Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım…

16Ara/160

TÜRKLERE UYUMAK YASAK – Celal ERDÖL

IMG_7236_thumb

TÜRKLERE UYUMAK YASAK – Celal ERDÖL

İki Türk, “Hac” için kutsal topraklara giderler,
Bir süre dolaşıp, gerekli yerleri zayaret edip, lazım gelen ibadetleri yaptıktan sonra yolulurlar.

Hava oldukça sıcak olduğu için herkes gibi biraz “Öğle arası” uyuyup dinlenmek için bir Camiiye girip uzanırlar.Tam bu sırada kıyadetlerinden bunların “TÜRK” olduğunu anlayan ve yeni uykudan kalkan iki “Arap polis “gelir bizimkileri dürter. Aralarında şu konuşma geçer,
-Kalkın
-Niçin kalkalım,
-Yasak
-Burada çok yatan var niye onlara değilde bize yasak
-Siz Türksünüz, Müslümanların başına ne geliyorsa siz uyuduğunuz için geliyor, o yüzden size uyumak yasak”

Camide tüm müslümanlar uyuyor, polisler öğle uykusundan yeni uyanmış, biz Türkllere on dakika dinlenmek yasak. Türk olmak kolay değil, Türkün İlahi Kelimetullahı yayma, cihan nizam verme, mazlumlara önder olma görevi var. Bu görev bizzat yüce Allah tarafından verilmiştir. Dünya tarihi buna şahittır.

TÜRK OLDUĞUNUZU ANLAMIŞTIK,

Allah selamet versin Sürmene Lsesinde okurken bir Fen Bilgisi hocamız vardı. Biz ona Darbeci derdik. Ölmüşse Allahın rahmeti, sağ ise selamı ve afiyeti üzerine olsun. O nalatmıştı. Milli duygularımzın yeşermesinde emeği çoktur.

1967 Yılında Kilis Liseisnde hacalık yaparken, tanıştığı iki Türk kaçakcıdan dinlediği bir hikayeyi bize anlatmıştı. Yaklaşık 45 yıl sonra sizlerle paylaşmak istedim.

Kaçakcılık yapan iki Türk, Ürdün’ askerleri tarafından yakalanır. O zaman meşhur 1967 İsrail-Arap savaşı var. Mahkemeye çıkarılırlar, önlerine iki seçenek konur, ya cephede İsraile karşı savaşacaklar, ya da zinanda çürüyecekler.

Bizimkiler savaşı seçerler, çünkü oradan kaçabilme imkanları daha fazladır. Sina çölüne giderler, onlara birer tane Makinalı Tüfek vermişlerdir.

Bir bakarlar ki, Araplar, siper miper kazmadan, bir kum yığının arkasına mevziye yatıyor,
Bizimkler, hemen kendilerine uygun bir siper kazarlar, içine girerler. Düşünceleri Arapların gözünden ırak olarak, hemen tüymekdir.

Savaş başlar, İsrail topları, tankları bulundukları yönü ateş altına alır. Arapalrın kum tepecikleri bir top marmisi ile savrulur, ölen ölür, kaçabilen kaçar, kalanlarda esir olur.

Ama İsrail ordusu bir türlü o mevziyi ele geçiremez, çünkü susmayan iki adet makinalı tüfek vardır. 3-4 Saat daha bu şekilde karşılıklı ateş devam eder. Nihayet makinalı tüfekler susmuştur. İsrail ordusu mevzinin başındadır ve İki Türkü esir almıştır.

İsarilli komutan Onlara sorar, siz hangi millettensiziniz, bizmkiler de biz Türk’üz, Arapların elinde esirdik, bize iki seçenek sundular, bizde savaşmayı seçtik, amacımız kaçmaktaı, ama savaşa başlayınca amacımızı unuttuk, ama onlar bırakıp kaçtılar bizim ise mermimiz bitti o nedenle bizi esir aldınız, mermimiz olsaydı sizi durdururduk derler.

İsrailli komutan, biz zaten anlamıştık sizin Arap olmadığınızı, onlar zoru görünce kaçarlar, siz Türkler ise zorun üzerine gidersiniz diyerek, iki Türrk’ü serbest bırakır.

İrak ve Süriyeden yaklaşık 5-6 milyon insan vatanını topprağını savunmayıp, iltica yolunu seçti. Ama bir avuç Türkmen kardeşimiz, canları pahasına topraklarını savunuyor. Aramızdaki fark bu. O nedenle biz tarihte hep bağımsız yaşamışız, esir edilememişiz, 17 devlet kurmuş, 16 devlet yıkmışız, ama hep başı dik, vicdanı hür ve bağımsız yaşamışız.

Yaşamaya da devam edeceğiz.

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.