ZAMAN AYIRIP OKUMAYI LÜTFEDERSENİZ SEVİNİRİM – Bilal Sami GÖKDEMİR
ZAMAN AYIRIP OKUMAYI LÜTFEDERSENİZ SEVİNİRİM - Bilal Sami GÖKDEMİR
Hakaret veya küfür etmedikçe eleştirilerinizin de başımın üstünde yeri var.
1) Darbeye teşebbüs hainliktir. Kendi halkına ateş etmek hainliktir. Kendi halkına ateş etmeyen eri dövmek, linç etmek, öldürmek hainliktir. Hiçbirinin birbirinden farkı yoktur. Hepsinden hesap sorulmazsa, bu iş yarım kalır.
2) Darbeye karşı durmak vatanseverliktir. Bu ülkenin polisi de, masuma el kaldırmayan sivili de, "Tatbikata gidiyoruz" diye kandırılarak tanklara sokulan ve sivile ateş açmayan 19-20 yaşındaki masum emir eri de, sokağa çıkanı da, çıkmayıp dua edeni de bizimdir. Herkes, tepkisini aynı şekilde dile getirmek zorunda değildir. Bölmelerine izin vermeyin.
3) Akıllı düşman, aptal dosttan iyidir. Masum erin kafasının kesildiği haberinin kocaman bir yalan olduğu ortaya çıkmışken, olayın aslında 2006 yılında yaşanan bir trafik kazası sonrası meydana geldiği anlaşılmışken (ki doğru dahi olsa) "HALK, DARBECİLERİN KELLESİNİ ALDI" şeklinde manşetler atarak milleti galeyana getirecek, halkı kin ve düşmanlığa sevk edecek, haklıları haksız konuma düşürecek yalan yayınlar yapan başta AKİT GAZETESİ olmak üzere bütün yayın organları provakatördür. Buna bu milletin müsaade etmemesi, boynumuzun borcudur. Sizin "Bu haberler yalan" diye 300 kişilik sayfalarınızdan haykırdığınız haklı sesinizi, attıkları saçma sapan ve yalan yanlış manşetlerle anında binlerce kişiye iletip alt üst etmelerine, emek ve masumiyetinizi çalarak gölge düşürmelerine müsaade etmeyin.
4) Şahsi kanaatim: Bu 2 günlük sınavın en yüksek notunu ne asker, ne sivil, ne siyasiler almıştır. Bu imtihanın en büyük kahramanları itidali elden bırakmayan emniyet teşkilatıdır. Onların azmi, sabrı, sağduyusu, soğuk kanlılığı, itidali ve kararlılığı olmasaydı, emin olun bu işin sonu iç savaşa kadar gider, ülkede kan gövdeyi götürürdü. Yurtdışından Türkiye'ye son giriş yaptığımda sınırda gülümseyen polis memuruna "Abi, sana sarılmak istiyorum. Şu tebessümün var ya; dünyaya bedel" demiştim. Bu inancımı körüklediği için emniyet mensuplarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
5) Ayrıca... Meclis'te tüm siyasî partiler ortak bildiri yayınlamışken; meclis dışındaki partilerin neredeyse tamamı nöbet tutmaya TBMM'ye gitmişken, partili-partisiz herkes sokaklara çıkıp "EN KÖTÜ YÖNETİM BİLE DARBEDEN İYİDİR. DARBE İSTEMİYORUZ" demişken bu birlikteliği koruyamazsak, bundan sonra yapılacak hiçbir teşebbüste bu milleti tek yürek göremeyiz. Bu nedenle, işi siyasî şova çevirmek, şehitler varken bayram yapar gibi seçim şarkıları açıp, klaksonlardan elini çekmeyerek konvoylar yapmak, sloganlar atmak, kendi partisinin bayrağını sallayıp, liderinin fotoğraflarını asmak kendi siyasî hareketinize de ülkenize de milletinize de en büyük ihanettir. Bırakın; millet hasret kaldığı birlikteliği doya doya yaşasın. Şehitlerin şu anda sizin şarkılarınıza, sloganlarınıza, bayraklarınıza, kornalarınıza değil; dualarınıza, Fatihalarınıza, Yasinlerinize ihtiyacı var. Şehit olan 161 kişinin hiçbiri bu ülke ayrışsın diye şehit olmadı.
6) Son olarak; bu olay göstermiştir ki; bundan sonra darbeye teşebbüs edecek kimse varsa bilsin ki; karşınızda 2 saatte tank sürmeyi öğrenmiş bir millet vardır. Bu milletin istemediği hiçbir şeyi yapamazsınız! Ayağınızı denk alın.
Bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Allah, bir daha bu ülkeye böyle imtihanlar yaşatmasın.
Leave a comment
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.