Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım… Şikayet edeceğine sen de alternatifini oluştur.

11Haz/140

Göynük ziyareti.. -4

  08 Haziran 2014 Pazar / Necati Pilavcı kardeşimin Tarklı’daki Tarihi Konağında soluklandıktan sonra Göynük’e hareket ettik. Göynük te tarihi öneme haiz bir yerleşm yeri. İpek Yolu üzerinde..

Göynük İlçesi’nin Tarihi Roma, Bizans ve Anadolu tarihi ile iç içedir. Roma Askeri yolunun “Dadastan” adı ile bilinen ve şimdiki adıyla “GÖYNÜK” olan ilçemizden geçtiği tarih kitaplarında ifade edilmektedir.

Anadolu Selçuklu Devleti yıkıldığı zaman kurulan beylikler arasında olan Umurbey Han beyliğinin Merkezi GÖYNÜK’tür. Bizanslılarla yapılan çarpışmalarla Osmanlılar Umurbey Han elinden GÖYNÜK’ü almıştır. Osmanlının ilk kuruluş dönemlerinde Orhan Gazinin Oğlu, Gazi Süleyman Paşa Göynük’e yerleşerek burada Kendi adı ile anılan Muhteşem bir cami ve birde Hamam (1331-1335) Yaptırmıştır. Osmanlının kuruluş dönemi mimari eseri olan Bu muhteşem cami ve Hamam Halen Kullanılmaktadır. İstanbul’un ikinci defa kuşatılmasından sonra Bizans İmparatoru Yuannis ile anlaşan Yıldırım Beyazıt, Göynük dolaylarından bir kısım ahaliyi İstanbul’da kurulacak İslam Mahallesi için İstanbul’a yerleştirmiştir. Ancak yapılan anlaşma bozulunca Göynüklüler İstanbul’dan ayrılarak Tekirdağ’da GÖYNÜK’lü Köyü’nü kurmuşlardır.

Göynük’te, 7 adet cami, 3 adet türbe, 1 adet hamam, 1 adet Tarihi Zafer kulesi, 2 adet resmi kurum binası, (Belediye ve Hükümet konağı), 2 adet çeşme, 1 adet tarihi çınar ve muhtelif mimari özelliklerinden dolayı tescillenmiş sivil mimari örneği konut ve işyerleri ile birlikte toplam 127 adet tescilli eski eser bulunmaktadır. Bunun yanı sıra Cephe korumalı 40 adet sokak dokusuna katkısı olan bina bulunmaktadır.

GAZİ SÜLEYMAN PAŞA HAMAMI

Gazi Süleyman Paşa tarafından cami ile aynı tarihte yapılmıştır. 1331-1335 Hamam tamamen traverten kesme taş ile yapılmış olup bay ve bayan bölümü ayrıdır. Eser bölgenin en eski ve en büyük hamam olma özelliğini korumaktadır. Evliye Çelebi Seyehatnamesinde Ankara ve İstanbul da dahi böyle muhteşem bir hamam bulunmadığı konusu övgü ile bahsedilir.

Rivayet olunur ki; Camii’nin yapımı sırasında yapıya taş getiren ama getirdiği taşı bırakmadan geri götüren bir işçi Süleyman Paşa’nın dikkatini çeker. İşçiye “niye aynı taşı getirip yerine koymadan geri götürüyorsun” diye sorduğunda “kirli olduğum için taşı mübarek bir yapının, temellerine koymak istemedim” der. Bunun üzerine Süleyman Paşa hemen usta başına emir vererek cami’nin yanına birde hamam inşa edilmesini ister. Böylece günümüze kadar varlığını devam ettiren ve Göynük’ün en eski mimari yapıtlarından biri olan Gazi Süleyman Paşa Camii ve Hamamı ortaya çıkar.

      Orhan Gazinin Oğlu, Gazi Süleyman Paşa Göynük’e yerleşerek burada Kendi adı ile anılan Muhteşem Hamam (1331-1335).

      Necati Pilavcı, Prof. Dr. Mesut Gür, Çoşkun Karakadılar

      Mesut, Ecz. Fatma Uğur, Necati Pilavcı, Prof. Dr. Mesut – Ümran Gür

     Nursel Okyar

Ahsen Okyar, Hasan Uzunhasanoğlu

1923’de ilçenin İlk Kaymakamı Hurşit Bey olup bu dönemde Kurtuluş Zaferi anısına İlçenin Hakim tepesine Zafer Kulesi inşa ettirmiştir.

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.