Ahsen Okyar Söylenmek yerine söylemek lazım… Şikayet edeceğine sen de alternatifini oluştur.

29Kas/130

Yrd. Doç. Dr. Tekin Yeken “Cumhuriyet Döneminden Günümüze Türkiye’nin Enerji Stratejisi”

SAM_8240

28 Kasım 2013 Perşembe / Bu akşam Kocaeli Türk Ocağında KOÜ Hereke Ö.İ. Uzunyol MYO Teknik Programlar Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tekin Yeken hocamız “Cumhuriyet Döneminden Günümüze Türkiye’nin Enerji Stratejisi” konusunda bilgi verdi.

Ocak Sekreteri Yücel Alpay DEMİR’in takdimiyle başlayan konferansta Yrd. Doç. Dr. Tekin YEKEN;  “İşletilebilir enerji kaynakları, bir ülke için, uluslararası prestij ve üstünlük olarak görülmektedir. Enerjiniz var ise güçlüsünüz. Yakın tarihimizde savaşların çoğunun odağında enerji vardır. Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında meydana gelen isyanlar bastırılmış, ancak devletin ekonomik ve askeri gücü zayıflamış ve neticede bugün Irak’ın kuzeyindeki petrol kaynakları ile dünya kamuoyunun ilgisini cezbeden Musul ve Kerkük elimizden çıkmıştır.

Kurtuluş Savaşı sonrası ülkenin hemen her tarafında ekonomik sıkıntılar görülmektedir. Bu durum sanayi ve yatırımlar için olumsuz bir zemindir. Bu sebeple 1923 İzmir İktisat Kongresi’nde madencilik sahasında üretime teşvik kararları alınmıştır. O tarihlerde Ereğli-Zonguldak ve Soma havzaları; demiryolları, fabrikalar, denizyolları, tarım makineleri için kullanılacak yegane enerji kaynakları olmuştur. 1930’larda uygulanan kalkınma modelinde (Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı); enerji kaynaklarının geliştirilmesi ve üretimin arttırılması ile dışa bağımlılığın azalması hedeflenmiştir. MTA, Elektrik İşleri Etüd İdaresi, Etibank gibi müesseseler söz konusu milli enerji kaynaklarının istihsali amacıyla kurulan kurumlardır.

1940 yılında Raman’da petrol bulunmuştur. Zonguldak’ta Çatalağzı-İstanbul hattında Enterkonnekte Sistemi kurulmuştur. 1941’de Petrol Ofisi kurulmuştur. 1940-1950 arasında enerji alanında önemli girişimler olmuştur. Çok partili dönem sonrası (1950-1963) hidroelektrik ve termik santraller kurulmuştur. Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planında enerji ve madencilik sektörünün hukuki ve idari problemlerinin çözümü için uygulamalar başlatılmıştır. Enerji üretim-tüketim kapasiteleri arttırılmıştır. 1970’li yıllara kadar uzanan dönemde hidroelektrik ve termik santraller hizmete girerek, yerli enerji potansiyelimiz arttırılmıştır.

Dünyanın en zengin petrol ve doğalgaz rezervleri Rusya, Hazar Bölgesi ve Ortadoğu’da yer almaktadır. Ancak enerjinin paylaşımı, tüketimi ve üretimi konusunda küresel aktörler (ABD, Rusya, Avrupa, Çin ) belirleyici olmaktadırlar. Nitekim, son birkaç yılda kullanılan “Arap baharı” yerine “Enerji Savaşı” ifadesi daha anlamlı olacaktır.

Türkiye 1990’lı yıllardan bu yana Ortadoğu ve Hazar enerji kaynaklarını Avrupa’ya taşıma konusunda bir “enerji koridoru” ya da “transit ülke” olarak önem kazanmaktadır. Mavi akım ve henüz uygulanamayan Nabucco doğalgaz projeleri dikkat çekmektedir. Nükleer güç santralleri de gündemde yerini korumaktadır. Petrol ithalinde %94, doğal gazda %99 dışa bağımlı ve doğal gazda %67 Rusya’ya, %20 İran’a bağımlı olan Türkiye; uluslararası enerji politikalarındaki hassas dengeleri göz önüne almalıdır.

Türkiye’nin petrol ve doğalgaz arama-üretim mevzuatı hakkındaki yasa onaylanarak özelleştirmenin önü açılmıştır (11 Haziran 2013). Bu düzenleme ile Türkiye Petrolleri A.O.’nın (Milli Petrol Şirketimiz)’in kullandığı hak ve ayrıcalıklar kaldırılmıştır. Ayrıca yabancı devlet şirketlerinin petrol faaliyetinde bulunabilmeleri için aranan Bakanlar Kurulu Kararı kaldırılarak, arama ve üretim faaliyetlerinde yabancı devletlerin hakimiyetinin önü açılmıştır. Öneriler:

· Türkiye, cumhuriyet döneminden itibaren devam ettirdiği enerji rezervlerini bölgedeki güç ve strateji dengeleri bakımından muhafaza etmeli ve milli enerji kavramını yaşatmalıdır.

· Yenilenebilir enerji santralleri konusunda yeni yatırımlar ve teşvikler hedeflenmelidir.

· Dışa bağımlı enerji ithalinde, muhtemel “transfer riski”ni telafi edebilecek alternatif stratejiler oluşturmalıdır.” dedi

Çok istifade edilen bir konferans oldu. Türk Ocağı yöneticilerine ve Yrd. Doç. Dr. Tekin Yeken hocamıza teşekkür ederim.

SAM_8227SAM_8232       Ahsen Okyar, Erdoğan Davut, Süleyman Pekin Yürüyüş yolunda

SAM_8230SAM_8235   Erdoğan Davut, Mete Ballı, Ahsen Okyar, Şefik Atik

SAM_8233SAM_8236        KOÜ Hereke Ö.İ. Uzunyol MYO Teknik Programlar Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tekin Yeken

SAM_8234Erdoğan Davut hocamız böreklerin tadına bakıyor

SAM_8240Mete Ballı, Ahsen Okyar, Yrd. Doç. Dr. Tekin Yeken, Aygutşat Selçuk, Fahrettin Demir

  izmit Türk Ocağı (2)  Kocaeli Aydınlar Ocağı İlim ve İstişare Kurulu Başkan Vekili Ahsen OKYAR, emekli Kocaeli Tarım İl Müdürü Mete BALLI, Kocaeli Türk Ocağı Hars Heyeti Başkanı Halil ÖZCAN, Gölcük Belediye Meclis üyeleri Zekeriya Tiryaki, Kocaeli Türk Ocağı Başkanı Aygutşat SELÇUK, KOÜ Hereke Yerleşkesi İnşaat Bölümü Öğretim Üyesi Jeofizik Yüksek Mühendisi Yrd. Doç. Dr. Tekin YEKEN, Emekli Subaylar Derneği Disiplin Kurulu Başkanı Fahrettin DEMİR, Kocaeli Çukurovalılar Dernek Başkanı Erdoğan DAVUT, emekli eğitimci Ali Kemal AKTAŞ

Bu yazıyı beğendiniz mi?

RSS Kaynağımıza abone olun!

Yorumlar (0) Geri izlemeler (0)

Yorum yapılmadı.


Leave a comment

Geri izleme yok.