Dünyadan Cennete açılan pencere: Kandıra -1
DÜNYADAN CENNETE AÇILAN PENCERE: KANDIRA
Dünya üzerinde keşfedilmeyi bekleyen, doğal güzellikleri ve ahlaki değerlerini günümüze kadar bozulmadan taşımayı becerebilen kaç köşe kaldı ki? Milyarlarca yıllık dünya tarihinde saklı kalmayı ve değerlerini günümüze taşımayı beceren nadir köşelerden biridir Kandıra. Üstelik Marmara Bölgesi’nde ve sanayisi gelişmiş Kocaeli, İstanbul, Sakarya gibi büyükşehirlerin hemen yanı başında olmasına rağmen. Doğal güzellikleri, çiçek ve çam kokan havası, birbirinden güzel pırıl pırıl sahilleri, sessiz ve sakin huzurlu ortamı ile zamana meydan okuyan bir beldedir Kandıra.
Birbirinden ihtişamlı tepelerin sunduğu enfes manzaralar, ilahi bir emrin tecellisi olarak görsel şölenlerle süslenen ovalar, berraklığıyla gökyüzünün mavisini yansıtan sahilleri ve tertemiz denizin içinde vücudunuzu şımartabileceğiniz bir belde olarak Kandıra, cennetin dünyaya açılan dev bir aynası hükmündedir adeta. Yeşil ve mavinin Karadeniz’e özgü renk cümbüşü ile kendini yansıttığı doğal güzellikleri ile Kandıra, görebileceğiniz en harika görüntüleri zevkinize sunmanın yanında, bu güzellikleri şehir hayatından kopmadan tadabileceğiniz en yakın bölge olarak ta eşsiz bir öneme sahip.
Türk Yolu’nun Aydınlığında ‘’Halit Molla’’ – Dr. Öğr. Üyesi Mehmet ÖZDEMİR
Türk Yolu’nun Aydınlığında ‘’Halit Molla’’ - Dr. Öğr. Üyesi Mehmet ÖZDEMİR / Sakarya üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Özdemir
Halit Molla Adım Adım Zafere Doğru Mondros Mütarekesine kadar Bağdat’taki 6.Ordu’da İnzibat memuru olarak çalışır.
30 EKİM 1918’de Mondros Mütarekesi sonrasında Musul’dan tezkere alarak, muhtemelen Rumî takvime göre 1918 Ocak / Şubat aylarında [1919 yılı başlarında!!!] köyüne döner.
Önemli bir gelişme olarak 13 Kasım 1918’de İtilâf devletlerinin Donanması İstanbul boğazına demir atmıştır. Bu gelişme ile aslında İstanbul da resmen işgal edilmiş…
Halit Molla hatıralarında bu durumu, köyüne döndükten iki ay sonra 1919 yılı başlarında (Mart – Nisan 1919 Olabilir) “iki defa soyguna uğradık” (Türk Yolu, S.717, s.3) diyerek ifade eder.
Moskova’da Önce Tehdit Sonra Ödül – Abdullah KÖKTÜRK
Moskova’da Önce Tehdit Sonra Ödül - Abdullah KÖKTÜRK Eğitimci - Siyasetçi
Belediye Başkanlığımız döneminde, TRT’den sonra en büyük çocuk şenliğini Bekirpaşa da – İzmit’te yaptık. 23 Nisan Egemenlik ve çocuk bayramını onlarca ülkenin çocuklarıyla beraber günlerce dolu dolu yaşadık. Evlerimize misafir ettik onlar Ailelerimizi yakından gördüler, kültür ve yaşayışımıza çok güzel anılarla şahit oldular. Halen ülkeler arası çocuklar ve aileler arası o sıcak ve samimi havanın devam ettiğine şahit oluyoruz ve Onun mutluluğunu da yaşıyoruz.
Gelen öğrenciler ilköğretim çağındaki çocuklardı. Hemen hemen her yıl gelen bu öğrenci gruplarından biriside, Moskova’dan seçkin ve örnek bir özel okuldan gelen çocuklar ve öğretmenlerdi.
Çok memnun olmuş olmalılar ki, ben ve birkaç arkadaşı bir kış günü Moskova’ya davet ettiler.
Bu davetlerini kabul ederek, bizde üç arkadaş Moskova’ya gittik.
Moskova havaalanından bizler karşılandık. Onların refakatlığın da şehrin merkezin de güzel bir otele yerleştik.
Eksi yirmi iki derece civarında soğuk ve sessiz bir gecede, Türkiye’den üç arkadaşla birlikte yol yorgunluğunu atmak üzere odalarımıza çekildik.
#DEĞİŞİK #GARUŞUK – Kandıralı FETHİ
#DEĞİŞİK #GARUŞUK - Kandıralı FETHİ
#DEĞİŞİK #GARUŞUK ordann / burdan bii yazı olsun..
VEP OFSET #MECMUA lar (mecmua ne..??? Nerden bilecek YENİ NESİL)
Ayhan IŞIK dan tutunda Filiz AKIN a
YEŞİLÇAM’a star çıkaran, MAGAZİN BASINI.. ARTİZZZ ajansları....
Güzellik yarışmaları
Hürriyet, Milliyet, Son havadis, Akşam, Tercüman Gazeteleri
Hafta SONU, pazar EK leri...
Gazteci #FAHRETTİN abimiz.. Hani şu Minübüscü #ÖZKAN abimizin, ABİSİ.. EN SON BELEDİYE altı...
SAM AMCA nın resminin olduğu, Hani şu, YARIM METRELİK fötr şapkalı, TENEKE KUTU lardaki Pis kokulu #SÜT #TOZLARI..
İsmail Şenoğlu ağabeyi kaybettiğimiz 27 yıl olmuş…
İsmail ŞENOGLU ağabeyi…
UNUTMUYORUZ, UNUTMAMALIYIZ!…
Kandıra’da çok sevilen İsmail Ağabey Müzik alanında Kandıra'da, İzmit'te ve Gebze'de birçok talebe yetiştirmiştir.
Telli, yaylı ve nefesli sazların hepsine hakimdi.
Çok yönlü, hatırnaz, herkese yardım eden bir insandı.
26 sene önce Bugün, 17 Eylül 1997 tarihinde ebediyete uğurladı.
Kuluk Ismayıl – Zafer PORTAKAL
Kuluk lsmayıl - Zafer PORTAKAL
Ufak tefek bir adamdı
Gözleri neşe saçardı
Naif herkese saygılı
Kuluk Ismayıl abi
---
Saçları sırma değildi
Başı yaldır yaldır parlardı
Bahar yeşiliydi gözlüğü
Dünyaya yemyeşil bakardı
---
Hareketli kıpır kıpır
Küçücük kaytan bıyıkları
Herkese gülümseyen
Minnacık yüzü vardı
---
Babam hangi hakla
Bana mandolin aldı
Öyle başladı fasıl
Ismayıl abi hocamdı
---
Rüya gibi kaçan yıllar
Biraz durun.durun biraz
Avni Anıl bestesi
Hicaz şarkıda andım ismini
Allah ömür verseydi
Sahi!! ne güzel söylerdi
SİZ… LANGIR sokağı bilirmisiniz….? – Kandıralı FETHİ
SİZ... LANGIR sokağı bilirmisiniz....? - Kandıralı FETHİ
İşte oradan başlayalım
Gezdim. TOZDUM..GANDIRA'da.
Başöğretmen yardımcısı
ALİ SAĞLAM ı çakarmısınız?
KIZI
Rahmetli CANAN'ı
Oğlu ATACAN 'ı
FASIL – Zafer PORTAKAL
FASIL - Zafer PORTAKAL
Haziran başıydı Cumartesiyi Pazara bağlayan gece
Fasıl geçiliyordu o akşam eski ahşap meyhanede
Klarnette Fikri ağabeyim
Ritm sazda Dudak Şükrü
Suzidil makamından Hüseyniye geçişi
Tamburi Nedim ağabeyim
İçimin yağları erirdi
Hitamında bir KANDIRA türküsü
El ayak çekilir gecenin diğer yarısı
Nurettin hocanın sol omuzu düşük
Sağ elinde cümbüşü
Sessizce açılırdı bahçe kapısının sürgüsü...
Bilecek yeni nesil #SOMYA..!!’yı…?? – Kandıralı FETHİ
Bilecek yeni nesil #SOMYA..!!’yı...?? - Kandıralı FETHİ
Bilecek yeni nesil...
#SOMYA..!!’yı...??
Gündüzleri ,
GESMEGERİK / DÜMDÜZ örtüler..
Misafirlerimize odamızın enn BAŞ KÖŞESİ.
Geceleri en rahat yatak..
Uzun çelik şeritli - YAYLI somya..
Çocukluğumuz vardı...
Hayat gizlenirdi #altında..
Neler vardı neler..
Üzerinde, DERS yaptığımız...
#Babamın #ASKER'lik #TAAATAA BAVULU..
Çamaşır sepetimiz girerdi..
SOMYA'nın altına.
Bii sürü takıl-tukul...
TOMMİSK / TEKSAS / ZAGOR / TEX
saklanırdı..
Neler sığardı neler…
Göçmen kuşlar – Zafer PORTAKAL
Göçmen kuşlar - Zafer PORTAKAL
Kendimden kaçsam da zaman zaman
Yalnızlık dostum
Yalnızlık arkadaşım
Küskünüm aynalara
Yokuş başın da merdivenlerdeyim
Şu an soluk soluğa
Adımlarım yorgun
Adımlarım ağır
Korku azda olsun umuttur yaşananlar
Geri geri gitse de ayaklarım
Vakitsiz havalanıyor göçmen kuşlar
Nerede sınıf arkadaşlarım
Nerede Seyfi? nerede Ömer?
Yaşca benden küçük Namık
Saatçilerin Tezer?
Hüzün makamıdır ölüm
Gelmez heyhat geçmiş günler
Akar zaman su misali
Bu su hiç durmaz akar
Dönülmez ufkun yolcusuymuş göçmen kuşlar
Kanatlarına değince soğuk bir rüzgar
Sisli bulutlarda kayboldular
OSMANLININ SON DÖNEMİNDE AYDIN BİR SUBAY:NAZİF PAŞA–Doç. Dr. İsmet SARIBAL
OSMANLININ SON DÖNEMİNDE AYDIN BİR SUBAY:NAZİF PAŞA
Doç. Dr. İsmet Sarıbal
Çankırı Karatekin Üniversitesi
Özet bilgi
Nazif Paşa, Osmanlı Devleti’nde uzun süre ataşemiliterlik yapan ender subaylardan biridir. Viyana ve Berlin sefaretlerinde yaklaşık on yıl görev yapmıştır. Bu süreçte edindiği bilgi ve tecrübelerine istinaden Harbiye Nezaretinin muhtelif şubelerinin idaresini üstlenmiş, Tasfiye-i Rüteb Komisyonu Başkanlığı gibi önemli bir görevi icra etmiştir. Lakin mezkûr komisyon başkanlığı sırasında Mahmud Şevket Paşa’yla arası açılmış, bu nedenle Avrupa’ya gidip emekli olmak zorunda kalmıştır. Mahmud Şevket Paşa suikastının akabinde İstanbul’a dönmüş fakat gözaltına alınıp Vize’ye sürgüne gönderilmiştir. Bir müddet Vize’de kaldıktan sonra Avrupa’ya gitmesine müsaade edilmiş, yaklaşık beş yıl Viyana’da sürgünde yaşamıştır. Sürgün hayatı Enver Paşa ve diğer önde gelen İttihatçıların ülkeden ayrılmalarıyla sona ermiştir. İstanbul’a döndükten sonra, kısa bir süre Erkân-ı Harbiye-i Umumiye İkinci Başkanlığı yapan Nazif Paşa sonrasında aktif görevden ayrılmıştır. Bu çalışmada aynı zamanda Yeni Askerlik ve Terakki Çareleri adı kitapların yazarı olan Nazif Paşa’nın hayatı hakkında değerlendirmelerde bulunulacaktır.
BİZİM ZAMANIMIZ.. – Kandıralı FETHİ
BİZİM ZAMANIMIZ.. - Kandıralı FETHİ
GARUŞUK-GURUŞUK biiii yazı...
Bizim zamanımızda kibritler vardı ve ocaklar ve sobalar bu kibritle tutuşturulurdu..
Vasati kaç ÇÖP’dür..???
TEKEL kibritleri 60 misali...
sahiii, var mı..??
satılıyor mu.. şimdilerde..,,???
Neee Alaka Allah, -allah
İşte, ordan girerek.. Mesela...
Orhan Camii – Zafer PORTAKAL
Orhan Camii – Zafer PORTAKAL
Yine bir bayram sabahı
Şadırvanda su sesleri
Elveda ey şehri Ramazan
Hoş geldin faslı bitti
Artık ayrılık vakti
Çocukluğumun düşleri
Minberde Nurettin Hocam
Vasıf hocanın ezan sesi
O nefeslerde bitti
Gelmez o yıllar geri
Sanma ki seher yeli
Esen rüzgarı Mekke'nin, Medine'nin
Osmanlı mirası
Şubesidir Kabe'nin
La ilahe illallahu vallahu ekber
Selatı selamı
Kubbenden semaya yükselir
Buhurizade Mustafa ltri Dedenin
KANDIRA HALK KÜLTÜRÜ SÖZLÜĞÜ [A] – Doç. Dr. Kenan ACAR
- KANDIRA HALK KÜLTÜRÜ SÖZLÜĞÜ [A] - Doç. Dr. Kenan ACAR
İki yıldan bu yana Kandıra kültürüyle ilgili olarak hatırladıklarımı, bildiklerimi okuyucularımla paylaşıyorum. Dil, tarih ve gelenek-göreneklerimizle ilgili olarak hemen hepsi gözleme, bir kısmı da saha araştırmalarına dayalı otuz dört yazı yazdım. Bunların çoğunda Kandıra’nın köy hayatıyla ilgili pek çok kelimeyi izah ettim. Bu yazıdan itibaren bir dizi hâlinde bunlarda değinmediğim kelimelerden söz edeceğim. Tamamı halk ağzına ait kelimeler. Yazı dilinde olanları da var. Ancak onların Kandıra halk ağzında olup genel dilde bulunmayan anlamlarını dikkatinize sunacağım. Kelimelerin bir kısmının köylerimizdeki farklı söyleniş biçimlerini de. Önceki yazılarımda geçen bu tür kelimeleri bu seri bittiğinde bir liste biçiminde vereceğim. Haydi başlayalım:
ABAZAMZAK (sıfat): Ne konuştuğunu bilmeyen, etrafına aldırmadan yüksek sesle yerli yersiz konuşan, densiz, geveze kişi. TDK Derleme Sözlüğü’nden öğrendiğime göre bu kelime Sivas’ın Gürün ilçesinde abazambak şeklinde, “Güldürücü ve tuhaf söz söyleyen, tuhaflık yapan” anlamında kullanılıyormuş.
ABII (ünlem): Şaşkınlık, şaşırma sözü. TDK Türkçe Sözlükte abu şeklinde verilip “Şaşma ve korku bildiren bir söz” açıklaması yapılmış. Ancak bizde “Abıı!” biçiminde kullanıyor. Daha çok da kadınlar tarafından.
Zafer Portakal şiiri…
Kandıra İzmit yolu – Zafer PORTAKAL
Masal masal maniki
Planı merkep çizdi
Çift ayaklı eşekler
Onun peşinden gitti
*
Kandıra İzmit yolu
Sanki dönme dolaptı
Bir saatlik yolumuz
Üç saatte çıkardı
*
Yol insanı tutardı
Yolcuyu ter basardı
Ellerde naylon poşet
Çoluk çocuk kusardı
*
Havasından suyundan
Bilinmez başka neden
Araca ayık binen
İnan sarhoş inerdi
*
Adapazar yolunun
Mimarisi katırdı
Aklı yetmez beyler
Katırı takip etti
*
Kitap yükle eşeğe
Eşek yine eşekti
Palan vursan altından
Katır yine katırdı.
Zafer Portakal