Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım… Şikayet edeceğine sen de alternatifini oluştur.

29Oca/140

Bulgar İsyanı ve Gaflet – Erdoğan ASLIYÜCE

YESEVİ Aylık Sevgi Dergisi Yıl 20, Sayı 230, Şubat 2013

Bulgar İsyanı ve Gaflet – Erdoğan ASLIYÜCE

Bugün Türkiye’de yaşayan herkes bilir ki Balkan Savaşlarının 100. Yıldönümüdür. Fazla değil 100 sene önce bizim olan toprakları nasıl kaybettiğimizin sadece bir örneğinden bahsedeceğim. Bulgaristan ayaklanmasını da kısaca özetleyeceğim.

Ayaklanma

1)  Bulgar Merkez ihtilal komitesi 26 Nisan 1876 ta­rihinde Oboriçte denilen yerde toplanır.

2) 13 Mayıs 1876 tarihinde Fibbe’de ayaklanmanın başlatılmasını tespit ederler. Türk yetkililer tara­fından yakalanma olursa ayaklanmanın hemen başlatılmasını karara bağlarlar.

3)  Ayaklanmanın perde arkasındaki mimarı Filibe’deki Rus Konsolosu Bulgar asıllı Nayden Gerov 1857- 1876 yılları arasında devamlı çalışan kişidir. Bu arada İstanbul’daki Rus elçisi İgnatiev’i de unut­mamak gerekir.

4)  Alın size bir işbirlikçi, Osmanlı Devleti’nin Sadrazamı Mahmut Nedim Paşa’dır, Rus el­çisi İgnatiev’in avucunun içindedir. Yani “Nedimof” 1975’de Zagora ayaklanmasındaki tutukluları himaye ederken Edirne Valisi Hurşit Paşa ile Fibbe Mutasamfi Tosun Paşa’nın görev yer­leri değiştirilir.

Edirne Valiliğine getirilen Akif Paşa’nın asker tale­bine Sadrazam Mahmut Nedim Paşa “Siz gidiniz, sonra gereği düşünülür” der, işte bağıra çağıra gelen isyana asker bile göndermeyen bir sadrazam!..

Meşum Plan

29 Nisan 1876’da toplanan ayaklanmacıların planı şuydu;

a)  Edirne, Tatar Pazarcık, Karlova, İhtiman, İzlab ve Sofya şehirleri ve köyleri yakılacak

b)  Demiryolları, telgraf hatları ve köprüler tahrip edilecek.

c)  Ayaklanmaya katılmak istemeyen Bulgarlara karşı bütün şiddet yolları kullanılacak.

d) Kanşık köylerde yaşayan Türk halkı öldürülecek, evleri yakılacak.

Bu kararlar alınırken yöneticiler olayları görmez­den gelir.

Ayaklanma Başlıyor

Kararlaştırılan ayaklanma tarihinden on bir gün önce 2 Mayıs 1876 tarihinde Tatar Pazarcık’ın Avratalan köyünde Benkovski önderliğinde ayaklanma başlıyor. Ayaklanmaya katılmayan köylülere eğer katılmazsanız “Türkler sizleri öldürecek” yalanını savuruyorlar. Köy papazı ve öğretmenleri Bulgar köylülerine evlerini yak­maları için zor kullanıyor.

Bilahare karma komisyonun tespitlerine göre:

37 Bulgar köyü

7 Türk köyü

6 Türk-Bulgar kanşık köyünü yakmışlardır.

Mahkeme raporuna göre 530 Türk öldürülmüştür.

Batının Yalancılığı

Batı basını hemen yalancılığa başlıyor. 100 Bulgar köyünün yakıldığı, 25.000 kişinin öldürüldüğü, 10.000 kişinin hapis edildiği, mültecilerin açlıktan ölüme terk edildiği haberleri propaganda ediliyor.

* * *

Stonay ise altı ay boyunca 150 köyü ziyaret ede­rek Türklerin dâhil olduğu ölü sayısını 3.694 olarak tespit ediyor.

* * *

Bu örnekleri çoğaltmak mümkün ancak 3.694 kişi nasıl 25.000 kişi oluyor. Görüyorsunuz.

İşte batının namusu ve dürüstlüğü ve bu yalanların so­nucu asgari üç-dört bin yıl vatan yaptığımız Avrupa'dan ve Balkanlardan “Doğru ayakkabılarını giyene kadar, yalan dünyayı üç defa tur eder” misali yalan propa­gandalarla vatan kaybettik vatan. Onun için aklını ba­şına topla ve vatanına sahip ol.

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.