Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım… Şikayet edeceğine sen de alternatifini oluştur.

18Haz/160

İktidar Nimeti Muhafazakar yapıyı çatırdatıyor – Yüksel ERCAN

2_1İktidar Nimeti Muhafazakar yapıyı çatırdatıyor - Yüksel ERCAN

Türkiye’de bir grup işlerin çok iyi gittiğini söylüyor, İşlerin iyi gittiğini söyleyen grup şu sıralar yurt içinde yüzde 49 oranında bir yüzdeye sahip, Türkiye’nin yarısına yakın olan bu orana bakıldığında kendisini o gruba ait gören tüm insanların son derece mutlu olması gerekiyor.

Sözünü ettiğimiz bu yüzde 49 oranın karşısında ise başka siyasi partilere mensup olsalar da yüzde 51’lik bir kitle var, Başkanlık ile yönetilen ülkelerde olan sistem bizde olmadığından yüzde 51’lik bu oran kendisinden daha az olan yüzde 49 için hiçbir anlam ifade etmiyor.

Şu an iktidarı elinde bulunduran AK Parti’nin hemen her şart altında elinde tutmaya çalıştığı daha doğrusu tuttuğu yüzde 49’luk oran içerisinde bulunmalarına ,başta sosyal ve ticari noktalarda son derece rahat olan pek çok yazar/çizer/düşünür ise bütün bu olumlu görüşlere rağmen mutlu değil.

Bizim anlatmaya çalıştığımız bu olumsuz gidişatı sözünü ettiğimiz yüzde 49’luk iktidarı destekleyen grubun içerinde bulunan Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak “CHP bizi laikleştiremedi ama “iktidar nimeti” bizim kökümüze kibrit suyu salacak bu gidişle..”şeklinde yorumluyor , dolayısı ile başkada herhangi bir izaha gerek bırakmıyor.

İçerisinde bulunduğumuz zor durumu kendi bakış açısından son derece net bir şekilde ortaya koyan Abdurrahman DilipakBen kendi sorumluluklarımızla ilgili olarak nefsimizi hesaba çekmek zorunda olduğumuzu düşünüyorum.. İktidar, güç ve servet biraz başımızı döndürdü, rehavete kapıldık, sorumluluklarımızı ihmal etmeye başladık. İslam düşmanlarına karşı birlik olurken, iş iktidar, mal paylaşımına gelince birbirimize düşmeye başladık.

Şunu görelim, bizim para, makam ve kadın açlığımız var.. Şeytan da buradan saldırıyor..

Para ve makamı paylaşamayınca birliğimiz dağıldı.. Muhkemleri bırakıp müteşabihler üzerinden, kendi konumumuzu meşrulaştıran dini yorumlar ve onları iddia eden hocalar üzerinden dinimizi parçaladık.

Öyle bir hale geldi ki bu iş, Nurcular 13 çeşit oldu.. Sufi, Selefi, Şii ihtilafını bırakın, Bunların da her biri kendi içinde 40 parça oldu. Din büyüklerini İlah ve Rab edinmeye başladık. Kelami konular tekfir vesilesi olmaya başladı. Allah’ın emrine uymazsanız haram, Resulün sünnetine uymazsanız mekruh, benim gibi düşünmezsen dinden çıkarsınız demeye getiren hocalarla dolu her taraf.

Allah’ın dini, yeri, göğü, ölümü açıklarken, bizim yaşadığımız din, karı ile koca arasındaki, kardeşler arasındaki ihtilafı bile çözmüyor.. CHP bizi laikleştiremedi ama “iktidar nimeti” bizim kökümüze kibrit suyu salacak bu gidişle..

Eğitimde başarılı değiliz. Ahlaki durum da pek iyi değil.. Başörtülülerin hali de yürekler acısı hale gelmek üzere.. Müslümanca bir hayat için direnişin sembolü haline gelen başörtüsü giderek yeni yetmelerin başında sıradan bir aksesuara dönüştü.

Yeni yetme zıpırlar biraz para kazanıp, bir de makam sahibi olunca geldikleri yeri, o iktidara nasıl ulaşıldığını unutuverdiler.. Bu aşağılık tipler bu davaya ötekilerden daha fazla zarar veriyor..

Çocuklarını kreşlere gönderen ailelerin haline bakıyorum da, ya da psikolojik destek almadan artık kendini yönetemeyen ailelere, üzülüyor insan.. NLP’ci oldu çoğu, ya da Transandantal Meditasyoncu, kimi, İsagoji mantığı ile İslam anlatıyor, kimi felsefeyi dinin üstüne koydu, kimi geleneği din zannediyor, kimi sofistike hayaller peşinde uçuyor, kilise metotları ile Müslüman gençlik yetiştirmeye çalışıyor kimimiz!

Nereye gidiyorsunuz ya hu!

Bırakın Türkiye’nin nereye gittiğini, siz nereye gidiyorsunuz. Türkiye durduğu yerde duruyor, asıl soru “bizim nereye gittiğimiz”..

Unutmayalım, “Cehennemin yolları iyi niyet taşları ile döşelidir”.. “Ağu’yu da altın tas içre sunarlar”. Sakın “Şeytan bizi Allah’la aldatmasın”..

Dini tartışma konusu olmaktan çıkartalım ne olur.. Mezhepleri, tarikatları da din edinmeyelim.. Din Allah’a (cc) aittir. Allah’ı, Resul’ü, kitabı tartışma konusu yapanlara kulak asmayalım.. Kur’an’a, zamana ve mekana şahidliğimizi yenileyelim..

Unutmayalım, “iman etmeden cennete giremeyeceğiz ve birbirimizi sevmeden de gerçekten iman etmiş sayılmayacağız.”

Etrafımıza şöyle bir bakalım Abdurrahman Dilipak’ın anlatmaya çalıştığı tiplerden çevremizde o kadar çok var ki sayabilmek artık mümkün değil, Üstelik bugün kendi ikballeri adına bin bir şekilde fırıldak çeviren bu “Asalaklar” yıllardır iktidara hangi parti gelmişse onun etrafını çevirmekte son derece mahir kişilikler.

Ne diyelim Allah Kurtarsın

http://www.nefesgazetesi.com/iktidar-nimeti-muhafazakar-yapiyi-catirdatiyor-makale,569.html

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.