’nde güncel olarak oluşan hidromanyezit içerikli stromatolitler ile Mars’taki karbonat içerikli kayaçlar arasındaki benzerliklerin NASA’nın da dikkatini çektiği güncel yayın organlarında da yer almaktadır.
Salda gölü gezimiz sonrası gölün tam kenarında açık havada alacağımız yemeğimiz için restoranımıza geçiyoruz. Yemek sonrası dönüş yoluna geçiyor ve bir başka turda görüşmek üzere vedalaşıyoruz.
SALDA GÖLÜ LAVANTA BAHÇELERİ
GÜL BAHÇELERİ
» FİYATA DAHİL OLAN HİZMETLERİMİZ
* Bir Gece Konaklama
* İlk gün sabah, öğle ve akşam yemekleri
* ikinci gün kahvaltı ve Salda Gölünde yenecek akşam yemeği
*Profesyonel rehberlik hizmeti
*Lüks turizm araçları ile ulaşım
*1618 sayılı kanun gereği zorunlu seyahat sigortası
» FİYATA DAHİL OLMAYAN HİZMETLE
*Tüm özel harcamalar
*Müze ve ören yeri giriş ücretleri
» FİYAT
Kişi Başı : 1.350 TL (min 35 kişi olması şartı ile)
» KULLANILACAK ARAÇLAR
Turlarda kullanılacak olan araçlarımız kişi sayısına göre belirlenmektedir.
19 kişiye kadar lüks Mercedes Sprinter araçlar kullanılır. 35 kişi ve üzeri lüks Otokar –Sultan –Mega
46 kişi ve üzeri lüks Travego-Safir
» TAVSİYELER
Gezi süresince rahat yürüyüş ayakkabısı ve ya spor ayakkabı tercih edilmelidir. Tüm gezilerimizi gündüz yapacağımız için dudak koruyucu krem ve şapka, her an yağmur yağabileceği için yağmurluk, yapacağınız alışverişler için sırt çantası ve tabii ki en önemlisi fotoğraf makinesi ve yedek hafıza kartı yanınıza almayı unutmayınız.
Leave a comment
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.